• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Anne baba eğitimi okuyun

ece73

uzman öğretmen
Kayıtlı Üye
8 Mayıs 2007
310
6
318
51
Eskişehir
ANNE - BABA EĞİTİMİ

Bir insanın bu dünyada sahip olabileceği en değerli varlığı çocuklarıdır. Hepimizin çabası ve endişesi çocuklarımızı en iyi şekilde yetiştirmektir. Bu çabalarımızın bir parçası onların iyi bir eğitim almalarını sağlamaktır. Bugün bir anne-babanın yapabileceği en değerli yatırım, çocuklarına iyi eğitim imkanları hazırlamaktır. Eskiden ana-babalar, çocuklarını çok sevdikleri için, ileride sıkıntıya düştüğünde işine yarasın, zorluk çekmesinler diye, evler, arsalar, mülkler, miraslar bırakıyordu. Çocuklarımızın bu mirası korumakta zorluk çektiğine birçoğumuz tanık olmuşuzdur. Halbuki bugün çocuklarımıza sağlayabileceğimiz en önemli mirasın eğitim olduğu kabul ediliyor. İyi bir eğitim almış ve kendine güvenen çocukların istediğini elde edebileceğine inanıyoruz.
Bir çocuğun eğitiminden istenen sonucun alınabilmesi, ancak aile ile eğitim kurumunun sıkı ve samimi işbirliği ile gerçekleştirilebilir. Bir çocuğun eğitiminin sadece onu bilgi sahibi yapmak ve sınavlara hazır hale getirmek olmadığının bilinmesini istiyoruz. Çocuklarımızı sınavlara hazırlamanın yanında onların duygusal, sosyal, bedensel, ahlaki ihtiyaçlarının ve sorunlarının karşılanması da eğitimlerinin önemli parçalarını oluşturmaktadır. Başka bir ifade ile biz; kendi kendine yeten, atak, girişken, sorumluluk alan, soru soran, araştıran kurallara niçin uyması ya da uymaması gerektiğini bilen, hakkını arayan, gerektiğinde itiraz eden, liderlik vasıflarına sahip, kendisi ve çevresi ile barışık bir insan yetiştirme felsefesine inanıyoruz.
Paylaşmak istediğimiz düşüncelerimiz sizlerin haberdar olmadığı bilgiler değil. Bütün anne-babaların iyi niyetli olduklarından ve çocukları niçin iyi şeyler yapmak istediklerinden hiç şüphemiz yok. Bununla birlikte bilimsel araştırmalar, çocuklarımızın dengeli ve sağlıklı gelişimlerinin ve eğitimlerindeki başarıların, aile içi ilişkilerden ve ana-baba tutumlarından birinci derecede etkilendiğini söylemektedir. Bu itibarla çocuklarımız ile ilişkilerimizi ve ana babalık anlayışlarımızı, aşağıda özetlenen bilgiler çerçevesinde yeniden gözden geçirmemiz gerektiğine inanıyoruz:
1- Sadece “seni seviyoruz” demekle yetinmeyiniz. Sevgi, duygu ve düşüncelerin paylaşılmasıdır. Evinizin sevinçlerine ve sıkıntılarına onu ortak ediniz. Sevgi saydam olmalıdır. “İçinden sevmek” şeklinde bir sevgi biçimi yoktur.
2- Çocuğunuza sevginizi karşılıksız veriniz. Çocuk şartsız sevilmelidir. “Ön şartlı sevgi” diye bir sevgi biçimi olamaz.
3- Sevginiz hoşgörüdür, fakat vurdumduymazlık ve boş vermek demek değildir. Çok sevmek adına her davranışı hoşgörü ile karşılamanın çok olumsuz sonuçları olacaktır.
4- Sevgi, çocuğun kendisini tanımasına ve yeteneklerini geliştirmesine yardım etmektir. Onun kendini tanımasına, ifade etmesine ve yeteneklerinin farkına varmasına ortam ve fırsatlar hazırlayınız.
5- “Sen benim söylediklerimi yap, gittiğim yoldan gitme” yaklaşımı son derece yanlıştır. Unutmayınız; çocuklarımız bizim söylediklerimizden çok yaptıklarımızı benimserler. Çocuklar sizin söylediklerinize değil, yaptıklarınıza dikkat eder.
