Bu gashlighting mi?

meredithgrey

2013-2022’de vivelamour ve 2022’deki felidaee’yim.
Üyelik İptali
Kayıtlı Üye
7 Kasım 2013
13.435
31.575
Bu kavramı araştırdığımda sadece ikili ilişkilerdeki manipülasyonlar hakkında yazılar çıkıyor, ailelerin yaptıkları için kaynağa ulaşamadım.

Baskıcı, haddiden fazla otoriter ve anlayışsız (kendine göre çok demokratik) bir baba ile büyüdüm. Ailem beni sürekli manipüle etti. Şöyle örnek vereyim; doğru onlara göre tekti ve o da kendilerinin doğrularıydı. Bunlar ne derseniz mesela Cumartesi günü de çıkmışsam Pazar çıkılmaz, iş yemeğine de gidilse eve 9’dan geç dönülmez, asla yaş kaç olursa olsun (izin alamadığımda yaşım 32’ydi) arkadaşta kalınmaz gibi….. Bunlar mutlaktı ve ben karşı çıktığımda kıyamet kopuyordu.

Bir akşam çıktığımda isyan edip (yaş 32) arkadaşımda kalıcam dediğimde yüzlerce mesaj aldım, kilidi değiştirme, polise gitme tehditleri gırlaydı ve tabii ki eve döndüm korkumdan halamda kaldım o gün. Zaten halama sürgün oluyordum sürekli.

Linçleneceğimi bile bile yazıyorum ama ben anneme de babama da karşı en ufak bir duygu hissetmiyorum. Beni çok yıprattılar, herşey çok laçkalaştı, inanılmaz benciller liste uzar gider.

Örneğin aileniz sizi arar mı? Ben asla aranmam, sadece aramam beklenir. 43 yaşımdayım bir kere bile babam bir ihtiyacın var mı dememiştir. Eskiden doğumgünlerimde arardı artık onu da anneme yaptırıyor, annem de bazen mesaj atıyor.

Konu çok dağıldı özür dilerim ama kafam çon karışık.

Dış dünyaya kapalı, asla gelişmek ve değişmek istemeyen benim de gençliğimi bu bağnazlıklarıyla tüketen iki insan. Üstelik biri de psikolog şaka gibi. Bir kere beraber denize gitmedik, bir kere beraber tatile çıkmadık, sinemaya gitmedik. Bir tane ya bir tane mutlu aınımız yok. Ne zaman bunlara isyan edecek olsam nankör oldum, ağladı sızladılar.

Çık fazla merhametli bir insanım ve tek çocuk olduğum için vicdanıma çok oynadılar. Bu nedenle duygularımı yazıyorum bazen.

Ben ikisini de artık görmek istemiyorum ama özellikle annem bunu anlamıyor.

Aşağıda not aldığım şeyler var travma diyerek.

Bana yol gösterin ne olur ben ikisinden de azad olmak istiyorum, haksız mıyım? Çok üzüldüm bu yaşa gelene kadar, çok ağladım artık suistimal edilmek istemiyorum.

Travma

İlkokul : Net bir sorun henüz yok.

Ortaokul : Kısıtlama, baskı. Yeni ev, baskılar, kısıtlamalar. Hakaretler. (Ayı gibi inimde yaşadığımı söylüyor baba) Bana layık değilsin, benim kızım gibi giyineceksin. Sürekli masa başına toplayıp yapılan hakaretler. İntihar için ilaç alıyorum yine hakaret neden gebermedin diyor baba. Sürekli hakaret ediyor ve izin yok, yılbaşı geceleri ekstra kavga ve gerilim çıkartıyor. 96-97-98 daha sakin, akşamları izin var bu dönemde hatırladığım kadarıyla kavga yok ya da ben silmişim. Babayla iletişim 0, nedenini bilmediğim şekilde bana sürekli kızgın. Baba kız ilişkisi yok, isteklerime “evlen kocan yapsın” diye yanıt veriyor. 99’dan sonra yine baba gergin çok gergin, mutsuz. Bizi sevmiyor. Sürekli bağırıyor, bir şey olsa da sussa hiç konuşamasa diye dua ediyorum.

2001’de evleri ayrırıyoruz. Baba kaza yapıyor anne tekrar barışıyor. Ben nişanlıyım, anne sürekli sen gidince yalnız kalıcam diyor. O zamandan ajitasyona başlıyor, ağlıyor üzülüyor.



2004: Evlendim.

