Arkadaşlar ben kendi kendime yıllar içinde tecrübe ede ede mükemmel bir karışım ürettim :) Herkese tavsiye ediyorum: Önce saçlarımın geçmişinden başlayıp nelerle uğraştığımı, sonra da sihirli tarifimi paylaşacağım sizinle :)
Benim saçlarım incecik, kedi tüyü gibi ve pırasa gibi dümdüzdü. Doğal saç rengim koyu kestane. Daha 11-12 yaşlarımdayken teyzemin kızından özenip annemle birlikte saçlarımın rengini açmak için oksijenli su kullanmıştım. Sonra henüz 14 yaşımdayken, liseye yeni başladığım sene pırasa saçlarımdan kurtulup perma yaptırdım. Saçlarım uzadıkça, 5 sene kadar falan hep perma yaptırdım. Ahdım vardı, lise mezuniyet törenimde saçlarıma röfle yaptırdım. Artık hem kıvırcık hem de sarı saçlarım vardı. Üstelik upuzun! Tam da hayalimdeki gibi. Ama saçlarım üst üste röfleden yanık yanık olmaya başlamıştı. Jöle sürmediğim zaman uçları çok kötü görünüyordu. Sonra bitkisel bi boya aldım. Annem boyadı evde. İlk seferinde güzeldi ama 2. ye dip boya yaptığımızda rengi tutmadı. Hastalıklı bi sarıya döndü. O ara ameliyat da olmuştum. Biraz da asi çağıma denk geldi. Birden simsiyah yaptırdım. Bi süre de boyamadım. Perma falan da yaptırmadım. Düzelir gibi oldu. Sonra üniv'ye başladım. Yine perma yaptırdım. Ama boyanın üstüne perma çok kötü oldu. Hiç tutmadı. Bi daha da perma yaptırmamaya karar verdim. Sonra durur muyum! Gizli Dosyalardaki kadının kızılına özendim ve saçlarımı kızıla boyattım. Çok yaşlı gösterdiği için 1-2 ay sonra koyu kahverengiye boyattım. Sonra yine sıkıldığım bir ara yine sarıya döndüm. O günden sonraki 5 yılımı daha da sarararak devam ettirdim.
Eski kuaförüm bana röflenin sonu gelmez demişti. Sürekli daha sarı olsun istersin demişti. Haklıymış. En son saçlarım beyaza yakın fildişi sarısıydı. Platin bile yanında daha koyu sarı kalır :)) Tabii saçlarımın içine etmiştim artık! Kendimi bildim bileli belime kadar gelen saçlarım kestire kestire omuzlarımdan bile yukarı çıkmıştı artık. Sonra üniv. bitti. yaş oldu 24. İşe başladım. Çalıştığım yer bir fabrikanın yönetim kısmıydı ama öğle yemeklerinde yemekhanede falan çok dikkat çekiyordum. İlk haftamı sarışın tamamladım. Ama olacak gibi değildi. Cuma günü işten beyazımsı saçlarla çıkmıştım ve Pazartesi günü saçlarım Koyu kahveydi. Döndüğümde kimse tanıyamadı. Bir süre saçlarımı boyatmadım. Bu arada bir takım yağlar, besleyiciler kullanmaya başladım. Kendi kendime kimyager gibi sürekli saçlarımı besleme çabalarıyla bir şeyler üretiyordum. Saçlarımla bir daha uğraşmamaya söz verdim kendime ama artık mümkün değil maalesef. Çünkü saçlarım o kadar işlemden sonra çok beyazladı. Ve ben 27 yaşımda olmama rağmen çok sık olmasa da 3-4 ayda bir saçlarımı kendi rengine boyuyorum beyazlarımı kapatabilmek için
Ama 3 yıldır sürekli uyguladığım sihirli karışım sayesinde şu an saçlarım Rapunzel gibi belime geliyor ve kedi tüyü saçlarım reklam kızları gibi dolgun dolgun :))) Pırasa gibi dümdüz olmasına da artık bayılıyorum çünkü ipek gibi görünüyor. Yeni tanıştığım insanlar bile birazcık samimiyet kurunca hemen saçlarıma dokunmak istiyorlar :)
Eşim, arkadaşlarım, akrabalarımız şok içinde! :) Çünkü 1,5 yıl önce eşimle tanıştığımızda saçlarım omuzlarımdaydı. Düğünden sonra bir kere kestirdiğim halde şimdi saçlarım belime geliyor ve çok ama çok sağlıklı. :)
Gelelim sihirli tarifime:
*Mecitefendi'nin sarımsaklı şampuanını alıyoruz. Başka marka sarımsaklı şampuanları da kullandım ama içlerinde sarımsağın S si yok. Fiyto, miyto hepsi hikaye. Mecitefendi en iyisi :)
*İsteyen herhangi bir bitkisel şampuanın içine 30 damla sarımsak yağı da koyabilir ama içine kokusunu bastırmak için aynı orandan belki birazcık fazla adaçayı yağı ya da hoşunuza giden ve deriye zarar vermeyen başka bir yağ ilave edebilirsiniz. Sarımsak yağı hazır sarımsaklı şampuandan daha etkilidir ama kokusu her şeye rağmen bir tık daha yoğun. Ben evlenmeden önce sarımsak yağı kullanıyordum ama şimdi eşim biraz huylu. Kullanmamı istemiyor :) (Bu arada eşim hafif kelimsi :) benim şampuanımı kullanıyor ve saçları güçlenmeye başladı. Aslında çok pimpirikli biridir. Öyle her şeyi kullanmaz. Ama farkı kendisi de görünce bayıldı. Şimdi ballandıra ballandıra herkese benim tarifimi veriyor :))
*Şampuanın içine saf keratin ekliyoruz bir tüp. Bursa'da Kağan Parfümeri'de 7 TL'ye satılıyor ama başka şehirlerde nerelerde vardır bilmiyorum.
