- 30 Kasım 2015
- 2.221
- 4.114
-
- Konu Sahibi blackparrot
- #141
Ben de okudum eski konusuydu sanırım. Cevap da yazmıştım. Şimdi okuyunca tarihe bi daha baktım. Neyse baba baba değil zeval. Ama bu boşanma sebebi olamaz bence. Eşinizle daha başka sıkıntılarınız var da bu üstüne mı geldi?bu konuyu daha once okudum mu ben ?
cok gereksiz bir sebepten ayrılıyorsunuz. Eşimin bunları yaşamaya hakkı yok diyorsunuz da çocuğunuzun babasız büyümesini nasıl düşünemiyorsunuz. Eşiniz de çok.bencilmişHanımlar Merhaba,
Başlıkta bahsettiğim gibi babam ve ailem nedeniyle eşimle ayılma kararı aldıkKendimi çok yalnız, çok çaresiz hissediyorum, çok korkuyorum :'(
Problemli bir ailem var. Annem ve babam senelerce ağır geçimsizliğin ardından resmen boşanmadan ayrıldılar. Kendimi bildim bileli problem vardı ve zaman geçtikçe başka bir boyut kazandı.Erkek kardeşimin hiperaktivite ve dikkat eksikliğinden kaynaklanan bir çok problemi anne baba olarak yönetemediler ve kardeşimin oluşturduğu problemler yüzünden de seneler sonra babam bir gün tüm sinirini boşaltıp bizi evden kovdu. Babamın böyle olmasında alkolik olmasının büyük bir payı var malesef. Hayatımın hiçbir döneminde düzenli düzgün bir ailem olmadı. Ailemden pek çok önemli şey için destek alamadım ve zamanla hep kendi başımın çaresine bakmayı öğrendim. Her zaman da dedimki ben ailemden nasıl aile olunacağını değil, nasıl aile "olunmayacağını" öğrendim. Kendi evliliğimde böyle bir hayat yaşamayacağım diye telkin ettim hep kendimi.
Eşimle 4 senedir evliyiz. Evlenmeden önce 6 senelik beraberliğimiz vardı. Kendisi biliyordu sorunlu bir ailem olduğunu, saklamadım. Kendi ailesinde de benzer şeyler yaşamışlığı vardı ama benimki kadar ağır şeyler değildi. Daha düzenli ve bağlı bir ailesi var. Babam bizi evden kovunca annem ve kardeşim 30 senenin ardından memleketteki anneannemin evine döndüler. Babamda evin eşyalarını peşlerinden gönderdi. Yeni üniversiteden mezun olmuştum daha 21 yaşında bir genç kızdım ve Bende yüksek lisans eğitimime devam etmek üzere eşimin bulunduğu şehire geldim. O zaman sevgiliydik ve kendisinden herhangi bir beklentim yoktu. Yani ona güvenerek onun bulunduğu şehire gelmedim. İş buldum hem çalıştım hem eğitimimi tamamladım. Çok zor günlerim oldu tek başına olmamdan dolayı ama asla düşmedim, kendi kendime bir hayat kurdum ve iyi kötü bir düzen oluşturdum. Bu süre zarfında babamın tabiki bana herhangi bir maddi manevi yardımı olmadı. Arayıp kızım napıyorsun bir derdin var mı diye bile sormadı. 5 parasız bir başıma geldiğim bu şehirde kendi ayaklarım üzerinde durmayı başarabildim şükür. Bende babamla çok fazla görüşmedim açıkçası. Halini hatrını sormak için aradığımda telefonu alo diyeceği yerde noldu ne var diye açardı, para isteyeceğim korkusuyla. Herkes zamanla yeni düzenine alıştı. ve babamla zaman içinde bağlarımız hepten zayıfladı.
4 sene önce eşimle evlenmeye karar verdik. Ailemin herhangi bir desteği olmayacağını zaten biliyordum. Eşimin ailesi aldı herşeyimizi burda adetleri böyle. Bende altta kalmadım. Çalışarak biriktirdiklerimle eşimin bohçasından damatlığına herşeyi tamamladım. Yatak odası takımımı da tamamladım. Kendi çeyizimi de olduğu kadarıyla yaptım ve evlendim. Bu süreçlerde malesef hep yalnızdım.
Kız isteme ve nişanım aynı gün oldu. Bir baba evim bile olmadığı için bekar evimde ağırladım eşimin ailesini. Annem ablam kardeşim ve somurtarak gelen halam dışında başka kimse yoktu yanımda. Babam istenmeye geleceğim gün bile burnumdan getirdi. Son dakikaya kadar bulunduğu şehirden gelmedi. Eşimin ailesinin eve gelmesine yarım saat kala anca yetişti. Babam yetişecek mi yetişmeyecek mi, yetişemezse ne olacak stresinden kendimi toparlayamadım bile o akşam. İstendiğim akşam misafirler gider gitmez 1 saniye bile durmadan geri döndü hiçbirşey konuşmadı. Eşimin ailesi kahvaltıya davet edecekti uzaktan geldiği için gelmişken konuşuruz diye, onu bile dinlemedi. Eşimin ailesi düğün detaylarıyla konuşacak bir muhattap bulamadılar malesef, kendi kendimize düğün yaptık diyebilirim. Eşim bu süreçte herhangi bir olumsuzluk göstermedi bana karşı.
Sonrasında düğün öncesi imam nikahım yapılacağında da babam gelmedi. Yine kimsesiz gibi ev sahibimden rica ettim imam nikahımda şahidim olması içinDüğün günü geldi çattı, babam yine yok ortada. Bekar evimden gelinliğimle çıkmadan hemen saat önce yetişi anca. Düğünde de hiçbir şeye elini sürmedi. Babasız, ailesiz gibi evlendim resmen. Düğün akşamı da düğünden hemen sonra kalmadan çekti gitti.
Evlendim Allah'ım bana bir evlat da nasip etti. Eşimle geçimimiz iyiydi. Ailesini ailem bildim. Her ailede olan sürtüşmeler dışında büyük kavgalarımız asla olmadı. Eşimin bazı huyları dışında bana kötü davranışı olmadı Allah razı olsun. Ama gelin görün ki babam kendi mutsuzluğunu bize yaşatmaya devam etmek istedi.
Bekarken bazı alkol aldığı geceler zilzurna beni arar (saat gecenin 4-5'i gibi) saçmasapan şeyler söylerdi. Telefonu kapatırdım geri. Ama her seferinde de açardım acaba kötü birşey mi oldu diyeŞimdi kendisi yalnız yaşıyor, her zamanki gibi borç içinde ve yaşı ilerlemeye başlayınca yalnızlığın verdiği hisle bizim mutluluğumuza, düzenimize de göz dikmeye başladı. Evlendikten sonra kayınpederime dert yanmış sanırım aramıyor diye. Sanırım diyorum çünkü kayınpederim açıkça söylemedi, kayınvalidemin sözlerinden ben öyle anladım.Kayınpederim birkaç kere konuşmaya çalıştı benimle. Babandır kızım ara sor halini hatrını diye. Lütfen bu konuda araya girmeye çalışmayın, bilmediğiniz bir sürü şey var dedim bir daha lafını açmadı. Bir daha sormadılar. Ben ve eşim bayramdan bayrama arıyorduk sadece.
Ama babam son zamanlarda iyice zorlamaya başlamıştı. Eşimle ben ikimizin toplam maaşı 3.500 tl ediyordu ve geçmişten süregelen kredi kartlarımız nedeniyle borçlarımıza yetişemiyorduk zaten. Evimiz kira, ben üniversitede aldığım devlet bursunun geri ödemesini yapıyorum, eşime bedelli askerlik yaptırdık ordan kalan borcumuz derken zaten belli bir sıkıntımız mevcuttu maddi olarak. Babam neredeyse son 1 yıldır arada arayıp para istemeye başladı benden. İstediği paralar benim asla karşılayamayacağım paralar. Olsa zaten kendi borclarımızı kapatırız. ama babam eşim ve benim yüksek maaşlarımız olduğunu zannediyor, benim sözüme inanmıyor, para saklıyorum gözüyle bakıyordu. Bu nedenle de sürekli arayıp para istemeye başladı. Her seferinde baba param yok benim, kendi borçlarımız var dedikçe ne borcuymuş bu, haa yok şimdi paran öyle mi gibi laflar sarfetti. Hatta bir seferinde benim ihalelere gidip geldiğimi, ihale aldığımı iş yaptığımı bile iddia etti. Yani ihale alıp iş yapıyormuşsun, ihale aldığına göre paran var ama benden saklıyorsun demeye getirdi.
Toplasanız bana 3 kuruş hayrı dokunmayan adam, yaşadığı şehirde de memlekette de herkese bana bakan yok, tek başımayım, herkes kendi hayatını kurup gitti keyiflerine bakıyorlar tarzı konuşuyormuş. herkesi kışkırtıyordu bize karşı. bize defolun gidin benim emekli maaşım var (bağkur emeklisi ve bağkur primlerini de annem ödedi) ben en kötü ihtimalle bir huzurevine yerleşir baktırırım kendime size ihtiyacım yok, size zırnık bile bırakmayacağım diye haykıran kovan adam şimdi emekli maaşının bir kısmına devlet borçlar yüzünden el koyunca kendi masraflarına da yetmeyince, yaşı da 60 lara gelince böyle yapmaya başladı.
Babam en son eşimi arayıp ondan da para isteyince eşim iyice rahatsız olmaya başlamıştı. Birkaç kere aynı durum tekrarlandı. Zaman içinde eşimle aramız bozuldu. Evimizin huzuru kaçtı. Artık psikolojik olarak eşimin telefonu çalınca acaba babam mı yine psikolojisine girdim. Derken babam en son kayınpederimi aramıştı. Ondan da para istemiş. Kayınpederim ne oluyor nedir bu iş diye eşimi arayınca 2 ay önce çok büyük bir kavga ettik. O sinirle bir sürü laf saydı eşim ailem ve benim hakkımda. Ailemin düzensizliğinden, babamın para isteğinden, rahat tavrından, insanlara kendini acındırıp bizi babalarına bakmıyor hayırsız evlat durumuna düşürdüğünden vs vs.
Düğün zamanı mevzularını açtı, meğer bir sürü şey kalmış içinde o zamanlardan. Düğün zamanı akrabaları gelen gidenler kızın ailesi niye böyle vs gibi şeyler söylemişler, herkese açıklama yapmak zorunda kalmışlar, millet laf yapmış arkamdan, düzenli bir aile disiplinim yokmuş ailemden öğrendiğim, kendisine de bunu yaşatamıyormuşum, ailesine soğuk ve mesafeli yaklaşıyormuşum bir sürü şeyler.
O an çok sinirli olduğu için yanıt vermedim ama sakinleştikten sonra benimle evlenirken onu zorlamadığımı, ailemin durumunu saklamadığımı, tüm bunları bilerek benle evlenmek istediğini hatırlattım ona. O da fazla ileri gittiğini farketti bazı saydığım şeyler için özür dilerim dedi ama babam konusunda böyle devam edemeyeceğimizi söyledi. Evet evlenirken ailenin durumunu biliyordum ama böyle bir durumla karşılacağımızı düşünmemiştim dedi. Her an baban arayıp para mı isteyecek stresiyle yaşayamayız, ya da akrabalarımızdan para ister mi onları da arar mı acaba diye düşünmek, hayal dahi etmek istemiyorum dedi. Bu şekilde kendi içimizde bir huzurumuz kalmayacak yarın ne olacak acaba diye düşünmek istemiyorum uykularım kaçıyor, etrafa rezil olmak istemiyorum diyordu. Birşey söyleyemedim
Bu tartışmanın ertesi günü babamı aradım. ama ne benim telefonumu ne yabancı bir numarayı kesinlikle açmıyor. gidip yüzünü dahi görmek istemediğim için bulunduğu şehire gitmek istemiyorum. Kendi akrabalarımızı da bıktırmış durumda ve kendi akrabalarım da sürekli beni arayıp babanıza neden bakmıyorsunuz bizden para istiyor, utanmıyor musunuz diye bilip bilmeden konuşuyorlar iyice geriliyorum.
Hani param olsa vereyim de kapansın bu mesele diyeceğim ama mümkün değil ve biliyorum ki babam bunun devamını da isteyecek sürekli. Benim babama bu şekilde bir para sağlayabilmem için kredi çekmem gerekir ki bankalar bize kredi bile vermiyor düzensiz ödemelerimizden dolayı. Kendimize bile zor yetiyoruz. Bu babamın umrunda bile değil.
Etrafımdaki insanların geneline bakıyorum, herkes bir değil ama çoğu ailede gördüğüm evlense kendi yuvasını bile kursa, anne babaları ellerini çekmiyor üzerinden evlatlarının. Çoğu zaman maddi manevi hala destek olduklarını görüyorum. Bu benim psikolojimi iyice bozdu. Kendimi defolu, değersiz hissetmeye başladım ve anne babamı değiştirme hakkım olmadığı için bunu eşime de yaşatmaya hakkım olmadığına karar verdim. Sonuçta düzenli bir ailesi var ve eşimde düzenli bir hayatı hakediyor
Bu büyük kavgamızın ardından eşimle konuşmadık bile doğru düzgün. Ailesinin de tutumu bana karşı değişti farkedebiliyordum. 2 hafta önce eşimi karşıma aldım ve ona da aynen böyle söyledim. Ben belki bunu yaşamaya mecburum ama sana bunu yaşatmaya hakkım yok dedim. Anlattım içimde ne varsa. Hiç konuşmadan dinledi beni. En son fikrimi söyledim ve boşanabileceğimizi, böylece babamın onları rahatsız etmeye hakkı kalmayacağını (akrabalık ilişkisi bittiği için) anlattım. Zaten bunu söylememi bekler gibiydi. Hiç şaşırmadı. Yada olur mu öyle şey demedi bile. düşünmek istiyorum dedi annesinin evine taşındı. Geçen hafta bir mesaj geldi eşimden, çok yıprandığını, ömrünü bu şekilde geçirmek istemediğini ve benim haklı olduğumu söyledi. Sadece tamam yazabildim ellerim titreyerek :'(
Ertesi gün avukat olan arkadaşıma durumu anlattım. Uzatmanın bir anlamı yoktu sonuçta. Avukatım Eşimi aradı ve anlaşmalı boşanma teklifinde bulundu. Eşimde kendine bir avukat ayarlamış ve dün bir araya geldik avukatlar ve biz. Yüzü çok solgundu, hiç yüzüme bakmadı. Başı sürekli yerde konuştu. Şartları konuştu avukatlar. Çocuğumuz benimle kalacak Allaha şükür, onu da kaybedersem çıldırırım sanırım :'( Belli bir nafaka belirlendi çocuk için. Babasıyla görüşeceği zamanlar bize kalsa da avukatım ilerde sıkıntı yaşanmaması için yazılı olarak bir düzenden bahsedilmesi gerektiğini söyledi. Çocuğumu babasından sakınmayı düşünmüyorum sonuçta kanlı bıçaklı nefretle ayrılmıyoruz. İkimizde yazılanları okuduk tekrar ve karşılıklı imzaladık, avukatlarımıza vekaletlerimizi verdik ve ayrıldık ordan. Ayrılırken de hiçbirşey söylemeden gitti öylece :'( Şimdi dilekçenin verilmesini ve mahkeme tarihini bekleyeceğiz.
İçim çok acıyor. Canım çok yanıyor. Tırnaklarımla emek emek kurduğum yuvamı koruyamıyorum. Eşimi hala çok seviyorum ama ona böyle bir hayat yaşatmaya hakkım yok ve o da vazgeçti zaten benden. Çok genciz daha. Yeni bir hayat kurabilir, mutlu olabilir, bu şansı alamam onun elinden. Bunu yapmak zorlamak bencillik olur :'( Onun başka bir kadınla evlenmesi düşüncesi bile içimi yakıyor. Başka bir kadının tenine dokunacabileceğini, onu da beni sevdiği gibi sevebileceğini düşündükçe kahroluyorum. Dipsiz bir kuyuya düşüyormuş gibi hissediyorum. Sanki bundan sonra hiç mutlu olamayacakmışım gibi. Beni artık kimse sevmeyecekmiş gibi hissediyorum. Yalnızlıktan çok korkuyorum, yalnız ölmekten. Hep böyle şeyler geçiyor aklımdan. Evladıma sarılıyorum. Kokusunu içime çekiyorum. Çok şükür evladım var diyorum ya o da olmasaydıAllah'ım güç ver bana, boğuluyor gibiyim. Geçicek bu günler biliyorum ama zaman durdu sanki benim için.
Uzun olduğu için özür diliyorum hepinizden, çok doluyum çok yalnızım içimi dökmek istedim sadece :'(
Allah'ım seven insanları ayırmasın birbirinden. Böyle ayrılmak çok zormuş. Şusu kötüydü zaten dayanamıyordum diyeceğim birşey de yok ki bahane bulayım. Babam umarım kına yakar artık. Rahatlamıştır boşandığım için. Kendisi mutsuzken başkaları da mutsuz olsun, huzursuz olsun diye uğraştığı için kendi ellerimle yuvamı dağıtıyorum :'( Benim telefonlarımı açmadığı için, başka telefonlardan aradığımda sesimi duyar duymaz suratıma kapattığı için akrabalara söyledim babam yüzünden boşandığımızı. Kendisine iletmişlerdir sanıyorum çoktan. Acaba bir damla vicdan azabı duymuş mudur? :'(
Ben de konuyu okur okumaz, "aa ben bunu daha önce okudum" dedim ve biraz hafiyelik yaptım. Sizden ve benden başka kimse hatırlamamış sanırım. İlk mesajdaki şu ifade bana çok tanıdık geldi:
"Her seferinde baba param yok benim, kendi borçlarımız var dedikçe ne borcuymuş bu, haa yok şimdi paran öyle mi gibi laflar sarfetti. Hatta bir seferinde benim ihalelere gidip geldiğimi, ihale aldığımı iş yaptığımı bile iddia etti. Yani ihale alıp iş yapıyormuşsun, ihale aldığına göre paran var ama benden saklıyorsun demeye getirdi. "
Şu da ilk mesajını sildiği, önceki konusu;
https://www.kadinlarkulubu.com/forum/index.php?threads/baba-hakki-konusunda.973004/page-3
İlk mesajı silmiş, ama başka bir üye 3. sayfada alıntıladığı için silmek kafi gelmemiş :) Aşağıda kırmızı ile işaretlediğim yer, yukarıda kırmızı ile işaretlediğim yer ile aynı.
-----------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Kafamı klavyeden kaldırmadan içimi döktüm ve farkettim ki çok dolmuşum ve çok uzun yazmışım.Neresinden kısaltsam diye tekrar okudum ama bir tanecik bile harf silemedim. Umarım okumaya değer veren birileri çıkar bu yazımı ve fikirlerinizi paylaşabilirsiniz..
Merhaba Hanımlar,
Uzun zamandır forum konularını okuyarak takip ediyordum, bu sefer kendi derdim için üyelik açtım ve yazıyorum
Babamın tavırları yüzünden 3 gündür gözüme uyku girmedi ve sürekli huzursuzum, derdimi anlatabileceğim kimsem de yok. Öncelikle evli ve bir çocuk annesiyim, çalışıyorum.
Alkolik ve sürekli sorun çıkartan bir babayla aile bağları iyi olmayan bir evde büyüdüm malesef. Annem ve babam sorunlarla geçen yılların ardından şu anda ayrı yaşıyorlar. Ancak ayrıldıkları tarihe kadar babamın alkolizm ve bazı psikolojik sorunları nedeniyle gün yüzü görmeden bir hayat yaşadım. Nefes aldığım şu an tarihine kadar sürekli kendi çabalarımla bişeyler yapabildim ve ne dini yönden ne manevi yönden ne maddi yönden aile desteği diye birşey göremedim hiçbir zaman. Küçük bir örnek vermek gerekirse utanarak söylüyorum ki gusül abdesti almayı bile üniversiteye başladığım sene arkadaşlarımızla yaptığımız bir sohbet esnasında duyup internetten okuyarak öğrendimçocukluğumda yaz tatillerinde camiye giderdim ancak şimdi düşündüğümde bunu ailem gönderdiği için değil de, yaz tatillerinde bütün arkadaşlarımın camiye gittiğini gördüğüm için heves ederek gittiğimi anlıyorum.
Babam dışarıdan tanıyan yabancı biri için son derece kültürlü, düşünceli, babacan, her düşenin yardımına koşan, bonkör biri olarak göründü hep. Öyleydi de zaten. Kendi öz evlatları ve eşi dışında önce baba tarafı akrabalarımız ve babamın sözde dostları tarafından sürekli sömürülen bir hayatımız oldu. Babam esnaf olarak yaşadığımız şehirde zamanında çok iyi paralar kazanmasına rağmen sürekli bu sömürücüler yüzünden kendimi bildim bileli borç ve alkolizm yüzünden sürekli kavga, dövüş ve sıkıntı içinde bir hayat yaşadık.
Buna rağmen ablamda bende üniversite kazandık ve türlü sıkıntılar içerisinde okullarımızı bitirdik. Arkadaşlarımın aileleri evlatlarının üzerine titrerken babamız yarım yamalak gönderdiği harçlıkları bile yüzümüze vurduğu zamanlar yaşadık. Sizi okutana kadar harcadığım parayla apartman alırdım, hazır para yiyorsunuz benzeri aşağılayıcı durumlara maruz kaldık hep ama mecbur olduğumuz için ses çıkartamadık. Alkole ve çevreye yedirdiği paralarla şehir satın alabileceği gerçeği hep görmezden gelindi. Şimdi kendisi 60 lı yaşlarını yaşıyor ve hala amcalarımdan miras kalan vergi borçlarıyla cebelleştiği gibi dikili bir ağacı bile yok.
Üniversiteyi bitirdikten sonra ablamda bende babamızın yanında yaşamak istemediğimiz için okuduğumuz illerde kaldık. İş bulduk çalıştık, kız başımıza bişeyler yaptık kendimizce. Babam da annemi yine bir kavga sonucunda evden kovarak memlekete gönderdi. Kendisi de artık bir ev düzeni kalmadığı için iş yaptığı dükkanda kendi çapında bir ev düzeni kurdu ve dükkanda yaşamaya başladı.
Ben kaldığım şehirde kendi imkanlarımla ve büyük zorluklarla bir iş bulup yurtlarda geçen göçebe hayatımdan sonra zar zor eve çıktım. Kız başıma her işimi kendi gördüm. Bu süre zarfında da babamdan en ufak bir destek dahi görmedim. Sormuş olmak için bile kızım bir eksiğin gediğin var mı sorusu babamın ağzından çıkmamıştır. Elin memleketinde nerde kalırım? kimle kalırım? neyle geçinirim? evimin adresi ne? ev sahiplerim kimler? ola ki başıma bişey gelse beni nerde bulacaklar vs hiçbirşey umurlarında olmadı ailemde. babam işi düşmedikçe para isterim korkusuyla arayıp soran biri olmadı anlayacağınız. yada içip sarhoş olduğu geceler ayyaş kafayla gecenin bir yarısı telefon ederek uyandırıp küfürler savurarak bişeyler söylemek için arardı. ona göre annemde ablamda bende keyiflerimiz yerindeydi, bol paramız vardı, babamızı arayıp sormuyorduk falan fistan.
Yaşadığım şehirde eşimle tanıştım ve evlenmeye karar verdik. Eşimin ailesi normal koşullarda bir aile. Evlilik sürecimde de babam açık bir şekilde benim seni evlendirmeye imkanım yok ona göre diye de belirtti sağolsun. Birşey beklemiyordum zaten. Kendi kıt kanaat imkanlarımla kına salonu tuttum çeyizimi aldım, eşime bohça yaptım vs vs. yani kendi imkanlarımca mümkün mertebe başımı eğmeden evlendim. Eşimin ailesi de ağızlarını açıp tek bşr kelime dahi etmediler ne biçim aile vs gibi. Allah razı olsunlar iğneden ipliğime herşeyimi aldılar. bana ailemin eksikliğini hissettimediler. babamda sadece düğün günü misafir gibi gelip yakama para takıp aynı gece geri döndü yaşadığı şehre. ne imam nikahımda ne kına gecemde ne hazırlık aşamasında hiçbir zaman yoktu. kayınpederim kayınvalidem de düğün arefesi zamanı hani tanışmayacak mıyız, düğün hazırlık vs meselesi konuşup anlaşmayacak mıyız vs bile demediler. Beni muhattap alıp öyle halletik herşeyi.
Eşimle birlikte çalışıyoruz. Çok yüksek maaşlarımız yok. Öğrenim kredisi borcumu kapatmaya uğraşıyorum bu aralar. Eşimin bazı mecburi masrafları birikmişti onları kapatmaya çalışıyoruz derken borçlarımız yığıldı bir miktar. Allah uzun ömür versin 1 tanede yavrumuz oldu. Çalışmam gerektiği ve bakıcıya verecek paramız olmadığı için annemi getirdim yanıma. Memlekette tek başına yaşayacağına yavruma annem bakıyor sağolsun onun sayesinde bende çalışıyorum iyi kötü borç kapatmaya uğraşıyoruz ve iki kişi yetişmekte zorlanıyoruz. Bazı aylar evin faturalarını kayınpederim ödüyor. o durumdayız anlayacağınız.
Yaşadığım şehre geldiğim yıl kullandığım bilgisayarım eski olmasından dolayı çöktü ve bilgisayarsız çalışmam mümkün değildi. Mecbur kalıp babamı aramıştım bilgisayar için bir umut. Tamam bakarız tabi alırız falan derken en son 6.kez baba ne yapıyoruz bilgisayar işini diye aradım ve yine tamam halledeceğim cevabı aldıktan sonra bir daha bilgisayar için aramamıştım. Annem kıt kanaat imkanlarıyla para göndermişti üstüne biraz ben ekleyip görmüştüm işimi. Bu olayın hemen ertesi hafta amcaoğlum bir usulsuzlukten dolayı gözaltına alınıp nezarete atıldı. mahkeme gününe kadar içerde kalacak diye babama haber uçurulunca öz kızına bir bilgisayar parası göndermeyen adam amcaoğlu yediği halttan dolayı nezarette kalmasın diye 6 bin lira para gönderdiğini duydum bir akrabamdan. babamı babalıktan men ettiğim gün oydu sanıyorum. babam amcam vefat ettiği için amca çocuklarına bakmak zorunda olduğunu söylerdi hep. baktı da zaten. bize yedirmedi almadı göndermedi onlara yığdı ne var ne yoksa. çocukluğum başkalarının babam sayesindeki mutlulugunu seyretmekle geçti. onlar babaları hayatta olmadığı için öksüzlerdi biz babası hayatta babalı öksüzlerdik. ama bize bakan kimse olmadı.
Gel zaman git zaman iyi kötü düzenimizi götürüyoruz derken babamdan bir telefon geldi geçen hafta. istemeye istemeye açtım telefonu. aynı amcaoğlu aynı munasebetten ötürü açılan davanın neticelenmesi sonucu tutuklanmıs. 5 sene kesinleşmiş hapis kararı. benim çok ince düşünceli babam da beni ablamı birkaç akrabayı daha aramış. neymiş bankada yengemiz adına ortak hesap açacakmışız. amcaoğlu hapise gireceği için yengemizin paraya ihtiyacı olacakmış. birde diğer kardeşi amcaoğlu universitede okuyormuş hem cocuk okutup hem hapistekine bakmak çok zor birşeymiş, ortak hesaba her ay 100-200 neyse para yatıracakmısız :)
benim annem evden kovulup bir basına memlekete döndüğünde kimse anneme bu kadın bir basına kim bakacak diye ortak hesap açmamış, ben bir başıma yaşarken kimse beni arayıp kızım ne yapıyorsun sen bir başına oralarda halin nasıl diye sormamış, evlenmişim doğru düzgün düğünüme bile gelen olmamış, yarın bana bişey olsa kimse kılını benim için kıpırdatmaz ama ben babamın yığdıkları yetmezmiş gibi birde kendi rızkımdan onlara hesap açıp para yatıracakmışım.
babama maddi durumumun iyi olmadığını ve benim para yatıramayacağımı söyledim. niye nereye borcun var diye hesap sordu üstüne. bende saydım. dalga geçen bir ses tonuyla haaa sizde bir rahata eremediniz di mi borçlardan dedi. eremedik baba dedim. ne zaman gün yüzü gördükki zaten dedim. inanmadığını belli eder ses tonuyla alaycı şekilde birşeyler daha mırıldandı. sonra da peşine bombayı patlattı. babam herkimden ve nereden duyduysa ben ihalelere gidiyormuşum ve ihale alıyormuşum!!! geçende de şey diyorlardı dedi ihalelere gidiyormuşsun iş almaya dedi. ben mi gidiyormuşum kime anlatmışım haberim yok ama dedim. bilmem öyle dediler kimden duydum hatırlamıyorum diye kıvırmaya başladı. yani öz babam bana sen ihalelere gidip işler alıyorsun dünya kadar para kazanıyorsun benden saklıyorsun ama ben duyuyorum imasında bulundu şok oldum.
Babam bazı psikolojik sorunlardan dolayı annemi beni ve ablamı kendisine sürekli yalan söylediğimize inandırmış durumdaydı zaten buna alışkındık. bizler babamıza sürekli yalan söyleyen sürekli arkasından iş çeviren insanlardık onun gözünde. alkol masasında kafayı bulduğu sarhoş arkadaşlarının bile söyledikleri doğruydu ama biz yalandık. hangi safsatacıdan böyle birşeyi duydu yada duyduğu başka birseyi böyle yorumladı Allah bilir. Anladım ki ben babamın gözünde bolca paralar kazanan,kocasının ailesinin durumu da yerinde olan ( ki onlarda orta halli insanlar), kapağı iyi yere atmış ve artık ailesini arayıp sormayan hayırsız evlat durumundayım.
Amcaoğluna böyle bir yardım yapacak değilim durumum yok ki olsaydı bile yapmazdım diye düşünüyorum. beni en zor günlerimde iyi günlerimde dahil arayıp sormayan akrabalarım için herhangi birşey yapmak istermiydim bilmiyorum. Dini yönden çok iyi beslenmiş biri olmayabilirim ama kendi imkanlarımla hep birşeyleri araştırıp öğrenmeye çalıştım. Allah korkusu her zaman olan biriydim ve elimden geldiğince anladığımca öğrendiğimce bazı vazifeleri de yerine getirmeye çalışıyorum. Babamın yaşattığı böylesine bunaltıcı bir hayattan aklı başında ve sağlam çıkabilmiş olmayı şans olarak görüyorum. Tek başıma yaşadığım dönemde saçmasapan bir hayatımda olabilirdi. Arayan soran peşimi kovalayan bir ailem yoktu. her haltı yiyebilirdim. Ama Allaha şükür ki böyle bir yaşantı içerisinde olmadım.
Daha birçok olay sebebiyle babamla görüşme isteğim yok. Bayramdan bayrama zoraki aruyorum sadece. Onun dışında kesinlikle görüşmek bilmek ve duymak istemiyorum. Babamdan nefret etmiyorum ama sevdiğimi de söyleyemiyorum. 3 gecedir uykularımın kaçma sebebi babanın evlat hakkı için okuduğum ve duyduğum şeyler. Baba evladına hakkını helal etmezse evlat babasının rızasını almazsa büyük günaha girmiş olur diye okuyorum ve çok bunalıyorum. Babamın bu gerçek dışı hayal ürünü bol paralı evlat, çok parası var ama saklıyor tarzı yaklaşımından dolayı bana hakkını helal etmemesinden korkuyorum. Bir taraftan babamın üzerimde böyle bir hakkı olmadığını düşünüyorum diğer taraftan başka şeyler okuyorum ve üzülüyorum.
Babam için yapabileceğim hiçbirşey yok. Babam bizi para kapısı olarak görüyor sadece. Benim babama bir faydamın dokunabilmesi için kredi çekmem yani borca girmem gerekir ki böyle bir borç yüküne daha girebilecek değilim. Eşim bu durumdan oldukça rahatsız ve babamın bize yaşattığı saçma sapan hayatın izleri benim evliliğime de sıçramasın istiyorum
KEndi çabalarımla tırnaklarımla kurduğum yuvamı koruma içgüdüsündeyim. Benim için önemli olan eşim ve çocuğum öncelikli olarak. Babamı bu yuvanın dışında tutuyorum ve tutmaya da kararlıyım. Yoksa bir virüs gibi kendi yuvasını nasıl dağıttıysa aynı şeyi benim yuvama da yapacağını biliyorum. Babamı sevmek zorunda değilim. Ama saygı da duyamıyorum. Çok bunalmış durumdayım ve nasıl davranmam gerektiğini neyin doğru olduğunu bulamıyorum. Ablamın durumu bana oranla çok çok daha iyi ve ablam babama maddi olarak destek oluyor bir miktar. Babam ablamı sömürme modunda ve ablam da sinir hastası olmak üzere. Bir yanım diyor babamın ne hakkı var ve rızasını alacağım, diğer yanım huzursuzİçinden çıkamıyorum.
-------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
Aslinda esinizin yapacagi dimdik arkanizda durmak, gerekirse babaniza ayar vermekti.. ama siz kendinizce kolay olani secmissiniz...
Benim de aile düzenim cok karisik, cok problemler yasadim.. nisanlilik yeni evlilik dönemimi ailem burnumuzdan getirdi... istese esim de 'eh yeter, sen yoluna ben yoluma' diyebilirdi.. ama asla yapmadi.. herzaman yanimdaydi ve gerektigi yerde beni korudu..
Siz babaniz oldugu icin duygusal davraniyorsunuz ama esiniz tavrini koysaydi babaniz bu kadarina cesaret edemezdi..
Bence sanki esiniz bosanmak icin bahane bulmus gibi.. cünkü gercekten bosanacak veya cözüm bulamayacak bi neden degil...
çok samimi söylüyorum gözlerim doldu. çok üzüldüm. baba ayrı manyak, afedersin eşin vefasız. senin ne suçun var ki senden boşanıyor. zaten mahcup olacağın kadar olmuşsun. çok kolay bir çözüm vardı cep telefonu numaralarınızı değiştirmek gibi, neden yapmadınız? ah ah.. işte herkes baba olmayı hak etmiyor. ama ben eşine de çok çok kızdım. seni yalnız bırakmaya hakkı yoktu.Hanımlar Merhaba,
Başlıkta bahsettiğim gibi babam ve ailem nedeniyle eşimle ayılma kararı aldıkKendimi çok yalnız, çok çaresiz hissediyorum, çok korkuyorum :'(
Problemli bir ailem var. Annem ve babam senelerce ağır geçimsizliğin ardından resmen boşanmadan ayrıldılar. Kendimi bildim bileli problem vardı ve zaman geçtikçe başka bir boyut kazandı.Erkek kardeşimin hiperaktivite ve dikkat eksikliğinden kaynaklanan bir çok problemi anne baba olarak yönetemediler ve kardeşimin oluşturduğu problemler yüzünden de seneler sonra babam bir gün tüm sinirini boşaltıp bizi evden kovdu. Babamın böyle olmasında alkolik olmasının büyük bir payı var malesef. Hayatımın hiçbir döneminde düzenli düzgün bir ailem olmadı. Ailemden pek çok önemli şey için destek alamadım ve zamanla hep kendi başımın çaresine bakmayı öğrendim. Her zaman da dedimki ben ailemden nasıl aile olunacağını değil, nasıl aile "olunmayacağını" öğrendim. Kendi evliliğimde böyle bir hayat yaşamayacağım diye telkin ettim hep kendimi.
Eşimle 4 senedir evliyiz. Evlenmeden önce 6 senelik beraberliğimiz vardı. Kendisi biliyordu sorunlu bir ailem olduğunu, saklamadım. Kendi ailesinde de benzer şeyler yaşamışlığı vardı ama benimki kadar ağır şeyler değildi. Daha düzenli ve bağlı bir ailesi var. Babam bizi evden kovunca annem ve kardeşim 30 senenin ardından memleketteki anneannemin evine döndüler. Babamda evin eşyalarını peşlerinden gönderdi. Yeni üniversiteden mezun olmuştum daha 21 yaşında bir genç kızdım ve Bende yüksek lisans eğitimime devam etmek üzere eşimin bulunduğu şehire geldim. O zaman sevgiliydik ve kendisinden herhangi bir beklentim yoktu. Yani ona güvenerek onun bulunduğu şehire gelmedim. İş buldum hem çalıştım hem eğitimimi tamamladım. Çok zor günlerim oldu tek başına olmamdan dolayı ama asla düşmedim, kendi kendime bir hayat kurdum ve iyi kötü bir düzen oluşturdum. Bu süre zarfında babamın tabiki bana herhangi bir maddi manevi yardımı olmadı. Arayıp kızım napıyorsun bir derdin var mı diye bile sormadı. 5 parasız bir başıma geldiğim bu şehirde kendi ayaklarım üzerinde durmayı başarabildim şükür. Bende babamla çok fazla görüşmedim açıkçası. Halini hatrını sormak için aradığımda telefonu alo diyeceği yerde noldu ne var diye açardı, para isteyeceğim korkusuyla. Herkes zamanla yeni düzenine alıştı. ve babamla zaman içinde bağlarımız hepten zayıfladı.
4 sene önce eşimle evlenmeye karar verdik. Ailemin herhangi bir desteği olmayacağını zaten biliyordum. Eşimin ailesi aldı herşeyimizi burda adetleri böyle. Bende altta kalmadım. Çalışarak biriktirdiklerimle eşimin bohçasından damatlığına herşeyi tamamladım. Yatak odası takımımı da tamamladım. Kendi çeyizimi de olduğu kadarıyla yaptım ve evlendim. Bu süreçlerde malesef hep yalnızdım.
Kız isteme ve nişanım aynı gün oldu. Bir baba evim bile olmadığı için bekar evimde ağırladım eşimin ailesini. Annem ablam kardeşim ve somurtarak gelen halam dışında başka kimse yoktu yanımda. Babam istenmeye geleceğim gün bile burnumdan getirdi. Son dakikaya kadar bulunduğu şehirden gelmedi. Eşimin ailesinin eve gelmesine yarım saat kala anca yetişti. Babam yetişecek mi yetişmeyecek mi, yetişemezse ne olacak stresinden kendimi toparlayamadım bile o akşam. İstendiğim akşam misafirler gider gitmez 1 saniye bile durmadan geri döndü hiçbirşey konuşmadı. Eşimin ailesi kahvaltıya davet edecekti uzaktan geldiği için gelmişken konuşuruz diye, onu bile dinlemedi. Eşimin ailesi düğün detaylarıyla konuşacak bir muhattap bulamadılar malesef, kendi kendimize düğün yaptık diyebilirim. Eşim bu süreçte herhangi bir olumsuzluk göstermedi bana karşı.
Sonrasında düğün öncesi imam nikahım yapılacağında da babam gelmedi. Yine kimsesiz gibi ev sahibimden rica ettim imam nikahımda şahidim olması içinDüğün günü geldi çattı, babam yine yok ortada. Bekar evimden gelinliğimle çıkmadan hemen saat önce yetişi anca. Düğünde de hiçbir şeye elini sürmedi. Babasız, ailesiz gibi evlendim resmen. Düğün akşamı da düğünden hemen sonra kalmadan çekti gitti.
Evlendim Allah'ım bana bir evlat da nasip etti. Eşimle geçimimiz iyiydi. Ailesini ailem bildim. Her ailede olan sürtüşmeler dışında büyük kavgalarımız asla olmadı. Eşimin bazı huyları dışında bana kötü davranışı olmadı Allah razı olsun. Ama gelin görün ki babam kendi mutsuzluğunu bize yaşatmaya devam etmek istedi.
Bekarken bazı alkol aldığı geceler zilzurna beni arar (saat gecenin 4-5'i gibi) saçmasapan şeyler söylerdi. Telefonu kapatırdım geri. Ama her seferinde de açardım acaba kötü birşey mi oldu diyeŞimdi kendisi yalnız yaşıyor, her zamanki gibi borç içinde ve yaşı ilerlemeye başlayınca yalnızlığın verdiği hisle bizim mutluluğumuza, düzenimize de göz dikmeye başladı. Evlendikten sonra kayınpederime dert yanmış sanırım aramıyor diye. Sanırım diyorum çünkü kayınpederim açıkça söylemedi, kayınvalidemin sözlerinden ben öyle anladım.Kayınpederim birkaç kere konuşmaya çalıştı benimle. Babandır kızım ara sor halini hatrını diye. Lütfen bu konuda araya girmeye çalışmayın, bilmediğiniz bir sürü şey var dedim bir daha lafını açmadı. Bir daha sormadılar. Ben ve eşim bayramdan bayrama arıyorduk sadece.
Ama babam son zamanlarda iyice zorlamaya başlamıştı. Eşimle ben ikimizin toplam maaşı 3.500 tl ediyordu ve geçmişten süregelen kredi kartlarımız nedeniyle borçlarımıza yetişemiyorduk zaten. Evimiz kira, ben üniversitede aldığım devlet bursunun geri ödemesini yapıyorum, eşime bedelli askerlik yaptırdık ordan kalan borcumuz derken zaten belli bir sıkıntımız mevcuttu maddi olarak. Babam neredeyse son 1 yıldır arada arayıp para istemeye başladı benden. İstediği paralar benim asla karşılayamayacağım paralar. Olsa zaten kendi borclarımızı kapatırız. ama babam eşim ve benim yüksek maaşlarımız olduğunu zannediyor, benim sözüme inanmıyor, para saklıyorum gözüyle bakıyordu. Bu nedenle de sürekli arayıp para istemeye başladı. Her seferinde baba param yok benim, kendi borçlarımız var dedikçe ne borcuymuş bu, haa yok şimdi paran öyle mi gibi laflar sarfetti. Hatta bir seferinde benim ihalelere gidip geldiğimi, ihale aldığımı iş yaptığımı bile iddia etti. Yani ihale alıp iş yapıyormuşsun, ihale aldığına göre paran var ama benden saklıyorsun demeye getirdi.
Toplasanız bana 3 kuruş hayrı dokunmayan adam, yaşadığı şehirde de memlekette de herkese bana bakan yok, tek başımayım, herkes kendi hayatını kurup gitti keyiflerine bakıyorlar tarzı konuşuyormuş. herkesi kışkırtıyordu bize karşı. bize defolun gidin benim emekli maaşım var (bağkur emeklisi ve bağkur primlerini de annem ödedi) ben en kötü ihtimalle bir huzurevine yerleşir baktırırım kendime size ihtiyacım yok, size zırnık bile bırakmayacağım diye haykıran kovan adam şimdi emekli maaşının bir kısmına devlet borçlar yüzünden el koyunca kendi masraflarına da yetmeyince, yaşı da 60 lara gelince böyle yapmaya başladı.
Babam en son eşimi arayıp ondan da para isteyince eşim iyice rahatsız olmaya başlamıştı. Birkaç kere aynı durum tekrarlandı. Zaman içinde eşimle aramız bozuldu. Evimizin huzuru kaçtı. Artık psikolojik olarak eşimin telefonu çalınca acaba babam mı yine psikolojisine girdim. Derken babam en son kayınpederimi aramıştı. Ondan da para istemiş. Kayınpederim ne oluyor nedir bu iş diye eşimi arayınca 2 ay önce çok büyük bir kavga ettik. O sinirle bir sürü laf saydı eşim ailem ve benim hakkımda. Ailemin düzensizliğinden, babamın para isteğinden, rahat tavrından, insanlara kendini acındırıp bizi babalarına bakmıyor hayırsız evlat durumuna düşürdüğünden vs vs.
Düğün zamanı mevzularını açtı, meğer bir sürü şey kalmış içinde o zamanlardan. Düğün zamanı akrabaları gelen gidenler kızın ailesi niye böyle vs gibi şeyler söylemişler, herkese açıklama yapmak zorunda kalmışlar, millet laf yapmış arkamdan, düzenli bir aile disiplinim yokmuş ailemden öğrendiğim, kendisine de bunu yaşatamıyormuşum, ailesine soğuk ve mesafeli yaklaşıyormuşum bir sürü şeyler.