2007: Boşanıyorum çünkü aldatıldım. Ailenin yüzünü kara çıkarttım. Alanya’ya taşınacağız duramayız artık rezil olduk diyor baba sürekli.

Yasaklar başlıyor. İş harici bir yere gidemem, yasak, her an evdeyim ve kendimi işe veriyorum deli gibi çalışıyorum.

İşten çıkarıldım, yine mutsuzluk.

O dönemki sevgilimle çıkıyorum dönüyorum yine surat. Çok geziyorum. Ne gerek var? Herşeye ne gerek var diyorlar. Ehliyet kursuna gidiyorum, baba yapamazsın sen diyor dalga geçiyor. Baba bana sürekli kızgın, anne manipüle ediyor. Anne çok mutsuz ve tek tesellisi benim. Boğuluyorum. Ayrı eve çıkmam söz konusu değil zaten hiçbir şey söz konusu değil. Servisçi ile konuşuyorum baba ilişkisi var diyor. Telefonla konuşuyorum baba kızıyor güldüğüm için. Şirket yemeğine gidiyorum anne 50-60 tane mesaj çekiyor geç kaldın gel diye. Yaşım 31. Üzüntüden 3 ay regl olamıyorum 2012’de. Baba beni sevmemeye devam ediyor.

Aşık oldum.

Hayatıma biri giriyor, öylesine gibi giriyor ama kalıyor. Çok mutluyum, kaybetmekten deli gibi korkuyorum, kıskanıyorum derken su akıp yolunu buluyor ve evleniyorum. Hayatımda ilk kez gerçek anlamda seviliyorum, kendime geliyorum. Baba eşime ayıp olacak herşeyi yapıyor, tanışmayı red ediyor, yemekte kavga çıkartıyor. Baba evlendiğim gün yok.
Anksiyete atakları yaşıyorum, 3 atarax ile uyuyorum, görünmeyen varlıklardan ve delirmekten korkuyorum. Bir bayram günü anneye anlatıyorum çok kötüyüm aklım yerinde değil diyorum, anne dinlemiyor baba merak eder şimdi ne oldu der diyerek gidiyor. O koltuğa gömülüyorum o an yok olmak istiyorum.

Anne bana gelmiyor, babayı bırakamıyor babadan kopamıyor hiç. Evde yalnız kalıyorum bir gece çağırıyorum gelmiyor.


Kasım 2021 :Anne hastalanıyor kısmi felç. O ana dek su kaynatmayı bilmeyen baba mecburen ev işlerini öğreniyor. Anneye gözü gibi bakmak zorunda çünkü o ölürse kimsenin onu istemeyeceğini biliyor. Anne hastayken bakıcı ve temizlikçi konusunda baba ile kavga ediyorum. Anne yine babaya toz kondurmuyor. Evime gel diyorum o zaman arabayı satmamışız daha, gezdiriz seni hava alırsın diyoruz babayı bırakamam diyor yine… Babayı hiç bırakamıyor, baba kıymetli.
Anne ile ilişkim hep sus payı üzerine kurulu. Beni ödül sistemine alıştırıyor. Veremediği ilgisinin yerini yemeklerle, börek, pastalarla dolduruyoruz. Daimi kilo problemim başlıyor. Maddi olarak hep alıyorum.

….

Bu kadar yazdım şimdilik. Uzun oldu özür dilerim, yorumlayan herkese teşekkürler.
 
Bu kavramı araştırdığımda sadece ikili ilişkilerdeki manipülasyonlar hakkında yazılar çıkıyor, ailelerin yaptıkları için kaynağa ulaşamadım.

Baskıcı, haddiden fazla otoriter ve anlayışsız (kendine göre çok demokratik) bir baba ile büyüdüm. Ailem beni sürekli manipüle etti. Şöyle örnek vereyim; doğru onlara göre tekti ve o da kendilerinin doğrularıydı. Bunlar ne derseniz mesela Cumartesi günü de çıkmışsam Pazar çıkılmaz, iş yemeğine de gidilse eve 9’dan geç dönülmez, asla yaş kaç olursa olsun (izin alamadığımda yaşım 32’ydi) arkadaşta kalınmaz gibi….. Bunlar mutlaktı ve ben karşı çıktığımda kıyamet kopuyordu.

Bir akşam çıktığımda isyan edip (yaş 32) arkadaşımda kalıcam dediğimde yüzlerce mesaj aldım, kilidi değiştirme, polise gitme tehditleri gırlaydı ve tabii ki eve döndüm korkumdan halamda kaldım o gün. Zaten halama sürgün oluyordum sürekli.

