Bir erkeğin gerçek yüzü

Aşik oldum değistim diyen erkegin aşki bittiginde degiscegini dusunuyorum. Bu yuzden aşik olunca nasil davrandigi degil genel olarak davranişlari onemli.
Ornegin çapkin biri gelip seni taniyana kadar boyleydim seni asla aldatmam dese inanmam. Ben hayatima 'ben kimseyi aldatmam bunun seninle alakasi yok benim karakterime uymaz' diyen erkeği aldim..
Kimisi aldatmayi kabullenemez kimisi parasizligi kimisi baska seyleri.. Yani mukemmel kisi herkese gore farklidir. Senin mutlu olamadigin anlasamadigin adamla bi baskasi kendine gore mukemmel bi yuva kurabilir.. Onun oncelikleri farklidir :KK66:
 
Merak ettigim bir sey var. Bu forumda da okuyoruz, çevremizde de örneklerini görüyoruz.
Aldatan, ayni anda birkac kisiyi idare eden, aldatmasa bile çeşitli nedenlerle üzen erkekler için çoğu bayanın dedigi şu oluyor: "Cok degisti, boyle degildi"

Birini üzüp de gözüyaşlı bir sekilde geride birakan bir erkek bir baska kadini nasil mutlu edebiliyor?
Bir dal parcasi almadigi eski sevgilisine bakiyorum, sonra yeni sevgilisi icin neler yaptigini goruyorum. Eskisini nasil insan yerine koymadigini goruyorum, yenisini el üstünde tuttugunu goruyorum. Bu erkegin gercek yuzu nedir bayanlar?
Bu erkek eski sevgilisini sevmiyordu, yenisine asik oldu diyelim. Ask bu adami temizler mi? Gercek yuzu asik oldugu yüz mü yoksa sevmeyen yüzü mü? Asik olunca iyi biri mi olur erkekler? Asklari hevesleri gecince asıl yuzleri mi ortaya cikar?

Bu dizilerdeki gibi midir? Capkin adam asik olur, ADAM mı olur sonra?

Esas olan karakter midir? Ask bitince karakter kaliyor degil mi?

Cok emin oldugu sevdigi erkekten ayrilan, bosanan, boyle tanimamistim diyen bayanlar ozellikle size soruyorum. Bu durumu kafam almiyor. Cok korkutucu geliyor bana bir erkege guvenmek...
Bazısı var, sevince gerçekten değişiyor. Bazısı da var aşkından ölse de değişmiyor. İnsandan insana değişir bu. Çok erkek tanıdım. Davranış olarak değiştirsen de bazı konularda asla değiştiremiyorsun. 5 senelik bir ilişkim olmuştu. Sevgilim 24 yaşındayken başladık, 29 yaşına geldiğinde ben bazı şeylerin gerçekten değişmeyeceğini ve onu artık sevmediğimi anladım. Hiç değişmem dediği çok huyunu değiştirdim ama vıcık vıcık sevmesini bir tülü öğretemedim ona. Kaç kere terk ettiğimi ve geri barıştığımı hatırlamıyorum cidden. Yok yani olmuyor. Bazısı da değişiveriyor. Her insanın yapısı aynı değil malesef.
 
Genelleme yapilamaz.
Ama benim hayat hikayeme gore: erkek hep ayniydi, sadece ben kordum.
Onu hayalimdeki erkek olarak gordum, halbuki hicte oyle degilmis.
Yanindan bile gecmiyormus.

