• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

balam / Kendi Şiirleri

  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • Başlangıç Tarihi Başlangıç Tarihi
B

balam

Ziyaretçi
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #1
Ve şimdi Kelimeler Kadar Yalnizim
Bir Odam Bir Ben Hayata Kapanmişim
Başlamak ,istiyorum Ya Tekrardan
Ya Da çekip Gitmek Varmak Istiyorum Hayallere…

Aldiğim Nefes Kadar üşüyorum
Verdiğim Soluk Kadar Aciyor Bedenim
şimdi Yalnizim Bir Odam Bir Ben
Ve Içimdeki Acemi şaiirin
Buruşuk Kağitlarda Gizli Sakli şiirleri

Karanliğin Buz Gibi Gecelerinde
Rüzgarin Sesini Dinliyorum Penceremde
Sessizlik çiğ Gibi üzerimde
Biliyorum çikmaz Olan
Sonu Olmaya N Bir Yere Variyorum

Gidiyorum Bir Hayallerim Bir Kağidim
Ve Bir Ben Bir Hayat Işte
Onuda Götürüyorum
Sonsuz Kere

Ve Sonsuz Kere Anliyorum
Ben Yaşamiyorum Aslinda
ölüm Ardimda Sessiz Adimlarda
Belki Hissettiğim Duygularimda
Ya Ona Gidiyorum Ya Da çözemediğim
Varamadiğim Yollara…..
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #2
FİRARİ SEVDALARA MEKTUP

Yorgun bir kalbin kırıklarını toplarken,
Sonbahar vurgunu umutlarına,
Gözyası düsürmüs serçeler.
Bir güvercin bakışında
Saklarken taptaze yüreğini geri dönüşlere
Bilirim...

Günaşırı sevdalar yaşamadın hiç.
Çoğu zaman düşlerin kırıldı sesimde.
Benim sevda çağım zindanlara mahpus.
Gülüşlerime çözüldü urganlar,
Sevme hakkımı elimden aldırlar.

Oysa sen...
Kırmızı bir gülün rayihasında
Gözyaşlarını toplayan ürkek bir ceylansın.
Kırılgan gözlerinde firari sevdaları saklayansın.
Sen...dedikçe
Mısırlarda kelimeler ayaklanıyor.
Bir tutam acı tutkuların.
Siyah saçlarına sokulurken uçurumlar,
Dağ rüzgarları eser kirpiklerinin ucunda
Hoyrat bir kent suskunluğu savrulur omuzlarında.

Bin bir militan,bir eşkiya
Ansızın baskına veririm yürekleri
Ben sana demedim mi?
Şairden adam olmaz,yâr olmaz.

Kum rengi ellerin sardığında yüreğimi
Bir dil sürçmesiydi,sana söylediklerim
Sadece şiir olsun diye yazdım gözlerini.
Bir yalana tutunmuştum aslında
Ne beklenir,karşında kaybetmeye hazır bir adamda
Bir mektuptur söyleyemediklerim.Firari sevdalara.
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #3
SEVDİM…………………..!

Dokuz ay karnımda taşıyan süt verdiğim annen gibi sevdim
Pencereden yollarını gözlediğim ha geldi ha gelecek dediğim oğlum gibi sevdim
Akşamları küçük şeyler için didiştiğim kardeşin gibi sevdim
Sokakta oyunumu paylaştığım arkadaşım gibi sevdim
Kapıyı çaldığında sana hoş geldin deyip, yanağından öpen kızın gibi sevdim
Naz yapıp kucağına sokulan, sıcaklığını hisseden babam gibi sevdim
Başımı koyacak bir omuz aradığımda, sevgisini hissedecek dostum gibi sevdim
Küçük gizlerimi, sırlarımı paylaşmak istediğimde, sırdaşım gibi sevdim
Minicik bir tebessümüyle, sevgisiyle mutlu olduğum deli gibi sevdiğim sevgilim diye sevdim
Yüreğimin alev alev yandığı, sesini duyduğumda kalbimin kut küt attığı aşkım gibi sevdim
Yaşamım boyunca hayal edip, tek isteğim arzum gibi sevdim
Gözümde erişilmez bir nokta, elimde tutamadığım büyük tutkum gibi sevdim.
Yuvamı, yatağımı paylaştığım sevgili eşim erim gibi sevdim
Çocuklarımın babası, olmasını hayal edipte olmayacak olamayacak kocam gibi sevdim
Sevdim be can sevdim, yıllar sonra böyle bir sevgiyi sende buldumsa suçmu işledim.