Linçleneceğimi bile bile yazıyorum ama ben anneme de babama da karşı en ufak bir duygu hissetmiyorum. Beni çok yıprattılar, herşey çok laçkalaştı, inanılmaz benciller liste uzar gider.

Örneğin aileniz sizi arar mı? Ben asla aranmam, sadece aramam beklenir. 43 yaşımdayım bir kere bile babam bir ihtiyacın var mı dememiştir. Eskiden doğumgünlerimde arardı artık onu da anneme yaptırıyor, annem de bazen mesaj atıyor.

Konu çok dağıldı özür dilerim ama kafam çon karışık.

Dış dünyaya kapalı, asla gelişmek ve değişmek istemeyen benim de gençliğimi bu bağnazlıklarıyla tüketen iki insan. Üstelik biri de psikolog şaka gibi. Bir kere beraber denize gitmedik, bir kere beraber tatile çıkmadık, sinemaya gitmedik. Bir tane ya bir tane mutlu aınımız yok. Ne zaman bunlara isyan edecek olsam nankör oldum, ağladı sızladılar.

Çık fazla merhametli bir insanım ve tek çocuk olduğum için vicdanıma çok oynadılar. Bu nedenle duygularımı yazıyorum bazen.

Ben ikisini de artık görmek istemiyorum ama özellikle annem bunu anlamıyor.

Aşağıda not aldığım şeyler var travma diyerek.

Bana yol gösterin ne olur ben ikisinden de azad olmak istiyorum, haksız mıyım? Çok üzüldüm bu yaşa gelene kadar, çok ağladım artık suistimal edilmek istemiyorum.

Travma

İlkokul : Net bir sorun henüz yok.

Ortaokul : Kısıtlama, baskı. Yeni ev, baskılar, kısıtlamalar. Hakaretler. (Ayı gibi inimde yaşadığımı söylüyor baba) Bana layık değilsin, benim kızım gibi giyineceksin. Sürekli masa başına toplayıp yapılan hakaretler. İntihar için ilaç alıyorum yine hakaret neden gebermedin diyor baba. Sürekli hakaret ediyor ve izin yok, yılbaşı geceleri ekstra kavga ve gerilim çıkartıyor. 96-97-98 daha sakin, akşamları izin var bu dönemde hatırladığım kadarıyla kavga yok ya da ben silmişim. Babayla iletişim 0, nedenini bilmediğim şekilde bana sürekli kızgın. Baba kız ilişkisi yok, isteklerime “evlen kocan yapsın” diye yanıt veriyor. 99’dan sonra yine baba gergin çok gergin, mutsuz. Bizi sevmiyor. Sürekli bağırıyor, bir şey olsa da sussa hiç konuşamasa diye dua ediyorum.

2001’de evleri ayrırıyoruz. Baba kaza yapıyor anne tekrar barışıyor. Ben nişanlıyım, anne sürekli sen gidince yalnız kalıcam diyor. O zamandan ajitasyona başlıyor, ağlıyor üzülüyor.



2004: Evlendim.

2007: Boşanıyorum çünkü aldatıldım. Ailenin yüzünü kara çıkarttım. Alanya’ya taşınacağız duramayız artık rezil olduk diyor baba sürekli.

Yasaklar başlıyor. İş harici bir yere gidemem, yasak, her an evdeyim ve kendimi işe veriyorum deli gibi çalışıyorum.

İşten çıkarıldım, yine mutsuzluk.

O dönemki sevgilimle çıkıyorum dönüyorum yine surat. Çok geziyorum. Ne gerek var? Herşeye ne gerek var diyorlar. Ehliyet kursuna gidiyorum, baba yapamazsın sen diyor dalga geçiyor. Baba bana sürekli kızgın, anne manipüle ediyor. Anne çok mutsuz ve tek tesellisi benim. Boğuluyorum. Ayrı eve çıkmam söz konusu değil zaten hiçbir şey söz konusu değil. Servisçi ile konuşuyorum baba ilişkisi var diyor. Telefonla konuşuyorum baba kızıyor güldüğüm için. Şirket yemeğine gidiyorum anne 50-60 tane mesaj çekiyor geç kaldın gel diye. Yaşım 31. Üzüntüden 3 ay regl olamıyorum 2012’de. Baba beni sevmemeye devam ediyor.

Aşık oldum.

