Akupunktur geleneksel Çin tıbbının bir yöntemidir. Bu tıbba göre hastalıklar yaşam enerjisi olan chi’nin (qi) dengesizliği veya tıkanması sonucunda oluşurlar. Akupunktur uygulayan kişi çok ince iğneleri deriye batırarak bu enerjinin tekrar akmasını sağlayabilir. Doğru canlandırma ile vücut normal chi akışını geri kazanır. Vücuttaki enerji kanallarının adı meridyendir ve bunlar üstünde farklı noktalara iğne uygulanabilir. Yani iğneler bazen tedavisi hedeflenen organdan uzağa batırılır.
Yağlı karaciğer hastalığının akupunkturla tedavisi genellikle hastanın genel durumuna göre değişir. Kanın durağanlığı olası bir sebeptir. Akupunktur uygulayıcısının tedavi için hem chi’yi hareket ettirmesi hem de dalağı düzenlemesi gerekir. Kullanılan noktalar Karaciğer 14, Dalak 21, Safra kesesi 34, Mesane 17 ve 18, Kalın Bağırsak 4 olabilir. Bu isimler noktanın bulunduğu meridyenin adını gösterir. Bir meridyendeki noktalar başka bir organın da iyileşmesine katkıda bulunabilir.
2009’da yayınlanan bir araştırmada akupunkturun alkolden kaynaklanmayan yağlı karaciğer hastalarında önemli etkisi olduğu görülmüştür. 12 hafta içinde, akupunktur tedavisi alan hastalarda karaciğer tahribatı oldukça azalmıştır. 2008’de yapılan bir araştırmada ise 3 aylık akupunktur tedavisi hem obezite hem de yağlı karaciğer hastalığı şikayeti olan kişilerde belirtileri iyileştirmiştir. Katılımcılar hem zayıflamış hem de karaciğer tahribatı azalmıştır.
Kaynak:herşey sağlık