- 28 Şubat 2014
- 3.908
- 3.713
- Konu Sahibi blackparrot
- #301
Konu sahibini , merak ettim şuan ne yapıyor
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
SonuçHanımlar Merhaba,
Başlıkta bahsettiğim gibi babam ve ailem nedeniyle eşimle ayılma kararı aldık Kendimi çok yalnız, çok çaresiz hissediyorum, çok korkuyorum :'(
Problemli bir ailem var. Annem ve babam senelerce ağır geçimsizliğin ardından resmen boşanmadan ayrıldılar. Kendimi bildim bileli problem vardı ve zaman geçtikçe başka bir boyut kazandı.Erkek kardeşimin hiperaktivite ve dikkat eksikliğinden kaynaklanan bir çok problemi anne baba olarak yönetemediler ve kardeşimin oluşturduğu problemler yüzünden de seneler sonra babam bir gün tüm sinirini boşaltıp bizi evden kovdu. Babamın böyle olmasında alkolik olmasının büyük bir payı var malesef. Hayatımın hiçbir döneminde düzenli düzgün bir ailem olmadı. Ailemden pek çok önemli şey için destek alamadım ve zamanla hep kendi başımın çaresine bakmayı öğrendim. Her zaman da dedimki ben ailemden nasıl aile olunacağını değil, nasıl aile "olunmayacağını" öğrendim. Kendi evliliğimde böyle bir hayat yaşamayacağım diye telkin ettim hep kendimi.
Eşimle 4 senedir evliyiz. Evlenmeden önce 6 senelik beraberliğimiz vardı. Kendisi biliyordu sorunlu bir ailem olduğunu, saklamadım. Kendi ailesinde de benzer şeyler yaşamışlığı vardı ama benimki kadar ağır şeyler değildi. Daha düzenli ve bağlı bir ailesi var. Babam bizi evden kovunca annem ve kardeşim 30 senenin ardından memleketteki anneannemin evine döndüler. Babamda evin eşyalarını peşlerinden gönderdi. Yeni üniversiteden mezun olmuştum daha 21 yaşında bir genç kızdım ve Bende yüksek lisans eğitimime devam etmek üzere eşimin bulunduğu şehire geldim. O zaman sevgiliydik ve kendisinden herhangi bir beklentim yoktu. Yani ona güvenerek onun bulunduğu şehire gelmedim. İş buldum hem çalıştım hem eğitimimi tamamladım. Çok zor günlerim oldu tek başına olmamdan dolayı ama asla düşmedim, kendi kendime bir hayat kurdum ve iyi kötü bir düzen oluşturdum. Bu süre zarfında babamın tabiki bana herhangi bir maddi manevi yardımı olmadı. Arayıp kızım napıyorsun bir derdin var mı diye bile sormadı. 5 parasız bir başıma geldiğim bu şehirde kendi ayaklarım üzerinde durmayı başarabildim şükür. Bende babamla çok fazla görüşmedim açıkçası. Halini hatrını sormak için aradığımda telefonu alo diyeceği yerde noldu ne var diye açardı, para isteyeceğim korkusuyla. Herkes zamanla yeni düzenine alıştı. ve babamla zaman içinde bağlarımız hepten zayıfladı.
4 sene önce eşimle evlenmeye karar verdik. Ailemin herhangi bir desteği olmayacağını zaten biliyordum. Eşimin ailesi aldı herşeyimizi burda adetleri böyle. Bende altta kalmadım. Çalışarak biriktirdiklerimle eşimin bohçasından damatlığına herşeyi tamamladım. Yatak odası takımımı da tamamladım. Kendi çeyizimi de olduğu kadarıyla yaptım ve evlendim. Bu süreçlerde malesef hep yalnızdım.
Kız isteme ve nişanım aynı gün oldu. Bir baba evim bile olmadığı için bekar evimde ağırladım eşimin ailesini. Annem ablam kardeşim ve somurtarak gelen halam dışında başka kimse yoktu yanımda. Babam istenmeye geleceğim gün bile burnumdan getirdi. Son dakikaya kadar bulunduğu şehirden gelmedi. Eşimin ailesinin eve gelmesine yarım saat kala anca yetişti. Babam yetişecek mi yetişmeyecek mi, yetişemezse ne olacak stresinden kendimi toparlayamadım bile o akşam. İstendiğim akşam misafirler gider gitmez 1 saniye bile durmadan geri döndü hiçbirşey konuşmadı. Eşimin ailesi kahvaltıya davet edecekti uzaktan geldiği için gelmişken konuşuruz diye, onu bile dinlemedi. Eşimin ailesi düğün detaylarıyla konuşacak bir muhattap bulamadılar malesef, kendi kendimize düğün yaptık diyebilirim. Eşim bu süreçte herhangi bir olumsuzluk göstermedi bana karşı.
Sonrasında düğün öncesi imam nikahım yapılacağında da babam gelmedi. Yine kimsesiz gibi ev sahibimden rica ettim imam nikahımda şahidim olması için Düğün günü geldi çattı, babam yine yok ortada. Bekar evimden gelinliğimle çıkmadan hemen saat önce yetişi anca. Düğünde de hiçbir şeye elini sürmedi. Babasız, ailesiz gibi evlendim resmen. Düğün akşamı da düğünden hemen sonra kalmadan çekti gitti.
Evlendim Allah'ım bana bir evlat da nasip etti. Eşimle geçimimiz iyiydi. Ailesini ailem bildim. Her ailede olan sürtüşmeler dışında büyük kavgalarımız asla olmadı. Eşimin bazı huyları dışında bana kötü davranışı olmadı Allah razı olsun. Ama gelin görün ki babam kendi mutsuzluğunu bize yaşatmaya devam etmek istedi.
Bekarken bazı alkol aldığı geceler zilzurna beni arar (saat gecenin 4-5'i gibi) saçmasapan şeyler söylerdi. Telefonu kapatırdım geri. Ama her seferinde de açardım acaba kötü birşey mi oldu diye Şimdi kendisi yalnız yaşıyor, her zamanki gibi borç içinde ve yaşı ilerlemeye başlayınca yalnızlığın verdiği hisle bizim mutluluğumuza, düzenimize de göz dikmeye başladı. Evlendikten sonra kayınpederime dert yanmış sanırım aramıyor diye. Sanırım diyorum çünkü kayınpederim açıkça söylemedi, kayınvalidemin sözlerinden ben öyle anladım.Kayınpederim birkaç kere konuşmaya çalıştı benimle. Babandır kızım ara sor halini hatrını diye. Lütfen bu konuda araya girmeye çalışmayın, bilmediğiniz bir sürü şey var dedim bir daha lafını açmadı. Bir daha sormadılar. Ben ve eşim bayramdan bayrama arıyorduk sadece.
Ama babam son zamanlarda iyice zorlamaya başlamıştı. Eşimle ben ikimizin toplam maaşı 3.500 tl ediyordu ve geçmişten süregelen kredi kartlarımız nedeniyle borçlarımıza yetişemiyorduk zaten. Evimiz kira, ben üniversitede aldığım devlet bursunun geri ödemesini yapıyorum, eşime bedelli askerlik yaptırdık ordan kalan borcumuz derken zaten belli bir sıkıntımız mevcuttu maddi olarak. Babam neredeyse son 1 yıldır arada arayıp para istemeye başladı benden. İstediği paralar benim asla karşılayamayacağım paralar. Olsa zaten kendi borclarımızı kapatırız. ama babam eşim ve benim yüksek maaşlarımız olduğunu zannediyor, benim sözüme inanmıyor, para saklıyorum gözüyle bakıyordu. Bu nedenle de sürekli arayıp para istemeye başladı. Her seferinde baba param yok benim, kendi borçlarımız var dedikçe ne borcuymuş bu, haa yok şimdi paran öyle mi gibi laflar sarfetti. Hatta bir seferinde benim ihalelere gidip geldiğimi, ihale aldığımı iş yaptığımı bile iddia etti. Yani ihale alıp iş yapıyormuşsun, ihale aldığına göre paran var ama benden saklıyorsun demeye getirdi.
Toplasanız bana 3 kuruş hayrı dokunmayan adam, yaşadığı şehirde de memlekette de herkese bana bakan yok, tek başımayım, herkes kendi hayatını kurup gitti keyiflerine bakıyorlar tarzı konuşuyormuş. herkesi kışkırtıyordu bize karşı. bize defolun gidin benim emekli maaşım var (bağkur emeklisi ve bağkur primlerini de annem ödedi) ben en kötü ihtimalle bir huzurevine yerleşir baktırırım kendime size ihtiyacım yok, size zırnık bile bırakmayacağım diye haykıran kovan adam şimdi emekli maaşının bir kısmına devlet borçlar yüzünden el koyunca kendi masraflarına da yetmeyince, yaşı da 60 lara gelince böyle yapmaya başladı.
