- 12 Temmuz 2006
- 799
- 11
AŞIK OLUNCA, NEDEN APTAL DERECESİNDE TUTUKLU BİR BEYNİMİZ OLUR?
Soru çok zor ve uzun.
Aşık olma olayında; beyinde fenil alanin ve bunun benzeri bir çok madde salgılanıyor.. Tabi bunun başlangıcı nasıl tetikleniyor o ayrı bir seminer konusu.. Bu maddeler insan psikolojisinde sizinde bildiğiniz bir sürü değişiklik yapıyor dış dünyada olanları algılamada değişiklikler filan... Tabi bunlar çok hoş aynen bir takım uyuşturucu maddeler gibi... Bunun dozuna gelince; işte bütün hikaye burada başlıyor, çünkü biz bunun dozunu kendimiz düşünce gücü ile artırabiliyoruz. Birisini tanıyoruz; çok hoş bir iki puls (algılama) alıyoruz sonra gerisini biz kendimiz yaratmaya başlıyoruz.
Artık o kişiden bağımsız olarak o kişiyi beynimizin, kültürümüzün elverdiğince büyütüyoruz onu kendimize ulaşılmaz kılıyoruz. Aslında biz onunla değil "yarattığımızla" ilgileniyoruz. Bu ulaşılmazın bize ait olması bize müthiş bir haz veriyor.. Bu hazzı düşündükçe hazza zaman boyutunu da katıyoruz, işte size aşk, işte fenil alanin (ve diğerleri) , işte dünyanın en güçlü uyuşturucusu. .. Artık bunun dozunu artırmak sizin elinizde... Düşünürsünüz artar... Azaltmak ise elinizde değil. Azaltma ya da "kesme" yönünde olacak her hangi bir gelişme sizi çıldırtır (eroinman gibi) . Ve bunu yapandan, ya da yapacak olandan nefret edersiniz .. (Yani aşık olduğunuz kişi sizi terkederse ondan zamanla nefret edenlerin sebebi de açıklanmış oluyor böylece)
Siz bu ulaşılmazı yarattıktan sonra onu şekillendirmeye yüceltmeye devam edersiniz ama O, sizden bağımsızdır öylece durur orada, hatta sizin bu halinizi kullanmaya bile başlar ve bu ulaşılmaza yaklaştıkça, O, sizin yarattığınızdan bağımsız kişiliği görmeye başlarsınız. O, o kadar küçüktür ki ve farklıdır ki, artık size hiçbir madde salgılatmaz..
İşte o zaman bir madde bağımlısı gibi (tam da öyle) çıldırırsınız her şeyi yaparsınız (yeniden size puls göndermesi için) , yalvarırsınız, tehdit edersiniz, "dönersiniz(!) " her türlü (çelişkili bile olsa) doğal yeteneklerinizi kullanırsınız.. . Ama olmaz ,çünkü artık siz onu aşmışsınızdır o sizin ulaşılmazınız olamaz çünkü o kadar salaktır ki sizin tanrınız olma şansını göremez..
Onun kendini yenileyip, sizin yarattığınızdan daha mükemmel olma değişimini gösterme yeteneği yoktur.Artık fenil alanin salgılattıramaz. Ve bunu anlamak herkesin becerebileceğ i şey değildir..
Bunu anlayabilenler bir daha asla dönmezler ilişkiye...
O işlevini tamamlamıştır. Şunu söyleyebiliriz Onun için:
Teşekkürler, güle güle.....
Soru çok zor ve uzun.
Aşık olma olayında; beyinde fenil alanin ve bunun benzeri bir çok madde salgılanıyor.. Tabi bunun başlangıcı nasıl tetikleniyor o ayrı bir seminer konusu.. Bu maddeler insan psikolojisinde sizinde bildiğiniz bir sürü değişiklik yapıyor dış dünyada olanları algılamada değişiklikler filan... Tabi bunlar çok hoş aynen bir takım uyuşturucu maddeler gibi... Bunun dozuna gelince; işte bütün hikaye burada başlıyor, çünkü biz bunun dozunu kendimiz düşünce gücü ile artırabiliyoruz. Birisini tanıyoruz; çok hoş bir iki puls (algılama) alıyoruz sonra gerisini biz kendimiz yaratmaya başlıyoruz.
Artık o kişiden bağımsız olarak o kişiyi beynimizin, kültürümüzün elverdiğince büyütüyoruz onu kendimize ulaşılmaz kılıyoruz. Aslında biz onunla değil "yarattığımızla" ilgileniyoruz. Bu ulaşılmazın bize ait olması bize müthiş bir haz veriyor.. Bu hazzı düşündükçe hazza zaman boyutunu da katıyoruz, işte size aşk, işte fenil alanin (ve diğerleri) , işte dünyanın en güçlü uyuşturucusu. .. Artık bunun dozunu artırmak sizin elinizde... Düşünürsünüz artar... Azaltmak ise elinizde değil. Azaltma ya da "kesme" yönünde olacak her hangi bir gelişme sizi çıldırtır (eroinman gibi) . Ve bunu yapandan, ya da yapacak olandan nefret edersiniz .. (Yani aşık olduğunuz kişi sizi terkederse ondan zamanla nefret edenlerin sebebi de açıklanmış oluyor böylece)
Siz bu ulaşılmazı yarattıktan sonra onu şekillendirmeye yüceltmeye devam edersiniz ama O, sizden bağımsızdır öylece durur orada, hatta sizin bu halinizi kullanmaya bile başlar ve bu ulaşılmaza yaklaştıkça, O, sizin yarattığınızdan bağımsız kişiliği görmeye başlarsınız. O, o kadar küçüktür ki ve farklıdır ki, artık size hiçbir madde salgılatmaz..
İşte o zaman bir madde bağımlısı gibi (tam da öyle) çıldırırsınız her şeyi yaparsınız (yeniden size puls göndermesi için) , yalvarırsınız, tehdit edersiniz, "dönersiniz(!) " her türlü (çelişkili bile olsa) doğal yeteneklerinizi kullanırsınız.. . Ama olmaz ,çünkü artık siz onu aşmışsınızdır o sizin ulaşılmazınız olamaz çünkü o kadar salaktır ki sizin tanrınız olma şansını göremez..
Onun kendini yenileyip, sizin yarattığınızdan daha mükemmel olma değişimini gösterme yeteneği yoktur.Artık fenil alanin salgılattıramaz. Ve bunu anlamak herkesin becerebileceğ i şey değildir..
Bunu anlayabilenler bir daha asla dönmezler ilişkiye...
O işlevini tamamlamıştır. Şunu söyleyebiliriz Onun için:
Teşekkürler, güle güle.....
