- Konu Sahibi destroyEnjoy
- #1
21 yaşındayım. Ve hiç beklemediğim şu garip dönemde, Hayatımda ilk kez gerçek bir erkek arkadaş edindim. Ve tam biz başlarken, araya mesafe girdi. 2 ay sonra, tekrar sene boyunca aynı yerde olacağız inşallah. Evet daha önce hiç erkek arkadaşım olmadı, bunun sebepleri arasında gerek içekapanık biri olmam gerekse ailemin bu olaya bakış açısını bilmem yatıyor olabilir. Onlara göre bir kız hanımefendi olmalı. Ama bu hanımefendiliğin sınırlarını çözemiyorum. Kaşlarımı aldırsam, veya biraz rahat giyinsem hemen çıkıveriyorum hanımlıktan, başka bir şeye(!) dönüşüyorum galiba. ben tıp fakültesinde okuyorum. bunu övünmek için söylemiyorum, bu üstümde bir baskı yaratıyor, nedenini anlatacağım. şimdiye kadar hiç bütünlemeye kalmadım, çok başarılı olmasam da her seferinde takıntısız geçtim sınıfımı.
Daha önce uzak mesafeden başlayıp biten anlamsız, çok da üzüntü ve acı verici bir deneyimim olmuştu, ilişki denemeyecek. Onun üstüne töbe ettiğimi düşünüyordum ama işler öyle olmadı. Yalnızlıktan çok bunaldım, üniversiteyi kazanmama rağmen koca istanbulda asosyallikten kurtulamamaktan çok daraldım... ve aslında birini aramıyorken o çıktı karşıma, her şeyimin ilacı gibiydi. bana hayatı yaşatmak istiyordu çünkü, birlikte büyümemizi istiyordu. onun daha önce çok kalabalık bir geçmişi olmuş, ve ben bunu başta kaldıramadım, ancak düşündüm ve onu bugünkü haline getiren o geçmiş, ve bunu değiştiremem diyerek onu suçlamaktan vazgeçtim. birimiz sıfır tecrübeli, diğeri çok tecrübeli yani.
biz başladığımızdan beri bu mesafe yüzünden telefon bağımlısı olduk. sürekli mesaj çektiğimi anlayan annem babam, kime yazdığımı, beni kimin güldürdüğünü sormaya başladı. internet deyip geçiştirdim. bir gece, annem beni onunla konuşurken yakaladı, gürültü yapmamam için uyardı ve gitti, hesabını ise ertesi gün sordu, o saatte kimlerle konuşuyosun sen diye. arkadaşım dedim inanmadı, ısrar etti erkekti di mi diye, söyledim. kimin nesi diye sorup durdu, anlattım. ve daha 2 cümle kurmuşken ben tıptayım o ise jeofizik mühendisliğinde diye karşı çıktı tanımadan etmeden. hatta ne mühendisi diye sormadı bile, mühendis kelimesi yetti. (beni kafalarında hiç kimseye yakıştıramıyorlar, prens getirsem bir kulp bulacaklarını biliyorum, o yüzden çocukta sorun aramak çözüm değil...) sonra annem birkaç cümle bir şey geveledi... bir rüzgara kapılırsam kıçımın üstüne otururmuşum, üzülürmüşüm kafamı vururmuşum. daha başlamadan ilişkiyi bitirdi yani. bir ilişki bitmek için mi başlar?
ailem beni küçücük bir kız olarak görüyor. benim sadece okulun bitmesine yakın kendi bölümümden münasip birisini bulmamı(!) uygun görüyorlar, veya beni görücü usulü evlendirmeyi bile düşünüyo olabilirler, ama bu mantık bana gitmiyor ki. onlar akraba evliliği yapmış, benim halimden anlamıyorlar ki. aşkın ne zaman nasıl karşına çıkacağı belli mi? hiç kimse beni onun gibi anlamıyor ki, hiç kimse bir kadınla nasıl ilgilenilir umursamıyor... bana değer veriyor, o kadar tecrübesine rağmen onun için birçok açıdan ilkim, beni seviyor ve ben de onu seviyorum beni koruyup kollayacak birisi olcak artık yanımda üstelik, hayatın içine karışabileceğim...