Hayatıma biri giriyor, öylesine gibi giriyor ama kalıyor. Çok mutluyum, kaybetmekten deli gibi korkuyorum, kıskanıyorum derken su akıp yolunu buluyor ve evleniyorum. Hayatımda ilk kez gerçek anlamda seviliyorum, kendime geliyorum. Baba eşime ayıp olacak herşeyi yapıyor, tanışmayı red ediyor, yemekte kavga çıkartıyor. Baba evlendiğim gün yok.
Anksiyete atakları yaşıyorum, 3 atarax ile uyuyorum, görünmeyen varlıklardan ve delirmekten korkuyorum. Bir bayram günü anneye anlatıyorum çok kötüyüm aklım yerinde değil diyorum, anne dinlemiyor baba merak eder şimdi ne oldu der diyerek gidiyor. O koltuğa gömülüyorum o an yok olmak istiyorum.

Anne bana gelmiyor, babayı bırakamıyor babadan kopamıyor hiç. Evde yalnız kalıyorum bir gece çağırıyorum gelmiyor.


Kasım 2021 :Anne hastalanıyor kısmi felç. O ana dek su kaynatmayı bilmeyen baba mecburen ev işlerini öğreniyor. Anneye gözü gibi bakmak zorunda çünkü o ölürse kimsenin onu istemeyeceğini biliyor. Anne hastayken bakıcı ve temizlikçi konusunda baba ile kavga ediyorum. Anne yine babaya toz kondurmuyor. Evime gel diyorum o zaman arabayı satmamışız daha, gezdiriz seni hava alırsın diyoruz babayı bırakamam diyor yine… Babayı hiç bırakamıyor, baba kıymetli.
Anne ile ilişkim hep sus payı üzerine kurulu. Beni ödül sistemine alıştırıyor. Veremediği ilgisinin yerini yemeklerle, börek, pastalarla dolduruyoruz. Daimi kilo problemim başlıyor. Maddi olarak hep alıyorum.

….

Bu kadar yazdım şimdilik. Uzun oldu özür dilerim, yorumlayan herkese teşekkürler.
Başlarda biri beni anlatıyor sandım 😔 başka yorum yazamadım sadece sarılmak istedim sadece 🤗
 
Yazmak isterdim uzun uzun.
Ama halim yok, diyeceklerim ne edersen kendine edersin.
Çok şey yaşadım ama hani dermanım da yok anlatmaya sanki.
Ama anlıyorum seni.
Aile konusunda bende aynı şekilde anlatacak destanlarım var ama ağzımdan tek kelime çıkarmaya halim kalmadı.
Ben de aynı şekilde söylüyorum bu tür durumları kafada kurdukça kendi hayatını zehir ediyorsun.
Ben ailemin yaptıklarına, sözlerine kırılmayı bıraktım epeydir. Artık umursamıyorum ne yaparlarsa yapsınlar diyorum ben kendi keyfime bakıyorum.
Eskiden bana söyledikleri çok ağırıma gider hep memnun etmeye çalışırdım artık aman boşver ben kötü olayım yeter ki vicdanım, kafam, ruhum rahat olsun
 
Bunları okudukça ne kadar Harika bir anneye sahip olduğumu birler daha anladım keşke erken kaybetmeseydim benim en iyi arkadaşım annemde birlikte sinema tiyatro yemek avm tatil hepsini yapardık en büyük zevkimiz birlikte kahve içmek canımın içini çok özledim
Ayyy... Allah rahmet eylesin. Kaç yaşındaydı anneniz...
 
Neden sizi linç edelim, bence tam tersine böyle aileye sevgi besleseniz tuhaf olurdu. Sırf elalem kısır demesin diye çocuk yapıyolar, sonra o doğurdukları çocuklara eziyet ediyolar. Keşke herkes anne baba olamasa…

Aile kutsaldır düşüncesinden ötürü. Özellikle anne babasını yeni kaybetmiş kişiler hassas olabiliyor.
 
Çok üzüldüm.
Neden hâla görüşme çabanızı anlamadım.
Eşiniz de saf değil ya artık o da gerçekleri görüyordur.
Kendi kurduğunuz aileyi yuva bilmenizi tavsiye ediyorum.

Eş ailesine daha da mahçup olmamak, beni zar zor kabullenen kayınvalidenin ağzına laf vermemek, annemin herşey mükemmelmiş gibi davranması, benim manipüleye aşırı açık olmam ve vicdanım gibi nedenlerle.
 