Gece karanlık dünyamı aydınlatan, kalbime ışık koyan pırıl pırıl yıldızım diye sevdim
Gülen yüzüyle gökyüzünde bana gülümseyen, sevgi aşılayan aydedem diye sevdim
Başımı yastığıma koyupta, rüyalarımda seni yaşadığım gecem diye sevdim
Günaydın canım, ceylan gözlüm diyen sözleriyle beni buluşturan gündüzüm diye sevdim
Uzakta da olsa her nefes alışımda, mis kokusunu hissettiğim solmayan gülüm diye sevdim
Gönlümde güller açtıran, sevgi seli oluşturan gönül bağım diye sevdim.
Akıttığım her damla gözyaşında bin kat buluştuğum sevgisiyle gözyaşım diye sevdim
Gözyaşımın ardından buruk bir tebessümle eriştiğim sonsuz mutluluğum diye sevdim
Gözümde canlandırdığım, olamayacak geleceğim için kurduğum hayalim diye sevdim
Düşlerimde gördüğüm, kavuşmak için hep koştuğum rüyalarım diye sevdim
Onun sevgisiyle çekilmez olan yaşama, tost pembe bakan gözümün nuru diye sevdim
Uzaklarda çok uzaklarda bir mum ışığı kadar gönlümü aydınlatan kalbimin ışığı diye sevdim
Damarlarımda dolaşan, kalbimin atışını sağlayan, kanım can damarım diye sevdim
Canım dediğim, yoluna canımı verdiğim, canımın cananı can yoldaşım diye sevdim
Sevdim be can sevdim her şeyim diye sevdim, her şeyinim diye sevdimse suçmu işledim.

Kurak bozkırlarda yeşerttiğin geniş ovalar, yeşil doğam çınar ağacım diye sevdim
Küçük ırmaklarda bereket yağdıran, uçsuz bucaksız gönlün kadar engin okyanusum diye sevdim
Gökyüzünden düşen her damla kadar seni seviyorum dediğin, yağmurum diye sevdim
Kara toprağı aydınlatan, her tanesi kadar aşkımsın dediğin kar tanelerim diye sevdim
Gözlerim yollarda, hasretinle yanıp tutuştuğum, büyük özlemim diye sevdim
Herkes den sakladığım, kendimden bile kıskandığım, gizemim sırrım diye sevdim
Koklamaya kıyamadığım, gönül güllerini aşkımla suladığım gülüm diye sevdim
İsteyipte sarılamadığım, sokulupta koynunda yatamadığım, tenimin ten yoldaşı diye sevdim
Dilimde aşk namem, yüreğimde nefesim, resimleriyle avunduğum benimsin diye sevdim
Sevgisi karşısında, saygıyla eğildiğim, saygıdeğer erkeğim diye sevdim
Namusun üzerine söz verdiğim, itat etmekten gurur duyduğum gururum diye sevdim
Beni yaradan dan sonra, yavrularımla eş tuttuğum, ömür verdiğim bağım diye sevdim
Geçmişinde geçmişimi bulduğum, aynı kaderi paylaştığım, kader ortağım diye sevdim
Ölünceye kadar sevmeye ant içtiğim, öbür dünyada buluşmaya sözleştiğim diye sevdim
Sevdim ve can sevdim, bağlarda açtırdığın bağgülün diye sevdimse suçmu işledim.
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #4
BEKLİYORUM YANLIZLIK LİMANINDA...................!

Küçük Martıları Sevgimle Sulayıp Sana Gönderdim
Seni Çok Özlediğimi Omzuna Konup Kulağına Söylesinler Diye
Sonbaharın Esen Rüzgarlarıyla Düşen Sararmış Yaprakları Gönderdim
Ömrümden Bir Parça Alarak Senin Yaşamına Ulasın Diye
Uçsuz Bucaksız Mavi Denizleri Sana Adadım
Yaşamının Su Kadar Berrak Temiz Ve Uzun Olsun Diye
Beyaz Yelkenliyi Donatıp Sana Gönderdim
Kıyıda Özlemle Seni Beklediğimi Sana Söyleyip Bana Getirsin Diye
Uzaklardaki Gözlerin Kadar Parlayan Güneşe Özlemle Baktım
Senin Yerine Beni Sıcaklığıyla Sarsın Isıtsın Diye
Yüzümü Esen Rüzgara Çevirdim Saçlarım Dalgalansın
Bir Tutam Saçımı Alıp Sana Götürsün Onları Okşarsın Diye
Eğildim Denizdeki Küçük Balıklara Seslendim
Sana Olan Özlemimi Alıp Senin Kalbine Koysunlar Diye
Esen Rüzgarı Senin Nefesin Olarak Hissedip İçime Çektim
Ağız Kokunu Hissedip Benliğimde Yer Etsin Diye
Kıyıdayım Can Kıyıda Demir Attım Yalnızlığın Limanına
Bir gün Buralardan Geçerde Bir Gül Verecek Kadar Kalırsın Diye
Bekliyorum Can Bekliyorum Bir gün Olur Yolun Düşerde
Geçiyordum Uğradım Hala Burdamısın Deyip Seni Beklediğimi Sorarsın Diye
Özlüyorum Can Özlüyorum Özleminle İsmini Yazdım Denize
Olurda Bir Gün O Mavi Derinlikte Yüzerde Özlemimi Hissedersin Diye
Ağlıyorum Can Ağılıyorum Göz yaşlarımı Denize Akıtıyorum
Denizin Suyu Çekilmesinde Bir gün Beyaz Bir Yelkenliyle Gelesin Diye
Seviyorum Can Çok Seviyorum Sevgimi Gökyüzüne Yazdım
Bir gün Başını Kaldırıp Aşkımı Orda Okuyasın Diye........................!
ÇOK ÖZLEDİM ÇOK HAYKIRIYORUM TÜM EVRENE ALLAHIM SESİMİ SANA DUYURSUN DİYE.............................!
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #5
98195680bz4ts8.gif

