- 24 Ocak 2009
- 1.177
- 1.044
- 32
-
- Konu Sahibi Vernalagnia
- #1
erteleme ve pişmanlık tam da beni anlatıyor. Planlar programlar ama senelerdir atabildiğim bir düzgün adım yok. Ufak tefek gelişmeler var da planlarım hala uygulanmamış durumda.Merhaba kızlar.
Konu başlıkta da yazıldığı üzere çok açık: Ataleti nasıl yeneriz?
Peki nedir bu atalet. Atalet Mümin Sekman'ın tanımı ile 'Fizik biliminde "eylemsizlik hali", kişisel gelişim terminolojisinde "amaca yönelik eyleme geçmeme" demektir. Onlarca kişisel gelişim kitabı okuduğu halde, o kitaplarda anlatılanları uygulamayanların sorunu atalet içerisinde olmalarıdır. Yıllardır başarılı olmak için hayalller kuran, hedefler koyan, planlar yapan ama bir türlü ilk adımı atamayan kişilerin sorunu da atalet halinde yaşıyor olmalarıdır.'
Hep bir planlar programlar, akşam eve gidince şu işi yapacağım, bu kitabı okuyacağım veya da spora başlayacağım, bilmem neyi düzenli olarak uygulayacağım vs vs bu liste uzar gider.
Peki harekete geçmek? Yok. Teşebbüs dahi yok. Sonuç olarak yığılan işler, iradesizlik sonucu kendine kızma, hep bir erteleme ve pişmanlık...
Aranızda ataleti yenebilenler ya da atalet halinde olup farkına varmayan ve bunu aşmak isteyenler varsa paylaşımlarınızı bekliyorum :)
Ben de yarı ataletliyim fakat er ya da geç mutlaka uygulamaya geçerim
Kelimenin anlamını şimdi öğrendim. Ben de uzun zamandır bu sorunla uğraşıyorum ve büyük oranda yendiğimi düşünüyorum.
Sevmediğim çok yoğun bir işim vardı, değiştirmek için de bir çabam yoktu. Aynı zamanda yapmak istediğim, öğrenmek istediğim, bilmediğim için bana engel olan bir dolu şey. Araba kullanmak, hızlı klavye, bisiklet, dil sınavı vb. Saatlerce oturup yine de hep ertelerdim hepsini.
İlk işim yeterli para biriktirdiğimi düşündüğüm anda işimi bırakmak oldu. İstediğim gibi aylak aylak gezdim, oturdum, film izledim. Bir süre sonra zaten her şeye doyunca, ve zamana sahip olunca daha sağlıklı düşünebiliyorsunuz. Sonrasında plan yapıp her şeyi sıraya koydum. Aynı anda hepsini yapıp gözümü korkutmak yerine adım adım başladım.
. İlk bir ay araba kullanmayı öğredim pratik yaptım bol bol.
. 3 aydır dil sınavına hazırlanıyorum, çok iyi gidiyor.
. Her akşam bir saat kişisel gelişim kitabımı okuyup, uygulamaya çalışıyorum.
.Haftada bir film.
.Yeni işim belli oldu bile.
.Haftasonları bisiklet sürüyorum.
Darısı tüm isteyip adım atamayanların başına. İşin aslı kendinize aylak aylak oturacak, kendinizi dinleyecek, tanıyacak zamanı tanıyın. Nerede, ve ne iş yapmak istediğinize karar verin ve amacınıza odaklanın.
erteleme ve pişmanlık tam da beni anlatıyor. Planlar programlar ama senelerdir atabildiğim bir düzgün adım yok. Ufak tefek gelişmeler var da planlarım hala uygulanmamış durumda.
Bu mesajı Eylül ayında yazdığıma inanamıyorum daha bir kaç gün önce yazmışım gibi hissettimerteleme ve pişmanlık tam da beni anlatıyor. Planlar programlar ama senelerdir atabildiğim bir düzgün adım yok. Ufak tefek gelişmeler var da planlarım hala uygulanmamış durumda.
Yenebilen var mi taktik alalim
Bu mesajı Eylül ayında yazdığıma inanamıyorum daha bir kaç gün önce yazmışım gibi hissettim
Şöyle ki, zaman illa ki geçiyor. Bir bakmışız haftanın sonu, ayın sonu, yılın sonu geliveriyor. Fakat biz bu süreci değerlendiremiyoruz. Hep emek harcamadan hemencecik sonucu görmek istiyoruz ancak bu da mümkün değil maalesef.
