- 5 Temmuz 2015
- 98
- 23
- 30
- Konu Sahibi gozlerhepgulsun
- #1
Merhabalar herkese. Sevgilimle 4 yıldır tanışıyoruz. İlk iki yıl arkadaştık. En başından beri beni seviyordu bense tanıdıkça aşık oldum. Bana hem arkadaş hem sevgili oldu. Hayatı öğretti. Bir erkeğe güvenebilmek çok güzel bir duygu.
Harika giden, ciddi düşünülen ve 21 ayı geride bırakmış bir ilişki, karşılıklı sevmenin güzelliği, hayatımda olduğu için şükrettiğim bi erkek, birlikte kurulan evlilik hayalleri... Bunlar o kadar güzel ki; bir de olumsuzlukları sayacak olursam her gün her saat mesajlaşma, tartışmalarda sabır gösterme eylemi, hayatta karşımıza çıkan sıkıntılar, kıskançlıklar vs. Sevgilim ilk zamanlar çok yumuşak davranırdı, ilgiliydi, üzerime titrerdi, çocuk gibi neşeliydi. Sanki en çok seven taraf oymuş gibi. Bir buçuk yıl sonra yavaş yavaş sinirli, kolay tahammül edemeyen, ilgisi azalmış, eski neşesi kalmamış ama yine de " artık beni sevmiyor mu acaba " dedirtmeyen bir insana dönüştü. Çünkü sevildiğimi eskisi kadar çok olmasa da görüyordum. Fakat en çok seven taraf benmişim gibi hissediyordum artık.
Son zamanlarda hayatında çok fazla olumsuzluklar oldu. Destek olmaya çalışsam da köstek oluyormuşum gibi davrandı. Üzüldüm, sabrettim, bir de ilişkimiz yıpranmasın dedim sustum. O da susmamı, beni kaybetmek istemediğini ve kendi haline bırakmamı istiyordu.En son büyük bir tartışma yaşadık mesajda. Kendimi savunmak için karşılık verdim. Karşılık vermek onun için ayrılma sebebi bile olabilirdi. Ama yapmadı, o gece ilişkimiz kopmak üzere gibi davrandık birbirimize. Çok üzgündüm, onu kaybetmek ailemi kaybetmek gibi. Birkaç gün kendi haline bırakacağımı, kendini iyi hissettiğinde yazmasını söyledim. Uzun sürebilir dedi ama beklerim dedim. İki gün hiç konuşmadık. İlk defa bu kadar uzun iletişimsiz kalmıştık ve dayanamayıp ben yazdım. Bu güçsüz halim onu rahatsız etti. Güçlü olmamı ister her zaman.
İki günün sonunda hala tartışmanın soğukluğu vardı. Beni seven insan yok olmuş, zorla konuşuyor gibiydi. Sonra anladım neden bu ruh halinde olduğunu. Ayrılmak, beni kaybetmek istemiyor, ama yalnız olmak, kafasını toplamak istiyor. Hiç ayrılık yaşamadığımız için bu durumun bizi nasıl etkileyeceğini düşünmüş hep. Beni düşünmüş ne yapar bensiz diye. İki günün sonunda bütün içini döktü bana.
Ona anlayış gösterip bekleyeceğimi, iyi olmasını istediğimi söyledim. Aklın bende kalmasın sen kendini topla, iyi olana kadar uğraş ben senin yolundan şaşmam dedim. Söylediklerim onu çok mutlu etti, döneceğine söz verdi. Beni ailesinin karşısına çıkaracağını söyledi. Her şey daha güzel olacakmış, bu ikimize de iyi gelecekmiş. İçim yana yana onsuzluğu kabul ettim ikimiz için.
Çok duygusal bir şekilde vedalaştık. Asla vazgeçtiğimi düşünme, çevreden erkek ayarlayalım diyenlere dikkat et insanlara güvenmiyorum dedi. Birbirimizi sevdiğimizi söyleyerek ayrıldık...
3 ay geçti. Hayatımın en zor günleri... İlk kez onsuz kaldım, dua ettim, sabrettim, inancım azaldı, beni unuttuğunu düşündüm, bıraktığı için kızdım içimden bağırdım çağırdım isyan ettim. Güçlü olacağıma söz vermiştim ama çok zordu benim için bu kadar severken ve bu kadar yakınken ayrı kalmak.