Dost var; uğrunda ölünür...
Dost var; uğrunda can vermek bile 'ucuz' kalır..
Dost var; sevdiği insana bir zarar gelecek endişesiyle,
Akrep, çıyan yuvalarını topuğuyla kapar...
Bunu yapmak yetmez dost için...
Sevdiği insan uğruna ömrünü verir.
Verilen bir ömürdür...
Bir yılını, iki yılını, on yılını, yirmi yılını değil, 'ömrünü' vermiştir...
Dost var; Sevdiği insanın uğruna ölmeye hazırdır.
Düşmanlar gelecek,
katletmek istedikleri Nebi'nin yatağında vefalı bir genç, delikanlıyı bulacaktır...
Bu delikanlı dosttur... Ve hep 'dost' kalmıştır.
Dost var; güle benzer...
O kadar güzel kokar ki, dikenlerinin verdiği acı hissedilmez...
Bir de dost var ki, dikenlerinin yol açtığı kan ve yara korkusundan,
gül rayihasını almak mümkün değildir.
Dost var; hazmedemez...
Sindirim sistemi bozuktur...
Dost var; fırına girmeyi sevmez... Ama, ekmeği herkesten önce böler...
Dost var; sözü itibarsız senettir... Güvenirseniz müflis olursunuz...
Dost var; yollarda bırakır...
Böylesiyle adım bile atılmaz.
Yola beraber çıkmak, neticeyi kabullenmektir.
Dost var; düşmandan tek farkı, biraz daha mütebessimdir.
Ama bir düşmeye gör; düşmanın 'kahkahaları',
O'nun 'tebessümünün' yanında 'sessiz' kalır.
Dost var; Iyiliğini istemez... Düşman için önüne bir taş da o kayar.
Sonra bu da yetmez 'dost' için! ..
'Belki benim koyduğum taşla düşmez' diye, senin düşmanına da,
'şuraya ip germeyi unutma' diye tembihte bulunur.
Dost var sadece yüzüne güler...
Arkandan vurmak, hançerlemek için 'malzeme' arar. Hiçbir fırsatı kaçırmaz.
Lakin bunlar da 'dosttur'! ..
'Düşmanım' diyemeyeceğimiz dostlar! ...
Böylelerini görünce oturur bir köşede ağlar; 'Dostların eline düşürme Allah'ım' dersiniz.
Ah! Hz.Ebu Bekir..., Ah! Hz.Ali... Müslümanlığı sizlerden öğrendik.
Keşke dostluğu ve vefayı da sizlerden öğrenebilseydik...


98195680bz4ts8.gif
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #6
Hasret Denizi
Şimdi yalnızlığımda yüzüyorum
Sensizliğin derinliklerinde boğuluyorum
Özlemin o kadar büyük ki içimde
Büyüdükçe büyüyor hasret denizi

Sensizlik var diye korkmuyorum
Her yalnızlığa bir kurşun sıkıyorum
Alaca karanlıkta seni arıyorum
Küçülmüyor içimde hasret denizi

Sevdana sığınıyorum her düştüğümde
Senin sıcaklığın var evin her köşesinde
Kokun sinmiş taa yastığımın derinliğine
Sen varsın ya acıtmıyor hasret denizi

Bilmiyorlar yalnızlığım senden ibaret
Anlamıyorlar sen varken mutluluğumu
İstemiyorlar seninle bir yaşam boyu
Önüme koydular bir hasret denizi

Bilmesem sevdiğini korkarım belki
Sonunda atılmak olsa da derinlere
Sığınmışım bir kere senin yüreğine
Korkmuyorum atılmaktan hasret denizine


69477967ft1zx7ye8es5.gif
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #7
Acılar Denizi
Ben acılar denizinde boğulmuşum
işitmem vapur düdüklerini , martı çığlıklarını
Dalgalar her gün bir başka kıyıya atar beni
Duyarım yosunların benim için ağladıklarını

Ölüyüm çoktan, bir baksana gözlerime
Gör, içindeki o kanlı cam kırıklarını
Bu ne karanlık , bu ne zindan gece böyle
Bütün gemiler söndürmüş ışıklarını

Ben acılar denizi olmuşum, yaklaşma
Sularım tuzlu, sularım zehir zemberek
Baksana; herkes içime dökmüş artıklarını

Bu karanlık bitse artık, bir ay doğsa
Bir deli rüzgar çıksa; alıp götürse
Yılların içimde bıraktıklarını...
adszec9.png
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #8
Adak Yaptığım Hüznüm
kaybolacak hüznüm bir gün bu dağlarda
sözüm şu ki arkamdan ağıt yakacak kadınlara
ben neden cenge tutuşmuştum
çürümüş zamanla
öğretin kuşlara aşk derdiyle avunanlara

söylediğim antika türküleri saydıkca,
sayıları tükettim
tükenmedim rüzgar törpüledikce
taze ümitlerimi
şiirim dedim can versin ağıtlarınıza.

Şen kızlardan dinlediğim
truvaya aşık adamın köhne hikayesine
şimdi de dağlarda sadalarca rastlamak ne kötü
bakışlarıyla türküleri altın yaldızlı yapan adamın
sömürüşü yamalı urbalı sevgilileri
ne kötü
yavrusunu yüreğine saran ananın yanında
kutsanmış ezgilere feda edilen anaları görmek

ölüm gecesinde mutluydu dedem,
ölüpte gidince
yaş bilmeyen gözlerim sel oldu dedi ninem

uysal kasırgalara yaktığım
türkülerden beni azad edin
kapanmış yaraları depreştirmemi hoş görün
tabiblerin yaşamaz dediklerini
kara bulutlarda saklayışımı da
şanlı suları zafer fermanlarını yakışımıda

olacaksa af'sız kalacak tek şeyim
bir gün bu dağlarda kaybolacak hüznüm.


y1ptsymaiovef57wwn93ytfzw0.gif
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #9
Güneş doğarken karanlıklar içinden
El ele verdik,yüreklerde sevgiyle
Ne dağlar deldik,ne tabu'lar yıktık
Yaşıyorduk aşkı en güzeliyle.

Güller bir başka açardı gönlümüzde
Şarkımızdı kuşlardan dinlenen nağmeler
Dökerken güneş kızıl güllerini denize
Hüzün girmesin derdi gözlerinize.

Bir gün rüzgar tersinden esti
Deniz köpürdü tusiyamiye eş
Yıkıldı tek tek ümit kaleleri
Nazarmı değmişti yoksa sevgimize.

Maziye döküldü tek tek düşler
Korku sardı yüreği aşk yerine
Güller açmaz oldu yüreğimizde
Kuşlardan kesildi nağmeler.

Beklerken daha güzel günler
Tek tek battı,gitti gemiler
Şimdi sevdasız geçen günler
Nasıl da geldi birden bire.

Anlatamadık derdimizi birbirimize
Hayatın acımasız dişlileri içerisinde
Böylemi son bulacak ömrümüz
Bir kalp'ki yarısı sende,yarısı bende.

Güneş dogarken karanlıklar içinden
Bir yarım kalan sevda,gönüllerde
Ders olsun bu,tüm sevenlere
Bilinmezki şimdi sıra kimde.

a.s.a.s.
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #10
alev damlaları

Bendim, gidişine böyle üzülen...
Hasrete dolanan elim ne yapsın?
Alev damlaları olup süzülen,
Dinmeyen gözyaşı selim ne yapsın?

Kimse yanmadı böyle severek.
Özlemin zindanı, bize ne gerek,
Ayrılık olmasın, gitme diyerek:
Yalvaran yakaran dilim ne yapsın.

Güneş'in akışı uf'ka ererken,
Nereden ne zaman gelecek derken,
Yolunu gözleyip seni beklerken;
Elimde kuruyan gülüm ne yapsın?

Şu kalp başkasını benimsedi mi,
Adından başka isim dedi mi,
Ölene dek seni istemedi mi,
Olmaza düşen emelim ne yapsın?

Şığmıyor hasretim taşar setinden,
Uzağa düşmüşüm sezgi yetinden,
Umutsuz kalbimin His Demeti'nden:
Yüreğimden kopan telim ne yapsın?
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #11
Sakla yaralarını kalbim
Şimdi eskiyen bir hayalden geldim

Yine bir teselli istiyorum
Nedir dünyada insan olmanın tesellisi?
Çocukken oyunlar, büyürken hayaller
Şimdi ne olabilir?

Şimdi, çöl yerine bir kıyıda olmak vardı
Güneşin aydınlığı güne düşmemiş,buğulu bir grilikte
Kendimin bile fark edemediği göz yaşlarım.
Sonra bir el,omzumda sıcacık,
Gözlerimi kapadım,içimde cennet kokusu bir daha hiç açmasam
Karların en yükseğindeki dağ evinde,altı basamaklı merdivensiz kapının önünde olmak...
Arkamda bir hayali yakamoz,dolunay gibi yüz dönmek kente
Güneşi batırmak en doğan haliyle
Etraftaki manzara tüm cazibesiyle her yanımda,
Bense denize hasret altı zamanda
Yine ağlasam
Bu kez en farkında olan halimle
Yine bir el, bu kez soğuk, omzumda
İçimi titreten...