Su an 1 bucuk sene oldu ayrilali.
Beni aldattigindan dolayi ayrilmistim ondan. Ve su an whatsappa durum mesaj; ben asla pes etmezdim, ama sen savasmaya degmezsin.:KK34:

Hayir sen neyin savasini veriyon hala ya?
Uzerinden 1 bcuk sene gecmis, turlu turlu buna benzer seyler yazar hala.
Gorende o saf temiz asik divane - fakir ama gururlu- asik, bense aldatan hor goren zengin kiz
 
Çevremdeki evli arkadaşlarıma bakıyorum ve yeni yeni gözlemliyorum.
Hangi erkek eziliyorsa, toplum içinde eşi tarafından aşağılanıyor ve saygı görmüyorsa, o erkek kadını el üstünde tutuyor anlayamadığım bir şekilde.
Bu toplumda bir erkeğe denildiğinde cinnet geçirecek lafları kadın bizim yanımızda kocasına söylüyor.
Örneğin, kadınımız bir çanta beğenmiş ve 4 haneli bir rakamdan bahsediyoruz.
Dönüp bu kadın herkesin içinde kocasına 'o çanta alınacak, beni ilgilendirmiyor. erkeksen göster bakalım erkekliğini.gerçi sen sümsük ve işe yaramaz olduğundan onu bile beceremezsin' gibi benim için boşanma sebebi sayılacak kadar ağır cümleler kuruluyor.
Aradan bir hafta geçiyor ve kadının kolunda o çantayı görüyoruz ve kadınımız 'aslan kocam bana kıyamadı, aldı' nidaları...

Ama hayatımda tanıdığım en iyi insanlardan diyebileceğim, hem ruhsal hem de fiziksel güzellikleri hat safhada olan, mütevazi, eğitimli, karakterli ve uysal kadınların eşleri de niyeyse onları hor görüp, değer vermiyor.
Hizmetçi gibi evlerinde kullanıp, topluluk içinde konuşmasına bile 'sen ne anlarsın bi sus ya salak' şeklinde karşılık veriyorlar.

Buradaki çıkarımım, erkeklerin gerçek yüzü diye bir şey yoktur.
Kadının o erkeği ya insanlıktan çıkarması ya da fazla insan görmesi ile alakalı bir sorun vardır.
Deve ve diken hesabı galiba...
 
Bilmiyorum ben mi değişik düşünüyorum.Aslında insanlar az çok rengini belli ediyor ama biz görmüyoruz görmek istemiyoruz dahası.Erkekte değişiyor kadında değişiyor zamanla.Sadece erkeklerden yana bakmayın olaya çok kadının aldatmasına şahit oldum okudum da.Çok değişen kadınlarda var biraz para kazanınca kendine güveni gelen erkeği ezen aşşağalayan.Otelde resepsiyonistim hergün evli kadınlar geliyor başka adamlarla.Artık devir çok değişti çoğu kadınlarında erkekten aşşağı kalır yanı yok.Erkeklerde korkar oldu kadınlardan,evlenmekten..
 
Merak ettigim bir sey var. Bu forumda da okuyoruz, çevremizde de örneklerini görüyoruz.
Aldatan, ayni anda birkac kisiyi idare eden, aldatmasa bile çeşitli nedenlerle üzen erkekler için çoğu bayanın dedigi şu oluyor: "Cok degisti, boyle degildi"

Birini üzüp de gözüyaşlı bir sekilde geride birakan bir erkek bir baska kadini nasil mutlu edebiliyor?
Bir dal parcasi almadigi eski sevgilisine bakiyorum, sonra yeni sevgilisi icin neler yaptigini goruyorum. Eskisini nasil insan yerine koymadigini goruyorum, yenisini el üstünde tuttugunu goruyorum. Bu erkegin gercek yuzu nedir bayanlar?
Bu erkek eski sevgilisini sevmiyordu, yenisine asik oldu diyelim. Ask bu adami temizler mi? Gercek yuzu asik oldugu yüz mü yoksa sevmeyen yüzü mü? Asik olunca iyi biri mi olur erkekler? Asklari hevesleri gecince asıl yuzleri mi ortaya cikar?

Bu dizilerdeki gibi midir? Capkin adam asik olur, ADAM mı olur sonra?

Esas olan karakter midir? Ask bitince karakter kaliyor degil mi?

