Ayet ve Hadis Paylaşım Bölümü

- "Size, Allah'ın kendisiyle günahları yok edip, dereceleri yükselteceği hayırları haber vereyim mi?" buyurdular. Ashâb:

- Evet, yâ Resûlallah! dediler. Resûl-i Ekrem:

- "Güçlükler de olsa abdesti güzelce almak, mescidlere doğru çok adım atmak, bir namazı kıldıktan sonra öteki namazı beklemek. İşte ribâtınız, işte bağlanmanız gereken budur" buyurdular.
 
"Şüphesiz namazdan en çok sevap kazanacak insanlar, uzak mesafelerden camiye yürüyerek gelenlerdir. Namazı imamla birlikte kılmak için bekleyen kimsenin sevabı, namazı tek başına kılıp sonra uyuyan kimseden daha büyüktür."
 
"Bir kimse evinde güzelce temizlenir, sonra Allah'ın farzlarından bir farzı yerine getirmek için Allah'ın evlerinden birine giderse, attığı adımlardan her biri bir günahı silip yok eder; diğer adımı da onu bir derece yükseltir.
 
"Kim sabah akşam camiye gider gelirse, her gidip gelişinde Allah Taâlâ o kimseye cennetteki ikramını hazırlar."
 
"Siz şu ayı güçlük çekmeden gördüğünüz gibi, Rabbinizi de açıkça göreceksiniz. Güneş doğmadan ve batmadan önceki namazları kaçırmamak elinizden geliyorsa, kesinlikle kaçırmayıp kılınız."
 
Peygamber Efendimize Salavat getirelim: " Allahumme salli alâ seyyidina Muhammedin ve alâ âli seyyidina Muhammed."
 
"Her birinizin her bir eklemi için günde bir sadaka vermesi gerekir. İşte bu sebeple her tesbih bir sadaka, her hamd bir sadaka, her tehlîl (lâ ilâhe illallah demek) bir sadaka, her tekbîr bir sadaka, iyiliği tavsiye etmek sadaka, kötülükten sakındırmak sadakadır. Kuşluk vakti kılınan iki rek`at namaz bunların yerini tutar."
 
* Ey iman edenler! Sabrederek ve namaz kılarak Allah’tan yardım dileyin. Şüphe yok ki, Allah[FONT=comic sans ms, sans-serif]sabredenlerle beraberdir. BAKARA / 153[/FONT]

* Kullarım, beni senden sorarlarsa, (bilsinler ki), gerçekten ben (onlara çok) yakınım. Bana dua edince,
[FONT=comic sans ms, sans-serif]dua edenin duasına cevap veririm. O hâlde, doğru yolu bulmaları için benim davetime uysunlar,[/FONT]
[FONT=comic sans ms, sans-serif]bana iman etsinler. Bakara / 186

*
Savaş, hoşunuza gitmediği hâlde, size farz kılındı. Olur ki, bir şey sizin için hayırlı iken, siz onu hoş[/FONT]
[FONT=comic sans ms, sans-serif]görmezsiniz. Yine olur ki, bir şey sizin için kötü iken, siz onu seversiniz. Allah bilir, siz bilmezsiniz. BAKARA / 216[/FONT]
 
Kime dört şey verilmişse ona dört şey daha verilmiştir.


1- Kime Allah'ı zikretme nasip edilmişse Allah da onu anar.
Çünkü Allah Kur'anda "Beni zikredin ki ben de sizi rahmetimle anayım." buyurmuştur. (Bakara suresi 152. ayet)



2- Kime dua etmek nasip edilmişse kendisine cevap verilecektir.
Çünkü Allah Kur'anda "Bana dua edin, size cevap vereyim." buyurmuştur. (Mümin suresi 60. ayet)



3- Kime verilen nimetlere şükretme nasip edilmişse fazlası verilecektir.
Çünkü Allah Kur'anda "Şükrederseniz, daha çok veririm." buyurmuştur. (İbrahim süresi 7. ayet)



4- Kime istiğfar etmek nasip edilmişse o bağışlanacak demiştir.
Çünkü Allah Kur'anda "Rabbinizden af dileyin, çünkü o çok bağışlayıcıdır." buyurmuştur. (Nuh suresi 10. ayet)
 
“Dinlerine uymadıkça yahudiler de hıristiyanlar da asla senden razı olmayacaklardır. De ki: Doğru yol, ancak Allah’ın yoludur. Sana gelen ilimden sonra onların arzularına uyacak olursan, andolsun ki, Allah’tan sana ne bir dost ne de bir yardımcı vardır.”

(Bakara, 120)
 
“De ki: Ben peygamberlerin ilki değilim. Bana ve size ne yapılacağını da bilemem. Ben sadece bana vahyedilene tâbî olurum. Ben sadece apaçık bir uyarıcıyım.”

(Ahkâf, 9)
 
Kıyâmet gününde mü’min kulun terâzisinde güzel ahlâktan daha ağır bir şey bulunmaz, Allah Teâlâ çirkin hareketler yapan, çirkin sözler söyleyen kimseden nefret eder.”

(Tirmizî, Birr, 62/2002)
 
Kıyâmet gününde mü’min kulun terâzisinde güzel ahlâktan daha ağır bir şey bulunmaz, Allah Teâlâ çirkin hareketler yapan, çirkin sözler söyleyen kimseden nefret eder.”

(Tirmizî, Birr, 62/2002)
 
Kendi kusurunu bilmen, seni başkalarının kusurunu araştırmaktan alıkoysun.[Camiü's Sağir, Hadîs No:227]
 
Gerçek şu ki, iman edenler ve Rablerine tevekkül edenler üzerinde onun (şeytanın) hiçbir zorlayıcı-gücü yoktur.
Onun zorlayıcı-gücü ancak onu veli edinenlerle, onunla O’na (Allah’a) ortak koşanlar üzerindedir.

(Nahl / 99-100)
 
Son düzenleme:
Allah-u Teâlâ şöyle buyurur: Kim Bana bir karış yaklaşırsa, Ben ona bir arşın yaklaşırım. Kim Bana bir arşın yaklaşırsa, Ben ona üç arşın miktarı yaklaşırım.

(Müslim, Zikir:22)
 
Hz. Ömer’den; Resulullah (sav) şöyle buyurdu: “Kişinin namazına, orucuna bakmayın; konuştuğunda, doğru konuşup konuşmadığına, kendisine emniyet edildiğinde, güvenilirliğini ortaya koyup koymadığına; dünya kendisine güldüğünde, takvayı elden bırakıp bırakmadığına (menfaat anındaki tavrına) bakıp öyle değerlendirin.”
(kenzul ummal)
 
X