Bir kere harekete geçebilmekte bitiyor her şey.
Dün akşam biraz iş yapıyorum sonra hop bir bakıyorum telefonu elime almışım sosyal medya...
Bırak kızım işlerini hallet diye tekrar kalkıyorum bir süre sonra. Çünkü o yapılmayan işler insanın omzuna yük oluyor, daha da ağırlaştırıyor.
Gün herkese 24 saat, bazılar neler neler sığdırıyor o bir güne. Bazıları da benim gibi işe git, eve gel, elini bile kaldıramadan ertesi güne geç modunda geçiyor.
Temiz beslenmenin de çok etkisi var bence, kötü beslenince enerjisiz oluyorum ben.
Velhasılıkelam hepsi birbirini etkiliyor. Kimse sorumluluklarımızı bizim yerimize yerine getirmeyeceğine göre, üşenip ertelemenin hiç bir anlamı yok. Bunu böyle telkin ede ede yeneceğiz inşallah.
O 24 saati 48 saat gibi yaşayacağımız günler de gelecek bence :)
verimli rutin konu başlığını takip ediyor musun bilmiyorum aslında durum biraz oyle olmalı: Sevdiğin şeyler-planlı ve dengeli yer almalı hayatında.
37 yaşımda yani bu yıl şunu öğrendim : Önemli olan kendini geliştirmek veya ateleti yenme planları değil , genellikle planlara uyamaz ve mutsuz olursun zaten.
Bu sabah kalkıp elini yüzünü yıkayıp dişlerini fırçaladın mı MUTLU OL (Sağlıklı yaçama planına uydun bile.)
Kahvaltı yaptın mı mutlu ol hele ki sağlılı bir kahvaltı mı veya çocukların da sağlıklı şeyler yesinler diye uğraştın ı havalara uç
Bugün iş yerinde konsantrasyonunu bozmadan 50 şer dakikalık setler halinde çalıştın mı? Süper
Arada esneme germe egzerszileri yaptın mı?
Temiz hava aldın mı?
.....
Sosyal ilişkileri , iş yerindeki çekmeceleri dosyaları minimal yaşam felsefesine göre düzenlemek iş hayatında da verimliliği sağlar. Çöplerden, fazlalıklardan gereksiz dosyalardan ya bir gün lazım olursa diye sakladığımız broşürlerden kurtulmak lazım. Ayy yazarken bile şu an çalışmadığım halde evde sakladığım 15 yıllık formlar geldi aklıma , henüz kitaplığımı düzenlemedim bir an önce onları da atayım da kurtulayım :)
Bir şey daha 24 saati 48 saat gibi yaşamanın iyi bişey olduğunu kim söyledi???HEr işe yetişmek her şeyini kendimiz yapmak zorunda değiliz ki biz olabileceğimizin en iyisi olmaya çalışmalıyız yoksa süper kadın diye bir şey yok. Bu da kapitalist sistemin dayatması, her şeyi al tüket, her yere koş yetiş...Hayır sakin sakin sevdiğin şeylere-sevdiklerine ve sorumluluklarına yer verdiğin bir hayat olmalı.Hayatımdan örnek vereyim: Şu sıralar minal yaşam ilgimi çekiyor, evimi yavaş yavaş düzenliyorum, çok boş zamanım olduğu için bir hobi edinmek istedim. Bunun için bir kursta gitar ve bağlama dersine yazıldım. Fiyat çok uygun olunca ard arda ikisine yazıldım. Sonra eve geldim kafam da soru işaretleri , zaten gitar var bir de bağlama mı alacağım, ben fazlalık eşyalardan kurtulmaya çalışırken bağlamayı eve pek de sokmak istemediğimi fark ettim. Ve boş zamanım var dediğim durum sabah 4 saat o da çocuklar okuldayken , bu 4 saati ard arda gitar-bağlama dersiyle geçirmek istemediğimi fark ettim, birinden vaz geçtim.
Sakin sakin dingin bir şekilde yaşamaya çalışmak lazım.Gitsin gerginlik ve atalet!