canım, ağızdaki yaralar çabuk iyileşir, dert etme. hemen suya tutman iyi olmuş, biraz da yoğurt verebilirdin sonrasında.
pek ince düşünebilen biri değilmiş herhalde eltin, kazara yakmış olabilir, kasıtlı yaptıysa insanlığından şüphe et ama bana kasıtlı gelmedi. düşüncesizlik yapmış.
kedi sevmeyenlere gelince, benim de evde 2 kedim var, onlar ile ilgili duymadığım kalmadı.
herkesin gerekçesi farklı, kendince haklı olan, haddini bilenlere kızmıyorum bile, ama o çok şey bildiğini sanan zırcahillere inan söyleyecek şey bulamıyorum artık. o yüzden kimseye birşey anlatmaya, açıklamaya çalışma kedin hakkında.
benim kedi beslememi, onlara olan sevgimi, çocuğumuzun olmayışına bağlıyorlardı. onlara bakacağıma çocuk yapsaymışım, yaşlanınca kediler mi bakacakmış bana(bize baksın diye çocuk yapıyoruz ya)
çocukluğumdan beri hayvanları çok severim, küçücük yaşımda bile çocuk yapasım varmış da olmuyormuş demek, o hayvanı başka neden seveceğim ki
tüm aile hayvanseveriz çok şükür. bu duyguyu bilmeyenlere açıklamak bir işe yaramıyor.
anlamayacak, önyargısı bulunan insanlara açıklama yapmak için uğraşma canım. sen eve özellikle çocuklu misafirler geldiğinde de kediciğine sahip ol, gözünü çok ayırma. çocuklar istemeden de olsa zarar verebilir kediye, belki de kedin zarar verebilir çocuklara. kimse zarar görmesin... büyüdükçe daha akıllanır pisicik nasılsa.
bir de evin kaçıncı katta bilmiyorum ama, özellikle yazın, pencereleri açma konusunda özellikle uyar misafirlerini. ben çok sık hatırlatırım, buna rağmen hala dikkat etmeyen olabiliyor. sineklik yaptırdım ama her pencerede yok. bu konuda da misafirlere çok dikkat edilmeli...
kedilerden hiç haz etmeyenlerin de ayakları kesiliyor bir süre sonra, söylenip duracaklarına gelmesinler daha iyi. kayıp değil...