6- Çocuklar ile sağlıklı ilişki kurabilmenin en iyi yolu, önce onu duymak, dinlemek ve söylediğini anlamaya çalışmaktır. Lütfen çocuklarınızı dinleyiniz. Dinlemek onlarda “önemsenmek” ve “değerli görülmek” anlamlarına gelir ve “ait olma” ihtiyacını ve duygusunu karşılar.
7- Çocuğunuzun içinde bulunduğu gelişim dönemine ait ihtiyaçları ve sorunları da vardır; onların öncelikle bu dönemdeki ihtiyaçları karşılanmalı ve yaşadığı döneme ait sorunlarının çözümünde yardımcı olunmalıdır. Özellikle psikolojik ve sosyal alanda, çocuğunuzun gelişim dönemine ait özelliklerini ve ihtiyaçlarını öğreniniz ve bunları karşılayınız.
8- Çocuğun sağlıklı eğitimi ancak eğitim kurumu ile ailenin etkin işbirliği ile gerçekleşir. Çocuğunuzun eğitim gördüğü kurumları sıklıkla ziyaret ediniz ve öğretmen ve uzmanlarla görüşünüz..
9- Çocuğunuzda mülkiyet fikrini oluşturunuz ve özel hayatın gizliliği ilkesini, onun özel yaşantısına saygı göstererek kazandırınız. Bu anlamda, çocuğunuza ait eşyaları izinsiz almamak, odasına kapısını vurarak girmemek gibi davranışlar çok önemlidir.
10- Çocuğunuzu bazen tanık, bazen de yargıç olarak kullanmayınız. Yakın çevremiz ile ya da eşimiz ile olan tartışmalarımızda çocuklarımızdan tanık, yargıç ya da iletişim aracı olarak yararlanmak, onların ruh sağlıklarına ciddi zararlar verir.
11- Ona faal olma fırsatı tanıyınız. Bütün işlerini onun yerine siz yapmayınız. Unutmayınız, gelişme, olgunlaşma ve öğrenme ancak yaşantılar yolu ile gerçekleşir. Çocuklarımızın “problem çözebilen”, “baş etmeyi” bilen, ve “kendi kanatları ile uçabilen” bireyler olabilmesi onlara etkin olma fırsatları tanıdığımız oranda gerçekleşir.
12- Kontrolsüz bir biçimde TV programları izlemesine göz yummayınız. Seviyesine hiç uygun olmayan cinsel içerikli ve saldırganlık dolu programları izlemesine, yapıcı ve seçenek getirici bir yaklaşımla engel olunuz.
13- Korkuya dayalı bir eğitim uygulamayınız. Korkutularak yetiştirilen çocukların zamanla korkan ve korkutan insanlar olacağını hatırlayınız.
14- Ufak tefek hatalarını görmemezlikten geliniz ve toleranslı olunuz. Ondan kesinlikle mükemmel olmasını beklemeyiniz. Aldırış etmiyor gibi görünseler dahi, bizim düşünce ve görüşlerimiz çocuklarımız üzerinde çok etkilidir. Onlardan mükemmel olmasını beklemek, psikolojik sağlıklarını bozacaktır.
15- Çocuklarınızı “iyi komşu çocukları ile” kıyaslamayınız. Çocukların ruh sağlıklarında kalıcı olumsuz etkiler meydana getiren önemli yanlışlarımızdan birisi de kıyaslamaktır. Eleştirileriniz acımasız olmamalı, yapıcı olmalıdır. Tenkitten çok taktir etmek konusunda cömert olmak zorundayız. Eleştirmek gerektiğinde ise, eleştirimizi doğrudan çocuğumuza veya onun kişiliğine değil, yaptığı davranışa yöneltmek gerekir.
(alıntıdır)
Sevgili anne-baba;
Önemli olan mükemmel bir anne baba olmak değildir. Bu konuda kendini geliştirme isteğini duyan ve çaba harcayan; yaptığı hataları gördüğünde bunda ısrar etmeyerek, hatadan dönme olgunluğunu gösterebilen ana-baba olabilmektir.
 
