- 31 Ekim 2022
- 1.548
- 5.578
- 88
- 25
- Konu Sahibi Ceylinimdeceylinim
-
- #81
Konu sahibi bu kısmı defalarca okuyun, çevirip çevirip okuyun. Böyle bir insan için, bu kadar canınızı sıkmaya değer mi Allah aşkına? Babanız hayırlı bir baba olsaydı size bunları yaşatmazdı, sizin de " hayırlı evlat olma " gibi bir misyonunuz yok bana göre. Tavsiyem okadar büyük bir yükün altına girmeyin sakın. Böyle babanın suratına bakmam ben olsam...Bir erkek arkadaşım olduğu için babam okuldan aldı ve o günden sonra düşman gibi olduk yıllarca. Siddet, eve kapatma derken ciddi manada bozulmuştu psikolojim.
Kendi cabamla açık öğretimden liseyi bitirip kuzenlerimin eski kitapları, sahaftan aldığım ikinci el kitaplarla üniversiteyi kazandım. Bu dönem boyu azıcık bile destek görmediğim gibi daima kucumsenip şiddet gördüm.
Annenin ağzı küs mü topluyor? O da sana dediğine göre o da bu fikirde tam tersi sana destek olması gerekirken.Keşke söyleyebilsem. Bana direkt söylenmiş bir şey yok ama düşüncesini ben tahmin ediyordum anneme de söylemiş zaten.
Annem zamanında konuşsa da babamın üzerinde bir etkisi olmadı maalesef. Babam daha baskın bir insandır.
30 yaşındayım şükür ceyizimi alacak kadar birikimim var kenarda.
İşin açığını söylemek gerekirse babam annemi de bunun doğrusu olduğuna inandırmisti o zaman. Eğer okuldan almasa kocaya kacarmisim öyle demişti o zaman :) hayatımın en zor dönemiydi sanırım okul servisi görünce bile hüngür hüngür ağlardım.
Kusura bakmayın Ceylin ama ben böyle bir anne babaya karşı vicdan yapamam doğrusu.Annem evet kesinlikle tepki vermeliydi ama hiçbir zaman tepki veren bir anne olmadı ne yazık ki. Ne bu konuda ne kendi için ne de bizim için. 9 yaşında dedem beni bayıltana kadar nefessiz bırakınca bile annem sadece izlemiş asla ses çıkarmamış elinden almamış. Hayatımın hiçbir alaninda sanırım annem tarafından savunulmadim ve bunu böyle kabul ettim. Benim annem pasif bir insan, inanın annemden beklentim yok hatta onu anlıyorum bir yerde..
anlıyorum seni CeylinimKeşke söyleyebilsem. Bana direkt söylenmiş bir şey yok ama düşüncesini ben tahmin ediyordum anneme de söylemiş zaten.
Teşekkür ederim ederim ablacım, evlilik konusunu daha açmadım bizimkilere geçen seneki olaydan ötürü. Biraz zaman geçsin o zaman konuşacağım inşallah.anlıyorum seni Ceylinim
bir temiz manipule etti yıllarca kendini suçlu hissetmen normal
senin geçen sene de bir evlenme mevzuun vardı o zaman da tam nişan zamanı işi bozdun diye kızmıyor muydu aynı baba?
o yüzden kendini arındır.. kendi emeklerinle okumuşsun evlen geç
seni severim.. çok mutluluklar :)
bu arada annen ne diyor.. arkanda durmalı
Yorumlardan sonra karar verdim yakın zamanda gidip destek alacağım inşallahKusura bakmayın Ceylin ama ben böyle bir anne babaya karşı vicdan yapamam doğrusu.
Hadi babanız ki savunulacak yanı yok ya neyse, cahilin önde gideniydi anneniz neden siz okuldan alınırken, dövülürken ses çıkarmadı?
Hayatta birçok şeye insanlık halidir olabilir diyebilirim ama aldatıldığını bildiği halde susması bir yana, evladının dayak yemesine okuldan alınmasına sesini çıkarmayan kadın için ne yapsın onu da anlıyorum diyemem sizin gibi.