Asla yargılamak istemiyorum ama 32 yaşında insana "izin vermek" ne demek... Benim kulağıma suç gibi geliyor bu. Bildiğin SUÇ, yetişkin bir insanı alıkoymak. 19 yaşındayken erkek arkadaşımda kaldım diye annem polisi aramıştı, kısıtlamaya çalışıyordu, o yaşta tahammül edemiyordum, kısa süre sonra da evden ayrılmıştım. Şu anda 20'lerimdeyim, şimdi öyle bir muamele görsem kıyameti koparırım herhalde. Evlatlıktan reddedecekse de reddetsin, böyle baba olmaz olsun bence. 32 yaşında olacağım ve babam bana "izin" vermeyecek... Evi başına yıkarım yemin ederim. İnanılmaz sinirim bozuldu okurken.
 
Asla yargılamak istemiyorum ama 32 yaşında insana "izin vermek" ne demek... Benim kulağıma suç gibi geliyor bu. Bildiğin SUÇ, yetişkin bir insanı alıkoymak. 19 yaşındayken erkek arkadaşımda kaldım diye annem polisi aramıştı, kısıtlamaya çalışıyordu, o yaşta tahammül edemiyordum, kısa süre sonra da evden ayrılmıştım. Şu anda 20'lerimdeyim, şimdi öyle bir muamele görsem kıyameti koparırım herhalde. Evlatlıktan reddedecekse de reddetsin, böyle baba olmaz olsun bence. 32 yaşında olacağım ve babam bana "izin" vermeyecek... Evi başına yıkarım yemin ederim. İnanılmaz sinirim bozuldu okurken.


Ben bunları yaşadım bir de düşünün. İsyan ettiğimde de kıyametler koptu, onların doğrularından o kadar emindiler ki ben sanki deliyim ya da saçma sapan işler yapıyorum gibi şok oluyorlardı.
 
Kendi canından, kanından olana merhamet etmeyen vicdan göstermeyen sevgisini kısana aynısını yapmanızı öneririm.
İnsan dünyaya gelirken anne babasını seçme şansı bulunmuyor maalesef. Sevmeyecekleri evladı doğurmasın-talep etmesin kimse. Çocuklar anne babalarının üreme ispat aracı olmamalı.
 
Ben bunları yaşadım bir de düşünün. İsyan ettiğimde de kıyametler koptu, onların doğrularından o kadar emindiler ki ben sanki deliyim ya da saçma sapan işler yapıyorum gibi şok oluyorlardı.
Böyle insanlarla birlikte yaşadığınız ve sürekli bu yanlış düşüncelere maruz kaldığınız için kendi değer yargılarınızdan da şüphe etmişsinizdir doğal olarak. Ben bu derece bir baskı yaşamadım, ama yaşadığım kadarı bile delirtmeye yetti. İyi dayanmışsınız gerçekten, ama keşke dayanmasaymışsınız çünkü hayatınızı mahvetmekten başka hiçbir şey yapmamışlar.
 
Eş ailesine daha da mahçup olmamak, beni zar zor kabullenen kayınvalidenin ağzına laf vermemek, annemin herşey mükemmelmiş gibi davranması, benim manipüleye aşırı açık olmam ve vicdanım gibi nedenlerle.
Tabii siz bilirsiniz de biraz psikolojik destek alsanız şu saydığınız bahanelerin o kadar önemsiz olduğunu anlayacaksınız.

Emin olun hemen hepimizin içinde yaralar var ve bunların telafisi mümkün olmayacak hiç bir zaman…

Hayat o kadar kısa ki…
Kendini mutlu etmek o kadar kolay ki…

Neyse…

Allahım yardımcınız olsun inşallah.
 
Anneme de bir parantez açmak istiyorum. Allah var yanımda olduğu zamanlar çok oldu, tabiri caizse kıçımı topladı çok. Ama baba yok zaten (var da manen yok) birinin de benle ilgilenmesi gerekiyordu di mi?

Herneyse devam edeyim. Annem çok arabesk, gülsem mi sinir mi olsam bilmiyorum inanın. Örneğin bir kavgamızda bana “artık Eşkiya filmindeki Keje kadar sessizim” yazmıştı :KK70: ya çok saçma, psikologsun çok iyi isimlerle çalışmışsın senelerce bu nedir?

Bana bir destanlar yazıyor görmelisiniz, kuru otlar bitmiş içinde, çöldeymiş bilmemne.

Gençliğinde hayatını ve hayatımızı kaprisleriyle silken atan adam yaşlanınca da ruhunu karartıyor aslında olay bu.

Hastalığından sonra bir kez bile çıkmadılar banka harici. Evlerinin önü deniz, iki adım ötesi park var ama çıkmazlar çünkü babam prensip olarak neşeye, eğlenceye ve hayattan keyif almaya karşı!!!!!
 
X