Cok emin oldugu sevdigi erkekten ayrilan, bosanan, boyle tanimamistim diyen bayanlar ozellikle size soruyorum. Bu durumu kafam almiyor. Cok korkutucu geliyor bana bir erkege guvenmek...
bence aşk adamı sadece jöle kıvamında bişey yapıyor , tabi aşk bozulunca jölede bozuldu o yapay aroma gitti , ne kaldı geriye kaskatı bi tabak !!!!
de-ğiş-mez-ler , ne kadar aşkından geberiyorumda deseler alt metinde o nefis yokmu hep o hükmeder onların beyinlerine, hevesi geçince nefis köreliyor !!!
sonra deli gibi kapımızda nöbet tutanlar , eee şimdi ne oldu deyince "sen çok film seyrediyorsun" diyor, e ikiside aynı kişi !!!
can çıkar , huy çıkmaz !!! güvene gelince mecbur bi yerde teslim olucaksın , oda aşık olduğun adam oluyor kendileri :) hayat sevince güzel deyip hamuduyla verip bağlanıyoruz:)
aşk güzel ve kadınıda erkeğide güzelleştiriyor ama en güzeli saygıyla anlaşabilmek, aynı şeylere üzülüp aynı şeylere gülebilmek :)
 
Çevremdeki evli arkadaşlarıma bakıyorum ve yeni yeni gözlemliyorum.
Hangi erkek eziliyorsa, toplum içinde eşi tarafından aşağılanıyor ve saygı görmüyorsa, o erkek kadını el üstünde tutuyor anlayamadığım bir şekilde.
Bu toplumda bir erkeğe denildiğinde cinnet geçirecek lafları kadın bizim yanımızda kocasına söylüyor.
Örneğin, kadınımız bir çanta beğenmiş ve 4 haneli bir rakamdan bahsediyoruz.
Dönüp bu kadın herkesin içinde kocasına 'o çanta alınacak, beni ilgilendirmiyor. erkeksen göster bakalım erkekliğini.gerçi sen sümsük ve işe yaramaz olduğundan onu bile beceremezsin' gibi benim için boşanma sebebi sayılacak kadar ağır cümleler kuruluyor.
Aradan bir hafta geçiyor ve kadının kolunda o çantayı görüyoruz ve kadınımız 'aslan kocam bana kıyamadı, aldı' nidaları...

Ama hayatımda tanıdığım en iyi insanlardan diyebileceğim, hem ruhsal hem de fiziksel güzellikleri hat safhada olan, mütevazi, eğitimli, karakterli ve uysal kadınların eşleri de niyeyse onları hor görüp, değer vermiyor.
Hizmetçi gibi evlerinde kullanıp, topluluk içinde konuşmasına bile 'sen ne anlarsın bi sus ya salak' şeklinde karşılık veriyorlar.

Buradaki çıkarımım, erkeklerin gerçek yüzü diye bir şey yoktur.
Kadının o erkeği ya insanlıktan çıkarması ya da fazla insan görmesi ile alakalı bir sorun vardır.
Deve ve diken hesabı galiba...
işte gecenin mesajı
 
hiçbir insana %100 güvenilmemesi gerektiğini düşünüyorum. kadını erkeği yok bu işin. eskiden erkeklerde çok suç bulurdum, hemcinslerimin yaptığı bazı şeyleri gözümle görünce artık "kadın kadının kurdudur" lafını yazdım zihnimin baş köşesine. bence kadın-erkek diye ayırma konu sahibi, insanoğlu çiğ süt emmiştir. ataerkil bir toplum olduğumuzdan erkekler daha çok fırsat buluyor hepsi bu.
 