Benim evladımı babası bile okuldan alamaz, vuramaz hele dedesi vuracak aynı şekilde onu nefessiz bırakırım, pasifse kendine yapılan haksızlıklara pasiflik yapsın siz söz konusu olunca o evi terk etmesi gerekirdi.
Ne annenize ne babanıza hiçbir şey borçlu değilsiniz rica ediyorum uzman yardımı alıp suçluluk duygusundan kurtulun, eğer erkek arkadaşınıza karşı en ufak şüpheniz yoksa evlenin ama ailenize de 5 kuruş vermeyin.
Evet ben de aynı öyleyim dışarda ne yesem eve de söylerim evde birileri eksikken bir şey sipariş etmişsem onlar gelince tekrar sipariş ederim vs. Yakın zamanda destek alacağım inşallah.Eskiden bende böyleydim dışarda güzel bir şey yesem bile içime dert olurdu.
Terapiden sonra bu ruh halinden cikabildim herkes kendinden sorumludur.
Ebeveynlerimize bir şey borçlu değiliz aksine onlar bize borçlular.
Siz babanıza baba zamanında yazlık alsaydın giderdik şimdi diyor musunuz ?
Baba arkadaşımın babası da kızına düğünde set takmış sen ne takacaksin diyor musunuz ?
Bence bunları söylemek için geç kalmışsınız.
Hep veren evlat değil talep eden evlat olun biraz.
Ayrıca araba alacaksa da 30 yaşındaki insan kendine alır zaten baba olarak o da yardım etsin peşinat versin.
Sizi çok pasif buldum bu hislerden kurtulup ailenize biraz öfke duymanız lazım kendinize değil.
Çok doğru bir karar, anne baba olmak çocuklarımızın duygularını sömürme hakkı vermiyor bize, sizinkiler sömürme peşinde.Yorumlardan sonra karar verdim yakın zamanda gidip destek alacağım inşallah
Senin abinin kime cektigi iste simdi belli oldu .diger konulari ni hatirliyorum abin bir ara senin arabay takmisti borcum var intihar edecegim diyordu .ona karsi nasil dik durduysan simdi de babana karsi dik durmalisin .ikiside kenarina bak bezine al babasina bak oglunu al durumundalar Ceylincim.baban seni okutmak icin cabalammais bile simdi neyin parasını bekliyor .kendi evlenmeden kendi ailesine na yapmis hatta evkenmis kendi cicuguna ne yapmis .? Sen git kendi arabani yenile bosver .Herkese merhaba hanımlar, uzun zamandır içimi kemiren bir konuyu paylaşıp fikir almak istiyordum sizlerden konu uzun olabilir.
Konu aslında yıllar boyunca ailemin bana zerk ettiği bir düşünce bundan dolayı tam olarak nereden başlayacağımı bilemiyorum.
Yıllardır babam atanan, mesleğe geçen her kadına (kuzenim, uzak akraba, komşu kızı fark etmeksizin) biraz ailene bak hemen evlenme işe geçer geçmez evlenilmez ailene bir faydan olsun der dururdu. Ben 10 yaşındayken bile bu lafları duydum hep, bundan dolayı erken evlenenlere hayırsız evlat iması yapardı. Lakin erkek çocukları için bu durum asla soz konusu bile değildi abim 21-22 yaşındayken bile onu evlendirmek ister bu konuyu konuşmaktan büyük keyif alırdı. Yıllardır böyle bir ortamda büyüdüm açıkçası.
Babamdan bahsetmek gerekirse, kendimi bildim bileli çok yüksek maaşlı bir işte çalışmasına rağmen hep borç yapar borç odetirdi, çocukluğuma dair hatırladığım tek şey borçlar yüzünden evde çıkan kavgalardı. Babamın işyerinde aynı pozisyonda çalışan tüm arkadaşları evler arabalar yazlıklar alırken biz hep kirada yaşadık. Muhtemelen başka kadınlar ve kumara gitti tüm paralar. Çocukluğumdan hatırladığım en keskin anım ise arkadaşlarımda olup benim de istediğim renkli atkı bere takımıydı, çok istedim aylarca ağladım ama asla sahip olamadım o bere takımına.