O an çok sinirli olduğu için yanıt vermedim ama sakinleştikten sonra benimle evlenirken onu zorlamadığımı, ailemin durumunu saklamadığımı, tüm bunları bilerek benle evlenmek istediğini hatırlattım ona. O da fazla ileri gittiğini farketti bazı saydığım şeyler için özür dilerim dedi ama babam konusunda böyle devam edemeyeceğimizi söyledi. Evet evlenirken ailenin durumunu biliyordum ama böyle bir durumla karşılacağımızı düşünmemiştim dedi. Her an baban arayıp para mı isteyecek stresiyle yaşayamayız, ya da akrabalarımızdan para ister mi onları da arar mı acaba diye düşünmek, hayal dahi etmek istemiyorum dedi. Bu şekilde kendi içimizde bir huzurumuz kalmayacak yarın ne olacak acaba diye düşünmek istemiyorum uykularım kaçıyor, etrafa rezil olmak istemiyorum diyordu. Birşey söyleyemedim
Bu tartışmanın ertesi günü babamı aradım. ama ne benim telefonumu ne yabancı bir numarayı kesinlikle açmıyor. gidip yüzünü dahi görmek istemediğim için bulunduğu şehire gitmek istemiyorum. Kendi akrabalarımızı da bıktırmış durumda ve kendi akrabalarım da sürekli beni arayıp babanıza neden bakmıyorsunuz bizden para istiyor, utanmıyor musunuz diye bilip bilmeden konuşuyorlar iyice geriliyorum.
Hani param olsa vereyim de kapansın bu mesele diyeceğim ama mümkün değil ve biliyorum ki babam bunun devamını da isteyecek sürekli. Benim babama bu şekilde bir para sağlayabilmem için kredi çekmem gerekir ki bankalar bize kredi bile vermiyor düzensiz ödemelerimizden dolayı. Kendimize bile zor yetiyoruz. Bu babamın umrunda bile değil.
Etrafımdaki insanların geneline bakıyorum, herkes bir değil ama çoğu ailede gördüğüm evlense kendi yuvasını bile kursa, anne babaları ellerini çekmiyor üzerinden evlatlarının. Çoğu zaman maddi manevi hala destek olduklarını görüyorum. Bu benim psikolojimi iyice bozdu. Kendimi defolu, değersiz hissetmeye başladım ve anne babamı değiştirme hakkım olmadığı için bunu eşime de yaşatmaya hakkım olmadığına karar verdim. Sonuçta düzenli bir ailesi var ve eşimde düzenli bir hayatı hakediyor
Bu büyük kavgamızın ardından eşimle konuşmadık bile doğru düzgün. Ailesinin de tutumu bana karşı değişti farkedebiliyordum. 2 hafta önce eşimi karşıma aldım ve ona da aynen böyle söyledim. Ben belki bunu yaşamaya mecburum ama sana bunu yaşatmaya hakkım yok dedim. Anlattım içimde ne varsa. Hiç konuşmadan dinledi beni. En son fikrimi söyledim ve boşanabileceğimizi, böylece babamın onları rahatsız etmeye hakkı kalmayacağını (akrabalık ilişkisi bittiği için) anlattım. Zaten bunu söylememi bekler gibiydi. Hiç şaşırmadı. Yada olur mu öyle şey demedi bile. düşünmek istiyorum dedi annesinin evine taşındı. Geçen hafta bir mesaj geldi eşimden, çok yıprandığını, ömrünü bu şekilde geçirmek istemediğini ve benim haklı olduğumu söyledi. Sadece tamam yazabildim ellerim titreyerek :'(
Ertesi gün avukat olan arkadaşıma durumu anlattım. Uzatmanın bir anlamı yoktu sonuçta. Avukatım Eşimi aradı ve anlaşmalı boşanma teklifinde bulundu. Eşimde kendine bir avukat ayarlamış ve dün bir araya geldik avukatlar ve biz. Yüzü çok solgundu, hiç yüzüme bakmadı. Başı sürekli yerde konuştu. Şartları konuştu avukatlar. Çocuğumuz benimle kalacak Allaha şükür, onu da kaybedersem çıldırırım sanırım :'( Belli bir nafaka belirlendi çocuk için. Babasıyla görüşeceği zamanlar bize kalsa da avukatım ilerde sıkıntı yaşanmaması için yazılı olarak bir düzenden bahsedilmesi gerektiğini söyledi. Çocuğumu babasından sakınmayı düşünmüyorum sonuçta kanlı bıçaklı nefretle ayrılmıyoruz. İkimizde yazılanları okuduk tekrar ve karşılıklı imzaladık, avukatlarımıza vekaletlerimizi verdik ve ayrıldık ordan. Ayrılırken de hiçbirşey söylemeden gitti öylece :'( Şimdi dilekçenin verilmesini ve mahkeme tarihini bekleyeceğiz.
İçim çok acıyor. Canım çok yanıyor. Tırnaklarımla emek emek kurduğum yuvamı koruyamıyorum. Eşimi hala çok seviyorum ama ona böyle bir hayat yaşatmaya hakkım yok ve o da vazgeçti zaten benden. Çok genciz daha. Yeni bir hayat kurabilir, mutlu olabilir, bu şansı alamam onun elinden. Bunu yapmak zorlamak bencillik olur :'( Onun başka bir kadınla evlenmesi düşüncesi bile içimi yakıyor. Başka bir kadının tenine dokunacabileceğini, onu da beni sevdiği gibi sevebileceğini düşündükçe kahroluyorum. Dipsiz bir kuyuya düşüyormuş gibi hissediyorum. Sanki bundan sonra hiç mutlu olamayacakmışım gibi. Beni artık kimse sevmeyecekmiş gibi hissediyorum. Yalnızlıktan çok korkuyorum, yalnız ölmekten. Hep böyle şeyler geçiyor aklımdan. Evladıma sarılıyorum. Kokusunu içime çekiyorum. Çok şükür evladım var diyorum ya o da olmasaydıAllah'ım güç ver bana, boğuluyor gibiyim. Geçicek bu günler biliyorum ama zaman durdu sanki benim için.
Uzun olduğu için özür diliyorum hepinizden, çok doluyum çok yalnızım içimi dökmek istedim sadece :'(
Allah'ım seven insanları ayırmasın birbirinden. Böyle ayrılmak çok zormuş. Şusu kötüydü zaten dayanamıyordum diyeceğim birşey de yok ki bahane bulayım. Babam umarım kına yakar artık. Rahatlamıştır boşandığım için. Kendisi mutsuzken başkaları da mutsuz olsun, huzursuz olsun diye uğraştığı için kendi ellerimle yuvamı dağıtıyorum :'( Benim telefonlarımı açmadığı için, başka telefonlardan aradığımda sesimi duyar duymaz suratıma kapattığı için akrabalara söyledim babam yüzünden boşandığımızı. Kendisine iletmişlerdir sanıyorum çoktan. Acaba bir damla vicdan azabı duymuş mudur? :'(
çok samimi söylüyorum gözlerim doldu. çok üzüldüm. baba ayrı manyak, afedersin eşin vefasız. senin ne suçun var ki senden boşanıyor. zaten mahcup olacağın kadar olmuşsun. çok kolay bir çözüm vardı cep telefonu numaralarınızı değiştirmek gibi, neden yapmadınız? ah ah.. işte herkes baba olmayı hak etmiyor. ama ben eşine de çok çok kızdım. seni yalnız bırakmaya hakkı yoktu.
ya şimdi boşanmaktansa komple tüm numaraları değiştirmek daha akılcı olurdu sanırım. o değil iş numarasını vermek ne alaka? gerçi bunları konuşmanın alemi yok. baba tekrar aradığında savcılığa vermekle tehdit etmek doğru olur diye düşünüyorum. eş içinse diyebileceğim şudur, hakikaten yazıklar olsun. ne pimpirikli bir tipmiş de bir aramayla bir kavgayla ayrılmayı düşünebiliyor?Cep numarami degistirdim. Bu sefer esimi aramaya baslamisti. O da degistirince is yerimden aramaya basladi. Is yerinden rahatsiz etmesini istemedigim icin mecbur yine cepten laf anlatmaya devam ettim. Icip icip gece gec saatlerde mesajlar atmaya basladi bu seferde.
Esim 4 yil boyunca bu konuyla alakali olumsuz hicbirsey soylememisti ki. 2 ay oncesine kadar dogru durust kavga etmisligimiz bile yoktu. Bu konulari her yasadigimizda sessiz kalmayi tercih etti. Senin babandir ben araya girmek istemiyorum derdi hep. Babami toplasaniz yuzyuze 4 defa gormustur. Bunun biri kiz isteme aksami biri dugun zaten. Toplasaniz 24 saat bile gecirmediler yuzyuze.
Icinde biriktirmis bunca zaman. 2 ay önceki kavgamizda döktü herseyi birbir.
ya şimdi boşanmaktansa komple tüm numaraları değiştirmek daha akılcı olurdu sanırım. o değil iş numarasını vermek ne alaka? gerçi bunları konuşmanın alemi yok. baba tekrar aradığında savcılığa vermekle tehdit etmek doğru olur diye düşünüyorum. eş içinse diyebileceğim şudur, hakikaten yazıklar olsun. ne pimpirikli bir tipmiş de bir aramayla bir kavgayla ayrılmayı düşünebiliyor?
Çok üzüldüm anlatamamHanımlar Merhaba,
Başlıkta bahsettiğim gibi babam ve ailem nedeniyle eşimle ayılma kararı aldıkKendimi çok yalnız, çok çaresiz hissediyorum, çok korkuyorum :'(
Problemli bir ailem var. Annem ve babam senelerce ağır geçimsizliğin ardından resmen boşanmadan ayrıldılar. Kendimi bildim bileli problem vardı ve zaman geçtikçe başka bir boyut kazandı.Erkek kardeşimin hiperaktivite ve dikkat eksikliğinden kaynaklanan bir çok problemi anne baba olarak yönetemediler ve kardeşimin oluşturduğu problemler yüzünden de seneler sonra babam bir gün tüm sinirini boşaltıp bizi evden kovdu. Babamın böyle olmasında alkolik olmasının büyük bir payı var malesef. Hayatımın hiçbir döneminde düzenli düzgün bir ailem olmadı. Ailemden pek çok önemli şey için destek alamadım ve zamanla hep kendi başımın çaresine bakmayı öğrendim. Her zaman da dedimki ben ailemden nasıl aile olunacağını değil, nasıl aile "olunmayacağını" öğrendim. Kendi evliliğimde böyle bir hayat yaşamayacağım diye telkin ettim hep kendimi.