Bir sabah üşüyerek uyanmak,ama o sabah uyanan BEN olmak...

Bence'ler anlamsızlaşınca beklemekten başka çare kalmıyor
Tam da kiraz mevsimi geçip,elma mevsimi gelmişken
Son bir baharın sarı yaprağı düşmeden yerde kaldı
Geç kaldım,altıncı basamaktan mazgala düşeni tutmak için
Sonbaharın ezgisi kaldı çıplak bir dudakta
Açarım pencereleri altıncı derste,konu intihar
Cevaplar biriktiririm içi boş ceplerime
Dönüşüm olur, ne yazılacak bilinmez bir vakitte
Yüreğimin yanık yaralarında kalan izlerde,uçsuz hayallerdeyim
Sakla eskiyen yaralarını kalbim


Sıfırlamaktayım hayatın tüm sayaçlarını
Kendimi; altı duvarlı odalarında nefes savaşı veren herhangi bir boynu bükük sefil ilan ediyorum
Ellerime iletkenlik komutunu veremedim henüz
Zihnim kilitlendi
Ah şu bedenim atış alanlığından çıksın gayri
Elimde iken kokladığım gülleri
Altıncı basamakta düşürdüm parlak yıldızdan denize
Sahiller de kirlendi şimdi, dolunay dönüş seferinde

Hayallerim çarpıp geri gelen bir damla denizin suyundadır
Gökyüzündeki parlak yıldızlar her yere altı karış uzaklıktadır

Erkekler ağlar mı bilmem ama,hayal ipinin bir ucu da elde olur çoğu zaman...

Aşkı gülen resimlerle yaşardım eskiden
Hayatın koyu şatı hayallerinden gelip geçiyorum
Halbuki benim hiç gülen resmim olmamıştı

Altıncı karesinde bıraktım işte elimdeki kamerayı
Hayata hep erken atıldım
O bana geç kaldı
Hayallerim ise aşka kestirmeden kaçtı
Bütün resimlerim altı delik bir sepette şimdi
Çocukluk masallarımı dinliyorum,gece uyumak için penceresiz odamda
Satın alıyorum hayalimi köşedeki esnaftan
İlerisinden altı gümüş kurşun, altı paraya
Rus ruleti oynuyorum tek başıma, altı patlar bir tabancayla
Eskiyen yaralarını kalbim sakla

Bir akasya okşuyor gözlerimi,geciken sabahlara koşarken kuşlar
Koşuyor ve ıslanmadan geçiyorum sulardan
Hayali aşklardan arta kalan, şehvetsiz bir hece aslında
Islandı gözlerim yine gecenin al yalazında
Hani hepsi hayaldi...
Islak gözlerimle geçiyorum bu sefer
Altı basamaklı bir kulenin kenarından
İçi boş ceplerimde kül var artık
Hayali bir aşktan arta kalan...

Ey hayalim!
Bilirim, dirilmek içindir ölümüm..



Kağıttan intihar kuleleri yapıyorum sonra,yine altı basamaklı
İhanet ediyorum tekrardan en canlı hayalime
Kendimi ele veriyorum en kestirme yola giderken
Pus ve dumandan önce bu şehirde
Geceleri göz kırpan ve isimler takılan hayali aşkları vardı duvarlarında..

Hani hepsi hayaldi
Hani hepsini ben uydurmuştum
Hadi saklanalım o zaman yara almadan ey kalbim...

Korkakça yaklaşımlara konu oldu hayallerim
Ama neden şimdi, neden bu kadar çok?
Tek bildiğim
Sen varken hayalimde
Korkaklığa fırsat yok...

Halbuki korkulacak bir şey yoktu ortada
Her şey naylondandı, aksi seda yankısı gibi
Ben ne kadar düzgün davrandımsa,hayallerim o kadar yamuldu
Odam odalar içinde yoğruldu, pencereler kayboldu
Altı duvarımı istiyorum sadece
Altılıdan bir gümüş kurşun,bedenime saplandı saplanalı
Garip bir seyyah oldum işte.
Giydiğim birkaç beden büyük ceketimle
Ve o ceketle şu caddede yürümenin verdiği zorluktan kaynaklandığı
Elimde bir valiz
Hangi hamala yüklesem altı delik heybemi
Taşır mı tüm yükümü, altıdan bir eksilmiş gümüş kurşuna?
Yeter mi bu kadarı?
İçimdeki sıkıntıyı hiçbir hayal dağıtmıyor bugün
Bıkmışım, acıkmışım, doymuşum, yeni bir hayale

Sakla eskiyen yaralarını kalbim..
Şimdi yeni bir hayalden geldim..