Babamın işine giyimine bakan bir insan asla bizim ailemizden böyle bir yaşantı beklemezdi ama durum buydu açıkçası.
Gel zaman git zaman liseye başlayınca ise hayatım bütünüyle mahvoldu diyebilirim. Bir erkek arkadaşım olduğu için babam okuldan aldı ve o günden sonra düşman gibi olduk yıllarca. Siddet, eve kapatma derken ciddi manada bozulmuştu psikolojim.
Kendi cabamla açık öğretimden liseyi bitirip kuzenlerimin eski kitapları, sahaftan aldığım ikinci el kitaplarla üniversiteyi kazandım. Bu dönem boyu azıcık bile destek görmediğim gibi daima kucumsenip şiddet gördüm.
Daha sonra okulu bitirip ikinci bir üniversite okumaya karar verdim aynı anda da işe başladım. Ordan oraya derken yoğun bir dönemi atlattım bölümümden derece ile mezun oldum.
Bu süre boyunca ailemin borçları bitti daha normal bir hayat yaşamaya başladık maddi olarak. Dedemden kalan bir miktar para ile ev aldık o kadar .
Babam ise son 5 yıldır daha sakin, daha iyi bir baba. O zamanları telafi etmeye mi çalışıyor bilmiyorum ama bir anda değişti diyebilirim. Tabi eskisi gibi değil ama kocaman kadın olduğum halde akşam eve geç gelemem, geldiysem (en geç saat 10) surat asılır. Çok bir özgürlüğüm yok yani. Tatile gitmem, arkadaşlarımla günübirlik bile şehirden çıkmam daima soruna yol açar bundan dolayı türlü bahaneler ve yalanlara başvurum hala.
Konunun asıl önemli yerine geçiyorum, gelecek sene evlenmeyi düşünüyorum ama kendimi daima aileme karşı suçlu hissediyorum arkadaşlar. Koca meraklısı bir insan miyim acaba diye düşünüp duruyorum. Evlilik konusu gectigi zaman babam "Ceylinin bize bir yardımı olmaz daha" demiş anneme. Babam bana kredi cektirip iyi bir yerden ev almayı planlıyormuş. Kredi tutarı 600 bin lira. Bir de arabayı yenileyelim diyormuş. Arkadaşlar ben bu yükün altında eziliyorum. Kendi cabalarimla ayakta durmaya çalışıp bir şeyler yapıyorum ama bunca yükün benim sırtıma yıkılmasını istemiyorum. Ben o kadar borçla nasıl evleneyim, kendime haksızlık yapılıyormuş gibi hissediyorum
Yıllardır asla alınmayan evin, yenilenmeyen arabanın ben yeni bir hayata başlamaya çalışırken benim üstüme yıkılmasından asla memnun değilim. Babamın beklentisi bu iken ben evlensem sanki kötü bir evlatmışım gibi hissedeceğim. Bir yandan kendime kızgınım bir yandan aileme. Babam şimdi ne kadar iyi de olsa geçmişi unutamıyorum. Bizim ailecek gidemediğimiz tatillere, alamadığımız kıyafetleri elalemin kadınlarına almasına biz evde fakirlik içinde yaşarken yılda 5-6 kere tatile gitmesini asla atlatamıyorum.
Bu kadar yükün altına daha girmeden eziliyor geleceğe bakamıyorum arkadaşlar. Evlilik düşüncesi bir yandan beni mutlu ederken bir yandan kendimi kötü hissetmeme sebep oluyor. Karışık yazdiysam özür dilerim bocalayıp duruyorum arkadaşlar buraya da öyle yansımış olabilir. Teşekkür ederim.
Zaten o evi ve arabayi alsada agbisi var ,o ustune konacak .Emin olabilirsiniz ki o krediyi çekseniz istediği ev ve arabayı alsanız yine de yaranamazsiniz ve yeterli gelmez.
Yarın evlendiğinizde, evlendin diye bitti mi hala bizim kizimizsin şu faturayı da bir ödesen mi, şunu şunu da alsan mi diye yine laflar duyarsınız.