Babam en son eşimi arayıp ondan da para isteyince eşim iyice rahatsız olmaya başlamıştı. Birkaç kere aynı durum tekrarlandı. Zaman içinde eşimle aramız bozuldu. Evimizin huzuru kaçtı. Artık psikolojik olarak eşimin telefonu çalınca acaba babam mı yine psikolojisine girdim. Derken babam en son kayınpederimi aramıştı. Ondan da para istemiş. Kayınpederim ne oluyor nedir bu iş diye eşimi arayınca 2 ay önce çok büyük bir kavga ettik. O sinirle bir sürü laf saydı eşim ailem ve benim hakkımda. Ailemin düzensizliğinden, babamın para isteğinden, rahat tavrından, insanlara kendini acındırıp bizi babalarına bakmıyor hayırsız evlat durumuna düşürdüğünden vs vs.
Düğün zamanı mevzularını açtı, meğer bir sürü şey kalmış içinde o zamanlardan. Düğün zamanı akrabaları gelen gidenler kızın ailesi niye böyle vs gibi şeyler söylemişler, herkese açıklama yapmak zorunda kalmışlar, millet laf yapmış arkamdan, düzenli bir aile disiplinim yokmuş ailemden öğrendiğim, kendisine de bunu yaşatamıyormuşum, ailesine soğuk ve mesafeli yaklaşıyormuşum bir sürü şeyler.
O an çok sinirli olduğu için yanıt vermedim ama sakinleştikten sonra benimle evlenirken onu zorlamadığımı, ailemin durumunu saklamadığımı, tüm bunları bilerek benle evlenmek istediğini hatırlattım ona. O da fazla ileri gittiğini farketti bazı saydığım şeyler için özür dilerim dedi ama babam konusunda böyle devam edemeyeceğimizi söyledi. Evet evlenirken ailenin durumunu biliyordum ama böyle bir durumla karşılacağımızı düşünmemiştim dedi. Her an baban arayıp para mı isteyecek stresiyle yaşayamayız, ya da akrabalarımızdan para ister mi onları da arar mı acaba diye düşünmek, hayal dahi etmek istemiyorum dedi. Bu şekilde kendi içimizde bir huzurumuz kalmayacak yarın ne olacak acaba diye düşünmek istemiyorum uykularım kaçıyor, etrafa rezil olmak istemiyorum diyordu. Birşey söyleyemedim
Bu tartışmanın ertesi günü babamı aradım. ama ne benim telefonumu ne yabancı bir numarayı kesinlikle açmıyor. gidip yüzünü dahi görmek istemediğim için bulunduğu şehire gitmek istemiyorum. Kendi akrabalarımızı da bıktırmış durumda ve kendi akrabalarım da sürekli beni arayıp babanıza neden bakmıyorsunuz bizden para istiyor, utanmıyor musunuz diye bilip bilmeden konuşuyorlar iyice geriliyorum.
Hani param olsa vereyim de kapansın bu mesele diyeceğim ama mümkün değil ve biliyorum ki babam bunun devamını da isteyecek sürekli. Benim babama bu şekilde bir para sağlayabilmem için kredi çekmem gerekir ki bankalar bize kredi bile vermiyor düzensiz ödemelerimizden dolayı. Kendimize bile zor yetiyoruz. Bu babamın umrunda bile değil.
Etrafımdaki insanların geneline bakıyorum, herkes bir değil ama çoğu ailede gördüğüm evlense kendi yuvasını bile kursa, anne babaları ellerini çekmiyor üzerinden evlatlarının. Çoğu zaman maddi manevi hala destek olduklarını görüyorum. Bu benim psikolojimi iyice bozdu. Kendimi defolu, değersiz hissetmeye başladım ve anne babamı değiştirme hakkım olmadığı için bunu eşime de yaşatmaya hakkım olmadığına karar verdim. Sonuçta düzenli bir ailesi var ve eşimde düzenli bir hayatı hakediyor
Bu büyük kavgamızın ardından eşimle konuşmadık bile doğru düzgün. Ailesinin de tutumu bana karşı değişti farkedebiliyordum. 2 hafta önce eşimi karşıma aldım ve ona da aynen böyle söyledim. Ben belki bunu yaşamaya mecburum ama sana bunu yaşatmaya hakkım yok dedim. Anlattım içimde ne varsa. Hiç konuşmadan dinledi beni. En son fikrimi söyledim ve boşanabileceğimizi, böylece babamın onları rahatsız etmeye hakkı kalmayacağını (akrabalık ilişkisi bittiği için) anlattım. Zaten bunu söylememi bekler gibiydi. Hiç şaşırmadı. Yada olur mu öyle şey demedi bile. düşünmek istiyorum dedi annesinin evine taşındı. Geçen hafta bir mesaj geldi eşimden, çok yıprandığını, ömrünü bu şekilde geçirmek istemediğini ve benim haklı olduğumu söyledi. Sadece tamam yazabildim ellerim titreyerek :'(
Ertesi gün avukat olan arkadaşıma durumu anlattım. Uzatmanın bir anlamı yoktu sonuçta. Avukatım Eşimi aradı ve anlaşmalı boşanma teklifinde bulundu. Eşimde kendine bir avukat ayarlamış ve dün bir araya geldik avukatlar ve biz. Yüzü çok solgundu, hiç yüzüme bakmadı. Başı sürekli yerde konuştu. Şartları konuştu avukatlar. Çocuğumuz benimle kalacak Allaha şükür, onu da kaybedersem çıldırırım sanırım :'( Belli bir nafaka belirlendi çocuk için. Babasıyla görüşeceği zamanlar bize kalsa da avukatım ilerde sıkıntı yaşanmaması için yazılı olarak bir düzenden bahsedilmesi gerektiğini söyledi. Çocuğumu babasından sakınmayı düşünmüyorum sonuçta kanlı bıçaklı nefretle ayrılmıyoruz. İkimizde yazılanları okuduk tekrar ve karşılıklı imzaladık, avukatlarımıza vekaletlerimizi verdik ve ayrıldık ordan. Ayrılırken de hiçbirşey söylemeden gitti öylece :'( Şimdi dilekçenin verilmesini ve mahkeme tarihini bekleyeceğiz.
İçim çok acıyor. Canım çok yanıyor. Tırnaklarımla emek emek kurduğum yuvamı koruyamıyorum. Eşimi hala çok seviyorum ama ona böyle bir hayat yaşatmaya hakkım yok ve o da vazgeçti zaten benden. Çok genciz daha. Yeni bir hayat kurabilir, mutlu olabilir, bu şansı alamam onun elinden. Bunu yapmak zorlamak bencillik olur :'( Onun başka bir kadınla evlenmesi düşüncesi bile içimi yakıyor. Başka bir kadının tenine dokunacabileceğini, onu da beni sevdiği gibi sevebileceğini düşündükçe kahroluyorum. Dipsiz bir kuyuya düşüyormuş gibi hissediyorum. Sanki bundan sonra hiç mutlu olamayacakmışım gibi. Beni artık kimse sevmeyecekmiş gibi hissediyorum. Yalnızlıktan çok korkuyorum, yalnız ölmekten. Hep böyle şeyler geçiyor aklımdan. Evladıma sarılıyorum. Kokusunu içime çekiyorum. Çok şükür evladım var diyorum ya o da olmasaydı Allah'ım güç ver bana, boğuluyor gibiyim. Geçicek bu günler biliyorum ama zaman durdu sanki benim için.
Uzun olduğu için özür diliyorum hepinizden, çok doluyum çok yalnızım içimi dökmek istedim sadece :'(
Allah'ım seven insanları ayırmasın birbirinden. Böyle ayrılmak çok zormuş. Şusu kötüydü zaten dayanamıyordum diyeceğim birşey de yok ki bahane bulayım. Babam umarım kına yakar artık. Rahatlamıştır boşandığım için. Kendisi mutsuzken başkaları da mutsuz olsun, huzursuz olsun diye uğraştığı için kendi ellerimle yuvamı dağıtıyorum :'( Benim telefonlarımı açmadığı için, başka telefonlardan aradığımda sesimi duyar duymaz suratıma kapattığı için akrabalara söyledim babam yüzünden boşandığımızı. Kendisine iletmişlerdir sanıyorum çoktan. Acaba bir damla vicdan azabı duymuş mudur? :'(
Ahhh ahh o babanı...Hanımlar Merhaba,
Başlıkta bahsettiğim gibi babam ve ailem nedeniyle eşimle ayılma kararı aldık Kendimi çok yalnız, çok çaresiz hissediyorum, çok korkuyorum :'(
Problemli bir ailem var. Annem ve babam senelerce ağır geçimsizliğin ardından resmen boşanmadan ayrıldılar. Kendimi bildim bileli problem vardı ve zaman geçtikçe başka bir boyut kazandı.Erkek kardeşimin hiperaktivite ve dikkat eksikliğinden kaynaklanan bir çok problemi anne baba olarak yönetemediler ve kardeşimin oluşturduğu problemler yüzünden de seneler sonra babam bir gün tüm sinirini boşaltıp bizi evden kovdu. Babamın böyle olmasında alkolik olmasının büyük bir payı var malesef. Hayatımın hiçbir döneminde düzenli düzgün bir ailem olmadı. Ailemden pek çok önemli şey için destek alamadım ve zamanla hep kendi başımın çaresine bakmayı öğrendim. Her zaman da dedimki ben ailemden nasıl aile olunacağını değil, nasıl aile "olunmayacağını" öğrendim. Kendi evliliğimde böyle bir hayat yaşamayacağım diye telkin ettim hep kendimi.
