Boşanma sürecinde ve yeni boşanmış kadınlar toplanalım.😊

bence de . benim de ihtiyacım oalan bu. nasıl atlatılacak
Geçmiş olsun hepimize.
Yani ben şu aralar evlilik hayatını sevdiğimi farkediyorum çünkü benim sorunum evlilikle değil karşımdaki kişiyleydi. İşim gücüm var çok şükür ailem de arkamda. İnşallah Allah karşımıza iyi insanlar çıkarır.
 
masıl başediyorsunuz. o zor duyguyla.anılar acabalar kaygılar cocuk yeni süreç vs.
Eee anılar aklına geliyorsa seviyorsun demektir hâlâ.insan içinde hiç sevgi kalmayan, anlaşamadıgı birinden boşanırken neden bu kadar fena olur anlayamıyorum doğrusu.hani yuvan yıkılıyor üzülürsün de o adamla ilgili anılar falan aklına geliyorsa hiç normal değil bence.bu arada tek kalpsiz benim bu arada sitede.o kadar uzun çok sevdiğim ilişkiler yaşadım ama 2 güne amannn dedim gitti.
Bu ne abartıdır arkadaşlar sanki evladınız falan öldü.alt tarafı anlaşamadıgınız yeterince sevdiğinizi düşünmediğiniz birinden ayrılıyorsunuz.güzel birşey hatta bu ? Nedir ya nasıp atlattınız, nasıl hayata tutundunuz falan.bir garipsiniz valla.
 
Çocugum var .. iyiki var bir daha evlenmek zorunda kalmam en azından ama benim şansımdan mı bilmem bugün avukatım öldü martta duruşmam var sıcagı sıcagına ofisi aramadım napacagım kı şimdi
 
Eee anılar aklına geliyorsa seviyorsun demektir hâlâ.insan içinde hiç sevgi kalmayan, anlaşamadıgı birinden boşanırken neden bu kadar fena olur anlayamıyorum doğrusu.hani yuvan yıkılıyor üzülürsün de o adamla ilgili anılar falan aklına geliyorsa hiç normal değil bence.bu arada tek kalpsiz benim bu arada sitede.o kadar uzun çok sevdiğim ilişkiler yaşadım ama 2 güne amannn dedim gitti.
Bu ne abartıdır arkadaşlar sanki evladınız falan öldü.alt tarafı anlaşamadıgınız yeterince sevdiğinizi düşünmediğiniz birinden ayrılıyorsunuz.güzel birşey hatta bu ? Nedir ya nasıp atlattınız, nasıl hayata tutundunuz falan.bir garipsiniz valla.
Ben de aynne sizin gbi düşünüyorummm
 
Boşanma olayı bir nevi ölüm gibidir, yas evresi olur önce, o evrede yasınızı tutmazsanız zorlanırsınız gibi bir yazı okudum bir yerde. Bende hiç o yas evresi olmadı arkadaşlar. Adam evden gittiğinden beri (3 buçuk aydır) o kadar huzurluyum ki... İnanın sadece bir kez ağladım, neden böyle oldu, ne hayaller kurmuştuk filan diye. Onun dışında hiç ağlamadım. Üzülemiyorum. Evden onun eşyalarını topluyorum, kolilere koyuyorum, almaya gelirse hemen alıp gitsin diye, inanın bir gram üzüntü hissetmiyorum. Duygularım mı köreldi, normal mi bu durum?
bu evreyi iyi bilirim bu hissizleşme evresi nötrleşmişssin eski eşine karşı aslında bu çok güzel birsey senın acından buda dogru karar verdiğinin kanıtı tebrik ederim
 
Nikah masasına hiç oturmamış, oturmayı da düşünmeyen, forumda açılan her topic te evlilik kurumunu küçümseyen, evli ve boşanmış kadınlarla dalga geçen hemcinslerimin yorum yapmasını doğru bulmuyorum. Sınanmadıkları acı üstünden sanal ortamın rahatlığı ile ahkâm kesiyorlar. Bilmiyorlar ki her kilo her bünyede aynı tepkiyi vermez. Karşısındakini kaplumbağa yerine koyup kendilerini tavşan sanıyorlar.