sevgilim okulunu uzatmış 2 sene, ailem bunu duysa kıyameti koparırlardı herhalde. ama bu, ipsiz sapsız biri olduğundan değil, iş hayatına erken atıldığından. donanımlı birisi olduğu için istediği işe girip güzel projeler üretebiliyor, ve şimdi kendi işini kurup ayrı eve çıkma planları var. beni de katıyor hayallerine, bana yemek yaparsın diyor. biz ciddiyiz, her şey çok yeni olsa da basit bir gönül eğlemece değil bu, ikimiz de biliyoruz. ama önümüzde bir engel var...
şu anda ailemin yanındayım ve eylül gibi istanbula dönücem. ben özel bir yurtta kalıyorum istanbulda. ve bu yurdun belli giriş saatleri var. insanlar içeri parmak iziyle alınıyor. giriş saati geçince de sorun çıkarıyorlar, tekrarlanırsa aileyi arıyolar. başka yerde kalmak için de kaldığın yerin adres ve telefon bilgilerini bir kağıda yazdırıp, üstüne aileyi arayıp izin için haberdar ediyorlar. işte sorun bu noktada başlıyor... tamam, şu an itibariyle birisiyle görüştüğümü öğrendi ailem fakat bir ilişkiyi kendime göre yaşamama izin vermezler, onlar asla benim geceyi dışarıda ya da onun yanında masumca geçirmeme izin vermezler... asla yalan söyleyemeyen ben, her seferinde bir yalan uydurmak ve huzursuz olmak zorunda mı kalacağım? aklı başında, kendi kararımı verebilcek yaştayken, hayatımda bir kez olsun mutluluğu tatmak üzereyken, neden böyle saçma engellerle uğraşmak zorundayım mutlu ve kararlı olursam, derslerimi aksatmayacağımı biliyorum. ama ailem bunu anlamaz, sanki her an sınıfta kalcakmışım gibi... beni özleyen erkek arkadaşım şimdiden kara kara düşünüp soruyor, biz baş başa rahat bi zaman geçiremeyecek miyiz? sürekli arayıp nerde olduğunu mu kontrol etcekler? üstelik onaylanmayan insan konumuna düştüğü için de de gururu kırılmış durumda :/ ben nasıl bir yol bulayım da, bu aşkın böyle kısıtlanmış şekilde köşeye sıkışıp kalmasını engelleyeyim? lütfen okuyanlar yorum yapsın...
Daha önce uzak mesafeden başlayıp biten anlamsız, çok da üzüntü ve acı verici bir deneyimim olmuştu, ilişki denemeyecek. Onun üstüne töbe ettiğimi düşünüyordum ama işler öyle olmadı. Yalnızlıktan çok bunaldım, üniversiteyi kazanmama rağmen koca istanbulda asosyallikten kurtulamamaktan çok daraldım... ve aslında birini aramıyorken o çıktı karşıma, her şeyimin ilacı gibiydi. bana hayatı yaşatmak istiyordu çünkü, birlikte büyümemizi istiyordu. onun daha önce çok kalabalık bir geçmişi olmuş, ve ben bunu başta kaldıramadım, ancak düşündüm ve onu bugünkü haline getiren o geçmiş, ve bunu değiştiremem diyerek onu suçlamaktan vazgeçtim. birimiz sıfır tecrübeli, diğeri çok tecrübeli yani.