Eşimle 4 senedir evliyiz. Evlenmeden önce 6 senelik beraberliğimiz vardı. Kendisi biliyordu sorunlu bir ailem olduğunu, saklamadım. Kendi ailesinde de benzer şeyler yaşamışlığı vardı ama benimki kadar ağır şeyler değildi. Daha düzenli ve bağlı bir ailesi var. Babam bizi evden kovunca annem ve kardeşim 30 senenin ardından memleketteki anneannemin evine döndüler. Babamda evin eşyalarını peşlerinden gönderdi. Yeni üniversiteden mezun olmuştum daha 21 yaşında bir genç kızdım ve Bende yüksek lisans eğitimime devam etmek üzere eşimin bulunduğu şehire geldim. O zaman sevgiliydik ve kendisinden herhangi bir beklentim yoktu. Yani ona güvenerek onun bulunduğu şehire gelmedim. İş buldum hem çalıştım hem eğitimimi tamamladım. Çok zor günlerim oldu tek başına olmamdan dolayı ama asla düşmedim, kendi kendime bir hayat kurdum ve iyi kötü bir düzen oluşturdum. Bu süre zarfında babamın tabiki bana herhangi bir maddi manevi yardımı olmadı. Arayıp kızım napıyorsun bir derdin var mı diye bile sormadı. 5 parasız bir başıma geldiğim bu şehirde kendi ayaklarım üzerinde durmayı başarabildim şükür. Bende babamla çok fazla görüşmedim açıkçası. Halini hatrını sormak için aradığımda telefonu alo diyeceği yerde noldu ne var diye açardı, para isteyeceğim korkusuyla. Herkes zamanla yeni düzenine alıştı. ve babamla zaman içinde bağlarımız hepten zayıfladı.
4 sene önce eşimle evlenmeye karar verdik. Ailemin herhangi bir desteği olmayacağını zaten biliyordum. Eşimin ailesi aldı herşeyimizi burda adetleri böyle. Bende altta kalmadım. Çalışarak biriktirdiklerimle eşimin bohçasından damatlığına herşeyi tamamladım. Yatak odası takımımı da tamamladım. Kendi çeyizimi de olduğu kadarıyla yaptım ve evlendim. Bu süreçlerde malesef hep yalnızdım.
Kız isteme ve nişanım aynı gün oldu. Bir baba evim bile olmadığı için bekar evimde ağırladım eşimin ailesini. Annem ablam kardeşim ve somurtarak gelen halam dışında başka kimse yoktu yanımda. Babam istenmeye geleceğim gün bile burnumdan getirdi. Son dakikaya kadar bulunduğu şehirden gelmedi. Eşimin ailesinin eve gelmesine yarım saat kala anca yetişti. Babam yetişecek mi yetişmeyecek mi, yetişemezse ne olacak stresinden kendimi toparlayamadım bile o akşam. İstendiğim akşam misafirler gider gitmez 1 saniye bile durmadan geri döndü hiçbirşey konuşmadı. Eşimin ailesi kahvaltıya davet edecekti uzaktan geldiği için gelmişken konuşuruz diye, onu bile dinlemedi. Eşimin ailesi düğün detaylarıyla konuşacak bir muhattap bulamadılar malesef, kendi kendimize düğün yaptık diyebilirim. Eşim bu süreçte herhangi bir olumsuzluk göstermedi bana karşı.
Sonrasında düğün öncesi imam nikahım yapılacağında da babam gelmedi. Yine kimsesiz gibi ev sahibimden rica ettim imam nikahımda şahidim olması için Düğün günü geldi çattı, babam yine yok ortada. Bekar evimden gelinliğimle çıkmadan hemen saat önce yetişi anca. Düğünde de hiçbir şeye elini sürmedi. Babasız, ailesiz gibi evlendim resmen. Düğün akşamı da düğünden hemen sonra kalmadan çekti gitti.
Evlendim Allah'ım bana bir evlat da nasip etti. Eşimle geçimimiz iyiydi. Ailesini ailem bildim. Her ailede olan sürtüşmeler dışında büyük kavgalarımız asla olmadı. Eşimin bazı huyları dışında bana kötü davranışı olmadı Allah razı olsun. Ama gelin görün ki babam kendi mutsuzluğunu bize yaşatmaya devam etmek istedi.
Bekarken bazı alkol aldığı geceler zilzurna beni arar (saat gecenin 4-5'i gibi) saçmasapan şeyler söylerdi. Telefonu kapatırdım geri. Ama her seferinde de açardım acaba kötü birşey mi oldu diye Şimdi kendisi yalnız yaşıyor, her zamanki gibi borç içinde ve yaşı ilerlemeye başlayınca yalnızlığın verdiği hisle bizim mutluluğumuza, düzenimize de göz dikmeye başladı. Evlendikten sonra kayınpederime dert yanmış sanırım aramıyor diye. Sanırım diyorum çünkü kayınpederim açıkça söylemedi, kayınvalidemin sözlerinden ben öyle anladım.Kayınpederim birkaç kere konuşmaya çalıştı benimle. Babandır kızım ara sor halini hatrını diye. Lütfen bu konuda araya girmeye çalışmayın, bilmediğiniz bir sürü şey var dedim bir daha lafını açmadı. Bir daha sormadılar. Ben ve eşim bayramdan bayrama arıyorduk sadece.
Ama babam son zamanlarda iyice zorlamaya başlamıştı. Eşimle ben ikimizin toplam maaşı 3.500 tl ediyordu ve geçmişten süregelen kredi kartlarımız nedeniyle borçlarımıza yetişemiyorduk zaten. Evimiz kira, ben üniversitede aldığım devlet bursunun geri ödemesini yapıyorum, eşime bedelli askerlik yaptırdık ordan kalan borcumuz derken zaten belli bir sıkıntımız mevcuttu maddi olarak. Babam neredeyse son 1 yıldır arada arayıp para istemeye başladı benden. İstediği paralar benim asla karşılayamayacağım paralar. Olsa zaten kendi borclarımızı kapatırız. ama babam eşim ve benim yüksek maaşlarımız olduğunu zannediyor, benim sözüme inanmıyor, para saklıyorum gözüyle bakıyordu. Bu nedenle de sürekli arayıp para istemeye başladı. Her seferinde baba param yok benim, kendi borçlarımız var dedikçe ne borcuymuş bu, haa yok şimdi paran öyle mi gibi laflar sarfetti. Hatta bir seferinde benim ihalelere gidip geldiğimi, ihale aldığımı iş yaptığımı bile iddia etti. Yani ihale alıp iş yapıyormuşsun, ihale aldığına göre paran var ama benden saklıyorsun demeye getirdi.
Toplasanız bana 3 kuruş hayrı dokunmayan adam, yaşadığı şehirde de memlekette de herkese bana bakan yok, tek başımayım, herkes kendi hayatını kurup gitti keyiflerine bakıyorlar tarzı konuşuyormuş. herkesi kışkırtıyordu bize karşı. bize defolun gidin benim emekli maaşım var (bağkur emeklisi ve bağkur primlerini de annem ödedi) ben en kötü ihtimalle bir huzurevine yerleşir baktırırım kendime size ihtiyacım yok, size zırnık bile bırakmayacağım diye haykıran kovan adam şimdi emekli maaşının bir kısmına devlet borçlar yüzünden el koyunca kendi masraflarına da yetmeyince, yaşı da 60 lara gelince böyle yapmaya başladı.