Eşimle 4 senedir evliyiz. Evlenmeden önce 6 senelik beraberliğimiz vardı. Kendisi biliyordu sorunlu bir ailem olduğunu, saklamadım. Kendi ailesinde de benzer şeyler yaşamışlığı vardı ama benimki kadar ağır şeyler değildi. Daha düzenli ve bağlı bir ailesi var. Babam bizi evden kovunca annem ve kardeşim 30 senenin ardından memleketteki anneannemin evine döndüler. Babamda evin eşyalarını peşlerinden gönderdi. Yeni üniversiteden mezun olmuştum daha 21 yaşında bir genç kızdım ve Bende yüksek lisans eğitimime devam etmek üzere eşimin bulunduğu şehire geldim. O zaman sevgiliydik ve kendisinden herhangi bir beklentim yoktu. Yani ona güvenerek onun bulunduğu şehire gelmedim. İş buldum hem çalıştım hem eğitimimi tamamladım. Çok zor günlerim oldu tek başına olmamdan dolayı ama asla düşmedim, kendi kendime bir hayat kurdum ve iyi kötü bir düzen oluşturdum. Bu süre zarfında babamın tabiki bana herhangi bir maddi manevi yardımı olmadı. Arayıp kızım napıyorsun bir derdin var mı diye bile sormadı. 5 parasız bir başıma geldiğim bu şehirde kendi ayaklarım üzerinde durmayı başarabildim şükür. Bende babamla çok fazla görüşmedim açıkçası. Halini hatrını sormak için aradığımda telefonu alo diyeceği yerde noldu ne var diye açardı, para isteyeceğim korkusuyla. Herkes zamanla yeni düzenine alıştı. ve babamla zaman içinde bağlarımız hepten zayıfladı.
4 sene önce eşimle evlenmeye karar verdik. Ailemin herhangi bir desteği olmayacağını zaten biliyordum. Eşimin ailesi aldı herşeyimizi burda adetleri böyle. Bende altta kalmadım. Çalışarak biriktirdiklerimle eşimin bohçasından damatlığına herşeyi tamamladım. Yatak odası takımımı da tamamladım. Kendi çeyizimi de olduğu kadarıyla yaptım ve evlendim. Bu süreçlerde malesef hep yalnızdım.
Kız isteme ve nişanım aynı gün oldu. Bir baba evim bile olmadığı için bekar evimde ağırladım eşimin ailesini. Annem ablam kardeşim ve somurtarak gelen halam dışında başka kimse yoktu yanımda. Babam istenmeye geleceğim gün bile burnumdan getirdi. Son dakikaya kadar bulunduğu şehirden gelmedi. Eşimin ailesinin eve gelmesine yarım saat kala anca yetişti. Babam yetişecek mi yetişmeyecek mi, yetişemezse ne olacak stresinden kendimi toparlayamadım bile o akşam. İstendiğim akşam misafirler gider gitmez 1 saniye bile durmadan geri döndü hiçbirşey konuşmadı. Eşimin ailesi kahvaltıya davet edecekti uzaktan geldiği için gelmişken konuşuruz diye, onu bile dinlemedi. Eşimin ailesi düğün detaylarıyla konuşacak bir muhattap bulamadılar malesef, kendi kendimize düğün yaptık diyebilirim. Eşim bu süreçte herhangi bir olumsuzluk göstermedi bana karşı.
Sonrasında düğün öncesi imam nikahım yapılacağında da babam gelmedi. Yine kimsesiz gibi ev sahibimden rica ettim imam nikahımda şahidim olması içinDüğün günü geldi çattı, babam yine yok ortada. Bekar evimden gelinliğimle çıkmadan hemen saat önce yetişi anca. Düğünde de hiçbir şeye elini sürmedi. Babasız, ailesiz gibi evlendim resmen. Düğün akşamı da düğünden hemen sonra kalmadan çekti gitti.
Evlendim Allah'ım bana bir evlat da nasip etti. Eşimle geçimimiz iyiydi. Ailesini ailem bildim. Her ailede olan sürtüşmeler dışında büyük kavgalarımız asla olmadı. Eşimin bazı huyları dışında bana kötü davranışı olmadı Allah razı olsun. Ama gelin görün ki babam kendi mutsuzluğunu bize yaşatmaya devam etmek istedi.
Bekarken bazı alkol aldığı geceler zilzurna beni arar (saat gecenin 4-5'i gibi) saçmasapan şeyler söylerdi. Telefonu kapatırdım geri. Ama her seferinde de açardım acaba kötü birşey mi oldu diyeŞimdi kendisi yalnız yaşıyor, her zamanki gibi borç içinde ve yaşı ilerlemeye başlayınca yalnızlığın verdiği hisle bizim mutluluğumuza, düzenimize de göz dikmeye başladı. Evlendikten sonra kayınpederime dert yanmış sanırım aramıyor diye. Sanırım diyorum çünkü kayınpederim açıkça söylemedi, kayınvalidemin sözlerinden ben öyle anladım.Kayınpederim birkaç kere konuşmaya çalıştı benimle. Babandır kızım ara sor halini hatrını diye. Lütfen bu konuda araya girmeye çalışmayın, bilmediğiniz bir sürü şey var dedim bir daha lafını açmadı. Bir daha sormadılar. Ben ve eşim bayramdan bayrama arıyorduk sadece.
Ama babam son zamanlarda iyice zorlamaya başlamıştı. Eşimle ben ikimizin toplam maaşı 3.500 tl ediyordu ve geçmişten süregelen kredi kartlarımız nedeniyle borçlarımıza yetişemiyorduk zaten. Evimiz kira, ben üniversitede aldığım devlet bursunun geri ödemesini yapıyorum, eşime bedelli askerlik yaptırdık ordan kalan borcumuz derken zaten belli bir sıkıntımız mevcuttu maddi olarak. Babam neredeyse son 1 yıldır arada arayıp para istemeye başladı benden. İstediği paralar benim asla karşılayamayacağım paralar. Olsa zaten kendi borclarımızı kapatırız. ama babam eşim ve benim yüksek maaşlarımız olduğunu zannediyor, benim sözüme inanmıyor, para saklıyorum gözüyle bakıyordu. Bu nedenle de sürekli arayıp para istemeye başladı. Her seferinde baba param yok benim, kendi borçlarımız var dedikçe ne borcuymuş bu, haa yok şimdi paran öyle mi gibi laflar sarfetti. Hatta bir seferinde benim ihalelere gidip geldiğimi, ihale aldığımı iş yaptığımı bile iddia etti. Yani ihale alıp iş yapıyormuşsun, ihale aldığına göre paran var ama benden saklıyorsun demeye getirdi.
Toplasanız bana 3 kuruş hayrı dokunmayan adam, yaşadığı şehirde de memlekette de herkese bana bakan yok, tek başımayım, herkes kendi hayatını kurup gitti keyiflerine bakıyorlar tarzı konuşuyormuş. herkesi kışkırtıyordu bize karşı. bize defolun gidin benim emekli maaşım var (bağkur emeklisi ve bağkur primlerini de annem ödedi) ben en kötü ihtimalle bir huzurevine yerleşir baktırırım kendime size ihtiyacım yok, size zırnık bile bırakmayacağım diye haykıran kovan adam şimdi emekli maaşının bir kısmına devlet borçlar yüzünden el koyunca kendi masraflarına da yetmeyince, yaşı da 60 lara gelince böyle yapmaya başladı.
Babam en son eşimi arayıp ondan da para isteyince eşim iyice rahatsız olmaya başlamıştı. Birkaç kere aynı durum tekrarlandı. Zaman içinde eşimle aramız bozuldu. Evimizin huzuru kaçtı. Artık psikolojik olarak eşimin telefonu çalınca acaba babam mı yine psikolojisine girdim. Derken babam en son kayınpederimi aramıştı. Ondan da para istemiş. Kayınpederim ne oluyor nedir bu iş diye eşimi arayınca 2 ay önce çok büyük bir kavga ettik. O sinirle bir sürü laf saydı eşim ailem ve benim hakkımda. Ailemin düzensizliğinden, babamın para isteğinden, rahat tavrından, insanlara kendini acındırıp bizi babalarına bakmıyor hayırsız evlat durumuna düşürdüğünden vs vs.
Düğün zamanı mevzularını açtı, meğer bir sürü şey kalmış içinde o zamanlardan. Düğün zamanı akrabaları gelen gidenler kızın ailesi niye böyle vs gibi şeyler söylemişler, herkese açıklama yapmak zorunda kalmışlar, millet laf yapmış arkamdan, düzenli bir aile disiplinim yokmuş ailemden öğrendiğim, kendisine de bunu yaşatamıyormuşum, ailesine soğuk ve mesafeli yaklaşıyormuşum bir sürü şeyler.
O an çok sinirli olduğu için yanıt vermedim ama sakinleştikten sonra benimle evlenirken onu zorlamadığımı, ailemin durumunu saklamadığımı, tüm bunları bilerek benle evlenmek istediğini hatırlattım ona. O da fazla ileri gittiğini farketti bazı saydığım şeyler için özür dilerim dedi ama babam konusunda böyle devam edemeyeceğimizi söyledi. Evet evlenirken ailenin durumunu biliyordum ama böyle bir durumla karşılacağımızı düşünmemiştim dedi. Her an baban arayıp para mı isteyecek stresiyle yaşayamayız, ya da akrabalarımızdan para ister mi onları da arar mı acaba diye düşünmek, hayal dahi etmek istemiyorum dedi. Bu şekilde kendi içimizde bir huzurumuz kalmayacak yarın ne olacak acaba diye düşünmek istemiyorum uykularım kaçıyor, etrafa rezil olmak istemiyorum diyordu. Birşey söyleyemedim
Bu tartışmanın ertesi günü babamı aradım. ama ne benim telefonumu ne yabancı bir numarayı kesinlikle açmıyor. gidip yüzünü dahi görmek istemediğim için bulunduğu şehire gitmek istemiyorum. Kendi akrabalarımızı da bıktırmış durumda ve kendi akrabalarım da sürekli beni arayıp babanıza neden bakmıyorsunuz bizden para istiyor, utanmıyor musunuz diye bilip bilmeden konuşuyorlar iyice geriliyorum.
Hani param olsa vereyim de kapansın bu mesele diyeceğim ama mümkün değil ve biliyorum ki babam bunun devamını da isteyecek sürekli. Benim babama bu şekilde bir para sağlayabilmem için kredi çekmem gerekir ki bankalar bize kredi bile vermiyor düzensiz ödemelerimizden dolayı. Kendimize bile zor yetiyoruz. Bu babamın umrunda bile değil.