biz başladığımızdan beri bu mesafe yüzünden telefon bağımlısı olduk. sürekli mesaj çektiğimi anlayan annem babam, kime yazdığımı, beni kimin güldürdüğünü sormaya başladı. internet deyip geçiştirdim. bir gece, annem beni onunla konuşurken yakaladı, gürültü yapmamam için uyardı ve gitti, hesabını ise ertesi gün sordu, o saatte kimlerle konuşuyosun sen diye. arkadaşım dedim inanmadı, ısrar etti erkekti di mi diye, söyledim. kimin nesi diye sorup durdu, anlattım. ve daha 2 cümle kurmuşken ben tıptayım o ise jeofizik mühendisliğinde diye karşı çıktı tanımadan etmeden. hatta ne mühendisi diye sormadı bile, mühendis kelimesi yetti. (beni kafalarında hiç kimseye yakıştıramıyorlar, prens getirsem bir kulp bulacaklarını biliyorum, o yüzden çocukta sorun aramak çözüm değil...) sonra annem birkaç cümle bir şey geveledi... bir rüzgara kapılırsam kıçımın üstüne otururmuşum, üzülürmüşüm kafamı vururmuşum. daha başlamadan ilişkiyi bitirdi yani. bir ilişki bitmek için mi başlar?
ailem beni küçücük bir kız olarak görüyor. benim sadece okulun bitmesine yakın kendi bölümümden münasip birisini bulmamı(!) uygun görüyorlar, veya beni görücü usulü evlendirmeyi bile düşünüyo olabilirler, ama bu mantık bana gitmiyor ki. onlar akraba evliliği yapmış, benim halimden anlamıyorlar ki. aşkın ne zaman nasıl karşına çıkacağı belli mi? hiç kimse beni onun gibi anlamıyor ki, hiç kimse bir kadınla nasıl ilgilenilir umursamıyor... bana değer veriyor, o kadar tecrübesine rağmen onun için birçok açıdan ilkim, beni seviyor ve ben de onu seviyorum beni koruyup kollayacak birisi olcak artık yanımda üstelik, hayatın içine karışabileceğim...
sevgilim okulunu uzatmış 2 sene, ailem bunu duysa kıyameti koparırlardı herhalde. ama bu, ipsiz sapsız biri olduğundan değil, iş hayatına erken atıldığından. donanımlı birisi olduğu için istediği işe girip güzel projeler üretebiliyor, ve şimdi kendi işini kurup ayrı eve çıkma planları var. beni de katıyor hayallerine, bana yemek yaparsın diyor. biz ciddiyiz, her şey çok yeni olsa da basit bir gönül eğlemece değil bu, ikimiz de biliyoruz. ama önümüzde bir engel var...
şu anda ailemin yanındayım ve eylül gibi istanbula dönücem. ben özel bir yurtta kalıyorum istanbulda. ve bu yurdun belli giriş saatleri var. insanlar içeri parmak iziyle alınıyor. giriş saati geçince de sorun çıkarıyorlar, tekrarlanırsa aileyi arıyolar. başka yerde kalmak için de kaldığın yerin adres ve telefon bilgilerini bir kağıda yazdırıp, üstüne aileyi arayıp izin için haberdar ediyorlar. işte sorun bu noktada başlıyor... tamam, şu an itibariyle birisiyle görüştüğümü öğrendi ailem fakat bir ilişkiyi kendime göre yaşamama izin vermezler, onlar asla benim geceyi dışarıda ya da onun yanında masumca geçirmeme izin vermezler... asla yalan söyleyemeyen ben, her seferinde bir yalan uydurmak ve huzursuz olmak zorunda mı kalacağım? aklı başında, kendi kararımı verebilcek yaştayken, hayatımda bir kez olsun mutluluğu tatmak üzereyken, neden böyle saçma engellerle uğraşmak zorundayım mutlu ve kararlı olursam, derslerimi aksatmayacağımı biliyorum. ama ailem bunu anlamaz, sanki her an sınıfta kalcakmışım gibi... beni özleyen erkek arkadaşım şimdiden kara kara düşünüp soruyor, biz baş başa rahat bi zaman geçiremeyecek miyiz? sürekli arayıp nerde olduğunu mu kontrol etcekler? üstelik onaylanmayan insan konumuna düştüğü için de de gururu kırılmış durumda :/ ben nasıl bir yol bulayım da, bu aşkın böyle kısıtlanmış şekilde köşeye sıkışıp kalmasını engelleyeyim? lütfen okuyanlar yorum yapsın...
Son düzenleme: