Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Twitter’da hakaret ettiği iddiasıyla Muğla Fethiye’de gözaltına alınan Serap Karabay’ı savcılık serbest bıraktı. Ancak avukatı bir gün sonra kendisini bulamadı. Çünkü İstanbul polisi Fethiye’ye kadar gidip tekrar gözaltına almıştı. Dün İstanbul’da sorgulandığı ortaya çıkan Karabay’a yöneltilen suçlama ise çok ilginç: Twitter’da örgüt kurmak.
Sosyal medyada düşüncesini paylaşan insanları korkutma amaçlı operasyonlara biri daha eklendi. Muğla Fethiye’de yaşayan Serap Karabay isimli kadının başına gelenler son zamanlarda gündeme gelen sıkıyönetim uygulamalarını tesciller nitelikte. Karabay, attığı bir tweet’te Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesi ve ‘makul şüphe’ iddiasıyla Fethiye’de önceki gün gözaltına alındı. Tüm haberleşme cihazlarına el kondu. Asayiş Şube Müdürlüğü’nde işlemleri yapılan Karabay, savcının talimatıyla serbest bırakıldı. Ancak, aynı gün İstanbul’dan giden polis ekibi tarafından tekrar gözaltına alındı. Polis, uçakla İstanbul’a getirdiği Karabay için kanuni zorunluluk olmasına rağmen İstanbul Barosu’ndan avukat talep etmedi. Baro, Karabay’ın Muğla’daki avukatının başvurusu üzerine, tüm gün İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve İstanbul Başsavcılığı’nda araştırma yaptı. Ancak herhangi bir kayda ulaşılamadığı bildirildi. Öğleden sonra İstanbul Adliyesi’ne sevk edilmesiyle Karabay’ın, 1 gün boyunca Asayiş Şube Müdürlüğü’nde ‘Twitter örgütü kurmak’ suçlamasıyla sorgulandığı ortaya çıktı. Şubat ayı sonuna kadar Erdoğan’a hakaret suçlamasıyla 84 kişiye soruşturma açılmıştı. Muğla Fethiye’de yaşayan Serap Karabay isimli kadının başına gelenler son zamanlarda gündeme gelen sıkıyönetim uygulamalarını tesciller nitelikte. Karabay, attığı bir tweet nedeniyle 12 Mart 2015’te Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret suçundan Fethiye’de gözaltına alındı. Asayiş Şube Müdürlüğü’nde işlemleri yapılan Karabay, savcının talimatıyla serbest bırakıldı. Ancak, aynı gün akşam saatlerinde İstanbul’dan giden polis ekibi tarafından tekrar gözaltına alındı. Polis, uçakla İstanbul’a getirdiği Karabay için kanuni zorunluluk olmasına rağmen İstanbul Barosu’ndan avukat talep etmedi. Baro, Karabay’ın Muğla’daki avukatının başvurusu üzerine, tüm gün İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve İstanbul Başsavcılığı’nda araştırma yaptı. Ancak Karabay ile ilgili herhangi bir kayda ulaşılamadığı bildirildi. Saat 16.00 civarında İstanbul Adliyesi’ne sevk edilmesiyle Karabay’ın, 1 gün boyunca İstanbul Asayiş Şube Müdürlüğü’nde ‘Twitter örgütü’ gerekçesiyle tutulduğu ortaya çıktı. Bu olay da 12 Eylül darbe dönemi uygulamalarını hatırlattı. AVUKAT İSYAN ETTİ: MÜVEKKİLİMİ BULAMIYORUM Serap Karabay’ın avukatı Hayel Özenç, Muğla Barosu’nun görevlendirmesiyle yaşadığı hukuk skandalını anlattı. Baroya dilekçe yazan Özenç, 12 Mart 2015 günü şüpheli Karabay’ın müdafiliğini üstlendiğini belirtti. Fethiye Asayiş Büro Amirliği’ne gittiğinde müvekkili Karabay’a atılı suçun “Twitter üzerinden Cumhurbaşkanı’na hakaret” olduğunu öğrendiğini ifade eden Özenç, soruşturma dosyasında bulunan Fethiye Sulh Ceza Hakimliği’nin arama ve el koyma kararını ve tutanakları incelediğini ve her ikisinin de hukuka ve kanuna aykırı olduğunu gördüğünü kaydetti. Sulh ceza hakimliğinin verdiği arama kararında genel bir ifade ile şüphelinin evinde arama yapılarak tüm bilgisayar, telefon ve tabletlere el konulması talimatının yer aldığına dikkat çeken Özenç, “Buna göre yapılan aramada kolluk, müvekkilin evinde bulunan ve kime ait olduğuna bakmaksızın tüm haberleşme araçlarına el koymuştur. Şüphelinin eşi Derviş Karabay’a ait olduğu ve internete bağlanmasının da imkansız olduğu herkes tarafından anlaşılabilecek telefona da el konulmuştur. Yine şüphelinin eşine ait 2. bir telefona da el konulmuştur.” diyerek kişilik haklarını ve kanunu ihlal eder şekilde el koyma yapıldığını söyledi. Özenç, arama ve el