*Argan yağı (Çeyrek şişe)
*Acı badem yağı (çeyrek şişe) (Tatlı badem yağı olmasın)
*Gül yağı 25-30 damla (Bu kullandığınız yağları birarada tutmaya yarar.Köftedeki yumurta gibi :) )
*Çam terebentin (çeyrek şişe) (Bu şampuanınızı sulandırır ve saçınızı temizleyemediğinizi düşünebilirsiniz ama boşuna tasalanmayın. Bu karışımın şampuanın temizleme işlevini yok etme gibi bir etkisi yok. Yine de isteyen bu şampuanı kullandıktan sonra banyodan çıkmadan önce başka bir şampuanla daha yıkayabilir.Ben ilk zamanlar böyle yapıyordum ama sonra gereksiz olduğunu fark ettim.)
*Isırgan yağı (çeyrek şişe)
*Hint yağı da kullanabilirsiniz ama ben artık kullanmıyorum çünkü zaten saçlarım çok çabuk yağlanıyor. Hint yağı çok yoğun ve sert bir yağ. Saçlarım arınmıyor gibi.
Bütün bunları şampuanınıza karıştırıp iyice çalkalayın. Sonra saçınızı hep bununla yıkayın ama haftada mutlaka 2 - 3 kere hatta vaktiniz varsa her banyonuzda saçınıza bu şampuanı sürün ve 20 dk. kadar bekleyin.
NOT: Bu yağların çoğunu içinde barındıran şampuanlar var (Keratinli, Argan yağlı, sarımsaklı, çam terebentinli vs...) Ama şampuana koklatıyorlar. Bu kadar pahalı malzemeleri bol bol kullanıp size 15-20 TL'ye satmazlar. Hepsini ayrı ayrı alıp sizin karıştırmanızı tavsiye ederim.
NOT2: Saçınızı düzleştiriciyle kıvırmayın. Bu işlem saçınızı ateşe vermekle aynı mantık. İlle de kıvıracam diyorsanız. Vaktim de yok, bigudi migudi uğraşamam diyorsanız keratinli maşa alın. Ben Roventa nın keratinlisini kullanıyorum. 270 TL'ye almıştım galiba EVKUR'dan taksitle :) Tabii 4 sene oluyor alalı. Bu konuda asla paradan kaçmayın. Piyasadaki ennn iyi ve büyük olasılıkla ennnn pahalı maşayı alın. Zaten o para kendini amorti eder. Mutlaka 6-7 sene kullanırsınız. Bu arada malum düğün sezonundan çıktık. Üst üste maşalar krapelerle saçlarım çok kırılmıştı ama bu şampuanı kullanınca sihirli iksir sürmüş gibi kırıklarımı hemen düzeltiyor.
NOT3: Saçını uzatmak isteyenler; kuaförlerin lafına aldanıp zırt pırt saçlarınızın uçlarından aldırmayın. :) Rahat bırakın saçlarınızı, uzasınlar :) Hepsi aynı boyda uzamadığı için sivri sivri uçlarından rahatsız olabilirsiniz. 1,5 senede bir ennnn iyi kuaföre (en sosyetesi bile en fazla 70 -80 TL'ye saç kesiyor. 1,5 sene kullanacağınız bir saç için değer.) gidin ve ''Saçlarımı uzatmak istiyorum. Çok uzun süre kullanabileceğim gibi keser misiniz?'' diyin. Satmaya çalıştığı 300 TL'lik serumlara da bakmaya bile yeltenmeyin. Sıkboğaz ederler alın alın diye :)) Bu tür ürünler kullanmıyorum, alerjik bir cildim var diyin :))
Uzun ama faydalı bir yazı oldu bence
:)) Hepiniz Rapunzel olun innşaallah :))
Benim saçlarım incecik, kedi tüyü gibi ve pırasa gibi dümdüzdü. Doğal saç rengim koyu kestane. Daha 11-12 yaşlarımdayken teyzemin kızından özenip annemle birlikte saçlarımın rengini açmak için oksijenli su kullanmıştım. Sonra henüz 14 yaşımdayken, liseye yeni başladığım sene pırasa saçlarımdan kurtulup perma yaptırdım. Saçlarım uzadıkça, 5 sene kadar falan hep perma yaptırdım. Ahdım vardı, lise mezuniyet törenimde saçlarıma röfle yaptırdım. Artık hem kıvırcık hem de sarı saçlarım vardı. Üstelik upuzun! Tam da hayalimdeki gibi. Ama saçlarım üst üste röfleden yanık yanık olmaya başlamıştı. Jöle sürmediğim zaman uçları çok kötü görünüyordu. Sonra bitkisel bi boya aldım. Annem boyadı evde. İlk seferinde güzeldi ama 2. ye dip boya yaptığımızda rengi tutmadı. Hastalıklı bi sarıya döndü. O ara ameliyat da olmuştum. Biraz da asi çağıma denk geldi. Birden simsiyah yaptırdım. Bi süre de boyamadım. Perma falan da yaptırmadım. Düzelir gibi oldu. Sonra üniv'ye başladım. Yine perma yaptırdım. Ama boyanın üstüne perma çok kötü oldu. Hiç tutmadı. Bi daha da perma yaptırmamaya karar verdim. Sonra durur muyum! Gizli Dosyalardaki kadının kızılına özendim ve saçlarımı kızıla boyattım. Çok yaşlı gösterdiği için 1-2 ay sonra koyu kahverengiye boyattım. Sonra yine sıkıldığım bir ara yine sarıya döndüm. O günden sonraki 5 yılımı daha da sarararak devam ettirdim.
Eski kuaförüm bana röflenin sonu gelmez demişti. Sürekli daha sarı olsun istersin demişti. Haklıymış. En son saçlarım beyaza yakın fildişi sarısıydı. Platin bile yanında daha koyu sarı kalır :)) Tabii saçlarımın içine etmiştim artık! Kendimi bildim bileli belime kadar gelen saçlarım kestire kestire omuzlarımdan bile yukarı çıkmıştı artık. Sonra üniv. bitti. yaş oldu 24. İşe başladım. Çalıştığım yer bir fabrikanın yönetim kısmıydı ama öğle yemeklerinde yemekhanede falan çok dikkat çekiyordum. İlk haftamı sarışın tamamladım. Ama olacak gibi değildi. Cuma günü işten beyazımsı saçlarla çıkmıştım ve Pazartesi günü saçlarım Koyu kahveydi. Döndüğümde kimse tanıyamadı. Bir süre saçlarımı boyatmadım. Bu arada bir takım yağlar, besleyiciler kullanmaya başladım. Kendi kendime kimyager gibi sürekli saçlarımı besleme çabalarıyla bir şeyler üretiyordum. Saçlarımla bir daha uğraşmamaya söz verdim kendime ama artık mümkün değil maalesef. Çünkü saçlarım o kadar işlemden sonra çok beyazladı. Ve ben 27 yaşımda olmama rağmen çok sık olmasa da 3-4 ayda bir saçlarımı kendi rengine boyuyorum beyazlarımı kapatabilmek için
Ama 3 yıldır sürekli uyguladığım sihirli karışım sayesinde şu an saçlarım Rapunzel gibi belime geliyor ve kedi tüyü saçlarım reklam kızları gibi dolgun dolgun :))) Pırasa gibi dümdüz olmasına da artık bayılıyorum çünkü ipek gibi görünüyor. Yeni tanıştığım insanlar bile birazcık samimiyet kurunca hemen saçlarıma dokunmak istiyorlar :) Eşim, arkadaşlarım, akrabalarımız şok içinde! :) Çünkü 1,5 yıl önce eşimle tanıştığımızda saçlarım omuzlarımdaydı. Düğünden sonra bir kere kestirdiğim halde şimdi saçlarım belime geliyor ve çok ama çok sağlıklı. :)
Gelelim sihirli tarifime:
*Mecitefendi'nin sarımsaklı şampuanını alıyoruz. Başka marka sarımsaklı şampuanları da kullandım ama içlerinde sarımsağın S si yok. Fiyto, miyto hepsi hikaye. Mecitefendi en iyisi :)
*İsteyen herhangi bir bitkisel şampuanın içine 30 damla sarımsak yağı da koyabilir ama içine kokusunu bastırmak için aynı orandan belki birazcık fazla adaçayı yağı ya da hoşunuza giden ve deriye zarar vermeyen başka bir yağ ilave edebilirsiniz. Sarımsak yağı hazır sarımsaklı şampuandan daha etkilidir ama kokusu her şeye rağmen bir tık daha yoğun. Ben evlenmeden önce sarımsak yağı kullanıyordum ama şimdi eşim biraz huylu. Kullanmamı istemiyor :) (Bu arada eşim hafif kelimsi :) benim şampuanımı kullanıyor ve saçları güçlenmeye başladı. Aslında çok pimpirikli biridir. Öyle her şeyi kullanmaz. Ama farkı kendisi de görünce bayıldı. Şimdi ballandıra ballandıra herkese benim tarifimi veriyor :))
*Şampuanın içine saf keratin ekliyoruz bir tüp. Bursa'da Kağan Parfümeri'de 7 TL'ye satılıyor ama başka şehirlerde nerelerde vardır bilmiyorum.
