- 4 Temmuz 2020
- 80
- 130
- 36
-
- Konu Sahibi violetblue
- #1
Merhaba KK'nın sevgili aklı başında kadınları. Derdimle ilgili bana güzel yorumlarınızla yardım edebileceğinizi umuyorum. Baştan uyarayım biraz uzun olacak.
Başlıkta babam var ama hem annem hem babam cimriydi aslında. Ben 2. kez üniversite okuyorum öğretmen olup devlette çalışabilmek için. Geçen sene 3. sınıfa geçerken eşimle evlendik. Ben yazları çalışıyordum, geçen sene de okulla birlikte part time çalışabildim. Annemin iki evi var, biri yaşadığımız şehirde. Bu evi sevmediği için satmak istiyordu. Ama ben öğrenciyken destek olmak için bize daha düşük bir ücretten 2 yıllığına kiraladı, yani okulum bitene kadar diye. Bu arada biz aslında eşyalı bir eve geçmek istiyorduk ama annem çok ısrar etti. Yatak odası takımını alacağını söyledi. Eşim beyaz eşyaları aldı. Çeyizimde yemek takımı varmış ama annem bir türlü veremedi, görümcem yemek takımı hediye etti. Oturma odasını eski eşyalarla hallettik. Yatak odası takımını da almadı annem. Benim zaten yarın öbür gün atanıp başka şehre gideceğimi söyledi, ikinci el parça parça almaya çalıştı. Sonunda eşim boşver dedi, biz gidip yatak odası takımı aldık. Annem bana düğünde takmak için bilezik aldı ama sonra kaybettim deyip imitasyon taktı. Tabii bir yandan ruhsal problemleri çıktı sonradan annemin, bu yaptıkları bu yüzden olabilir. Bu arada babam hiçbir şey yapmadı. Evdeki temel gelir kaynağı da annem olmuştur hep. Bu kısmı ailemi biraz tanıyın diye anlattım.
Biz annemi aylar süren bir mücadele sonucu maalesef kanserden kaybettik. Artık son evredeydi. Hastanede dönüşümlü olarak refakatçi kalıyorduk. Bu arada babam sürekli annem adına vekalet alıp onun maaşını çekebilmek için uğraşıyordu. Kendi maaşının yetmediğini, borçların olduğunu söylüyordu hep. Bir gün annemin başında ben varken doktor "yakınlarını çağırın" dedi. Babama ve abime haber verdim. Abim geldi, babam da önce gelip sonra adliyeye koştu. Annemin banka hesabına erişmek için bir süredir uğraşıyormuş, tekrardan konuşmaya gitti öldükten sonra daha zor oluyormuş diye. Biz annemin başında korkuyla, sıkıntıyla beklerken o kadar duygusuzca davrandı ki babam. Sonunda annem birkaç gün sonra vefat etti. Haberi alıp hastaneye gittiğimizde babam mezar parasından bahsediyordu. Sonra annemin önce belediyeye götürülüp, orada yıkanacağını söyledi. Çünkü belediyeden malzemeleri biz sağlıyoruz demişler. Hastanedekiler hastanede yıkanıp götürülmesini tavsiye etti. O zaman kefen alınacak diye istemedi. Parasını ben vereyim deyince gidip aldı ve belediyeye gitmekten vazgeçti neyse ki. Taziyeye gelenlere pide söyledi. İş parasını vermeye gelince oyalandı durdu, acaba onun yerine ödeyen olmaz mı diye (Yanında amcam vardı ve durumları çok iyi, ondan veya abimden beklemiş olabilir). Sonradan da abime pideler pahalıydı demiş.