Son düzenleme:
Sevgili Ece bilgilerin için çok teşekkürler arada sırada böyle bilgiler okuyup kendimize gelmemiz gerekiyor diye düşünüyorum ,bazen çocuklarımızdan çok şeyler bekliyoruz onlara biraz daha ılımlı ve tölöranslı davranmamız gerekiyor bende şahsen bazen onun herşeyi hemen yapmasın istiyorum ,belkide yapım dan kaynaklanıyor oda biraz ağırdan alınca ve yapmak istemeyince tatlicadiarzuikimizinde sinirleri bozuluyor ben kızıyorum o küsüyor:çok üzgünüm:SAĞOL CANIM BİLGİLER İÇİN:1hug:
 
Ece, bu paylaşımın için sana teşekkür ederim. Gerçekten tüm anne ve babaların bilmesi ve uygulaması gereken şeyler bunlar. Emeğine sağlık...
 
eline ve emeğine sağlık arkadaşım gerçektende bütün ana babanın uygulaması gereken maddeler.Bazen bende farkediyorum eşim çoçuklarımın mükemmel olmasını istiyor,yapma dediğim halde bunu özelikle oğluma yansıtıyor.Mesela oğlum sınıfta beşinci oldum diyor,babası aferim oğluma ama niye birinci olmadın diyor.Bir türlü bu huyundan vazgeçmiyor....
 
bu konuyla ilgilenen arkadaşlara teşekkür ederim.çocuk yetiştirirken devamlı empati kurmamız çocuklarımızı daha iyi anlamamızı sağlıyacaktır unutmayalım.onların gözüyle olayları değerlendirdiğimizde ve kendi çocukluğumuzla özdeşleştirdiğimizde belki kızdığımız durumlara daha anlayışla yaklaşmamızı sağlayan bir bakış açısı geliştirmiş olacacağız bi deneyelimmi ne dersiniz!bizde bir zamanlar çocuktuk bunu hem kendimize hemde çocuklarımıza hatırlattığımızda onlarla aramızdaki mesafeyi biraz daha azaltmış oluruz hemde onları daha iyi anladığımızı hissettiririz.
iclocum eşinide bu davranışından vazgeçirebilirsin bırakın 5.olmanın tadını çıkarsın!hayatında 1 defa bile olsa herkes 1.olmayı başarmışdır nede olsa!!!:teselli:
 
konunun güncellenmesi için tekrar merhaba sorularınız varsa cevaplamaya çalışırım!
sevgilerimle...
 
ilgine tekrar teşekür ece73

sanırım sen oğluma duygusal baskı yaptığımı düşündün galiba iyi ifade edemedim kendimi onu şartsız koşulsuz sevdiğimi herzaman dile getiririm oğluma ki yaşadığımızda
<sen beni sevmezsen bende seni sevmem> demeye getirmedim onu herdurumda herzaman sevdiğimi ve seveceğimi anlattmıştım ama buraya aktarırken farklı olmuş.


burda paylaştığın biligiler her anne babanın titizlikle üzerinde durması gereken konular sadece çocuk değil geleceğe faydalı insan yetiştirmeye çalışıyoruz
 
sevgili yunahu ben hiç bişey düşünmedim canım burda hiçbir anneyi yargılama gibi bi durumum yok.aslında biz kendi kendimizi başkalarından daha ağır bi şekilde eleştirebiliyoruz sözkonusu çocuklar olunca bide.şu anda oğlun zaten yeni kardeş gelicek neler olucak diye bir karmaşa içerisinde böyle olmasa bile çevre bunu tetikleyebilir (buna izin vermeyin)bide sizden ters yanıtlar aldımı agresifleşebilir.kanımca zaten bilinçli bi annesini burda olmanız bile önemli.doğacak bebeğe onu hazırlaman çok önemli bu duruma paydaş olarak katkıda bulunmalı ondan beklentilerinizi dile getirin kendini dışlanmış değil daha büyük güzel bir ailenin içinde hissetsin.
her şey çocuklar için!!
 