Etrafımdaki insanların geneline bakıyorum, herkes bir değil ama çoğu ailede gördüğüm evlense kendi yuvasını bile kursa, anne babaları ellerini çekmiyor üzerinden evlatlarının. Çoğu zaman maddi manevi hala destek olduklarını görüyorum. Bu benim psikolojimi iyice bozdu. Kendimi defolu, değersiz hissetmeye başladım ve anne babamı değiştirme hakkım olmadığı için bunu eşime de yaşatmaya hakkım olmadığına karar verdim. Sonuçta düzenli bir ailesi var ve eşimde düzenli bir hayatı hakediyor
Bu büyük kavgamızın ardından eşimle konuşmadık bile doğru düzgün. Ailesinin de tutumu bana karşı değişti farkedebiliyordum. 2 hafta önce eşimi karşıma aldım ve ona da aynen böyle söyledim. Ben belki bunu yaşamaya mecburum ama sana bunu yaşatmaya hakkım yok dedim. Anlattım içimde ne varsa. Hiç konuşmadan dinledi beni. En son fikrimi söyledim ve boşanabileceğimizi, böylece babamın onları rahatsız etmeye hakkı kalmayacağını (akrabalık ilişkisi bittiği için) anlattım. Zaten bunu söylememi bekler gibiydi. Hiç şaşırmadı. Yada olur mu öyle şey demedi bile. düşünmek istiyorum dedi annesinin evine taşındı. Geçen hafta bir mesaj geldi eşimden, çok yıprandığını, ömrünü bu şekilde geçirmek istemediğini ve benim haklı olduğumu söyledi. Sadece tamam yazabildim ellerim titreyerek :'(
Ertesi gün avukat olan arkadaşıma durumu anlattım. Uzatmanın bir anlamı yoktu sonuçta. Avukatım Eşimi aradı ve anlaşmalı boşanma teklifinde bulundu. Eşimde kendine bir avukat ayarlamış ve dün bir araya geldik avukatlar ve biz. Yüzü çok solgundu, hiç yüzüme bakmadı. Başı sürekli yerde konuştu. Şartları konuştu avukatlar. Çocuğumuz benimle kalacak Allaha şükür, onu da kaybedersem çıldırırım sanırım :'( Belli bir nafaka belirlendi çocuk için. Babasıyla görüşeceği zamanlar bize kalsa da avukatım ilerde sıkıntı yaşanmaması için yazılı olarak bir düzenden bahsedilmesi gerektiğini söyledi. Çocuğumu babasından sakınmayı düşünmüyorum sonuçta kanlı bıçaklı nefretle ayrılmıyoruz. İkimizde yazılanları okuduk tekrar ve karşılıklı imzaladık, avukatlarımıza vekaletlerimizi verdik ve ayrıldık ordan. Ayrılırken de hiçbirşey söylemeden gitti öylece :'( Şimdi dilekçenin verilmesini ve mahkeme tarihini bekleyeceğiz.
İçim çok acıyor. Canım çok yanıyor. Tırnaklarımla emek emek kurduğum yuvamı koruyamıyorum. Eşimi hala çok seviyorum ama ona böyle bir hayat yaşatmaya hakkım yok ve o da vazgeçti zaten benden. Çok genciz daha. Yeni bir hayat kurabilir, mutlu olabilir, bu şansı alamam onun elinden. Bunu yapmak zorlamak bencillik olur :'( Onun başka bir kadınla evlenmesi düşüncesi bile içimi yakıyor. Başka bir kadının tenine dokunacabileceğini, onu da beni sevdiği gibi sevebileceğini düşündükçe kahroluyorum. Dipsiz bir kuyuya düşüyormuş gibi hissediyorum. Sanki bundan sonra hiç mutlu olamayacakmışım gibi. Beni artık kimse sevmeyecekmiş gibi hissediyorum. Yalnızlıktan çok korkuyorum, yalnız ölmekten. Hep böyle şeyler geçiyor aklımdan. Evladıma sarılıyorum. Kokusunu içime çekiyorum. Çok şükür evladım var diyorum ya o da olmasaydıAllah'ım güç ver bana, boğuluyor gibiyim. Geçicek bu günler biliyorum ama zaman durdu sanki benim için.
Uzun olduğu için özür diliyorum hepinizden, çok doluyum çok yalnızım içimi dökmek istedim sadece :'(
Allah'ım seven insanları ayırmasın birbirinden. Böyle ayrılmak çok zormuş. Şusu kötüydü zaten dayanamıyordum diyeceğim birşey de yok ki bahane bulayım. Babam umarım kına yakar artık. Rahatlamıştır boşandığım için. Kendisi mutsuzken başkaları da mutsuz olsun, huzursuz olsun diye uğraştığı için kendi ellerimle yuvamı dağıtıyorum :'( Benim telefonlarımı açmadığı için, başka telefonlardan aradığımda sesimi duyar duymaz suratıma kapattığı için akrabalara söyledim babam yüzünden boşandığımızı. Kendisine iletmişlerdir sanıyorum çoktan. Acaba bir damla vicdan azabı duymuş mudur? :'(
Başka bir kadın olmadığına emin misin?Esim 4 yil boyunca bu konuyla alakali olumsuz hicbirsey soylememisti ki. 2 ay oncesine kadar dogru durust kavga etmisligimiz bile yoktu. Bu konulari her yasadigimizda sessiz kalmayi tercih etti. Senin babandir ben araya girmek istemiyorum derdi hep. Babami toplasaniz yuzyuze 4 defa gormustur. Bunun biri kiz isteme aksami biri dugun zaten. Toplasaniz 24 saat bile gecirmediler yuzyuze.
Icinde biriktirmis bunca zaman. 2 ay önceki kavgamizda döktü herseyi birbir.
Yazınız çok çok uzun olmasına rağmen okudum. Sizin adınıza çok üzüldüm. Yani öyle bir babaya sahip olduğunuza mı yanayım yoksa sevdiğiniz adamdan ve çocuğunuzun babasından ayrılmak zorunda kaldığınıza mı ? Ama hayatta hepimizin bir sınavı ve yarım kalan bir yanı vardır. Kıyaslamamak çok zordur eminim ki ama kıyas yapmayın başka ailelerle. Kendi ellerinize kurduğunuz yuvanızı dağıtmayın bence. Değiştirin telefonlarınızı ya da engelleyin baba akraba ne varsaHanımlar Merhaba,
Başlıkta bahsettiğim gibi babam ve ailem nedeniyle eşimle ayılma kararı aldıkKendimi çok yalnız, çok çaresiz hissediyorum, çok korkuyorum :'(
Problemli bir ailem var. Annem ve babam senelerce ağır geçimsizliğin ardından resmen boşanmadan ayrıldılar. Kendimi bildim bileli problem vardı ve zaman geçtikçe başka bir boyut kazandı.Erkek kardeşimin hiperaktivite ve dikkat eksikliğinden kaynaklanan bir çok problemi anne baba olarak yönetemediler ve kardeşimin oluşturduğu problemler yüzünden de seneler sonra babam bir gün tüm sinirini boşaltıp bizi evden kovdu. Babamın böyle olmasında alkolik olmasının büyük bir payı var malesef. Hayatımın hiçbir döneminde düzenli düzgün bir ailem olmadı. Ailemden pek çok önemli şey için destek alamadım ve zamanla hep kendi başımın çaresine bakmayı öğrendim. Her zaman da dedimki ben ailemden nasıl aile olunacağını değil, nasıl aile "olunmayacağını" öğrendim. Kendi evliliğimde böyle bir hayat yaşamayacağım diye telkin ettim hep kendimi.
Eşimle 4 senedir evliyiz. Evlenmeden önce 6 senelik beraberliğimiz vardı. Kendisi biliyordu sorunlu bir ailem olduğunu, saklamadım. Kendi ailesinde de benzer şeyler yaşamışlığı vardı ama benimki kadar ağır şeyler değildi. Daha düzenli ve bağlı bir ailesi var. Babam bizi evden kovunca annem ve kardeşim 30 senenin ardından memleketteki anneannemin evine döndüler. Babamda evin eşyalarını peşlerinden gönderdi. Yeni üniversiteden mezun olmuştum daha 21 yaşında bir genç kızdım ve Bende yüksek lisans eğitimime devam etmek üzere eşimin bulunduğu şehire geldim. O zaman sevgiliydik ve kendisinden herhangi bir beklentim yoktu. Yani ona güvenerek onun bulunduğu şehire gelmedim. İş buldum hem çalıştım hem eğitimimi tamamladım. Çok zor günlerim oldu tek başına olmamdan dolayı ama asla düşmedim, kendi kendime bir hayat kurdum ve iyi kötü bir düzen oluşturdum. Bu süre zarfında babamın tabiki bana herhangi bir maddi manevi yardımı olmadı. Arayıp kızım napıyorsun bir derdin var mı diye bile sormadı. 5 parasız bir başıma geldiğim bu şehirde kendi ayaklarım üzerinde durmayı başarabildim şükür. Bende babamla çok fazla görüşmedim açıkçası. Halini hatrını sormak için aradığımda telefonu alo diyeceği yerde noldu ne var diye açardı, para isteyeceğim korkusuyla. Herkes zamanla yeni düzenine alıştı. ve babamla zaman içinde bağlarımız hepten zayıfladı.
4 sene önce eşimle evlenmeye karar verdik. Ailemin herhangi bir desteği olmayacağını zaten biliyordum. Eşimin ailesi aldı herşeyimizi burda adetleri böyle. Bende altta kalmadım. Çalışarak biriktirdiklerimle eşimin bohçasından damatlığına herşeyi tamamladım. Yatak odası takımımı da tamamladım. Kendi çeyizimi de olduğu kadarıyla yaptım ve evlendim. Bu süreçlerde malesef hep yalnızdım.
Kız isteme ve nişanım aynı gün oldu. Bir baba evim bile olmadığı için bekar evimde ağırladım eşimin ailesini. Annem ablam kardeşim ve somurtarak gelen halam dışında başka kimse yoktu yanımda. Babam istenmeye geleceğim gün bile burnumdan getirdi. Son dakikaya kadar bulunduğu şehirden gelmedi. Eşimin ailesinin eve gelmesine yarım saat kala anca yetişti. Babam yetişecek mi yetişmeyecek mi, yetişemezse ne olacak stresinden kendimi toparlayamadım bile o akşam. İstendiğim akşam misafirler gider gitmez 1 saniye bile durmadan geri döndü hiçbirşey konuşmadı. Eşimin ailesi kahvaltıya davet edecekti uzaktan geldiği için gelmişken konuşuruz diye, onu bile dinlemedi. Eşimin ailesi düğün detaylarıyla konuşacak bir muhattap bulamadılar malesef, kendi kendimize düğün yaptık diyebilirim. Eşim bu süreçte herhangi bir olumsuzluk göstermedi bana karşı.
Sonrasında düğün öncesi imam nikahım yapılacağında da babam gelmedi. Yine kimsesiz gibi ev sahibimden rica ettim imam nikahımda şahidim olması içinDüğün günü geldi çattı, babam yine yok ortada. Bekar evimden gelinliğimle çıkmadan hemen saat önce yetişi anca. Düğünde de hiçbir şeye elini sürmedi. Babasız, ailesiz gibi evlendim resmen. Düğün akşamı da düğünden hemen sonra kalmadan çekti gitti.
Evlendim Allah'ım bana bir evlat da nasip etti. Eşimle geçimimiz iyiydi. Ailesini ailem bildim. Her ailede olan sürtüşmeler dışında büyük kavgalarımız asla olmadı. Eşimin bazı huyları dışında bana kötü davranışı olmadı Allah razı olsun. Ama gelin görün ki babam kendi mutsuzluğunu bize yaşatmaya devam etmek istedi.