Gelelim bu miras meselesine. Acımız tazeyken bunları düşünmek istemiyorum aslında ama, şu an evinde oturduğum için en çok beni ilgilendiriyor. Babamın ağzını yokladım. Zaten o düşünmeye başlamış bile. Durum şöyle, babam o diğer şehirdeki evi satıcam demiş abime. Yani hep beraber karar vermek de yok. Babam da abim de ev istemez. İkisi de muhtemelen evleri satıp parasını bölüşmeyi düşünüyordur. Abim bu şehirde yaşamıyor zaten. Bu oturduğumuz evi satmayı da annem istiyordu. Şimdiyse ben bu evden çıkmak da, satılmasını da istemiyorum. Bu ev diğer evden daha değerli, farkı neyse verip ev sahibi olmak istiyorum. Benim düşüncem şuydu. Babamın bir evi vardı, şu an kentsel dönüşümde. Seneye iki ev verilecek kendisine. Kendi maaşı ve annemden gelen maaşı da olacak. Yani ne eve ne paraya ihtiyacı var. Ben ondan, "benim zaten iki evim var, annenizin evleri sizin olsun" demesini beklerdim. Bugün ağzını yoklayınca diyor ki yılbaşında hep beraber tapuya gidicez, evler üçümüze geçicek. Ben çok bozuldum ama bir şey demedim. Aslında kızmak, hesap sormak istiyorum ama. Sen kendini kurtarmışsın, biraz da bizleri düşün desem anlar mı, pek sanmıyorum. Abimle mi konuşayım, hep beraber mi oturup konuşalım? Yoksa sonuçta o da hak sahibi, denilecek bir şey yok mu? Ben üste parayı hem abime hem babama mı vereceğim bu durumda? Zaten babama öfkeliyim, bir de bu yüzden kavgalı mı olacağız şimdi bilmiyorum. Bu arada bizim 2 yıllık kiralama mevzusu daha sonra konuşularak 3 yıla çıkarıldı. Sözleşmede 2 yıl yazıyor, şu an 2. yılın içindeyiz. Sonuçta ben şu anda oturuyorum bu evde. Daha kira sözleşmemiz bile bitmemiş. Bu tapu işlerinin böyle acelesi var mıydı?
Edit (9. sayfada da yazdım):
Merhaba kızlar,
Babama musallat olma olasılığı olan yabancı bir kadın var önceden tanıdığımız. Bu konuya burda çok girmeyeceğim. Bir süre takipte olacağım, eğer şüphelerim artarsa buraya onunla ilgili yeni konu açabilirim. O yüzden emin olmadan detaylı yazmayacağım. Ama şunu söyleyeyim, içime bir kurt girmiş durumda şu an.
Bugün babamla beraber çarşıya gidip, alışverişlerimizi yapıp, oradan da mezarlığa gidecektik. Ben çıkmadan önce aradım, mezarlığa gideceğimizi hatırlattım unutma su al çiçekleri sulamak için diye. O da unutmuştum dedi. Ben de unut sen dedim. Sinir oldum. Kafası çok meşgul beyefendinin. Panik atak halinde, sürekli çok işim var modunda. Meşgul olduğu konu da veraset ilamının çıkması ve resmi işlemleri halletmek. Bunların yanında mezarlık ziyareti tabii ki unutuluyor.
Geldi arabaya bindim, biner binmez hemen başladı. Adliyeye gitmiş veraset ilamını sormuş. Sonra kahrolmuş! Neden? Meğerse veraset ilamı 2 gün sonra çıkmış da ondan! Önceden alabilirmiş yani. Annemin ölümüne kahrolmadın ama buna mı kahroldun diyemedim. Çünkü anlayacak bir insan değil. Yoksa ben babamla çok kavga ederim, susmam normalde ama adam an-la-maz! Sustum ama sinirle kendimi tutuyorum.
Giderken, gelirken konuştuğu tek şey veraset ilamı, para, bankalara gidilecek, tapuya gidilecek, tapular üçümüze geçecek. Şimdi veraset ilamını alıp ben ve abimden imza isteyecekmiş. Abim birkaç günlüğüne şehir dışına gidiyor bu arada. Bu yüzdenmiş imza istemesi. İmza atılan belgede annemin sahip olduğu mal varlığı yazacakmış. Sonrasında bankalara ve tapuya ise beraber gidecekmişiz. Yani sanırım annemin hesaplarındaki parasını tek başına çekemiyor. Ben sadece imza vermemeyi, onunla beraber gitmeyi düşündüm ama yalnızca mal varlığının yazdığı bir belgeyle bir şey yapamaz değil mi?