Babam en son eşimi arayıp ondan da para isteyince eşim iyice rahatsız olmaya başlamıştı. Birkaç kere aynı durum tekrarlandı. Zaman içinde eşimle aramız bozuldu. Evimizin huzuru kaçtı. Artık psikolojik olarak eşimin telefonu çalınca acaba babam mı yine psikolojisine girdim. Derken babam en son kayınpederimi aramıştı. Ondan da para istemiş. Kayınpederim ne oluyor nedir bu iş diye eşimi arayınca 2 ay önce çok büyük bir kavga ettik. O sinirle bir sürü laf saydı eşim ailem ve benim hakkımda. Ailemin düzensizliğinden, babamın para isteğinden, rahat tavrından, insanlara kendini acındırıp bizi babalarına bakmıyor hayırsız evlat durumuna düşürdüğünden vs vs.
Düğün zamanı mevzularını açtı, meğer bir sürü şey kalmış içinde o zamanlardan. Düğün zamanı akrabaları gelen gidenler kızın ailesi niye böyle vs gibi şeyler söylemişler, herkese açıklama yapmak zorunda kalmışlar, millet laf yapmış arkamdan, düzenli bir aile disiplinim yokmuş ailemden öğrendiğim, kendisine de bunu yaşatamıyormuşum, ailesine soğuk ve mesafeli yaklaşıyormuşum bir sürü şeyler.
O an çok sinirli olduğu için yanıt vermedim ama sakinleştikten sonra benimle evlenirken onu zorlamadığımı, ailemin durumunu saklamadığımı, tüm bunları bilerek benle evlenmek istediğini hatırlattım ona. O da fazla ileri gittiğini farketti bazı saydığım şeyler için özür dilerim dedi ama babam konusunda böyle devam edemeyeceğimizi söyledi. Evet evlenirken ailenin durumunu biliyordum ama böyle bir durumla karşılacağımızı düşünmemiştim dedi. Her an baban arayıp para mı isteyecek stresiyle yaşayamayız, ya da akrabalarımızdan para ister mi onları da arar mı acaba diye düşünmek, hayal dahi etmek istemiyorum dedi. Bu şekilde kendi içimizde bir huzurumuz kalmayacak yarın ne olacak acaba diye düşünmek istemiyorum uykularım kaçıyor, etrafa rezil olmak istemiyorum diyordu. Birşey söyleyemedim
Bu tartışmanın ertesi günü babamı aradım. ama ne benim telefonumu ne yabancı bir numarayı kesinlikle açmıyor. gidip yüzünü dahi görmek istemediğim için bulunduğu şehire gitmek istemiyorum. Kendi akrabalarımızı da bıktırmış durumda ve kendi akrabalarım da sürekli beni arayıp babanıza neden bakmıyorsunuz bizden para istiyor, utanmıyor musunuz diye bilip bilmeden konuşuyorlar iyice geriliyorum.
Hani param olsa vereyim de kapansın bu mesele diyeceğim ama mümkün değil ve biliyorum ki babam bunun devamını da isteyecek sürekli. Benim babama bu şekilde bir para sağlayabilmem için kredi çekmem gerekir ki bankalar bize kredi bile vermiyor düzensiz ödemelerimizden dolayı. Kendimize bile zor yetiyoruz. Bu babamın umrunda bile değil.
Etrafımdaki insanların geneline bakıyorum, herkes bir değil ama çoğu ailede gördüğüm evlense kendi yuvasını bile kursa, anne babaları ellerini çekmiyor üzerinden evlatlarının. Çoğu zaman maddi manevi hala destek olduklarını görüyorum. Bu benim psikolojimi iyice bozdu. Kendimi defolu, değersiz hissetmeye başladım ve anne babamı değiştirme hakkım olmadığı için bunu eşime de yaşatmaya hakkım olmadığına karar verdim. Sonuçta düzenli bir ailesi var ve eşimde düzenli bir hayatı hakediyor
Bu büyük kavgamızın ardından eşimle konuşmadık bile doğru düzgün. Ailesinin de tutumu bana karşı değişti farkedebiliyordum. 2 hafta önce eşimi karşıma aldım ve ona da aynen böyle söyledim. Ben belki bunu yaşamaya mecburum ama sana bunu yaşatmaya hakkım yok dedim. Anlattım içimde ne varsa. Hiç konuşmadan dinledi beni. En son fikrimi söyledim ve boşanabileceğimizi, böylece babamın onları rahatsız etmeye hakkı kalmayacağını (akrabalık ilişkisi bittiği için) anlattım. Zaten bunu söylememi bekler gibiydi. Hiç şaşırmadı. Yada olur mu öyle şey demedi bile. düşünmek istiyorum dedi annesinin evine taşındı. Geçen hafta bir mesaj geldi eşimden, çok yıprandığını, ömrünü bu şekilde geçirmek istemediğini ve benim haklı olduğumu söyledi. Sadece tamam yazabildim ellerim titreyerek :'(
Ertesi gün avukat olan arkadaşıma durumu anlattım. Uzatmanın bir anlamı yoktu sonuçta. Avukatım Eşimi aradı ve anlaşmalı boşanma teklifinde bulundu. Eşimde kendine bir avukat ayarlamış ve dün bir araya geldik avukatlar ve biz. Yüzü çok solgundu, hiç yüzüme bakmadı. Başı sürekli yerde konuştu. Şartları konuştu avukatlar. Çocuğumuz benimle kalacak Allaha şükür, onu da kaybedersem çıldırırım sanırım :'( Belli bir nafaka belirlendi çocuk için. Babasıyla görüşeceği zamanlar bize kalsa da avukatım ilerde sıkıntı yaşanmaması için yazılı olarak bir düzenden bahsedilmesi gerektiğini söyledi. Çocuğumu babasından sakınmayı düşünmüyorum sonuçta kanlı bıçaklı nefretle ayrılmıyoruz. İkimizde yazılanları okuduk tekrar ve karşılıklı imzaladık, avukatlarımıza vekaletlerimizi verdik ve ayrıldık ordan. Ayrılırken de hiçbirşey söylemeden gitti öylece :'( Şimdi dilekçenin verilmesini ve mahkeme tarihini bekleyeceğiz.
İçim çok acıyor. Canım çok yanıyor. Tırnaklarımla emek emek kurduğum yuvamı koruyamıyorum. Eşimi hala çok seviyorum ama ona böyle bir hayat yaşatmaya hakkım yok ve o da vazgeçti zaten benden. Çok genciz daha. Yeni bir hayat kurabilir, mutlu olabilir, bu şansı alamam onun elinden. Bunu yapmak zorlamak bencillik olur :'( Onun başka bir kadınla evlenmesi düşüncesi bile içimi yakıyor. Başka bir kadının tenine dokunacabileceğini, onu da beni sevdiği gibi sevebileceğini düşündükçe kahroluyorum. Dipsiz bir kuyuya düşüyormuş gibi hissediyorum. Sanki bundan sonra hiç mutlu olamayacakmışım gibi. Beni artık kimse sevmeyecekmiş gibi hissediyorum. Yalnızlıktan çok korkuyorum, yalnız ölmekten. Hep böyle şeyler geçiyor aklımdan. Evladıma sarılıyorum. Kokusunu içime çekiyorum. Çok şükür evladım var diyorum ya o da olmasaydı Allah'ım güç ver bana, boğuluyor gibiyim. Geçicek bu günler biliyorum ama zaman durdu sanki benim için.
Uzun olduğu için özür diliyorum hepinizden, çok doluyum çok yalnızım içimi dökmek istedim sadece :'(
Allah'ım seven insanları ayırmasın birbirinden. Böyle ayrılmak çok zormuş. Şusu kötüydü zaten dayanamıyordum diyeceğim birşey de yok ki bahane bulayım. Babam umarım kına yakar artık. Rahatlamıştır boşandığım için. Kendisi mutsuzken başkaları da mutsuz olsun, huzursuz olsun diye uğraştığı için kendi ellerimle yuvamı dağıtıyorum :'( Benim telefonlarımı açmadığı için, başka telefonlardan aradığımda sesimi duyar duymaz suratıma kapattığı için akrabalara söyledim babam yüzünden boşandığımızı. Kendisine iletmişlerdir sanıyorum çoktan. Acaba bir damla vicdan azabı duymuş mudur? :'(
Yazınızı şimdi okuyorum geç oldu inşallah hayatinizi düzene sokabilmissinizdir adınıza üzüldüm insan geçmişinden kacamiyor maalesef.bugun anlattığımız durum bizim de başımıza geldi esiminde babası alkolü çok çok fazla içen bı insan ve dün köyde yazlığı olan abisini aramış abisi de bugün güya bayram diye aradı ama karısı hoperlorden konuştuğunu bildiği halde eşimin babası için o sarhoş dün yine içmiş bizi ariyo gelmek için ben onu almam evime dedi bunu duyarken eşim adına o kadar üzüldüm ki işi şakaya vurdum eşim o kadar mükemmel bı insan ki babası oyle bı insan diye ondan ayrılmayı kesinlikle dusunemem babasi onlara gittiğimizde de alkol kokusu alıyorum dışardan geldiğinde ama bunu eşime yansitamam onu çok seviyorum onu boşamak günahına girmektir eşiniz umarım size yaptığı haksızlığı anlar pişman olur o büyük bı ihtimal ailesinin gazıyla böyle bişey yaptı inşallah Mart ayında yazdığınız yazı Mayıs ayında iyilestirmistir siziHanımlar Merhaba,
Başlıkta bahsettiğim gibi babam ve ailem nedeniyle eşimle ayılma kararı aldık Kendimi çok yalnız, çok çaresiz hissediyorum, çok korkuyorum :'(
Problemli bir ailem var. Annem ve babam senelerce ağır geçimsizliğin ardından resmen boşanmadan ayrıldılar. Kendimi bildim bileli problem vardı ve zaman geçtikçe başka bir boyut kazandı.Erkek kardeşimin hiperaktivite ve dikkat eksikliğinden kaynaklanan bir çok problemi anne baba olarak yönetemediler ve kardeşimin oluşturduğu problemler yüzünden de seneler sonra babam bir gün tüm sinirini boşaltıp bizi evden kovdu. Babamın böyle olmasında alkolik olmasının büyük bir payı var malesef. Hayatımın hiçbir döneminde düzenli düzgün bir ailem olmadı. Ailemden pek çok önemli şey için destek alamadım ve zamanla hep kendi başımın çaresine bakmayı öğrendim. Her zaman da dedimki ben ailemden nasıl aile olunacağını değil, nasıl aile "olunmayacağını" öğrendim. Kendi evliliğimde böyle bir hayat yaşamayacağım diye telkin ettim hep kendimi.