Kendi bataklığından kaçan bir hayale tutunuyorum yine, en aydınlık yanlarından
Çıkınca dolunay karanlık seferine, güneşten çıkan ışık da solduğunda
Sonra belki yollara acı bir yağmurla birlikte yağarken kaldırımda
Kalırım ben yine buralarda..

Dönmem
Dönemem
Sakla beni
Sayıkla beni
Benim hayalimde güzeldi...
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #13
sevgipinariox4.gif

Sevdana düşmüşüm, yangınca gönlüm,
Gel aşk ateşime yağ damla, damla,
Aşkına tutuldum, tutsağın oldum,
Varlığın üstüme ağ Damla, damla.
sevgipinariox4.gif

Eriyip gitmişim mavi gözlerde,
Tümcede, dizede adın, sözlerde,
Kavruldum sevginle kızıl közlerde,
Sen sevda bahçemsin, bağ Damla, damla.
sevgipinariox4.gif

Gözlerin engince denizler kadar,
Tarıyor kalbimi sanki bir radar,
Seninle coşacak kalpte ilkbahar,
Birlikte, seninle, sağ Damla, damla.
sevgipinariox4.gif

Bir gönül oyunu sandım ilk önce,
Kapıldım seninle büyük sevince,
Sevdanın kervanı çıkıp gelince,
Aşkın yüreğimde dağ Damla, damla.
sevgipinariox4.gif
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #14
Tepe taklak bir şiir derlemesi belirdi
kağıtlar tükendi,kalemler kurudu
neyi ima ettiğimi hiçkimse anlamadı
benmiyim gizemliyi oynayan?
yoksa sizmisiniz beni anlamayan?
ateskus1aal2.gif

Sabahladım sokaklarda, çok üşüdüm
umut ettim eski istanbulu, maziye büründüm
sonra kendime sordum, ben çokmu sıcaktım?
benmiyim gizemliyi oynayan?
yoksa sizmisiniz beni anlamayan?

ateskus2af0.gif

Derman ararken dertlerime tanıdım seni
çok ağır geldim belki,düşünemedin beni
hayal ediyorum ama bilmiyorum kimi
benmiyim gizemliyi oynayan?
yoksa sizmisiniz beni anlamayan?

ateskus1agt4.gif

İlkbaharı özledim, ve sonbaharı, kışı
ne kadar ağırdı gölgem, şimdi kalmadı gücü
kim nasıl çözecek bilmem bu işi
benmiyim gizemliyi oynayan?
yoksa sizmisiniz beni anlamayan?
ateskus1acr8.gif

Tamam belki beceremedim sevmeyi
üzerime hipoteklediniz beceriksizliğimi
şimdi kim bulacak bu labirentin sonunu?
benmiyim gizemliyi oynayan?
yoksa sizmisiniz beni anlamayan?
ateskus2hq8.gif

Yol aldım terkederken eski aşklarımı
İsrafil'in sur sesine benzettim çılgın sessizliğini
nereden bilebilirdim Azrail'in görevin yaptığını?
Benmiyim gizemliyi oynayan?
yoksa sizmisiniz beni anlamayan?
ateskus1aph8.gif

bugün artık cansız bir ölüyüm
ruhumu ve şuurumu sorgulayında ,beni bari öyle gömün
umarım ölülerin de anlaşıldığı bir yere doğrudur yolum
Benmiyim Gizin İçine Gizlenen?
Yoksa Sizmisiniz Beni Öldürmeden Gömen?
ateskus2wz3.gif
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #15
Seni böyle uzaktan, sevmeye hep razıyım,
Viran olmuş gönlümün, elde kalmış sazıyım.
Bazen güzel olsa da, ben bir kötü yazıyım,
Bitecektir geceler, sabahlar gelir elbet!
siir011gr0.gif

Korkup ta tutma elden, o el hep soğuk kalır,
Kor ateş tende yanar, vücuttan ter boşalır.
Uzakta olsam senden, beni bu sevdan alır,
Bitecektir hüzünler, ayrılık kalkar elbet!
siir011gr0.gif

Kırık kalpler sabırdır, sessizliktir dünyası,
Her seven yürek ister, mutlu olsun hülyası,
Kırıcı söz yoktur hiç, düzgün beden kimyası,
Bitecektir sürtüşme, huzur gelecek elbet!
siir011gr0.gif

Volkan gibi püskürür, içimdeki duygular,
Acıtır yüreğimi, bana tecrit uygular.
Damla damla damlatır, eziyeti vurgular,
Bitecektir bu hasret, mutluluk gelir elbet!
siir011tv2.gif

Kıymet bilmez ellerde, gözyaşları derinden,
Sevgisiz bırakıldı, söküldü hep yerinden.
Balyoz gibi indi söz, sustu kaldı şerrinden,
Bitecektir uzun yol, görülür ufuk elbet!
siir011tv2.gif

Uçtu gitti zamanlar, aşk yolları kapandı,
Eğilmiş başlar öne, şimşek gibi çaktırdı.
Elvedalar gelirken, son umudu da yaktırdı,
Bitecektir bu hayat, toprak olacak elbet!

