- 22 Aralık 2006
- 1.977
- 6
- Konu Sahibi kalemkitap2
- #1
Çukurova Üniversitesi (Ç.Ü) Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve
Hastalıkları
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurdan Evliyaoğlu, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, doğumdan hemen sonra anne ve bebeğin
ayrı kalmalarının bebeğin gelişimini ve annenin davranışını olumsuz
etkilediğini belirtti. Evliyaoğlu, bebeğin kucağa alınmamasının,
anne-bebek bağının kurulmasını önlediğini, bebeğin ağlaması ve
huzursuzluğunun yanı sıra annenin de mutsuz ve güvensiz olmasına yol
açtığını ifade etti.
Emzirme ve kucağa almanın, annenin bebeğiyle yakın ve sevgi dolu bir
ilişki kurmasına yardımcı olacağını vurgulayan Evliyaoğlu, oysa
toplumumuzda aile büyüklerinin, bebek doğduğunda ''sakın kucağa
almayın alışır, kırkında öğrendiğini 40 yıl unutmaz'' şeklinde
öneride bulunduklarını anlattı. Bazı bebeklerin diğerlerinden daha
fazla kucağa alınmak ve taşınmak istediklerine dikkati çeken
Evliyaoğlu, ''Annelerin bebeklerini kucakta taşımasının geleneksel
olduğu topluluklarda ağlama sorunu, annelerin bebeklerini kucağa çok
almadıkları ve ayrı bir yatakta yatırdıkları toplumlara göre daha
azdır'' dedi.
Evliyaoğlu, kucağa alınmanın bebeğin en doğal gereksinimlerinden
biri
olduğunun unutulmaması gerektiğine dikkati çekerek, şunları
kaydetti:
''Doğumdan hemen sonra bebek anne kucağına verilmeli ve
emzirilmelidir. Kucağa alınan bebekler daha az ağlarlar ve daha iyi
gelişirler. Doğumdan sonraki ilk saatleri içeren duyarlı dönem
boyunca anne ve bebek ayrı kalmamalıdır. Aksi takdirde, bebeğin
gelişimi ve annenin davranışı olumsuz etkilenecektir. Uygun ve ideal
olan bebeğin annesiyle aynı odada beraber olmasıdır. Aile-bebek
arasındaki psikolojik bağın oluşmasında dokunma, kucağa alma ve
sevgi çok önemlidir. Anne kucağı, bebeğin ağlamasını ve huzursuz
olmasını önler. Annenin çocuğa bağlanması onun hayatta kalabilmesi
için en temel gereksinimlerdendir.''
-BEBEKLER KUCAĞA NASIL ALINMALI?-
Evliyaoğlu, annelere ve babalara yeni doğan bebeklerini kucağa nasıl
almaları gerektiğini şu şekilde anlattı: ''Bebeklerin baş ve boyun
kasları yaklaşık 2-3 aylık oluncaya kadar tam olarak gelişmeyebilir.
O zamana kadar başını ve boynunu desteklememiz gerekir. Bebek kucağa
alınırken, nazikçe elimizle kafası ve kolumuzla boynu
desteklenmelidir. Bebeğin kafasının öne ya da arkaya sarkması
önlenmelidir. Çok ağlayan bebekler ise yüzüstü tutularak kucağa
alınabilir.'' Evliyaoğlu, genellikle bebek ağladığında anneye
verildiğini, ancak çocuk yetiştirme konusunda babanın öneminin de
unutulmaması gerektiğinin altını çizerek, ''Baba, bebeğin
emzirilmesi dışında, bakımı, kucağa alınması, bezinin değiştirilmesi
ve eğitimi gibi konularda en az anne kadar rol üstlenmelidir'' diye
konuştu.
Hastalıkları
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurdan Evliyaoğlu, AA
muhabirine yaptığı açıklamada, doğumdan hemen sonra anne ve bebeğin
ayrı kalmalarının bebeğin gelişimini ve annenin davranışını olumsuz
etkilediğini belirtti. Evliyaoğlu, bebeğin kucağa alınmamasının,
anne-bebek bağının kurulmasını önlediğini, bebeğin ağlaması ve
huzursuzluğunun yanı sıra annenin de mutsuz ve güvensiz olmasına yol
açtığını ifade etti.
Emzirme ve kucağa almanın, annenin bebeğiyle yakın ve sevgi dolu bir
ilişki kurmasına yardımcı olacağını vurgulayan Evliyaoğlu, oysa
toplumumuzda aile büyüklerinin, bebek doğduğunda ''sakın kucağa
almayın alışır, kırkında öğrendiğini 40 yıl unutmaz'' şeklinde
öneride bulunduklarını anlattı. Bazı bebeklerin diğerlerinden daha
fazla kucağa alınmak ve taşınmak istediklerine dikkati çeken
Evliyaoğlu, ''Annelerin bebeklerini kucakta taşımasının geleneksel
olduğu topluluklarda ağlama sorunu, annelerin bebeklerini kucağa çok
almadıkları ve ayrı bir yatakta yatırdıkları toplumlara göre daha
azdır'' dedi.
Evliyaoğlu, kucağa alınmanın bebeğin en doğal gereksinimlerinden
biri
olduğunun unutulmaması gerektiğine dikkati çekerek, şunları
kaydetti:
''Doğumdan hemen sonra bebek anne kucağına verilmeli ve
emzirilmelidir. Kucağa alınan bebekler daha az ağlarlar ve daha iyi
gelişirler. Doğumdan sonraki ilk saatleri içeren duyarlı dönem
boyunca anne ve bebek ayrı kalmamalıdır. Aksi takdirde, bebeğin
gelişimi ve annenin davranışı olumsuz etkilenecektir. Uygun ve ideal
olan bebeğin annesiyle aynı odada beraber olmasıdır. Aile-bebek
arasındaki psikolojik bağın oluşmasında dokunma, kucağa alma ve
sevgi çok önemlidir. Anne kucağı, bebeğin ağlamasını ve huzursuz
olmasını önler. Annenin çocuğa bağlanması onun hayatta kalabilmesi
için en temel gereksinimlerdendir.''
-BEBEKLER KUCAĞA NASIL ALINMALI?-
Evliyaoğlu, annelere ve babalara yeni doğan bebeklerini kucağa nasıl
almaları gerektiğini şu şekilde anlattı: ''Bebeklerin baş ve boyun
kasları yaklaşık 2-3 aylık oluncaya kadar tam olarak gelişmeyebilir.
O zamana kadar başını ve boynunu desteklememiz gerekir. Bebek kucağa
alınırken, nazikçe elimizle kafası ve kolumuzla boynu
desteklenmelidir. Bebeğin kafasının öne ya da arkaya sarkması
önlenmelidir. Çok ağlayan bebekler ise yüzüstü tutularak kucağa
alınabilir.'' Evliyaoğlu, genellikle bebek ağladığında anneye
verildiğini, ancak çocuk yetiştirme konusunda babanın öneminin de
unutulmaması gerektiğinin altını çizerek, ''Baba, bebeğin
emzirilmesi dışında, bakımı, kucağa alınması, bezinin değiştirilmesi
ve eğitimi gibi konularda en az anne kadar rol üstlenmelidir'' diye
konuştu.