Yarın, öbür gün, birazdan, pazartesi, cumartesi vs vs demeden hemen şu an harekete geçmeli! :)
Gecenlerde burada bir soz gordum "bundan bir yil sonra bugun baslamayi dileyeceksin " boyle diledigim kac yil gecti saymadimBu mesajı Eylül ayında yazdığıma inanamıyorum daha bir kaç gün önce yazmışım gibi hissettim
Yani yendim diyemem ama geçen gün bir aydınlanma yaşadım onu anlatayım.
İşten geldikten sonra klasik yemek hazırlama yeme faslı derken biraz dinlenip harekete geçtim. Bi iki küçük işi hallettim, sonrasında kişisel bakımımla alakalı bir şeyler yaptım, ardından 40 dk spor yaptım. En son 1 saat kendime aylak vakit tanıdım ve sonrasında da yattım uyudum vicdanım acayip rahatdı.
Normal şartlarda bu senaryo şöyle olurdu yemek faslından sonra telefon elimde televizyon karşısında sıkıla sıkıla birilerinin paylaştıklarına bakmak... Yani vakit yok, yetişemiyorum, hiçbir şey yapamıyorum naralarımız net yalan. Harekete geçmiyoruz. Miskin miskin oturunca kendiliğinden olmuyor hiçbir şey. Azıcık bir zorlayıp harekete geçersek bir süre sonra kendiliğinden olurmuş gibime geliyor :)
telefon ve tv olmasa herşey daha süper olacak aslında
ama bize kimse zorla tv izletmiyor, teli de kenara bırakmak bizim elimizde
bir şeyler yapmaya başlayınca insan daha rahat oluyor ve yaptıkça yapası geliyor
konuyu takipteyim.
gerçekten de vakit yok olayı yalan. ben bu ara sosyal medyadan uzaklaştım mesela artık akşamları diş fırçalamak zor gelmiyor ve mutfağı her gün biraz daha bal dök yala halde bırakıp öyle yatıyorum. biraz daha uzaklaşırsam teknolojiden daha neler neler yaparım acaba . haklısınız neredeyse bir sonra ki eylül e ulaşmak üzereyiz.Yani yendim diyemem ama geçen gün bir aydınlanma yaşadım onu anlatayım.
İşten geldikten sonra klasik yemek hazırlama yeme faslı derken biraz dinlenip harekete geçtim. Bi iki küçük işi hallettim, sonrasında kişisel bakımımla alakalı bir şeyler yaptım, ardından 40 dk spor yaptım. En son 1 saat kendime aylak vakit tanıdım ve sonrasında da yattım uyudum vicdanım acayip rahatdı.
Normal şartlarda bu senaryo şöyle olurdu yemek faslından sonra telefon elimde televizyon karşısında sıkıla sıkıla birilerinin paylaştıklarına bakmak... Yani vakit yok, yetişemiyorum, hiçbir şey yapamıyorum naralarımız net yalan. Harekete geçmiyoruz. Miskin miskin oturunca kendiliğinden olmuyor hiçbir şey. Azıcık bir zorlayıp harekete geçersek bir süre sonra kendiliğinden olurmuş gibime geliyor :)
:) Ben de mesajınıza bu yanıtı vermişim :
Nitekim geçmiş de zaman, neredeyse bir dahaki eylül geliyor :)
söz güzelmiş tam olarak da beni anlatıyorGecenlerde burada bir soz gordum "bundan bir yil sonra bugun baslamayi dileyeceksin " boyle diledigim kac yil gecti saymadim
Aynen ya resmen yapmayinca beynimize iskence yapiyoruz.Yaptigimda rahatim ertelemeyecegim bundan sonra bakalim
gerçekten de vakit yok olayı yalan. ben bu ara sosyal medyadan uzaklaştım mesela artık akşamları diş fırçalamak zor gelmiyor ve mutfağı her gün biraz daha bal dök yala halde bırakıp öyle yatıyorum. biraz daha uzaklaşırsam teknolojiden daha neler neler yaparım acaba . haklısınız neredeyse bir sonra ki eylül e ulaşmak üzereyiz.
söz güzelmiş tam olarak da beni anlatıyor
Bu sabah kahvaltıdan sonra fırının saatini 50 dakikaya kurdum ve mutfağı toplamaya hiç de istemeyrek başladım. (Normalde çayımı elime alır televizyon karşısına geçer saçma dizileri zaplar, hafta içi haberlerininin tekrarı olan haftasonu haberlerinde takılır kalırdım) 50 dakikada sadece mutfak değil diğer odaların dağınıklığını, çocukların yatağını ve kendi yatağımı topladım baktım zaman var bir kap da ocağa yemek koydum:) Saat çaldı ohhh miss çayımı içtim.
Sabah kalkınca da 'üretmeden tüketme' mantığı beni mutlu ettiği için önce gece yıkanmış olan bulaşıkları makinadan çıkartıp yerleştirdim, ardından kahvaltı...