bence işin püf noktası karşındakine uzaktan farklı bir gözle bakabilmek,kişiliğini karakterini iyi tahlil edebilmek,ne yazıkki biz bayanların gözü aşktan çok çabuk kör olabiliyor,bir güzel söze gösterilen ufak bir ilgiye kanıp asıl resmi kaçırabiliyoruz,örneğin beni kıskanıyor,sahipleniyor giydiğime,gezdiğime,görüştüğüm insanlara karışıyor demekki önemsiyor seviyor beni diye düşünebiliyoruz oysa işin aslı özgüveni eksik erkek,ve bu erkek ileriki dönemlerde baskıcı,zorlayıcı ve sıkıcı bir erkek olup çıkabiliyor kendi egolarını başkaları üzerinde bileyen cinsten yani. Ama özgüveni sağlam,ayakları yere basan,sorumluluk ve vicdan sahibi bir erkek çoğu zaman insanı yanıltmıyor. ''insan ulaştığı şeyin nankörü,ulaşamadığı şeyin delisidir'' lafı ne yazıkki gerçek istediğini elde ettikten sonra değişen,monotonluktan sıkılan insan epey var ve ne yazıkki erkeklerde fazlasıyla yaygın o yüzdendir hayatındakini umursamayıp başkasının ayaklarına paspas olan ama değişmez gerçek ilkinden sıkılan ikincisinden de sıkılacaktır,yeni heyecan herzaman daha cazip olacaktır. özgüven,vicdan ve sorumluluk sahibi olmak,kadında da erkekte de karşısındakini mağdur etmeyecek,yanıltmayacak pişmanlık yaratmayacak kişilik özellikleri ve ne yazıkki günümüzde zor bulunan özellikler.
 
bana göre ''her erkek'' aldatır. bunun istinai bir durumu asla yoktur.

tekrar ediyorum bana karşı çıkan olursa diye '' bana göre, benim düşünceme göre''
Evet haklisin hemen hemen her erkek aldatir.Ama milyonda biri aldatmayabilir.Bunu bana 20 lerimde atmislarinda olan cok sevdigim bir buyugum itiraf etmisti.Mekani cennet olsun:KK43:(
 
bence işin püf noktası karşındakine uzaktan farklı bir gözle bakabilmek,kişiliğini karakterini iyi tahlil edebilmek,ne yazıkki biz bayanların gözü aşktan çok çabuk kör olabiliyor,bir güzel söze gösterilen ufak bir ilgiye kanıp asıl resmi kaçırabiliyoruz,örneğin beni kıskanıyor,sahipleniyor giydiğime,gezdiğime,görüştüğüm insanlara karışıyor demekki önemsiyor seviyor beni diye düşünebiliyoruz oysa işin aslı özgüveni eksik erkek,ve bu erkek ileriki dönemlerde baskıcı,zorlayıcı ve sıkıcı bir erkek olup çıkabiliyor kendi egolarını başkaları üzerinde bileyen cinsten yani. Ama özgüveni sağlam,ayakları yere basan,sorumluluk ve vicdan sahibi bir erkek çoğu zaman insanı yanıltmıyor. ''insan ulaştığı şeyin nankörü,ulaşamadığı şeyin delisidir'' lafı ne yazıkki gerçek istediğini elde ettikten sonra değişen,monotonluktan sıkılan insan epey var ve ne yazıkki erkeklerde fazlasıyla yaygın o yüzdendir hayatındakini umursamayıp başkasının ayaklarına paspas olan ama değişmez gerçek ilkinden sıkılan ikincisinden de sıkılacaktır,yeni heyecan herzaman daha cazip olacaktır. özgüven,vicdan ve sorumluluk sahibi olmak,kadında da erkekte de karşısındakini mağdur etmeyecek,yanıltmayacak pişmanlık yaratmayacak kişilik özellikleri ve ne yazıkki günümüzde zor bulunan özellikler.
wooow diyorum:)) Baskada birsey demiyorum.Fevkalede bir tespit....
 
Aslında herkes kendini bi şekilde açık ediyor da biz görmek istemiyoruz çoğu zaman.
Dün akşam sokakta bi kavgaya şahit oldum.