Çünkü babanız el oğluna sizin paranızı yedirmek istemez... Kendi de hak iddia eder.
Taviz tavizi doğurur.
Yarın bir gün kuracağınız evliliğe de gölge düşürmeyin. Herkesin kendi evi kendi hayatı.
Babanız şuanda da iyi bir baba degil üzgünüm. Iyi olsaydı sizin üzerinize krediler çekmeyi planlayarak mal mülk edinmeye calışmazdı. Belki çirkin bir tabir olacak ama ne yazık ki siz evlenmeden sizi yoluklamanın peşine düşmüş. Anneniz bu hikayenin neresinde duruyor tam olarak? Evlenecek kızın üzerine ne kredisi? Şimdiye kadar alamadığın malı mülkü şimdiden sonra mı almaya niyet ettin? Demiyor mu?Herkese merhaba hanımlar, uzun zamandır içimi kemiren bir konuyu paylaşıp fikir almak istiyordum sizlerden konu uzun olabilir.
Konu aslında yıllar boyunca ailemin bana zerk ettiği bir düşünce bundan dolayı tam olarak nereden başlayacağımı bilemiyorum.
Yıllardır babam atanan, mesleğe geçen her kadına (kuzenim, uzak akraba, komşu kızı fark etmeksizin) biraz ailene bak hemen evlenme işe geçer geçmez evlenilmez ailene bir faydan olsun der dururdu. Ben 10 yaşındayken bile bu lafları duydum hep, bundan dolayı erken evlenenlere hayırsız evlat iması yapardı. Lakin erkek çocukları için bu durum asla soz konusu bile değildi abim 21-22 yaşındayken bile onu evlendirmek ister bu konuyu konuşmaktan büyük keyif alırdı. Yıllardır böyle bir ortamda büyüdüm açıkçası.
Babamdan bahsetmek gerekirse, kendimi bildim bileli çok yüksek maaşlı bir işte çalışmasına rağmen hep borç yapar borç odetirdi, çocukluğuma dair hatırladığım tek şey borçlar yüzünden evde çıkan kavgalardı. Babamın işyerinde aynı pozisyonda çalışan tüm arkadaşları evler arabalar yazlıklar alırken biz hep kirada yaşadık. Muhtemelen başka kadınlar ve kumara gitti tüm paralar. Çocukluğumdan hatırladığım en keskin anım ise arkadaşlarımda olup benim de istediğim renkli atkı bere takımıydı, çok istedim aylarca ağladım ama asla sahip olamadım o bere takımına.
Babamın işine giyimine bakan bir insan asla bizim ailemizden böyle bir yaşantı beklemezdi ama durum buydu açıkçası.
Gel zaman git zaman liseye başlayınca ise hayatım bütünüyle mahvoldu diyebilirim. Bir erkek arkadaşım olduğu için babam okuldan aldı ve o günden sonra düşman gibi olduk yıllarca. Siddet, eve kapatma derken ciddi manada bozulmuştu psikolojim.
Kendi cabamla açık öğretimden liseyi bitirip kuzenlerimin eski kitapları, sahaftan aldığım ikinci el kitaplarla üniversiteyi kazandım. Bu dönem boyu azıcık bile destek görmediğim gibi daima kucumsenip şiddet gördüm.
Daha sonra okulu bitirip ikinci bir üniversite okumaya karar verdim aynı anda da işe başladım. Ordan oraya derken yoğun bir dönemi atlattım bölümümden derece ile mezun oldum.
Bu süre boyunca ailemin borçları bitti daha normal bir hayat yaşamaya başladık maddi olarak. Dedemden kalan bir miktar para ile ev aldık o kadar .
Babam ise son 5 yıldır daha sakin, daha iyi bir baba. O zamanları telafi etmeye mi çalışıyor bilmiyorum ama bir anda değişti diyebilirim. Tabi eskisi gibi değil ama kocaman kadın olduğum halde akşam eve geç gelemem, geldiysem (en geç saat 10) surat asılır. Çok bir özgürlüğüm yok yani. Tatile gitmem, arkadaşlarımla günübirlik bile şehirden çıkmam daima soruna yol açar bundan dolayı türlü bahaneler ve yalanlara başvurum hala.