sevgili yunahu ben hiç bişey düşünmedim canım burda hiçbir anneyi yargılama gibi bi durumum yok.aslında biz kendi kendimizi başkalarından daha ağır bi şekilde eleştirebiliyoruz sözkonusu çocuklar olunca bide.şu anda oğlun zaten yeni kardeş gelicek neler olucak diye bir karmaşa içerisinde böyle olmasa bile çevre bunu tetikleyebilir (buna izin vermeyin)bide sizden ters yanıtlar aldımı agresifleşebilir.kanımca zaten bilinçli bi annesini burda olmanız bile önemli.doğacak bebeğe onu hazırlaman çok önemli bu duruma paydaş olarak katkıda bulunmalı ondan beklentilerinizi dile getirin kendini dışlanmış değil daha büyük güzel bir ailenin içinde hissetsin.
her şey çocuklar için!!


canım ilgine terar teşekürler;
çok şükür oğlum yaşına göre olgun anlayışlı bir çocuk şimdiden kabullendi sayılır
aradabir doktorada beraber gidiyoruz kerdeşine el sallıyor:)
onunla oturup konuşuyorum kardeşinin durumunu ve bize muhtaç olduğunu kardeşine daha çok ilgi göstermemiz gerektiğini ama onu nekadar çok sevdiğimizi onun artıları olduğunu falan söylüyorum
zaten kardeşinden konuşmak çok hoşuna gidiyor bana gelip <anne bana kardeşimi anlatsana> diyor sohbet ediyoruz.
ben kendim çok kıskanç bir yapıya sahibimdir oğlumda bana benziyor ama ben kendimden bildiklerim olduğu için oğluma yaklaşımım ona göre oluyor.
çocuk psikolojisinin nasıl etkilendiğini kendimden bir örnek vererek paylaşmak isterim.
bana ilk kardeşim olacağı zaman yakın çevreden tehtidler geliyomuş 'yaramazalık yaparsan annen baban seni değil kardeşini sever,papucun dama atıldı artık' gibi ama kardeşim doğarken öldü ben 3,5-4 yaşındaki bir çocuğun aklıyla ''ohh canıma deysin yine bana kaldınız sevin bakalım nasıl sevceksini onu'' demişim.
bu durum kendi anneliğimde bana çok büyük ders oluyor.
 
kıskançlık diğer duygular gibi doğal bir duygu bu duyguyu kimseye engelletemeyiz.sevdiğini paylaşmayı kimse istemez.önemli olan bu duyguyu kontrol altında zararsızca yaşanmasını sağlamak.ama seninde dediğin gibi (bende bunu kastetmiştim)çevre okadar çocuğu kışkırtıyoki çocuk hiç bişey hissetmede kıskanması gerektiğini öğreniyo.senin yaklaşımın çok güzel bebek doğduğunda çok güzel paylaşımlarınızın olucağınızı anlat ona.bide bazı anne babalar kardeş yapmak için çocuklarından izin istiyorlar bu kararı yamamen büyük çocuğa yüklemekde pek doğru değil.daha sonrasısında anne baba sen istedin yaptık dediğnde çocuk vazgeçtim şimdi istemiyorum geri götürün diyebilir bu çok rastladığımız bi durum.bunun için çocuğa seni çok seviyoruz ve senin gibi bir çocuğumuz olmasını daha istiyoruz denebilir.kardeş kıskançlığıyla ilgili geçmiştede konuşmuştuk bi bakmanı isterim.http://www.kadinlarkulubu.com/davranis-bozukluklari/68671-cocuklarinizin-kiskancliklarina-tepkileriniz-nasil-olur-3.html#post1069501
 