Bayram yaklaşmıştı, kutlama mesajı attım. Çok memnun kaldı, çok iyi karşıladı. Ama ben soğuktum, üzgündüm sevgilime arkadaşça mesaj attığım için. O akşam kendisi mesaj attı nasılsın diyerek. Kalbim yerinden çıkar gibiydi ama arkadaşça konuşmak istemiyordum. Ayrılıktan sonra ilk kez konuşuyorduk. Konu ilişkimize geldi. Halinden memnun, özgürlüğün güzel olduğunu söyledi. Aklına kötü şeyler getirme, kimseyle işim yok dedi. Ailesiyle, kuzenleriyle takılıyormuş istediği gibi. Sevgili olmayınca sitem eden yok tabi :)
Ama sonra beni ne kadar çok özlediğini söyledi. Mutluluktan ağlayacaktım. Unuttuğunu, beni düşünmediğini düşündüm hep, ağladım. Ama seni hala çok seviyorum aklımdan çıkmadın hiç dedi :)) Saçma şeyler düşüneceğini biliyordum dedi. Uzun lafın kısası biz 3 ay sonunda buluşma kararı aldık.
Aman allahım... Her gece hayalini kurduğum gün geldi işte. Birbirimizi görür görmez sarıldık sıkıca. Nasıl özlemişiz. Ayrılmadan önce bile böyle sarılmamıştık nerdeyse iyi ki ayrılmışız diyeceğim
Bir ay içinde üç kez buluştuk hasret giderdik. Anladım ki sevenler için mesafe, zor da olsa iyi geliyormuş.
Şimdi ise sadece buluşacağımız zaman haberleşiyoruz. Onun dışında yazmıyor hiç. Ben de yazmıyorum. Bazen bu duruma da sitem ediyorum, herkesle konuşuyor bana yazmıyor diye. Ama bazen de bu durum birbirimizi özlememizi sağlıyor diye mutlu oluyorum.
İşte böyle hikayem.. Her gün dua ediyorum inşallah sevdiğime, beklediğime, güvendiğime pişman olmam. Üç ayın sonunda duyduğum en güzel cümle, evlenmek istediği kişinin ben olduğumdu :)) Bunun için yıllar gerek çünkü ikimiz de üniversitenin ortalarındayız.
Tek şikayetim, bu mesafe bende sürekli merak uyandırıyor. Acaba, acaba... Bu şekilde olmamız onu mutlu ediyor. O benimle mutluysa ben de mutluyum diyorum ama hiç aklımdan çıkmıyor ki. Yedi yirmidört takip ediyorum. Keşke ben de kendi halimde takılabilsem kafamı sevdiğime takmadan Bu yaptığım fedakarlığın ilişkimizin iyiliği için olduğunu söylüyor. Şuan ne olduğumuzu inanın bilmiyorum. Buluşunca sevgiliyiz, vedalaşınca ayrılmış sevgili Sizce sevgilimin bu yaptığı doğru bir davranış mı ?
Şikayet etmek neye yarar.. Adı mesafeli aşk olsun :)
Allah sevenleri ayırmasın .
Harika giden, ciddi düşünülen ve 21 ayı geride bırakmış bir ilişki, karşılıklı sevmenin güzelliği, hayatımda olduğu için şükrettiğim bi erkek, birlikte kurulan evlilik hayalleri... Bunlar o kadar güzel ki; bir de olumsuzlukları sayacak olursam her gün her saat mesajlaşma, tartışmalarda sabır gösterme eylemi, hayatta karşımıza çıkan sıkıntılar, kıskançlıklar vs. Sevgilim ilk zamanlar çok yumuşak davranırdı, ilgiliydi, üzerime titrerdi, çocuk gibi neşeliydi. Sanki en çok seven taraf oymuş gibi. Bir buçuk yıl sonra yavaş yavaş sinirli, kolay tahammül edemeyen, ilgisi azalmış, eski neşesi kalmamış ama yine de " artık beni sevmiyor mu acaba " dedirtmeyen bir insana dönüştü. Çünkü sevildiğimi eskisi kadar çok olmasa da görüyordum. Fakat en çok seven taraf benmişim gibi hissediyordum artık.
Son zamanlarda hayatında çok fazla olumsuzluklar oldu. Destek olmaya çalışsam da köstek oluyormuşum gibi davrandı. Üzüldüm, sabrettim, bir de ilişkimiz yıpranmasın dedim sustum. O da susmamı, beni kaybetmek istemediğini ve kendi haline bırakmamı istiyordu.En son büyük bir tartışma yaşadık mesajda. Kendimi savunmak için karşılık verdim. Karşılık vermek onun için ayrılma sebebi bile olabilirdi. Ama yapmadı, o gece ilişkimiz kopmak üzere gibi davrandık birbirimize. Çok üzgündüm, onu kaybetmek ailemi kaybetmek gibi. Birkaç gün kendi haline bırakacağımı, kendini iyi hissettiğinde yazmasını söyledim. Uzun sürebilir dedi ama beklerim dedim. İki gün hiç konuşmadık. İlk defa bu kadar uzun iletişimsiz kalmıştık ve dayanamayıp ben yazdım. Bu güçsüz halim onu rahatsız etti. Güçlü olmamı ister her zaman.
İki günün sonunda hala tartışmanın soğukluğu vardı. Beni seven insan yok olmuş, zorla konuşuyor gibiydi. Sonra anladım neden bu ruh halinde olduğunu. Ayrılmak, beni kaybetmek istemiyor, ama yalnız olmak, kafasını toplamak istiyor. Hiç ayrılık yaşamadığımız için bu durumun bizi nasıl etkileyeceğini düşünmüş hep. Beni düşünmüş ne yapar bensiz diye. İki günün sonunda bütün içini döktü bana.
Ona anlayış gösterip bekleyeceğimi, iyi olmasını istediğimi söyledim. Aklın bende kalmasın sen kendini topla, iyi olana kadar uğraş ben senin yolundan şaşmam dedim. Söylediklerim onu çok mutlu etti, döneceğine söz verdi. Beni ailesinin karşısına çıkaracağını söyledi. Her şey daha güzel olacakmış, bu ikimize de iyi gelecekmiş. İçim yana yana onsuzluğu kabul ettim ikimiz için.
Çok duygusal bir şekilde vedalaştık. Asla vazgeçtiğimi düşünme, çevreden erkek ayarlayalım diyenlere dikkat et insanlara güvenmiyorum dedi. Birbirimizi sevdiğimizi söyleyerek ayrıldık...
3 ay geçti. Hayatımın en zor günleri... İlk kez onsuz kaldım, dua ettim, sabrettim, inancım azaldı, beni unuttuğunu düşündüm, bıraktığı için kızdım içimden bağırdım çağırdım isyan ettim. Güçlü olacağıma söz vermiştim ama çok zordu benim için bu kadar severken ve bu kadar yakınken ayrı kalmak.
Bayram yaklaşmıştı, kutlama mesajı attım. Çok memnun kaldı, çok iyi karşıladı. Ama ben soğuktum, üzgündüm sevgilime arkadaşça mesaj attığım için. O akşam kendisi mesaj attı nasılsın diyerek. Kalbim yerinden çıkar gibiydi ama arkadaşça konuşmak istemiyordum. Ayrılıktan sonra ilk kez konuşuyorduk. Konu ilişkimize geldi. Halinden memnun, özgürlüğün güzel olduğunu söyledi. Aklına kötü şeyler getirme, kimseyle işim yok dedi. Ailesiyle, kuzenleriyle takılıyormuş istediği gibi. Sevgili olmayınca sitem eden yok tabi :)
Ama sonra beni ne kadar çok özlediğini söyledi. Mutluluktan ağlayacaktım. Unuttuğunu, beni düşünmediğini düşündüm hep, ağladım. Ama seni hala çok seviyorum aklımdan çıkmadın hiç dedi :)) Saçma şeyler düşüneceğini biliyordum dedi. Uzun lafın kısası biz 3 ay sonunda buluşma kararı aldık.
Aman allahım... Her gece hayalini kurduğum gün geldi işte. Birbirimizi görür görmez sarıldık sıkıca. Nasıl özlemişiz. Ayrılmadan önce bile böyle sarılmamıştık nerdeyse iyi ki ayrılmışız diyeceğim
Bir ay içinde üç kez buluştuk hasret giderdik. Anladım ki sevenler için mesafe, zor da olsa iyi geliyormuş.
Şimdi ise sadece buluşacağımız zaman haberleşiyoruz. Onun dışında yazmıyor hiç. Ben de yazmıyorum. Bazen bu duruma da sitem ediyorum, herkesle konuşuyor bana yazmıyor diye. Ama bazen de bu durum birbirimizi özlememizi sağlıyor diye mutlu oluyorum.
İşte böyle hikayem.. Her gün dua ediyorum inşallah sevdiğime, beklediğime, güvendiğime pişman olmam. Üç ayın sonunda duyduğum en güzel cümle, evlenmek istediği kişinin ben olduğumdu :)) Bunun için yıllar gerek çünkü ikimiz de üniversitenin ortalarındayız.
Tek şikayetim, bu mesafe bende sürekli merak uyandırıyor. Acaba, acaba... Bu şekilde olmamız onu mutlu ediyor. O benimle mutluysa ben de mutluyum diyorum ama hiç aklımdan çıkmıyor ki. Yedi yirmidört takip ediyorum. Keşke ben de kendi halimde takılabilsem kafamı sevdiğime takmadan Bu yaptığım fedakarlığın ilişkimizin iyiliği için olduğunu söylüyor. Şuan ne olduğumuzu inanın bilmiyorum. Buluşunca sevgiliyiz, vedalaşınca ayrılmış sevgili Sizce sevgilimin bu yaptığı doğru bir davranış mı ?
Şikayet etmek neye yarar.. Adı mesafeli aşk olsun :)
Allah sevenleri ayırmasın .