Konunun asıl önemli yerine geçiyorum, gelecek sene evlenmeyi düşünüyorum ama kendimi daima aileme karşı suçlu hissediyorum arkadaşlar. Koca meraklısı bir insan miyim acaba diye düşünüp duruyorum. Evlilik konusu gectigi zaman babam "Ceylinin bize bir yardımı olmaz daha" demiş anneme. Babam bana kredi cektirip iyi bir yerden ev almayı planlıyormuş. Kredi tutarı 600 bin lira. Bir de arabayı yenileyelim diyormuş. Arkadaşlar ben bu yükün altında eziliyorum. Kendi cabalarimla ayakta durmaya çalışıp bir şeyler yapıyorum ama bunca yükün benim sırtıma yıkılmasını istemiyorum. Ben o kadar borçla nasıl evleneyim, kendime haksızlık yapılıyormuş gibi hissediyorum
Yıllardır asla alınmayan evin, yenilenmeyen arabanın ben yeni bir hayata başlamaya çalışırken benim üstüme yıkılmasından asla memnun değilim. Babamın beklentisi bu iken ben evlensem sanki kötü bir evlatmışım gibi hissedeceğim. Bir yandan kendime kızgınım bir yandan aileme. Babam şimdi ne kadar iyi de olsa geçmişi unutamıyorum. Bizim ailecek gidemediğimiz tatillere, alamadığımız kıyafetleri elalemin kadınlarına almasına biz evde fakirlik içinde yaşarken yılda 5-6 kere tatile gitmesini asla atlatamıyorum.
Bu kadar yükün altına daha girmeden eziliyor geleceğe bakamıyorum arkadaşlar. Evlilik düşüncesi bir yandan beni mutlu ederken bir yandan kendimi kötü hissetmeme sebep oluyor. Karışık yazdiysam özür dilerim bocalayıp duruyorum arkadaşlar buraya da öyle yansımış olabilir. Teşekkür ederim.
Aklıma geldi hüzünlendim, canım babamı 1 yıldır göremiyorum.İlk maaşımı aldığım gün bir borcu çıktı babamın, alacaklı adam aradı uzun uzun konuştu. Yazık babam da ezildikçe ezildi, ödeyememiş söz verdiği günde. Telefonu kapatınca ben vereyim baba dedim, alamam ilk maaşın o senin dedi. Borç olarak vereyim ne zaman istersen verirsin dedim. Olsun yine ilk maaşın deyip onu bile kabul etmemişti..
Karar verecek yaşa gelmişsin baban seni yıllarca manipüle etmiş kötü davranmış şimdi senin mutlu olma zamanın babandan dolayı olumsuz düşüncelere kapılma , baban iyi bir baba olmamış merhametsiz ve bencilmiş ,sen kendi mıtluluğuna engel olmaHerkese merhaba hanımlar, uzun zamandır içimi kemiren bir konuyu paylaşıp fikir almak istiyordum sizlerden konu uzun olabilir.
Konu aslında yıllar boyunca ailemin bana zerk ettiği bir düşünce bundan dolayı tam olarak nereden başlayacağımı bilemiyorum.
Yıllardır babam atanan, mesleğe geçen her kadına (kuzenim, uzak akraba, komşu kızı fark etmeksizin) biraz ailene bak hemen evlenme işe geçer geçmez evlenilmez ailene bir faydan olsun der dururdu. Ben 10 yaşındayken bile bu lafları duydum hep, bundan dolayı erken evlenenlere hayırsız evlat iması yapardı. Lakin erkek çocukları için bu durum asla soz konusu bile değildi abim 21-22 yaşındayken bile onu evlendirmek ister bu konuyu konuşmaktan büyük keyif alırdı. Yıllardır böyle bir ortamda büyüdüm açıkçası.