*Argan yağı (Çeyrek şişe)
*Acı badem yağı (çeyrek şişe) (Tatlı badem yağı olmasın)
*Gül yağı 25-30 damla (Bu kullandığınız yağları birarada tutmaya yarar.Köftedeki yumurta gibi :) )
*Çam terebentin (çeyrek şişe) (Bu şampuanınızı sulandırır ve saçınızı temizleyemediğinizi düşünebilirsiniz ama boşuna tasalanmayın. Bu karışımın şampuanın temizleme işlevini yok etme gibi bir etkisi yok. Yine de isteyen bu şampuanı kullandıktan sonra banyodan çıkmadan önce başka bir şampuanla daha yıkayabilir.Ben ilk zamanlar böyle yapıyordum ama sonra gereksiz olduğunu fark ettim.)
*Isırgan yağı (çeyrek şişe)
*Hint yağı da kullanabilirsiniz ama ben artık kullanmıyorum çünkü zaten saçlarım çok çabuk yağlanıyor. Hint yağı çok yoğun ve sert bir yağ. Saçlarım arınmıyor gibi.
Bütün bunları şampuanınıza karıştırıp iyice çalkalayın. Sonra saçınızı hep bununla yıkayın ama haftada mutlaka 2 - 3 kere hatta vaktiniz varsa her banyonuzda saçınıza bu şampuanı sürün ve 20 dk. kadar bekleyin.
NOT: Bu yağların çoğunu içinde barındıran şampuanlar var (Keratinli, Argan yağlı, sarımsaklı, çam terebentinli vs...) Ama şampuana koklatıyorlar. Bu kadar pahalı malzemeleri bol bol kullanıp size 15-20 TL'ye satmazlar. Hepsini ayrı ayrı alıp sizin karıştırmanızı tavsiye ederim.
NOT2: Saçınızı düzleştiriciyle kıvırmayın. Bu işlem saçınızı ateşe vermekle aynı mantık. İlle de kıvıracam diyorsanız. Vaktim de yok, bigudi migudi uğraşamam diyorsanız keratinli maşa alın. Ben Roventa nın keratinlisini kullanıyorum. 270 TL'ye almıştım galiba EVKUR'dan taksitle :) Tabii 4 sene oluyor alalı. Bu konuda asla paradan kaçmayın. Piyasadaki ennn iyi ve büyük olasılıkla ennnn pahalı maşayı alın. Zaten o para kendini amorti eder. Mutlaka 6-7 sene kullanırsınız. Bu arada malum düğün sezonundan çıktık. Üst üste maşalar krapelerle saçlarım çok kırılmıştı ama bu şampuanı kullanınca sihirli iksir sürmüş gibi kırıklarımı hemen düzeltiyor.
NOT3: Saçını uzatmak isteyenler; kuaförlerin lafına aldanıp zırt pırt saçlarınızın uçlarından aldırmayın. :) Rahat bırakın saçlarınızı, uzasınlar :) Hepsi aynı boyda uzamadığı için sivri sivri uçlarından rahatsız olabilirsiniz. 1,5 senede bir ennnn iyi kuaföre (en sosyetesi bile en fazla 70 -80 TL'ye saç kesiyor. 1,5 sene kullanacağınız bir saç için değer.) gidin ve ''Saçlarımı uzatmak istiyorum. Çok uzun süre kullanabileceğim gibi keser misiniz?'' diyin. Satmaya çalıştığı 300 TL'lik serumlara da bakmaya bile yeltenmeyin. Sıkboğaz ederler alın alın diye :)) Bu tür ürünler kullanmıyorum, alerjik bir cildim var diyin :))
Uzun ama faydalı bir yazı oldu bence
:)) Hepiniz Rapunzel olun innşaallah :))