siir011tv2.gif
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #16
siir001bi4.jpg

Yağmur! Sana gözlerim ve sözlerim ağlıyor
O günün rüzgarıyla of! Yüreğim dağlıyor
Yıkanan mazi beni çılgın aşka bağlıyor
Bir başka gözle bakma yük yok o bağlarında
Senin suçun değil ki, suç ıslak dağlarında

siir002bo5.gif

Renksiz bir perde midir kovulmaz düşünceler
Ruhumu aldı gitti sevdalı dönenceler
İnfilak edecek bu kor gibi işkenceler
Batıyor sızılarım o küflü aynalarda
Senin suçun değil ki, suç gizli lâhzalarda

siir09picvv9.jpg

Yağmur ! öyle bakma da kaçar gibi yangından
Şafak sökerken korktum o karanlık kaygından
İçim ıslandı artık şu ayazın ardından
Mahmur gözlerim yandı kaldım o karanlıkta
Senin suçun değil ki, suç hoyrat kızgınlıkta
siir14picdn4.jpg

Güneşler açıyorum yıldızların ardından
Bu işin sonu poyraz,çıktı ya amacından
Yağmurlar da vurdukça memnun alacağından
Kim bilir ne çığlıklar sürecek duman gibi
Senin suçun değil ki, suç o sevdanın dibi

y1ptsymaiovef57wwn93ytfjb3.gif
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #17
Hazan rüzgarı

Kınamayın beni dostlar,
Senenin son baharıyım.
Gülde bile yok mudur har?
Bülbülün ahu zarıyım.


Döner devran gelir kışlar,
Dertler yüreğime işler,
Alır beni kara düşler,
Ben dağların efkârıyım.

Mart soğuğu damarımda,
Cemre düşer baharımda,
Hüzün vardır bir yarımda,
Sevdaların mimarıyım.

Yazım varsa güzüm de var,
Hüzün benim özümde var,
Tepelere düşünce kar,
Ben hazanın rüzgârıyım.
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #18
Feryadım! Yüreğimden Düştü
Yazdır
belki de masaldı yaşadıklarım
güvercinlere darı attığım
martı çığlıklarını senfoni bellediğim

tebessüme bigâneydim / kahkaham tufan

geçit vermeyen dağlar gibiydin ya!
eteklerine yerleştim / incecik fidan oldum
dokundum düşlerimdeki / sevda kokan yamaçlarına
nefhanı çektim içime
ervahıma ab-ı hayat oldun
geceydi!
efsunluydu hava
menziline girdim
tuttun! sana uzanan ellerimi

fahişe bir kadının iffet özlemiyle dolandım sana

doru bir atın üzerinde
yüreğim sana şahlanırken
rüzgara emanet ettim yelelerimi
kızıl güneş ise heybemde / azıktı

anamın göğsünden akan süt gibi / temizdi / duruydu / sana yürüyüşüm

okyanus gibiydi gözlerin / gizemine kapıldım
baktım! bebeğine düştüm
bedevi kirini akıttı / maviye aç bedenim
sana kulaç attım
yüreğim yüreğine kelepçelendi
ateşin içinde gülümsüyorum
haydi at anahtarını girdaba
yok olsun

ağdalı dokunuşlar düşmesin yürek gözümüze
hüma kuşu eksilmesin sevda tüten başımızdan

vuslat düşlerim dudaklarımdan / dudaklarına düştü
yıldızlar ektim göz bebeklerine
gülüşüm oldun / serildim sinene
utangaç buselerde yitirdim / fikrimin yollarını

kök saldı içimde / beyaz tül üzerindeki kırmızı gökkuşağı sırrı

devran tersine dönerken
zulasındaki poyrazı çıkarttı
imbat rüzgarıyla sarhoş olan bedenim
ayazı karşıladı / savruldu
nemrut kumandan edasında bendim oldun
dağların ardındaki güneş / ayalarımı soğuttu
fikrimin çıkmaz sokaklarında
sokak çocuğu çaresizliğinde devrildim
yüreğim eridi
ruhum rendelendi
çektin tetiği mülteci yanıma / revnağım söndü
bastın üzerime / yürüdün! Gittin
izin kaldı / tenimde yara

meğer nikotin acısı yerleşmiş dudaklarına
oysa biz kaç bahar yeşermeye sözleşmiştik

ilmek ilmek dokuduğum aşkımı
yüreğinden kaydırırken
yoldaşın olsun attığım çığlıklar
tek yaprak yeşermesin dallarında
dilimin acısını nefesime dökerken
gözlerimden / köklerine düşen damla ol
ol ki can suyu olsun / bu da benden sana hediye olsun

şimdi!
yeşer yeşerebilirsen
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #19
YANILMAK
===========

Yanılmadır üzüntünün kaynağı,
Bilemezsin karşındaki oynağı.
Eller öper, ayaklara kapanır,
Fırsat bulur indirirler tokmağı.