Babamdan bahsetmek gerekirse, kendimi bildim bileli çok yüksek maaşlı bir işte çalışmasına rağmen hep borç yapar borç odetirdi, çocukluğuma dair hatırladığım tek şey borçlar yüzünden evde çıkan kavgalardı. Babamın işyerinde aynı pozisyonda çalışan tüm arkadaşları evler arabalar yazlıklar alırken biz hep kirada yaşadık. Muhtemelen başka kadınlar ve kumara gitti tüm paralar. Çocukluğumdan hatırladığım en keskin anım ise arkadaşlarımda olup benim de istediğim renkli atkı bere takımıydı, çok istedim aylarca ağladım ama asla sahip olamadım o bere takımına.
Babamın işine giyimine bakan bir insan asla bizim ailemizden böyle bir yaşantı beklemezdi ama durum buydu açıkçası.
Gel zaman git zaman liseye başlayınca ise hayatım bütünüyle mahvoldu diyebilirim. Bir erkek arkadaşım olduğu için babam okuldan aldı ve o günden sonra düşman gibi olduk yıllarca. Siddet, eve kapatma derken ciddi manada bozulmuştu psikolojim.
Kendi cabamla açık öğretimden liseyi bitirip kuzenlerimin eski kitapları, sahaftan aldığım ikinci el kitaplarla üniversiteyi kazandım. Bu dönem boyu azıcık bile destek görmediğim gibi daima kucumsenip şiddet gördüm.
Daha sonra okulu bitirip ikinci bir üniversite okumaya karar verdim aynı anda da işe başladım. Ordan oraya derken yoğun bir dönemi atlattım bölümümden derece ile mezun oldum.
Bu süre boyunca ailemin borçları bitti daha normal bir hayat yaşamaya başladık maddi olarak. Dedemden kalan bir miktar para ile ev aldık o kadar .
Babam ise son 5 yıldır daha sakin, daha iyi bir baba. O zamanları telafi etmeye mi çalışıyor bilmiyorum ama bir anda değişti diyebilirim. Tabi eskisi gibi değil ama kocaman kadın olduğum halde akşam eve geç gelemem, geldiysem (en geç saat 10) surat asılır. Çok bir özgürlüğüm yok yani. Tatile gitmem, arkadaşlarımla günübirlik bile şehirden çıkmam daima soruna yol açar bundan dolayı türlü bahaneler ve yalanlara başvurum hala.
Konunun asıl önemli yerine geçiyorum, gelecek sene evlenmeyi düşünüyorum ama kendimi daima aileme karşı suçlu hissediyorum arkadaşlar. Koca meraklısı bir insan miyim acaba diye düşünüp duruyorum. Evlilik konusu gectigi zaman babam "Ceylinin bize bir yardımı olmaz daha" demiş anneme. Babam bana kredi cektirip iyi bir yerden ev almayı planlıyormuş. Kredi tutarı 600 bin lira. Bir de arabayı yenileyelim diyormuş. Arkadaşlar ben bu yükün altında eziliyorum. Kendi cabalarimla ayakta durmaya çalışıp bir şeyler yapıyorum ama bunca yükün benim sırtıma yıkılmasını istemiyorum. Ben o kadar borçla nasıl evleneyim, kendime haksızlık yapılıyormuş gibi hissediyorum
Yıllardır asla alınmayan evin, yenilenmeyen arabanın ben yeni bir hayata başlamaya çalışırken benim üstüme yıkılmasından asla memnun değilim. Babamın beklentisi bu iken ben evlensem sanki kötü bir evlatmışım gibi hissedeceğim. Bir yandan kendime kızgınım bir yandan aileme. Babam şimdi ne kadar iyi de olsa geçmişi unutamıyorum. Bizim ailecek gidemediğimiz tatillere, alamadığımız kıyafetleri elalemin kadınlarına almasına biz evde fakirlik içinde yaşarken yılda 5-6 kere tatile gitmesini asla atlatamıyorum.
Bu kadar yükün altına daha girmeden eziliyor geleceğe bakamıyorum arkadaşlar. Evlilik düşüncesi bir yandan kbeni mutlu ederken bir yandan kendimi kötü hissetmeme sebep oluyor. Karışık yazdiysam özür dilerim bocalayıp duruyorum arkadaşlar buraya da öyle yansımış olabilir. Teşekkür ederim.
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?
We use cookies and similar technologies for the following purposes:
Do you accept cookies and these technologies?