koyma kararlarının hukuksuz olması nedeniyle müvekkili Karabay’ın polis ifadesinde susma hakkını kullandığını ve daha sonra da savcının talimatı ile emniyetten serbest bırakıldığını söyledi. Özenç, talep etmelerine rağmen soruşturma dosyasının bir örneğinin kendilerine verilmediğini, bu nedenle kararlara da itiraz edemediğini kaydetti. Ertesi gün yani 13 Mart 2015’te söz konusu arama ve el koyma kararlarına itiraz etmek için müdafiliğini yaptığı Karabay’a ulaşmaya çalıştığını ifade eden avukat Özenç, kendisini evinde bulamadığını aktardı. Daha sonra Karabay’ın komşusu avukat Atilla Erol tarafından aranan müvekkilinin akşam saatlerinde gözaltına alınarak İstanbul’a götürüldüğünü öğrendiğini söyledi. Özenç, “Şu an bir hukukçu ve avukat olarak çaresiz durumdayım, yasal olarak suç yeri Fethiye olduğundan soruşturmanın Fethiye’de yapılması ve C.M.K 156. maddesi gereği Muğla Barosu tarafından müdafi görevlendirilmesi gerekir ancak C.M.K 12. maddeye aykırı olarak soruşturma Fethiye değil İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından yapılmaktadır. Bu aşamada benim yapabileceğim şey sınırlıdır.” diyerek yapılan hukuksuzluğa isyan etti. Bu noktadan sonra Muğla Barosu, İstanbul Barosu’na ulaşarak Karabay’ın bilgilerini verdi ve hukuki yardımda bulunulmasını talep etti. İstanbul Barosu CMK Merkezi, harekete geçti ancak Karabay’ın İstanbul Emniyeti ve İstanbul Başsavcılığı’nda kaydına rastlanmadı. Avukatlar, akşam saatlerine kadar Karabay’a ulaşamadı. Karabay ise İstanbul polisi tarafından adliyeye sevk edilmesiyle ortaya çıktı. Karabay niye gözaltına alınmış? İstanbul polisince verilen bilgiye göre, Karabay’ın aralarında bulunduğu 3 kişi Cumhurbaşkanı, Başbakan Ahmet Davutoğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’e hakaret içeren tweetlerinden dolayı gözaltına alınıyor. Tweetlere ‘örgüt eylemi’ muamelesi yapan polise göre, “kaan_kursat” isimli bir kullanıcının, 1 ve 7 Ocak 2015’te, tavsiye niteliğinde, “Bu kadar iddialıyım, artık seni Twitter kurucusu dahi bulamaz” ve “Vpn ya da Tor kullanarak yaptıysanız, hiç kimse yerinizi tespit edemez, rahat olun helal olsun dostlar” şeklinde tweetler yazarak, diğer kullanıcıları yönlendirdiği iddia ediliyor. Aynı kullanıcının, “Fuat Avni” adlı profile ise 4 Ocak’ta, “Tor kullanın rahat edin, böyle saçma sapan muhabbetlere girmeyin Fuatlar Avniler” diye yazması da suç delili sayılıyor. Bu tweetlerden suç çıkaran polis, “kaan_kursat” hesabının kullanıcısı olduğunu belirlediği Veli H.K. ile bağlantılı olduğu iki farklı Twitter hesabına sahip Sultangazi’de oturan Serpil I. ve Fethiye’de oturan ve savcılık tarafından aynı suçtan serbest bırakılmış Karabay’ı ikinci kez gözaltına alıyor. İşte yapılan hukuksuzluklar: 1- TCK’nın 229. maddesine göre Cumhur-başkanı’na hakaret suçu işleyenler hakkında 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası talep ediliyor. Şubat ayının sonu itibarıyla Erdoğan’a hakaret suçundan 84 kişiye soruşturma açıldı. 2- Karabay’ın evindeki bütün dijital cihazlara ve telefonlara el konuldu. Öyle ki, eşinin internete bağlı olmayan telefonuna bile el konularak haberleşme hakkı ihlal edildi. Karabay ve eşi, bir gün boyunca avukatlarına ulaşamadı. Suçun şahsiliği ilkesi gereğince şüpheli sadece Karabay ile sınırlı bir el koyma işlemi olmalıydı. 3- Karabay gözaltına alındığında kendisinin avukatı varsa polis derhal ona ulaşmak ya da derhal o yerin barosundan müdafi talep etmek zorunda. Bunların hiçbiri yapılmadı. Yaklaşık 24 saat boyunca ailesi Karabay’dan haber alamadı. Nereye götürüldüğünü öğrenemeyerek büyük bir üzüntü yaşadı. 4- Karabay zaten Fethiye Savcılığı tarafından gözaltına alınıp serbest bırakılmıştı. Aynı suçtan İstanbul polisinin gözaltına alması hukuka aykırı. Suç yeri Fethiye olduğu için oradaki savcılık soruşturma yapar. Bu kanuni düzenleme de ihlal edildi.
OKU, YORUMLA ve PAYLAŞ ==>
http://www.rotahaber.com/gundem/akp-twitter-da-insan-avina-cikti-h519703.html
Rota Haber