Sanırsın bu âlemin en iyisi,
Aslında o, evin nankör kedisi.
Gözlerini kapar, öyle yalanır,
Bundan sonra yok olur ilerisi.

Şarlatanlığı ara vermeden sürer,
Yaptıkları kendi gibiyle türer.
Padişahım zanneder, kendini över,
Güçlüsü var, defterini o dürer.

Sağlamım der, her yerinden yarılır,
Her defada taş kafası sarılır.
Meclisteyim sanır, coşar konuşur,
Bir kelime desen, hemen darılır.

Her yer benim der, ancak kiracıdır,
Sigara,Mey, kadın ve biracıdır,
Kimi tutsa dilde, elinde kalır,
Küçüklüğü başta, iftiracıdır.

Eline düş, döner rengin morusun,
Süreklice beyinlerde bir sorusun.
Bozdular çok, bu hale getirdiler,
Allah bizi, böylelerinden Korusun.
 
  • Konu Sahibi Konu Sahibi balam
  • #20
Bu gün değil yarınımsın sen

Bir dilin bütün sözcüklerini kullansam seni tarif edemeyeceğimi biliyorum.
Ulaşılmaz oldun hep; dokunmak, hissetmek ve dolu dolu yaşamak isterken seni,
Payıma düşen her şeyi erteledim.
Ama erteleyemediğim bir şey vardı, sana benziyordu.
Su olsan dokunduğumda bozulurdun, bozulmayan bir şey;sin...

Gidilecek bir yer olsa sonu olurdu, sonu olmayan bir şey;sin...
Uykuda görülecek bir rüya olsa uyanırdım, beni rüyamdan uyandırmayacak bir şey sin...
Simsiyah saçların olsun istiyorum, ama bahtın değil...
O gün seni gözlerinden, Anafatmadan, üç ırmağın birleştiği yerinden öpeyim desem, aklına ırmaklar gelir.
Düşün ki yılan dağından aşağı iniyoruz ve dünyada sadece iki kişilik türkü kalmış, onu söylüyoruz.
Öyle bir şey;sin sen...
Seni düşündükçe yoruluyorum desem dünyanın en büyük yalanı olur.
Yalanım yok...

Bu günden yarına ne kalır bilmem, ama sen kalırsın tıpkı yatağı değişmeyen bir ırmak gibi...
Yaşadıklarımız azdı, zamana sığmadık yaşamak isterken her şeyi.
Bu gün şarkı söylüyorsam, o gün şarkı değil, şarkı gibi seni yaşamak isterim.
Halkıma benziyordun, bir yanın göç, bir yanın toprak kokuyordu hep.
Gezmediğim yerin kalmadı, bazen yasaklandın bana, bazen suç gibi boynumda taşıdım seni.

Yedi telli sazımla bile tam anlatamadım.
Sen bir uçurum gülüydün, ellerimi her uzattığımda bin kırıkla geri döndüm.
Yasaların bile tanımlayamadığı bir şey;sin sen.
Haritalara sığmazdın, her ülkede bir başka gülüyordun, uzundun, inceydin, dokunduğumda nereli olduğumu seninle hatırlardım.
Bana hep kendimi hatırlatan bir şey;sin sen...
Uzaksın, yakınsın, özlenensin ama bugün değil, yarın gibi bie şey sin sen...

Bugün her şeyi değiştirmek için çabalarken, sen değişmeyen olarak duruyorsun karşımda.
Kabul ediyorum. Dünyaya bu kalsın, ama sen bilme...
Dünyada kaç iklim, kaç zulüm, kaç ölüm var? Bir seni bunların karşısına koymak nasıldır bilemezsin.
Bilme!..



Bugün her ölümle biraz ölürken, seni düşündükçe hayata dönüyorum yeniden.
Gecenin en karanlık yerindeyim, bir sigara ateşinin aydınlattığı kadar ışık bile olsan yine de istiyorum seni.
Sadece benim seni anladığım, kimsenin unutmamak için defterine not düşmediği, ama hayatımda hep bir dipnot olarak kalan kendi yasaklarım gibi unutmuyorum seni.

Dağları delmiyorum, inmek istiyorum oralardan.
Hepiniz gibi aynada saçlarımı taramak, günaydın der gibi sokağa fırlamak ve şarkı söylemek istiyorum sana.

Adına aşk diyorlar, gelecek diyorlar... Bana yetmiyor. Her şarkımda sana bir adım daha yaklaşmak istiyorum.
Bir başka dilden seviyorum, kırmızıdan daha uzundur...

Gelincikler gibi bir mevsim değil, dört iklim, köşe bucak, kim ne derse desin geri dönecek yerim yok, bir kentin ortasında
çığlık çığlığa bağırarak tek başına kalsam da yine seviyorum seni.
Bu bir suç duyurusudur, kendimi ihbar ediyorum.
 
Back