kıskançlık diğer duygular gibi doğal bir duygu bu duyguyu kimseye engelletemeyiz.sevdiğini paylaşmayı kimse istemez.önemli olan bu duyguyu kontrol altında zararsızca yaşanmasını sağlamak.ama seninde dediğin gibi (bende bunu kastetmiştim)çevre okadar çocuğu kışkırtıyoki çocuk hiç bişey hissetmede kıskanması gerektiğini öğreniyo.senin yaklaşımın çok güzel bebek doğduğunda çok güzel paylaşımlarınızın olucağınızı anlat ona.bide bazı anne babalar kardeş yapmak için çocuklarından izin istiyorlar bu kararı yamamen büyük çocuğa yüklemekde pek doğru değil.daha sonrasısında anne baba sen istedin yaptık dediğnde çocuk vazgeçtim şimdi istemiyorum geri götürün diyebilir bu çok rastladığımız bi durum.bunun için çocuğa seni çok seviyoruz ve senin gibi bir çocuğumuz olmasını daha istiyoruz denebilir.kardeş kıskançlığıyla ilgili geçmiştede konuşmuştuk bi bakmanı isterim.http://www.kadinlarkulubu.com/davranis-bozukluklari/68671-cocuklarinizin-kiskancliklarina-tepkileriniz-nasil-olur-3.html#post1069501

arkadaşım;
konu dağılmasın diye verdiğin adreste cevap yazacaktım ama hata veriyor açılmıyor.

oğlumun az çok neyi kıskanacağını biliyorum o konuların açıklamasını yapıyorum güzel güzel konuşuyoruz oğlumla,
mesela ilgiyi kıskanacağını biliyorum bebekle neden daha fazla ilgi göstermemiz gerektiğini anlatıyorum
oğlum 6-7 aylıkken odasını ayırmıştım, şimdi bebek mecburen yanımızda kalacak nedenini anlatıyorum ona.
şimdilik anlıyor tamam anne diyor ama bebek gelince ne olur bilmem eşimde bende elimizden geldiği kadar olumlu yaklaşım gösteriyoruz inşallah işe yarar.
oğlum 9 aylıkken <çoklu zeka gelişimi> diye bir kitap almıştım.
sanırım faydası oldu ki oğlumun algılaması çok iyi doktorunun bile ilgisini çekti.
kardeş kıskançlığındaki listene birde ben ek yapmak isterim.


kıyaslama
bu kardeşi kardeşten nefret ettirecek en büyük şey bence
 
sevgili yunahu saptaman çok güzel tebrik ediyorum seni kıyaslama tamamen bir iletişim engeli sadece kardeşler arasında değil, herkes için kırıcı bi iletişim şekli.bu konudaki farkındalığın nekadar fazla olursa okadar bilinçli davranırsın.kıskançlığı minumum seviyede yaşatırsın.bilinçli annelerle daha güzel bir gelicek bizi bekliyor.ÖNCE ÇOCUKLAR...
sevgilerimle...
 
[URL=http://img25.imageshack.us/i/dsc01997l.jpg/][/URL]hep verdiğim eğitimden bahsediyorum biliyorum ama daha çok ailenin katılmasını istediğimden bu böyle.şimdi size eğitim sırasında annelere ücretsiz verdiğimiz materyalleri tanıtmak istiyorum.b
bu kitapcık ,yeni doğmuş yani 1 haftalık tan 6 yaşa kadar çocuğun bütün gelişim evrelerini oyun oynatarak takip eden ve destekleyen bir kaynak.unicef basımını sağlıyor bizlerde eğitime gelen annelere veriyoruz . Gelişim eğitimi proğramı gazi üniversitesi öğretim üyeleri tarafından hazırlanmış ihtiyaçlar doğrultusunda devamlı revize edilmiştir.çocuğumla nasıl vakit geçiricem ne oyunu oynuycam diye yakınanlara mükemmel bir kaynak.[URL=http://img21.imageshack.us/i/dsc01998u.jpg/][/URL][URL=http://img17.imageshack.us/i/dsc02000u.jpg/][/URL]bu da her hafta babaya ne konuştuğumuzu anlatan çocuk eğitiminin içine onuda katmaya çalıştığımız baba mektubundan bir örnek.[URL=http://img34.imageshack.us/i/dsc02007i.jpg/][/URL]
 
Back