Eşimle 4 senedir evliyiz. Evlenmeden önce 6 senelik beraberliğimiz vardı. Kendisi biliyordu sorunlu bir ailem olduğunu, saklamadım. Kendi ailesinde de benzer şeyler yaşamışlığı vardı ama benimki kadar ağır şeyler değildi. Daha düzenli ve bağlı bir ailesi var. Babam bizi evden kovunca annem ve kardeşim 30 senenin ardından memleketteki anneannemin evine döndüler. Babamda evin eşyalarını peşlerinden gönderdi. Yeni üniversiteden mezun olmuştum daha 21 yaşında bir genç kızdım ve Bende yüksek lisans eğitimime devam etmek üzere eşimin bulunduğu şehire geldim. O zaman sevgiliydik ve kendisinden herhangi bir beklentim yoktu. Yani ona güvenerek onun bulunduğu şehire gelmedim. İş buldum hem çalıştım hem eğitimimi tamamladım. Çok zor günlerim oldu tek başına olmamdan dolayı ama asla düşmedim, kendi kendime bir hayat kurdum ve iyi kötü bir düzen oluşturdum. Bu süre zarfında babamın tabiki bana herhangi bir maddi manevi yardımı olmadı. Arayıp kızım napıyorsun bir derdin var mı diye bile sormadı. 5 parasız bir başıma geldiğim bu şehirde kendi ayaklarım üzerinde durmayı başarabildim şükür. Bende babamla çok fazla görüşmedim açıkçası. Halini hatrını sormak için aradığımda telefonu alo diyeceği yerde noldu ne var diye açardı, para isteyeceğim korkusuyla. Herkes zamanla yeni düzenine alıştı. ve babamla zaman içinde bağlarımız hepten zayıfladı.
4 sene önce eşimle evlenmeye karar verdik. Ailemin herhangi bir desteği olmayacağını zaten biliyordum. Eşimin ailesi aldı herşeyimizi burda adetleri böyle. Bende altta kalmadım. Çalışarak biriktirdiklerimle eşimin bohçasından damatlığına herşeyi tamamladım. Yatak odası takımımı da tamamladım. Kendi çeyizimi de olduğu kadarıyla yaptım ve evlendim. Bu süreçlerde malesef hep yalnızdım.
Kız isteme ve nişanım aynı gün oldu. Bir baba evim bile olmadığı için bekar evimde ağırladım eşimin ailesini. Annem ablam kardeşim ve somurtarak gelen halam dışında başka kimse yoktu yanımda. Babam istenmeye geleceğim gün bile burnumdan getirdi. Son dakikaya kadar bulunduğu şehirden gelmedi. Eşimin ailesinin eve gelmesine yarım saat kala anca yetişti. Babam yetişecek mi yetişmeyecek mi, yetişemezse ne olacak stresinden kendimi toparlayamadım bile o akşam. İstendiğim akşam misafirler gider gitmez 1 saniye bile durmadan geri döndü hiçbirşey konuşmadı. Eşimin ailesi kahvaltıya davet edecekti uzaktan geldiği için gelmişken konuşuruz diye, onu bile dinlemedi. Eşimin ailesi düğün detaylarıyla konuşacak bir muhattap bulamadılar malesef, kendi kendimize düğün yaptık diyebilirim. Eşim bu süreçte herhangi bir olumsuzluk göstermedi bana karşı.
Sonrasında düğün öncesi imam nikahım yapılacağında da babam gelmedi. Yine kimsesiz gibi ev sahibimden rica ettim imam nikahımda şahidim olması için Düğün günü geldi çattı, babam yine yok ortada. Bekar evimden gelinliğimle çıkmadan hemen saat önce yetişi anca. Düğünde de hiçbir şeye elini sürmedi. Babasız, ailesiz gibi evlendim resmen. Düğün akşamı da düğünden hemen sonra kalmadan çekti gitti.
Evlendim Allah'ım bana bir evlat da nasip etti. Eşimle geçimimiz iyiydi. Ailesini ailem bildim. Her ailede olan sürtüşmeler dışında büyük kavgalarımız asla olmadı. Eşimin bazı huyları dışında bana kötü davranışı olmadı Allah razı olsun. Ama gelin görün ki babam kendi mutsuzluğunu bize yaşatmaya devam etmek istedi.
Bekarken bazı alkol aldığı geceler zilzurna beni arar (saat gecenin 4-5'i gibi) saçmasapan şeyler söylerdi. Telefonu kapatırdım geri. Ama her seferinde de açardım acaba kötü birşey mi oldu diye Şimdi kendisi yalnız yaşıyor, her zamanki gibi borç içinde ve yaşı ilerlemeye başlayınca yalnızlığın verdiği hisle bizim mutluluğumuza, düzenimize de göz dikmeye başladı. Evlendikten sonra kayınpederime dert yanmış sanırım aramıyor diye. Sanırım diyorum çünkü kayınpederim açıkça söylemedi, kayınvalidemin sözlerinden ben öyle anladım.Kayınpederim birkaç kere konuşmaya çalıştı benimle. Babandır kızım ara sor halini hatrını diye. Lütfen bu konuda araya girmeye çalışmayın, bilmediğiniz bir sürü şey var dedim bir daha lafını açmadı. Bir daha sormadılar. Ben ve eşim bayramdan bayrama arıyorduk sadece.
Ama babam son zamanlarda iyice zorlamaya başlamıştı. Eşimle ben ikimizin toplam maaşı 3.500 tl ediyordu ve geçmişten süregelen kredi kartlarımız nedeniyle borçlarımıza yetişemiyorduk zaten. Evimiz kira, ben üniversitede aldığım devlet bursunun geri ödemesini yapıyorum, eşime bedelli askerlik yaptırdık ordan kalan borcumuz derken zaten belli bir sıkıntımız mevcuttu maddi olarak. Babam neredeyse son 1 yıldır arada arayıp para istemeye başladı benden. İstediği paralar benim asla karşılayamayacağım paralar. Olsa zaten kendi borclarımızı kapatırız. ama babam eşim ve benim yüksek maaşlarımız olduğunu zannediyor, benim sözüme inanmıyor, para saklıyorum gözüyle bakıyordu. Bu nedenle de sürekli arayıp para istemeye başladı. Her seferinde baba param yok benim, kendi borçlarımız var dedikçe ne borcuymuş bu, haa yok şimdi paran öyle mi gibi laflar sarfetti. Hatta bir seferinde benim ihalelere gidip geldiğimi, ihale aldığımı iş yaptığımı bile iddia etti. Yani ihale alıp iş yapıyormuşsun, ihale aldığına göre paran var ama benden saklıyorsun demeye getirdi.
Toplasanız bana 3 kuruş hayrı dokunmayan adam, yaşadığı şehirde de memlekette de herkese bana bakan yok, tek başımayım, herkes kendi hayatını kurup gitti keyiflerine bakıyorlar tarzı konuşuyormuş. herkesi kışkırtıyordu bize karşı. bize defolun gidin benim emekli maaşım var (bağkur emeklisi ve bağkur primlerini de annem ödedi) ben en kötü ihtimalle bir huzurevine yerleşir baktırırım kendime size ihtiyacım yok, size zırnık bile bırakmayacağım diye haykıran kovan adam şimdi emekli maaşının bir kısmına devlet borçlar yüzünden el koyunca kendi masraflarına da yetmeyince, yaşı da 60 lara gelince böyle yapmaya başladı.
Babam en son eşimi arayıp ondan da para isteyince eşim iyice rahatsız olmaya başlamıştı. Birkaç kere aynı durum tekrarlandı. Zaman içinde eşimle aramız bozuldu. Evimizin huzuru kaçtı. Artık psikolojik olarak eşimin telefonu çalınca acaba babam mı yine psikolojisine girdim. Derken babam en son kayınpederimi aramıştı. Ondan da para istemiş. Kayınpederim ne oluyor nedir bu iş diye eşimi arayınca 2 ay önce çok büyük bir kavga ettik. O sinirle bir sürü laf saydı eşim ailem ve benim hakkımda. Ailemin düzensizliğinden, babamın para isteğinden, rahat tavrından, insanlara kendini acındırıp bizi babalarına bakmıyor hayırsız evlat durumuna düşürdüğünden vs vs.
Düğün zamanı mevzularını açtı, meğer bir sürü şey kalmış içinde o zamanlardan. Düğün zamanı akrabaları gelen gidenler kızın ailesi niye böyle vs gibi şeyler söylemişler, herkese açıklama yapmak zorunda kalmışlar, millet laf yapmış arkamdan, düzenli bir aile disiplinim yokmuş ailemden öğrendiğim, kendisine de bunu yaşatamıyormuşum, ailesine soğuk ve mesafeli yaklaşıyormuşum bir sürü şeyler.
O an çok sinirli olduğu için yanıt vermedim ama sakinleştikten sonra benimle evlenirken onu zorlamadığımı, ailemin durumunu saklamadığımı, tüm bunları bilerek benle evlenmek istediğini hatırlattım ona. O da fazla ileri gittiğini farketti bazı saydığım şeyler için özür dilerim dedi ama babam konusunda böyle devam edemeyeceğimizi söyledi. Evet evlenirken ailenin durumunu biliyordum ama böyle bir durumla karşılacağımızı düşünmemiştim dedi. Her an baban arayıp para mı isteyecek stresiyle yaşayamayız, ya da akrabalarımızdan para ister mi onları da arar mı acaba diye düşünmek, hayal dahi etmek istemiyorum dedi. Bu şekilde kendi içimizde bir huzurumuz kalmayacak yarın ne olacak acaba diye düşünmek istemiyorum uykularım kaçıyor, etrafa rezil olmak istemiyorum diyordu. Birşey söyleyemedim
Bu tartışmanın ertesi günü babamı aradım. ama ne benim telefonumu ne yabancı bir numarayı kesinlikle açmıyor. gidip yüzünü dahi görmek istemediğim için bulunduğu şehire gitmek istemiyorum. Kendi akrabalarımızı da bıktırmış durumda ve kendi akrabalarım da sürekli beni arayıp babanıza neden bakmıyorsunuz bizden para istiyor, utanmıyor musunuz diye bilip bilmeden konuşuyorlar iyice geriliyorum.
Hani param olsa vereyim de kapansın bu mesele diyeceğim ama mümkün değil ve biliyorum ki babam bunun devamını da isteyecek sürekli. Benim babama bu şekilde bir para sağlayabilmem için kredi çekmem gerekir ki bankalar bize kredi bile vermiyor düzensiz ödemelerimizden dolayı. Kendimize bile zor yetiyoruz. Bu babamın umrunda bile değil.
Etrafımdaki insanların geneline bakıyorum, herkes bir değil ama çoğu ailede gördüğüm evlense kendi yuvasını bile kursa, anne babaları ellerini çekmiyor üzerinden evlatlarının. Çoğu zaman maddi manevi hala destek olduklarını görüyorum. Bu benim psikolojimi iyice bozdu. Kendimi defolu, değersiz hissetmeye başladım ve anne babamı değiştirme hakkım olmadığı için bunu eşime de yaşatmaya hakkım olmadığına karar verdim. Sonuçta düzenli bir ailesi var ve eşimde düzenli bir hayatı hakediyor
Bu büyük kavgamızın ardından eşimle konuşmadık bile doğru düzgün. Ailesinin de tutumu bana karşı değişti farkedebiliyordum. 2 hafta önce eşimi karşıma aldım ve ona da aynen böyle söyledim. Ben belki bunu yaşamaya mecburum ama sana bunu yaşatmaya hakkım yok dedim. Anlattım içimde ne varsa. Hiç konuşmadan dinledi beni. En son fikrimi söyledim ve boşanabileceğimizi, böylece babamın onları rahatsız etmeye hakkı kalmayacağını (akrabalık ilişkisi bittiği için) anlattım. Zaten bunu söylememi bekler gibiydi. Hiç şaşırmadı. Yada olur mu öyle şey demedi bile. düşünmek istiyorum dedi annesinin evine taşındı. Geçen hafta bir mesaj geldi eşimden, çok yıprandığını, ömrünü bu şekilde geçirmek istemediğini ve benim haklı olduğumu söyledi. Sadece tamam yazabildim ellerim titreyerek :'(
Ertesi gün avukat olan arkadaşıma durumu anlattım. Uzatmanın bir anlamı yoktu sonuçta. Avukatım Eşimi aradı ve anlaşmalı boşanma teklifinde bulundu. Eşimde kendine bir avukat ayarlamış ve dün bir araya geldik avukatlar ve biz. Yüzü çok solgundu, hiç yüzüme bakmadı. Başı sürekli yerde konuştu. Şartları konuştu avukatlar. Çocuğumuz benimle kalacak Allaha şükür, onu da kaybedersem çıldırırım sanırım :'( Belli bir nafaka belirlendi çocuk için. Babasıyla görüşeceği zamanlar bize kalsa da avukatım ilerde sıkıntı yaşanmaması için yazılı olarak bir düzenden bahsedilmesi gerektiğini söyledi. Çocuğumu babasından sakınmayı düşünmüyorum sonuçta kanlı bıçaklı nefretle ayrılmıyoruz. İkimizde yazılanları okuduk tekrar ve karşılıklı imzaladık, avukatlarımıza vekaletlerimizi verdik ve ayrıldık ordan. Ayrılırken de hiçbirşey söylemeden gitti öylece :'( Şimdi dilekçenin verilmesini ve mahkeme tarihini bekleyeceğiz.
İçim çok acıyor. Canım çok yanıyor. Tırnaklarımla emek emek kurduğum yuvamı koruyamıyorum. Eşimi hala çok seviyorum ama ona böyle bir hayat yaşatmaya hakkım yok ve o da vazgeçti zaten benden. Çok genciz daha. Yeni bir hayat kurabilir, mutlu olabilir, bu şansı alamam onun elinden. Bunu yapmak zorlamak bencillik olur :'( Onun başka bir kadınla evlenmesi düşüncesi bile içimi yakıyor. Başka bir kadının tenine dokunacabileceğini, onu da beni sevdiği gibi sevebileceğini düşündükçe kahroluyorum. Dipsiz bir kuyuya düşüyormuş gibi hissediyorum. Sanki bundan sonra hiç mutlu olamayacakmışım gibi. Beni artık kimse sevmeyecekmiş gibi hissediyorum. Yalnızlıktan çok korkuyorum, yalnız ölmekten. Hep böyle şeyler geçiyor aklımdan. Evladıma sarılıyorum. Kokusunu içime çekiyorum. Çok şükür evladım var diyorum ya o da olmasaydı Allah'ım güç ver bana, boğuluyor gibiyim. Geçicek bu günler biliyorum ama zaman durdu sanki benim için.
