Bazen burda okuduklarımla kendi hayatımı kıyas edince kendimi uzaylı gibi hissediyorum.
Mesela; bir erkeğe selam vermek.
Bir erkeğe selam verilir, gülümsenir, tokalaşılır,hal hatır sorulur ve bunlar dünyanın en doğal şeyleridir.
Yani birlikte okuyoruz,birlikte çalışıyoruz,birlikte yaşıyoruz ama gözgöze gelemiyoruz. neden?
Ben bir erkeğe selam vermek için neden bir baska erkeğin bana refakat etmesine muhtacım?
Bir diğer mesele: konu o kadar süratli ilerliyor ki... ben okurken afallıyorum. Ama konudaki kv ile kp ateşe odun atma derdinde. Şaşkınlık yok."oğlum kızım bi durun bi oturun konuşalım" diyen aklı selim insan yok. Sanki bu anı bekliyormuşçasina olaya üşüşmüşler.
Ve eşiniz... yani bu ve buna benzeyen adamlar nerde yasiyor. Hiç görmedim. Bazen burda okuduklarımdan etkileniyorum ve sokakta gördüğüm erkekleri inceleyip kendime soruyorum "bu adam da öyle mi"
.. ama yok hiçkimseye yakışmıyor. Hiçkimseye oturmuyor.
Yani ben eminim bu adam sizden nefret ettiğini daha önceden göstermiştir. Ama siz inatla boşanmak istememişsinizdir.
Karısına zerre miktarı önem ve değer veren bir adam; kafasına kafasına vurarak kadını aşağılama amacı gütmez...
Ve aşağılık olmayan bir adam da yüzük istemez. Yüzü olur kızarır kararır.
Olaydaki eş,kv ve kp sizden tiksiniyor. Sizi ayak altında eziyor. Bunu anlamak için keşke bugünü beklemeseydiniz.
Konuda en çok annenize üzüldüm. Hiçbir şeyden haberi yokken ağzına düştüğü insanlar benim midemi bulandırıyor.
Sevgili kadınlar ; karısını seven erkek bin km mesafeden anlaşılır. Eğer anlamıyorsanız sevilmiyorsunuz demektir.
Sevgi soyut bir kavram degildir. Hatta dünyanın en somut kavramıdır. Uzaydan bile bal gibi görünür. Çıplak gözle hem de.
En ufak bir şüphe ; sevginin yokluğunu gösterir.
Bu sebeple kendinize bunları yaptırmadan yolunuza bakın.
Sevmek sevilmek güzeldir. Fakat zorla güzellik olmaz. Oldurmaya çalışmayın.