Ne demişler ''boş başak dik durur, dolusu eğilir". Burada bazı üyelerin bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaları ve bunu da tek doğru en doğru gibi ifade etmeleri inanılmaz eğreti duruyor. Kimin neler yaşadığını nelerle mücadele ettiğini,öylesine yazdıkları kırıcı satırların insanı saatlerce nasıl bir boşluğa baktırdığını bilmiyorlar çünkü materyalistler, gerçeklik algıları bitmiş , herkesten kendileri gibi mekanik olmasını bekliyorlar.

Evlilik ile nikahsız aynı evde sevgili hayatı yaşamak kıyas bile edilemez, evlilik bireysel yaşantılarınızın yanında “biz” yaşamını inşa etmek demektir !

Boşanma travması, özellikle kadınlar için zorlayıcı bir deneyimdir ve duygusal psikolojik maddi zorluklarla doludur.
Depresyon, anksiyete, özsaygı eksikliği, öfke ve yalnızlık ... bonus olarak iş performansını etkiler, sosyal ilişkileri zayıflatır, fiziksel sağlığı olumsuz yönde etkiler, inişli ve çıkışlı ruh hallerini bir arada barındırır.

İsyan ve ‘neden ben’ soruları ile savaşma dönemidir. En sancılı ve can acıtan ama bir o kadar da daha sonrasında ruhunuzu olgunlaştıran süreçler başlar. Asla kişisel bakımınızı, kendinize olan saygınızın kaybolmaması açısından ihmal etmeyin. Aksine bu acılı sürecinizde kendi psikolojiniz için kişisel bakımınıza özen gösterin. Bu sizi hayata bağlar .

Ruhunuzun özgürleşmesi için yaşadıklarınızı affedin. Canınızı acıtanları affedin demiyorum kendinizi affedin en başta.
OLMASI GEREKİYORDU. OLDU VE BİTTİ ! Bunu yapmazsanız kronik bunalımlardan kurtulamazsınız.

Erkekleri tarafından acı yaşatılmış forumdaşlarım, hayat devam ediyor. Zamanın çözemediği hiçbir şey yok. Hiçbir acı kalıcı değil. Üzülmeniz hıçkırıklara boğulmanız, kalbinizin sıkışması, nefes darlığınız, iştahsızlığınız hepsi normal doğal süreçler.. Acınızı yaşayın ertelemeyin. Kendinize ve varsa çocuğunuza sarılın sevgiyle. Siz hanımefendiliğinizi korudukça, yaşama azminizi kaybetmedikçe bir gün doğru yerde, doğru zamanda doğru erkeği bulacaksınız! Hayat her şeye rağmen devam ediyor ve bir erkek için ömür boyu yas tutulamayacak kadar kısa !

Sakın kendinizi eski eşinize göre daha bahtsız bedevi hissetmeyin, hayatınızın bundan sonraki bölümünü silik yaşamak zorunda hiç değilsiniz içinize kapanmayın. Dar bir çevrede yaşıyorsanız mahalle baskısını umursamayın gülün geçin gerçekten kafanıza toka dışında birşey takmayın, görmeyin duymayın güzellerim, iş hayatında veya arkadaş ortamınızda vurun kahpeye muamelesi gösteren zavallı yaratıklardan da uzak durun. Boşanmak artık bir tabu değil, boylarınca b.k çukuruna batan, insanlık üzerlerine hasbelkader sıçramış bir sıfattan başka birşey olmayan kıro erkeklerden bir ışık yılı uzak durun. Size geçimsizin teki yaftasını yapıştıran erkek annelerine de cevap vermeyin, susmak yok saymak en güzel cevaptır. Zor günler bitti en zorunu atlattınız kurtuldunuz silkelediniz o vasıfsızları hayatınızdan.

Son olarak kızçelerim, bu 3.evliliğim. Şimdiki eşim gerçekten iyi bir insan. Daha önce başından hiç evlilik geçmemiş, sakin yaratılışlı, merhametli bir adam.















 
Nikah masasına hiç oturmamış, oturmayı da düşünmeyen, forumda açılan her topic te evlilik kurumunu küçümseyen, evli ve boşanmış kadınlarla dalga geçen hemcinslerimin yorum yapmasını doğru bulmuyorum. Sınanmadıkları acı üstünden sanal ortamın rahatlığı ile ahkâm kesiyorlar. Bilmiyorlar ki her kilo her bünyede aynı tepkiyi vermez. Karşısındakini kaplumbağa yerine koyup kendilerini tavşan sanıyorlar.

Ne demişler ''boş başak dik durur, dolusu eğilir". Burada bazı üyelerin bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmaları ve bunu da tek doğru en doğru gibi ifade etmeleri inanılmaz eğreti duruyor. Kimin neler yaşadığını nelerle mücadele ettiğini,öylesine yazdıkları kırıcı satırların insanı saatlerce nasıl bir boşluğa baktırdığını bilmiyorlar çünkü materyalistler, gerçeklik algıları bitmiş , herkesten kendileri gibi mekanik olmasını bekliyorlar.

Evlilik ile nikahsız aynı evde sevgili hayatı yaşamak kıyas bile edilemez, evlilik bireysel yaşantılarınızın yanında “biz” yaşamını inşa etmek demektir !

Boşanma travması, özellikle kadınlar için zorlayıcı bir deneyimdir ve duygusal psikolojik maddi zorluklarla doludur.
Depresyon, anksiyete, özsaygı eksikliği, öfke ve yalnızlık ... bonus olarak iş performansını etkiler, sosyal ilişkileri zayıflatır, fiziksel sağlığı olumsuz yönde etkiler, inişli ve çıkışlı ruh hallerini bir arada barındırır.

İsyan ve ‘neden ben’ soruları ile savaşma dönemidir. En sancılı ve can acıtan ama bir o kadar da daha sonrasında ruhunuzu olgunlaştıran süreçler başlar. Asla kişisel bakımınızı, kendinize olan saygınızın kaybolmaması açısından ihmal etmeyin. Aksine bu acılı sürecinizde kendi psikolojiniz için kişisel bakımınıza özen gösterin. Bu sizi hayata bağlar .

Ruhunuzun özgürleşmesi için yaşadıklarınızı affedin. Canınızı acıtanları affedin demiyorum kendinizi affedin en başta.
OLMASI GEREKİYORDU. OLDU VE BİTTİ ! Bunu yapmazsanız kronik bunalımlardan kurtulamazsınız.

Erkekleri tarafından acı yaşatılmış forumdaşlarım, hayat devam ediyor. Zamanın çözemediği hiçbir şey yok. Hiçbir acı kalıcı değil. Üzülmeniz hıçkırıklara boğulmanız, kalbinizin sıkışması, nefes darlığınız, iştahsızlığınız hepsi normal doğal süreçler.. Acınızı yaşayın ertelemeyin. Kendinize ve varsa çocuğunuza sarılın sevgiyle. Siz hanımefendiliğinizi korudukça, yaşama azminizi kaybetmedikçe bir gün doğru yerde, doğru zamanda doğru erkeği bulacaksınız! Hayat her şeye rağmen devam ediyor ve bir erkek için ömür boyu yas tutulamayacak kadar kısa !

Sakın kendinizi eski eşinize göre daha bahtsız bedevi hissetmeyin, hayatınızın bundan sonraki bölümünü silik yaşamak zorunda hiç değilsiniz içinize kapanmayın. Dar bir çevrede yaşıyorsanız mahalle baskısını umursamayın gülün geçin gerçekten kafanıza toka dışında birşey takmayın, görmeyin duymayın güzellerim, iş hayatında veya arkadaş ortamınızda vurun kahpeye muamelesi gösteren zavallı yaratıklardan da uzak durun. Boşanmak artık bir tabu değil, boylarınca b.k çukuruna batan, insanlık üzerlerine hasbelkader sıçramış bir sıfattan başka birşey olmayan kıro erkeklerden bir ışık yılı uzak durun. Size geçimsizin teki yaftasını yapıştıran erkek annelerine de cevap vermeyin, susmak yok saymak en güzel cevaptır. Zor günler bitti en zorunu atlattınız kurtuldunuz silkelediniz o vasıfsızları hayatınızdan.

Son olarak kızçelerim, bu 3.evliliğim. Şimdiki eşim gerçekten iyi bir insan. Daha önce başından hiç evlilik geçmemiş, sakin yaratılışlı, merhametli bir adam.
















Çocuğunuz var mıydı ilk eşinizden?
 
Ay çok çok iyi olmuş 😍 ilk eşinizden çocuk var mıydı ? Şimdiki eşinizle nasıl tanıştınız ve güvenebildiniz? O da mı boşanmış?
👀😌😁😁
Evet çocuğum var, 4 sene boyunca hayatıma kimseyi almadım. Boşanalı 7 sene oluyor, sonra eşimle tanıştım güvenmem uzun sürdü yeni evliyiz zaten:) eşim hiç evlenmemiş
 
X