Erkek bir kızla görüşüyormuş. Sevgilisi de bunu yakalamış. Kızcağızın yanında arkadaşları var erkek geldi ama nasıl bağırıyor yüzüme bak diye. Kız konuşmak istemiyor. Erkek telefonla o diğer konuştuğu kızı aradı ve "biz senle kardeş değil miyiz söyle sevgilim duysun" falan dedi. Ama kızı ikna etmek için kızı arkadaşlarının yanında tartaklamaya başladı. Kız da sadece ağlıyor. Erkek diyor ki "bana güveneceğine hala gördüğüne inanıyorsun" :KK70:
Ve sonunda barıştılar
Ya da en azından kız bırakıp gitmedi.
İşte bence bu kız bile bile lades dedi. Adamın başka kızla muhabbetlerini görürşmelerini yakalamasına rağmen ve üstüne sevgilisi ikna etmek için kızın arkadaşlarının yanında bağırması tartaklamasına rağmen kız onun yanında kaldı.
Kız şu anda "ay beni seviyo benim için mücadele etti" diye bakıyor sa bu olaya sonra adam gemi azıya alır tabi. Ne de olsa benden vaz geçemiyor tribine giriyorlar.
 
wooow diyorum:)) Baskada birsey demiyorum.Fevkalede bir tespit....
Her tespitin altında acı bir tecrübe yatar genelinde :KK67:neyseki gözüm o kadar kör olmamış ki kaçıp uzaklaşmayı bildim kendime yaptığım en büyük iyilikti,sonrasında buldum Allaha şükür anlattığım gibi bir erkek,arkamı çok rahat dönebileceğim,8 senede hem bana hem ilişkimize saygısını yitirmemiş,sorumluluk sahibi ama beşerdir şaşar hesabı hala sonsuz güvenirim diyemem,hata insanlar içindir. Neyse böyle bir erkek bulursanız kaçırmayın evlenin kızlar zira nesilleri tükenmek üzere :KK58:
 
Yıkıcı geçen birkaç ilişkiden sonra -ki bu ilişkiler genelde kişiyi değiştirirsen mutlulukla sonlanacak gibi görünüyodu- olduğu gibi sevebileceğim birini aramaya karar verdim. yani önce düşünmek lazım ben nasıl birini sevebilirim, nasıl biriyle bir ömür geçirebilirim , neleri tolere edebilirim , neler benim kırmızı çizgim??? Eski ilişkimde mutsuz , kaprisli , çoğu zaman suratsız bir kızdım ama eşimle mutluyum , mutlu edebiliyorum , çok gülüyoruz , küslüklerimiz uzun sürmüyo , triplerim çok azaldı çünkü beni anlayan biri var. Erkeklerde öyledir bence , hepsini gözü dışarıda yada vicdansız olarak düşünmemeliyiz bence.
 
Aslında kadını erkeği yok her insan için aynı şey geçerli hangi pencereden baktığımıza bağlı.
Evlilik konusunda malesef kızlar olarak büyüye düğüne derneğe balayına kapılabiliyoruz.
İlk zamanlar flört döneminin daha kuvvetlisi oluyor çünkü vakit derdi yok,akşama sarılıp uyumak var. kızlar hayattaki en büyük basamağa ermiş olarak hala hiç birşeye dikkat etmez kendini adar erkeğe.
Erkek eğer vicdan sahibi sorumluluk sahibi ise ve yanındakine biraz saygısı varsa düzenini bozmaz elindekinin kıymetini bilir he yok küçük dağları ben yarattım diye geziyorsa tamamen kendine göre düşünüyor değerlendiriyorsa bencilse ve aslında kendinden başka kimseyi sevmiyorsa o evlilik kimle olursa olsun hangi şartlarda başlarsa başlasın biter.
Ve kızda sudan çıkmış balığa döner, ne oldu böyle diye. Ama herşey aynıdır aslında adam zerre kadar değişmemiş sadece denemiş ve sıkılmıştır.
Peki nasıl ayırır nasıl karar veririz, bu noktada önce teslimiyet duygum devreye giriyor birde hani şu vicdanlı sorumluluk sahibi iyi niyetli insanlar varya elektrik alınamayan ben onların her türlü kendini göstereceğini düşünüyorum.
 
X