- 26 Temmuz 2010
- 1.629
- 986
Aslında ilk mesajınızı okuduğumda aslında bu iş bitmiş dedim ama elim gitmedi yazmaya.. Sonra cemaatel ilgili kısmı okuduğumda geri dönülmez bir yola girdiğinizanladım. Her boşanma travmatiktir.Bunu ne kadar isterseniz isteyin. Ama hayat 1 tane ve onu ancak siz yaşayabilirsiniz. Hiçkimse için gününüzü kötü geçirmeye değmiyor inanın.. Eve küçük bir yavrunuz var (benim kızım da 5 yaşındaydı)çok zorlanacağınız zamanlar da olacak. Dilerseniz bir pedagogdan yardım alın. Yavrunuza nasılsa küçük anlamaz muamelesi yapmayın sakın. Onu annesinin de babasının da çok sevdiğiniz sürekli söyleyin. Ama anne ve babanın artık birbirleriyle anlaşamadığını birbirlerini daha fazla üzmemek için böyle bir karar aldıklarını açıklayın.Asla ve Asla siz de babası da birbirinizi çacuğunuza kötülemeyin. Bence bir boşanmada çocuk varsa en önemli hususlar bunlar. Benim kızımilk zamanlar zorlansa da bu süreci hafif atlattı. Elimden gelen her yardımı yapabilirim.. Hakkınızda hayırlısı olsun arkadaşım..
Eliniz varmamış ama görünen köy kılavuz istemiyor zaten. Bu 5 gün içinde, daha konuşmadan öncesinde bile ben bunu derinden hissettim. Çıkmaza girildiğini yani. Ama bu kadar çabuk gerçekleşeceğini tahmin etmemiştim sadece.
Gelelim oğluma. Daha durumu izah etmedim. Şimdi yuvada. Sadece halasının rahatsız olduğunu, babasının da bir kaç gün orada kalacağını söyledim sabah. Dilim varmadı. Biraz böyle oyalamaya çalışmalı sanırım. Onsuz yatmaya, onsuz kalkmaya birazcık alışsın istedim önce. Ben asla babasını kötülemedim. Daha önce de ayrılık sürecimiz olmuştu ama aksi gibi babası aramasa ben arayıp konuşturuyordum onları. Hatta babasınn gelmemesine sinirlenip defalarca telefonu reddettiği olmuştur bitanemin. Konuşmak istemese bile ben yağlayıp ballayıp bir şekilde konuşturmaya, kapattıktan sonra da olumlu telkinlerde bulunmaya hep özen gösterdim. Ama babasının böyle davranmayacağını biliyorum. Hakkımda konuşacaktır mutlaka yanında da. Her türlü şeye katlanırım da üzgün üzgün "babam neden gelmiyor anne" dediğinde nasıl ağlamadan durabileceğimi hiç bilmiyorum. Tek çaresiz kaldığım nokta bu...