Uzun olduğu için özür diliyorum hepinizden, çok doluyum çok yalnızım içimi dökmek istedim sadece :'(
Allah'ım seven insanları ayırmasın birbirinden. Böyle ayrılmak çok zormuş. Şusu kötüydü zaten dayanamıyordum diyeceğim birşey de yok ki bahane bulayım. Babam umarım kına yakar artık. Rahatlamıştır boşandığım için. Kendisi mutsuzken başkaları da mutsuz olsun, huzursuz olsun diye uğraştığı için kendi ellerimle yuvamı dağıtıyorum :'( Benim telefonlarımı açmadığı için, başka telefonlardan aradığımda sesimi duyar duymaz suratıma kapattığı için akrabalara söyledim babam yüzünden boşandığımızı. Kendisine iletmişlerdir sanıyorum çoktan. Acaba bir damla vicdan azabı duymuş mudur? :'(
Konunu çok uzulurek okudum.hani telefon numaram olsa arayıp seni teskin edesim geldi be bacım ama biliyormusunki sen çok özverili birisin konundan anladığım kadarıyla.ve bu kadar özverili olmak hep başkalarına kayirmak en çok senin canını yakar.ve nitekim öyle de olmuş.birak millet ne düşünürse düşünsün bırak milletin kalbinin dili olmayı.sen hayatına bak.kayinvaliden kayinpederin ne düşünürse düşünsün boşver.esin dünden raziymis gibi senin dusuncelerini evetlemis hemen.keske demeseydin ne canım.uzuldumya valla.Rabbim gönlüne göre versin inşallah.temennim inşallah esin pişman olurda diz çöker önündeHanımlar Merhaba,
Başlıkta bahsettiğim gibi babam ve ailem nedeniyle eşimle ayılma kararı aldık Kendimi çok yalnız, çok çaresiz hissediyorum, çok korkuyorum :'(
Problemli bir ailem var. Annem ve babam senelerce ağır geçimsizliğin ardından resmen boşanmadan ayrıldılar. Kendimi bildim bileli problem vardı ve zaman geçtikçe başka bir boyut kazandı.Erkek kardeşimin hiperaktivite ve dikkat eksikliğinden kaynaklanan bir çok problemi anne baba olarak yönetemediler ve kardeşimin oluşturduğu problemler yüzünden de seneler sonra babam bir gün tüm sinirini boşaltıp bizi evden kovdu. Babamın böyle olmasında alkolik olmasının büyük bir payı var malesef. Hayatımın hiçbir döneminde düzenli düzgün bir ailem olmadı. Ailemden pek çok önemli şey için destek alamadım ve zamanla hep kendi başımın çaresine bakmayı öğrendim. Her zaman da dedimki ben ailemden nasıl aile olunacağını değil, nasıl aile "olunmayacağını" öğrendim. Kendi evliliğimde böyle bir hayat yaşamayacağım diye telkin ettim hep kendimi.
Eşimle 4 senedir evliyiz. Evlenmeden önce 6 senelik beraberliğimiz vardı. Kendisi biliyordu sorunlu bir ailem olduğunu, saklamadım. Kendi ailesinde de benzer şeyler yaşamışlığı vardı ama benimki kadar ağır şeyler değildi. Daha düzenli ve bağlı bir ailesi var. Babam bizi evden kovunca annem ve kardeşim 30 senenin ardından memleketteki anneannemin evine döndüler. Babamda evin eşyalarını peşlerinden gönderdi. Yeni üniversiteden mezun olmuştum daha 21 yaşında bir genç kızdım ve Bende yüksek lisans eğitimime devam etmek üzere eşimin bulunduğu şehire geldim. O zaman sevgiliydik ve kendisinden herhangi bir beklentim yoktu. Yani ona güvenerek onun bulunduğu şehire gelmedim. İş buldum hem çalıştım hem eğitimimi tamamladım. Çok zor günlerim oldu tek başına olmamdan dolayı ama asla düşmedim, kendi kendime bir hayat kurdum ve iyi kötü bir düzen oluşturdum. Bu süre zarfında babamın tabiki bana herhangi bir maddi manevi yardımı olmadı. Arayıp kızım napıyorsun bir derdin var mı diye bile sormadı. 5 parasız bir başıma geldiğim bu şehirde kendi ayaklarım üzerinde durmayı başarabildim şükür. Bende babamla çok fazla görüşmedim açıkçası. Halini hatrını sormak için aradığımda telefonu alo diyeceği yerde noldu ne var diye açardı, para isteyeceğim korkusuyla. Herkes zamanla yeni düzenine alıştı. ve babamla zaman içinde bağlarımız hepten zayıfladı.
4 sene önce eşimle evlenmeye karar verdik. Ailemin herhangi bir desteği olmayacağını zaten biliyordum. Eşimin ailesi aldı herşeyimizi burda adetleri böyle. Bende altta kalmadım. Çalışarak biriktirdiklerimle eşimin bohçasından damatlığına herşeyi tamamladım. Yatak odası takımımı da tamamladım. Kendi çeyizimi de olduğu kadarıyla yaptım ve evlendim. Bu süreçlerde malesef hep yalnızdım.
Kız isteme ve nişanım aynı gün oldu. Bir baba evim bile olmadığı için bekar evimde ağırladım eşimin ailesini. Annem ablam kardeşim ve somurtarak gelen halam dışında başka kimse yoktu yanımda. Babam istenmeye geleceğim gün bile burnumdan getirdi. Son dakikaya kadar bulunduğu şehirden gelmedi. Eşimin ailesinin eve gelmesine yarım saat kala anca yetişti. Babam yetişecek mi yetişmeyecek mi, yetişemezse ne olacak stresinden kendimi toparlayamadım bile o akşam. İstendiğim akşam misafirler gider gitmez 1 saniye bile durmadan geri döndü hiçbirşey konuşmadı. Eşimin ailesi kahvaltıya davet edecekti uzaktan geldiği için gelmişken konuşuruz diye, onu bile dinlemedi. Eşimin ailesi düğün detaylarıyla konuşacak bir muhattap bulamadılar malesef, kendi kendimize düğün yaptık diyebilirim. Eşim bu süreçte herhangi bir olumsuzluk göstermedi bana karşı.
Sonrasında düğün öncesi imam nikahım yapılacağında da babam gelmedi. Yine kimsesiz gibi ev sahibimden rica ettim imam nikahımda şahidim olması için Düğün günü geldi çattı, babam yine yok ortada. Bekar evimden gelinliğimle çıkmadan hemen saat önce yetişi anca. Düğünde de hiçbir şeye elini sürmedi. Babasız, ailesiz gibi evlendim resmen. Düğün akşamı da düğünden hemen sonra kalmadan çekti gitti.
Evlendim Allah'ım bana bir evlat da nasip etti. Eşimle geçimimiz iyiydi. Ailesini ailem bildim. Her ailede olan sürtüşmeler dışında büyük kavgalarımız asla olmadı. Eşimin bazı huyları dışında bana kötü davranışı olmadı Allah razı olsun. Ama gelin görün ki babam kendi mutsuzluğunu bize yaşatmaya devam etmek istedi.
Bekarken bazı alkol aldığı geceler zilzurna beni arar (saat gecenin 4-5'i gibi) saçmasapan şeyler söylerdi. Telefonu kapatırdım geri. Ama her seferinde de açardım acaba kötü birşey mi oldu diye Şimdi kendisi yalnız yaşıyor, her zamanki gibi borç içinde ve yaşı ilerlemeye başlayınca yalnızlığın verdiği hisle bizim mutluluğumuza, düzenimize de göz dikmeye başladı. Evlendikten sonra kayınpederime dert yanmış sanırım aramıyor diye. Sanırım diyorum çünkü kayınpederim açıkça söylemedi, kayınvalidemin sözlerinden ben öyle anladım.Kayınpederim birkaç kere konuşmaya çalıştı benimle. Babandır kızım ara sor halini hatrını diye. Lütfen bu konuda araya girmeye çalışmayın, bilmediğiniz bir sürü şey var dedim bir daha lafını açmadı. Bir daha sormadılar. Ben ve eşim bayramdan bayrama arıyorduk sadece.
Ama babam son zamanlarda iyice zorlamaya başlamıştı. Eşimle ben ikimizin toplam maaşı 3.500 tl ediyordu ve geçmişten süregelen kredi kartlarımız nedeniyle borçlarımıza yetişemiyorduk zaten. Evimiz kira, ben üniversitede aldığım devlet bursunun geri ödemesini yapıyorum, eşime bedelli askerlik yaptırdık ordan kalan borcumuz derken zaten belli bir sıkıntımız mevcuttu maddi olarak. Babam neredeyse son 1 yıldır arada arayıp para istemeye başladı benden. İstediği paralar benim asla karşılayamayacağım paralar. Olsa zaten kendi borclarımızı kapatırız. ama babam eşim ve benim yüksek maaşlarımız olduğunu zannediyor, benim sözüme inanmıyor, para saklıyorum gözüyle bakıyordu. Bu nedenle de sürekli arayıp para istemeye başladı. Her seferinde baba param yok benim, kendi borçlarımız var dedikçe ne borcuymuş bu, haa yok şimdi paran öyle mi gibi laflar sarfetti. Hatta bir seferinde benim ihalelere gidip geldiğimi, ihale aldığımı iş yaptığımı bile iddia etti. Yani ihale alıp iş yapıyormuşsun, ihale aldığına göre paran var ama benden saklıyorsun demeye getirdi.