Bekarken bazı alkol aldığı geceler zilzurna beni arar (saat gecenin 4-5'i gibi) saçmasapan şeyler söylerdi. Telefonu kapatırdım geri. Ama her seferinde de açardım acaba kötü birşey mi oldu diyeŞimdi kendisi yalnız yaşıyor, her zamanki gibi borç içinde ve yaşı ilerlemeye başlayınca yalnızlığın verdiği hisle bizim mutluluğumuza, düzenimize de göz dikmeye başladı. Evlendikten sonra kayınpederime dert yanmış sanırım aramıyor diye. Sanırım diyorum çünkü kayınpederim açıkça söylemedi, kayınvalidemin sözlerinden ben öyle anladım.Kayınpederim birkaç kere konuşmaya çalıştı benimle. Babandır kızım ara sor halini hatrını diye. Lütfen bu konuda araya girmeye çalışmayın, bilmediğiniz bir sürü şey var dedim bir daha lafını açmadı. Bir daha sormadılar. Ben ve eşim bayramdan bayrama arıyorduk sadece.
Ama babam son zamanlarda iyice zorlamaya başlamıştı. Eşimle ben ikimizin toplam maaşı 3.500 tl ediyordu ve geçmişten süregelen kredi kartlarımız nedeniyle borçlarımıza yetişemiyorduk zaten. Evimiz kira, ben üniversitede aldığım devlet bursunun geri ödemesini yapıyorum, eşime bedelli askerlik yaptırdık ordan kalan borcumuz derken zaten belli bir sıkıntımız mevcuttu maddi olarak. Babam neredeyse son 1 yıldır arada arayıp para istemeye başladı benden. İstediği paralar benim asla karşılayamayacağım paralar. Olsa zaten kendi borclarımızı kapatırız. ama babam eşim ve benim yüksek maaşlarımız olduğunu zannediyor, benim sözüme inanmıyor, para saklıyorum gözüyle bakıyordu. Bu nedenle de sürekli arayıp para istemeye başladı. Her seferinde baba param yok benim, kendi borçlarımız var dedikçe ne borcuymuş bu, haa yok şimdi paran öyle mi gibi laflar sarfetti. Hatta bir seferinde benim ihalelere gidip geldiğimi, ihale aldığımı iş yaptığımı bile iddia etti. Yani ihale alıp iş yapıyormuşsun, ihale aldığına göre paran var ama benden saklıyorsun demeye getirdi.
Toplasanız bana 3 kuruş hayrı dokunmayan adam, yaşadığı şehirde de memlekette de herkese bana bakan yok, tek başımayım, herkes kendi hayatını kurup gitti keyiflerine bakıyorlar tarzı konuşuyormuş. herkesi kışkırtıyordu bize karşı. bize defolun gidin benim emekli maaşım var (bağkur emeklisi ve bağkur primlerini de annem ödedi) ben en kötü ihtimalle bir huzurevine yerleşir baktırırım kendime size ihtiyacım yok, size zırnık bile bırakmayacağım diye haykıran kovan adam şimdi emekli maaşının bir kısmına devlet borçlar yüzünden el koyunca kendi masraflarına da yetmeyince, yaşı da 60 lara gelince böyle yapmaya başladı.
Babam en son eşimi arayıp ondan da para isteyince eşim iyice rahatsız olmaya başlamıştı. Birkaç kere aynı durum tekrarlandı. Zaman içinde eşimle aramız bozuldu. Evimizin huzuru kaçtı. Artık psikolojik olarak eşimin telefonu çalınca acaba babam mı yine psikolojisine girdim. Derken babam en son kayınpederimi aramıştı. Ondan da para istemiş. Kayınpederim ne oluyor nedir bu iş diye eşimi arayınca 2 ay önce çok büyük bir kavga ettik. O sinirle bir sürü laf saydı eşim ailem ve benim hakkımda. Ailemin düzensizliğinden, babamın para isteğinden, rahat tavrından, insanlara kendini acındırıp bizi babalarına bakmıyor hayırsız evlat durumuna düşürdüğünden vs vs.
Düğün zamanı mevzularını açtı, meğer bir sürü şey kalmış içinde o zamanlardan. Düğün zamanı akrabaları gelen gidenler kızın ailesi niye böyle vs gibi şeyler söylemişler, herkese açıklama yapmak zorunda kalmışlar, millet laf yapmış arkamdan, düzenli bir aile disiplinim yokmuş ailemden öğrendiğim, kendisine de bunu yaşatamıyormuşum, ailesine soğuk ve mesafeli yaklaşıyormuşum bir sürü şeyler.
O an çok sinirli olduğu için yanıt vermedim ama sakinleştikten sonra benimle evlenirken onu zorlamadığımı, ailemin durumunu saklamadığımı, tüm bunları bilerek benle evlenmek istediğini hatırlattım ona. O da fazla ileri gittiğini farketti bazı saydığım şeyler için özür dilerim dedi ama babam konusunda böyle devam edemeyeceğimizi söyledi. Evet evlenirken ailenin durumunu biliyordum ama böyle bir durumla karşılacağımızı düşünmemiştim dedi. Her an baban arayıp para mı isteyecek stresiyle yaşayamayız, ya da akrabalarımızdan para ister mi onları da arar mı acaba diye düşünmek, hayal dahi etmek istemiyorum dedi. Bu şekilde kendi içimizde bir huzurumuz kalmayacak yarın ne olacak acaba diye düşünmek istemiyorum uykularım kaçıyor, etrafa rezil olmak istemiyorum diyordu. Birşey söyleyemedim
Bu tartışmanın ertesi günü babamı aradım. ama ne benim telefonumu ne yabancı bir numarayı kesinlikle açmıyor. gidip yüzünü dahi görmek istemediğim için bulunduğu şehire gitmek istemiyorum. Kendi akrabalarımızı da bıktırmış durumda ve kendi akrabalarım da sürekli beni arayıp babanıza neden bakmıyorsunuz bizden para istiyor, utanmıyor musunuz diye bilip bilmeden konuşuyorlar iyice geriliyorum.
Hani param olsa vereyim de kapansın bu mesele diyeceğim ama mümkün değil ve biliyorum ki babam bunun devamını da isteyecek sürekli. Benim babama bu şekilde bir para sağlayabilmem için kredi çekmem gerekir ki bankalar bize kredi bile vermiyor düzensiz ödemelerimizden dolayı. Kendimize bile zor yetiyoruz. Bu babamın umrunda bile değil.
Etrafımdaki insanların geneline bakıyorum, herkes bir değil ama çoğu ailede gördüğüm evlense kendi yuvasını bile kursa, anne babaları ellerini çekmiyor üzerinden evlatlarının. Çoğu zaman maddi manevi hala destek olduklarını görüyorum. Bu benim psikolojimi iyice bozdu. Kendimi defolu, değersiz hissetmeye başladım ve anne babamı değiştirme hakkım olmadığı için bunu eşime de yaşatmaya hakkım olmadığına karar verdim. Sonuçta düzenli bir ailesi var ve eşimde düzenli bir hayatı hakediyor
Bu büyük kavgamızın ardından eşimle konuşmadık bile doğru düzgün. Ailesinin de tutumu bana karşı değişti farkedebiliyordum. 2 hafta önce eşimi karşıma aldım ve ona da aynen böyle söyledim. Ben belki bunu yaşamaya mecburum ama sana bunu yaşatmaya hakkım yok dedim. Anlattım içimde ne varsa. Hiç konuşmadan dinledi beni. En son fikrimi söyledim ve boşanabileceğimizi, böylece babamın onları rahatsız etmeye hakkı kalmayacağını (akrabalık ilişkisi bittiği için) anlattım. Zaten bunu söylememi bekler gibiydi. Hiç şaşırmadı. Yada olur mu öyle şey demedi bile. düşünmek istiyorum dedi annesinin evine taşındı. Geçen hafta bir mesaj geldi eşimden, çok yıprandığını, ömrünü bu şekilde geçirmek istemediğini ve benim haklı olduğumu söyledi. Sadece tamam yazabildim ellerim titreyerek :'(
Ertesi gün avukat olan arkadaşıma durumu anlattım. Uzatmanın bir anlamı yoktu sonuçta. Avukatım Eşimi aradı ve anlaşmalı boşanma teklifinde bulundu. Eşimde kendine bir avukat ayarlamış ve dün bir araya geldik avukatlar ve biz. Yüzü çok solgundu, hiç yüzüme bakmadı. Başı sürekli yerde konuştu. Şartları konuştu avukatlar. Çocuğumuz benimle kalacak Allaha şükür, onu da kaybedersem çıldırırım sanırım :'( Belli bir nafaka belirlendi çocuk için. Babasıyla görüşeceği zamanlar bize kalsa da avukatım ilerde sıkıntı yaşanmaması için yazılı olarak bir düzenden bahsedilmesi gerektiğini söyledi. Çocuğumu babasından sakınmayı düşünmüyorum sonuçta kanlı bıçaklı nefretle ayrılmıyoruz. İkimizde yazılanları okuduk tekrar ve karşılıklı imzaladık, avukatlarımıza vekaletlerimizi verdik ve ayrıldık ordan. Ayrılırken de hiçbirşey söylemeden gitti öylece :'( Şimdi dilekçenin verilmesini ve mahkeme tarihini bekleyeceğiz.
İçim çok acıyor. Canım çok yanıyor. Tırnaklarımla emek emek kurduğum yuvamı koruyamıyorum. Eşimi hala çok seviyorum ama ona böyle bir hayat yaşatmaya hakkım yok ve o da vazgeçti zaten benden. Çok genciz daha. Yeni bir hayat kurabilir, mutlu olabilir, bu şansı alamam onun elinden. Bunu yapmak zorlamak bencillik olur :'( Onun başka bir kadınla evlenmesi düşüncesi bile içimi yakıyor. Başka bir kadının tenine dokunacabileceğini, onu da beni sevdiği gibi sevebileceğini düşündükçe kahroluyorum. Dipsiz bir kuyuya düşüyormuş gibi hissediyorum. Sanki bundan sonra hiç mutlu olamayacakmışım gibi. Beni artık kimse sevmeyecekmiş gibi hissediyorum. Yalnızlıktan çok korkuyorum, yalnız ölmekten. Hep böyle şeyler geçiyor aklımdan. Evladıma sarılıyorum. Kokusunu içime çekiyorum. Çok şükür evladım var diyorum ya o da olmasaydıAllah'ım güç ver bana, boğuluyor gibiyim. Geçicek bu günler biliyorum ama zaman durdu sanki benim için.
Uzun olduğu için özür diliyorum hepinizden, çok doluyum çok yalnızım içimi dökmek istedim sadece :'(
Allah'ım seven insanları ayırmasın birbirinden. Böyle ayrılmak çok zormuş. Şusu kötüydü zaten dayanamıyordum diyeceğim birşey de yok ki bahane bulayım. Babam umarım kına yakar artık. Rahatlamıştır boşandığım için. Kendisi mutsuzken başkaları da mutsuz olsun, huzursuz olsun diye uğraştığı için kendi ellerimle yuvamı dağıtıyorum :'( Benim telefonlarımı açmadığı için, başka telefonlardan aradığımda sesimi duyar duymaz suratıma kapattığı için akrabalara söyledim babam yüzünden boşandığımızı. Kendisine iletmişlerdir sanıyorum çoktan. Acaba bir damla vicdan azabı duymuş mudur? :'(