Ben bu konuları şimdi kendim konuşuyor olmaktan da çok rahatsızım. Annem öleli daha 17 gün oldu. Böyle olmamalıydı.
Başlıkta babam var ama hem annem hem babam cimriydi aslında. Ben 2. kez üniversite okuyorum öğretmen olup devlette çalışabilmek için. Geçen sene 3. sınıfa geçerken eşimle evlendik. Ben yazları çalışıyordum, geçen sene de okulla birlikte part time çalışabildim. Annemin iki evi var, biri yaşadığımız şehirde. Bu evi sevmediği için satmak istiyordu. Ama ben öğrenciyken destek olmak için bize daha düşük bir ücretten 2 yıllığına kiraladı, yani okulum bitene kadar diye. Bu arada biz aslında eşyalı bir eve geçmek istiyorduk ama annem çok ısrar etti. Yatak odası takımını alacağını söyledi. Eşim beyaz eşyaları aldı. Çeyizimde yemek takımı varmış ama annem bir türlü veremedi, görümcem yemek takımı hediye etti. Oturma odasını eski eşyalarla hallettik. Yatak odası takımını da almadı annem. Benim zaten yarın öbür gün atanıp başka şehre gideceğimi söyledi, ikinci el parça parça almaya çalıştı. Sonunda eşim boşver dedi, biz gidip yatak odası takımı aldık. Annem bana düğünde takmak için bilezik aldı ama sonra kaybettim deyip imitasyon taktı. Tabii bir yandan ruhsal problemleri çıktı sonradan annemin, bu yaptıkları bu yüzden olabilir. Bu arada babam hiçbir şey yapmadı. Evdeki temel gelir kaynağı da annem olmuştur hep. Bu kısmı ailemi biraz tanıyın diye anlattım.
Biz annemi aylar süren bir mücadele sonucu maalesef kanserden kaybettik. Artık son evredeydi. Hastanede dönüşümlü olarak refakatçi kalıyorduk. Bu arada babam sürekli annem adına vekalet alıp onun maaşını çekebilmek için uğraşıyordu. Kendi maaşının yetmediğini, borçların olduğunu söylüyordu hep. Bir gün annemin başında ben varken doktor "yakınlarını çağırın" dedi. Babama ve abime haber verdim. Abim geldi, babam da önce gelip sonra adliyeye koştu. Annemin banka hesabına erişmek için bir süredir uğraşıyormuş, tekrardan konuşmaya gitti öldükten sonra daha zor oluyormuş diye. Biz annemin başında korkuyla, sıkıntıyla beklerken o kadar duygusuzca davrandı ki babam. Sonunda annem birkaç gün sonra vefat etti. Haberi alıp hastaneye gittiğimizde babam mezar parasından bahsediyordu. Sonra annemin önce belediyeye götürülüp, orada yıkanacağını söyledi. Çünkü belediyeden malzemeleri biz sağlıyoruz demişler. Hastanedekiler hastanede yıkanıp götürülmesini tavsiye etti. O zaman kefen alınacak diye istemedi. Parasını ben vereyim deyince gidip aldı ve belediyeye gitmekten vazgeçti neyse ki. Taziyeye gelenlere pide söyledi. İş parasını vermeye gelince oyalandı durdu, acaba onun yerine ödeyen olmaz mı diye (Yanında amcam vardı ve durumları çok iyi, ondan veya abimden beklemiş olabilir). Sonradan da abime pideler pahalıydı demiş.