Toplasanız bana 3 kuruş hayrı dokunmayan adam, yaşadığı şehirde de memlekette de herkese bana bakan yok, tek başımayım, herkes kendi hayatını kurup gitti keyiflerine bakıyorlar tarzı konuşuyormuş. herkesi kışkırtıyordu bize karşı. bize defolun gidin benim emekli maaşım var (bağkur emeklisi ve bağkur primlerini de annem ödedi) ben en kötü ihtimalle bir huzurevine yerleşir baktırırım kendime size ihtiyacım yok, size zırnık bile bırakmayacağım diye haykıran kovan adam şimdi emekli maaşının bir kısmına devlet borçlar yüzünden el koyunca kendi masraflarına da yetmeyince, yaşı da 60 lara gelince böyle yapmaya başladı.
Babam en son eşimi arayıp ondan da para isteyince eşim iyice rahatsız olmaya başlamıştı. Birkaç kere aynı durum tekrarlandı. Zaman içinde eşimle aramız bozuldu. Evimizin huzuru kaçtı. Artık psikolojik olarak eşimin telefonu çalınca acaba babam mı yine psikolojisine girdim. Derken babam en son kayınpederimi aramıştı. Ondan da para istemiş. Kayınpederim ne oluyor nedir bu iş diye eşimi arayınca 2 ay önce çok büyük bir kavga ettik. O sinirle bir sürü laf saydı eşim ailem ve benim hakkımda. Ailemin düzensizliğinden, babamın para isteğinden, rahat tavrından, insanlara kendini acındırıp bizi babalarına bakmıyor hayırsız evlat durumuna düşürdüğünden vs vs.
Düğün zamanı mevzularını açtı, meğer bir sürü şey kalmış içinde o zamanlardan. Düğün zamanı akrabaları gelen gidenler kızın ailesi niye böyle vs gibi şeyler söylemişler, herkese açıklama yapmak zorunda kalmışlar, millet laf yapmış arkamdan, düzenli bir aile disiplinim yokmuş ailemden öğrendiğim, kendisine de bunu yaşatamıyormuşum, ailesine soğuk ve mesafeli yaklaşıyormuşum bir sürü şeyler.
O an çok sinirli olduğu için yanıt vermedim ama sakinleştikten sonra benimle evlenirken onu zorlamadığımı, ailemin durumunu saklamadığımı, tüm bunları bilerek benle evlenmek istediğini hatırlattım ona. O da fazla ileri gittiğini farketti bazı saydığım şeyler için özür dilerim dedi ama babam konusunda böyle devam edemeyeceğimizi söyledi. Evet evlenirken ailenin durumunu biliyordum ama böyle bir durumla karşılacağımızı düşünmemiştim dedi. Her an baban arayıp para mı isteyecek stresiyle yaşayamayız, ya da akrabalarımızdan para ister mi onları da arar mı acaba diye düşünmek, hayal dahi etmek istemiyorum dedi. Bu şekilde kendi içimizde bir huzurumuz kalmayacak yarın ne olacak acaba diye düşünmek istemiyorum uykularım kaçıyor, etrafa rezil olmak istemiyorum diyordu. Birşey söyleyemedim
Bu tartışmanın ertesi günü babamı aradım. ama ne benim telefonumu ne yabancı bir numarayı kesinlikle açmıyor. gidip yüzünü dahi görmek istemediğim için bulunduğu şehire gitmek istemiyorum. Kendi akrabalarımızı da bıktırmış durumda ve kendi akrabalarım da sürekli beni arayıp babanıza neden bakmıyorsunuz bizden para istiyor, utanmıyor musunuz diye bilip bilmeden konuşuyorlar iyice geriliyorum.
Hani param olsa vereyim de kapansın bu mesele diyeceğim ama mümkün değil ve biliyorum ki babam bunun devamını da isteyecek sürekli. Benim babama bu şekilde bir para sağlayabilmem için kredi çekmem gerekir ki bankalar bize kredi bile vermiyor düzensiz ödemelerimizden dolayı. Kendimize bile zor yetiyoruz. Bu babamın umrunda bile değil.
Etrafımdaki insanların geneline bakıyorum, herkes bir değil ama çoğu ailede gördüğüm evlense kendi yuvasını bile kursa, anne babaları ellerini çekmiyor üzerinden evlatlarının. Çoğu zaman maddi manevi hala destek olduklarını görüyorum. Bu benim psikolojimi iyice bozdu. Kendimi defolu, değersiz hissetmeye başladım ve anne babamı değiştirme hakkım olmadığı için bunu eşime de yaşatmaya hakkım olmadığına karar verdim. Sonuçta düzenli bir ailesi var ve eşimde düzenli bir hayatı hakediyor
Bu büyük kavgamızın ardından eşimle konuşmadık bile doğru düzgün. Ailesinin de tutumu bana karşı değişti farkedebiliyordum. 2 hafta önce eşimi karşıma aldım ve ona da aynen böyle söyledim. Ben belki bunu yaşamaya mecburum ama sana bunu yaşatmaya hakkım yok dedim. Anlattım içimde ne varsa. Hiç konuşmadan dinledi beni. En son fikrimi söyledim ve boşanabileceğimizi, böylece babamın onları rahatsız etmeye hakkı kalmayacağını (akrabalık ilişkisi bittiği için) anlattım. Zaten bunu söylememi bekler gibiydi. Hiç şaşırmadı. Yada olur mu öyle şey demedi bile. düşünmek istiyorum dedi annesinin evine taşındı. Geçen hafta bir mesaj geldi eşimden, çok yıprandığını, ömrünü bu şekilde geçirmek istemediğini ve benim haklı olduğumu söyledi. Sadece tamam yazabildim ellerim titreyerek :'(
Ertesi gün avukat olan arkadaşıma durumu anlattım. Uzatmanın bir anlamı yoktu sonuçta. Avukatım Eşimi aradı ve anlaşmalı boşanma teklifinde bulundu. Eşimde kendine bir avukat ayarlamış ve dün bir araya geldik avukatlar ve biz. Yüzü çok solgundu, hiç yüzüme bakmadı. Başı sürekli yerde konuştu. Şartları konuştu avukatlar. Çocuğumuz benimle kalacak Allaha şükür, onu da kaybedersem çıldırırım sanırım :'( Belli bir nafaka belirlendi çocuk için. Babasıyla görüşeceği zamanlar bize kalsa da avukatım ilerde sıkıntı yaşanmaması için yazılı olarak bir düzenden bahsedilmesi gerektiğini söyledi. Çocuğumu babasından sakınmayı düşünmüyorum sonuçta kanlı bıçaklı nefretle ayrılmıyoruz. İkimizde yazılanları okuduk tekrar ve karşılıklı imzaladık, avukatlarımıza vekaletlerimizi verdik ve ayrıldık ordan. Ayrılırken de hiçbirşey söylemeden gitti öylece :'( Şimdi dilekçenin verilmesini ve mahkeme tarihini bekleyeceğiz.
İçim çok acıyor. Canım çok yanıyor. Tırnaklarımla emek emek kurduğum yuvamı koruyamıyorum. Eşimi hala çok seviyorum ama ona böyle bir hayat yaşatmaya hakkım yok ve o da vazgeçti zaten benden. Çok genciz daha. Yeni bir hayat kurabilir, mutlu olabilir, bu şansı alamam onun elinden. Bunu yapmak zorlamak bencillik olur :'( Onun başka bir kadınla evlenmesi düşüncesi bile içimi yakıyor. Başka bir kadının tenine dokunacabileceğini, onu da beni sevdiği gibi sevebileceğini düşündükçe kahroluyorum. Dipsiz bir kuyuya düşüyormuş gibi hissediyorum. Sanki bundan sonra hiç mutlu olamayacakmışım gibi. Beni artık kimse sevmeyecekmiş gibi hissediyorum. Yalnızlıktan çok korkuyorum, yalnız ölmekten. Hep böyle şeyler geçiyor aklımdan. Evladıma sarılıyorum. Kokusunu içime çekiyorum. Çok şükür evladım var diyorum ya o da olmasaydı Allah'ım güç ver bana, boğuluyor gibiyim. Geçicek bu günler biliyorum ama zaman durdu sanki benim için.
Uzun olduğu için özür diliyorum hepinizden, çok doluyum çok yalnızım içimi dökmek istedim sadece :'(
Allah'ım seven insanları ayırmasın birbirinden. Böyle ayrılmak çok zormuş. Şusu kötüydü zaten dayanamıyordum diyeceğim birşey de yok ki bahane bulayım. Babam umarım kına yakar artık. Rahatlamıştır boşandığım için. Kendisi mutsuzken başkaları da mutsuz olsun, huzursuz olsun diye uğraştığı için kendi ellerimle yuvamı dağıtıyorum :'( Benim telefonlarımı açmadığı için, başka telefonlardan aradığımda sesimi duyar duymaz suratıma kapattığı için akrabalara söyledim babam yüzünden boşandığımızı. Kendisine iletmişlerdir sanıyorum çoktan. Acaba bir damla vicdan azabı duymuş mudur? :'(