Kaynanalar kendi geçmişlerini ve gençliklerini unu­turlar,
gençlerin de kendileri gibi yaşamalarını, kendileri gibi düşün­melerini isterler.
Dedikleri olmayınca da, kıyameti koparırlar. .
kendini bilmez ama çok bilen sanan kişilerin ahmakça telkiniyle birbirle­rini üzerler ve incitirlerse, aralarındaki sevgi bağı zayıflar zamnala, huzur­ları bozulur.
Bu huzursuzluk ne yazık ki ,ayrılığa kadar gidiyor,görüyoruz ve yaşıyoruz da....
evli bir bir erkek irade sahibi olmalı... Evinin idaresini bilme­li ve hanımını başkaları değil, kendisi yönetmelidir.
Başkalarının, (anne ve baba bile olsa) aralarına girmesine meydan vermeden, eşler birbirlerini kendileri yönetmeli....
Ne ana babasının hatırı için karısını incitmsin, ne de karısının hatırı için ana-babasını üzsün...
îki tarafı da ön plan­da tutmalı... Çünkü ana-babanın yeri ayrı, kadının yeri ayrı...
Her biri kendine ait hizmet, ayrı ayrı sevgi ve hoşgörü bekler..
İşte asıl erkeklik hiçbirisini üzmeden hepsini güzelce idare etmektir,bana göre...
Bunu yapabilenler erkekler,eşler iş hayatlarında da başarılı olurlar.
Başkalarının yapa­madığı büyük işler başarırlar.
evli çiftler, her şeyden önce eşini, eşinin istek ve özlemlerini anlamaya çalışmalı ama ndense ego hep bir adım önde....ve sonuç olrak,kilit isim eşiniz...