Gelelim bu miras meselesine. Acımız tazeyken bunları düşünmek istemiyorum aslında ama, şu an evinde oturduğum için en çok beni ilgilendiriyor. Babamın ağzını yokladım. Zaten o düşünmeye başlamış bile. Durum şöyle, babam o diğer şehirdeki evi satıcam demiş abime. Yani hep beraber karar vermek de yok. Babam da abim de ev istemez. İkisi de muhtemelen evleri satıp parasını bölüşmeyi düşünüyordur. Abim bu şehirde yaşamıyor zaten. Bu oturduğumuz evi satmayı da annem istiyordu. Şimdiyse ben bu evden çıkmak da, satılmasını da istemiyorum. Bu ev diğer evden daha değerli, farkı neyse verip ev sahibi olmak istiyorum. Benim düşüncem şuydu. Babamın bir evi vardı, şu an kentsel dönüşümde. Seneye iki ev verilecek kendisine. Kendi maaşı ve annemden gelen maaşı da olacak. Yani ne eve ne paraya ihtiyacı var. Ben ondan, "benim zaten iki evim var, annenizin evleri sizin olsun" demesini beklerdim. Bugün ağzını yoklayınca diyor ki yılbaşında hep beraber tapuya gidicez, evler üçümüze geçicek. Ben çok bozuldum ama bir şey demedim. Aslında kızmak, hesap sormak istiyorum ama. Sen kendini kurtarmışsın, biraz da bizleri düşün desem anlar mı, pek sanmıyorum. Abimle mi konuşayım, hep beraber mi oturup konuşalım? Yoksa sonuçta o da hak sahibi, denilecek bir şey yok mu? Ben üste parayı hem abime hem babama mı vereceğim bu durumda? Zaten babama öfkeliyim, bir de bu yüzden kavgalı mı olacağız şimdi bilmiyorum. Bu arada bizim 2 yıllık kiralama mevzusu daha sonra konuşularak 3 yıla çıkarıldı. Sözleşmede 2 yıl yazıyor, şu an 2. yılın içindeyiz. Sonuçta ben şu anda oturuyorum bu evde. Daha kira sözleşmemiz bile bitmemiş. Bu tapu işlerinin böyle acelesi var mıydı?
Edit (9. sayfada da yazdım):
Merhaba kızlar,
Babama musallat olma olasılığı olan yabancı bir kadın var önceden tanıdığımız. Bu konuya burda çok girmeyeceğim. Bir süre takipte olacağım, eğer şüphelerim artarsa buraya onunla ilgili yeni konu açabilirim. O yüzden emin olmadan detaylı yazmayacağım. Ama şunu söyleyeyim, içime bir kurt girmiş durumda şu an.
Bugün babamla beraber çarşıya gidip, alışverişlerimizi yapıp, oradan da mezarlığa gidecektik. Ben çıkmadan önce aradım, mezarlığa gideceğimizi hatırlattım unutma su al çiçekleri sulamak için diye. O da unutmuştum dedi. Ben de unut sen dedim. Sinir oldum. Kafası çok meşgul beyefendinin. Panik atak halinde, sürekli çok işim var modunda. Meşgul olduğu konu da veraset ilamının çıkması ve resmi işlemleri halletmek. Bunların yanında mezarlık ziyareti tabii ki unutuluyor.
Geldi arabaya bindim, biner binmez hemen başladı. Adliyeye gitmiş veraset ilamını sormuş. Sonra kahrolmuş! Neden? Meğerse veraset ilamı 2 gün sonra çıkmış da ondan! Önceden alabilirmiş yani. Annemin ölümüne kahrolmadın ama buna mı kahroldun diyemedim. Çünkü anlayacak bir insan değil. Yoksa ben babamla çok kavga ederim, susmam normalde ama adam an-la-maz! Sustum ama sinirle kendimi tutuyorum.
Giderken, gelirken konuştuğu tek şey veraset ilamı, para, bankalara gidilecek, tapuya gidilecek, tapular üçümüze geçecek. Şimdi veraset ilamını alıp ben ve abimden imza isteyecekmiş. Abim birkaç günlüğüne şehir dışına gidiyor bu arada. Bu yüzdenmiş imza istemesi. İmza atılan belgede annemin sahip olduğu mal varlığı yazacakmış. Sonrasında bankalara ve tapuya ise beraber gidecekmişiz. Yani sanırım annemin hesaplarındaki parasını tek başına çekemiyor. Ben sadece imza vermemeyi, onunla beraber gitmeyi düşündüm ama yalnızca mal varlığının yazdığı bir belgeyle bir şey yapamaz değil mi?
Ben bu konuları şimdi kendim konuşuyor olmaktan da çok rahatsızım. Annem öleli daha 17 gün oldu. Böyle olmamalıydı.
Son düzenleme: