• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Davranış Bozuklukları 3 yaşındaki kzım çok haraketli arkadaşlarıyla paylaşmıyor ne yapmalıyım

Çocuğumuzda karşılaştığımız huysuzluk, saldırı, şiddet, içe dönüklük, korkaklık, hiperaktiflik, pasiflik, dikkatsizlik, çevreye uyum, utangaçlık, hırçınlık vs birçok sorununuzun paylaşıldığı konular.

tuba_zafer

Popüler Üye
Kayıtlı Üye
26 Aralık 2008
126
0
116
Ankara
bu benim değil bi arkadaşım girip benim adıma profilimden bu konuyu açmış bilginize
 
Son düzenleme:
benimki de sizinki kadar. Aynı sorun bizde de var. Üstelik bir de yeni bebeğimiz geldi. onun da hırçınlığı var. Biraz araştırdım benim çocuğum asosyal mi olacak diye. Olabiliyormuş. Korkmayın
 
Umarım Uzman Klinik Psikolog Çiğdem Bilgen in bu yazısı size yardımcı olacaktır.

Bebek emeklemeye ve yürümeye başlamakla birlikte kendini ve çevreyi daha iyi keşfetme fırsatını yakalar. Kendini keşfederken, kendini ve kendine ait olanları tanımlama ihtiyacı içindedir. “Ben” ve “Benim” kelimeleri yavaş yavaş en sık kullandığı kelimeler olmaya başlar. Yürüme becerisinin gelişmesiyle birlikte, dünyayı keşfi kendi kontrolüne girer. Çevre, ulaşılacak noktalar ve incelenecek nesnelerle doludur. Geliştirmekte olduğu kontrol duygusunu nesnelere karşı da kullanmaya başlar. Açıkça kendine ait olan nesnelerin ötesine geçip, ulaşabildiği her nesneye “Benim” demeye başlar. Bu dönem çocuklarının en temel bilişsel gelişim özelliği ben-merkezcil düşünmedir. Çünkü, dünya hakkındaki kısıtlı bilgileri, yeni tanımlamaya başladıkları ”ben” çevresinde gelişmektedir.



DOĞAL BİR TEPKİ HATIRLAMAKTA FAYDA VAR
Bu nedenlerle, 2-3 yaş anne-babalarının en yaygın şikayetleri arsındadır çocuklarının paylaşmayı bilmemesi. Nesneleri kontrol, çevreyi kontrol, tuvaletini kontrol gibi konular çocuğa bir yandan güç kazandırırken, bir yandan da kaybetme kaygısını yükler. Oyuncak arabasını oyun arkadaşıyla paylaşması söylendiğinde çocuk, arabayı verdiğinde geri alıp alamayacağını bile bilmemektedir. Dolayısıyla, arabası üzerindeki kontrolünü ve sahiplik duygusunu yitirme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Doğal olarak tepkisi “Hayır” olacaktır. Çocuğun paylaşmaya verdiği bu kaygılı ve öfkeli tepki bir yetişkine anlamsız görünebilir, ancak bu tepkinin, çocuğun doğal gelişimsel dönemine ait doğal bir tepki olduğunu hatırlamakta fayda vardır.



NE YAPMALI?
Çocuğun paylaşmayı öğrenmesinin yolu, gözlem ve rehberlik olacaktır. Paylaşmayı öğretmek için çocuğu zorlamak, baştan kaybetmektir. Oyuncağını zorla almak, tehdit etmek, ceza vermek gibi yöntemler, çocuğun paylaşmaya olan öfkesini sadece arttırır. Bu nedenle, çocuğa paylaşmayı öğretirken ilk adım, kontrolün onda olduğunu çocuğa hissettirmektir: “Şimdi birlikte resim yapacağız. Kalemlerinden hangisini arkadaşına vermek istersin? Mavi olanı mı, kırmızı olanı mı?” Bu ifadede çocuk, sahip olduğu nesneler üzerinde hala kontrolü olduğunu hisseder. Seçim yapma ve karar verme hakkına sahip olmak, paylaşma kavramının olumlu yüzünü gösterir çocuğa.



Çevredeki yetişkinleri paylaşım örnekleri sergilerken görmek de çocuk için önemlidir. Böylece çocuk, sahip olunan birşey başkasına verildiğinde geri alınabildiğini, istediği zaman geri almaya hakkı olduğunu ve paylaşım sayesinde karşılıklı bir güven ve işbirliği kurulabildiğini görecektir. Çocukla oynanacak “alma-verm” temalı bir oyun, yetişkin-çocuk arasında güvenilir bir ortamda paylaşmayı öğretmek için idealdir. İstenen oyuncağı verdiği zaman takdir, gülümseme, tebrik gibi olumlu pekiştireçlerle karşılaşan çocuk, hem davranışı ile ilgili geri bildirim almış olacak, hem de kendisine ait olan oyuncağın paylaşma sonrasında geri döndüğünü, onu kaybetmemiş olduğunu görecek ve paylaşma kavramının anlamını uygulamalı olarak görmüş olacaktır.

PAYLAŞMAK ZORUNDA MI?
Paylaşma kavramı çocuğa öğretilirken, nasıl ve ne zaman paylaşması gerektiğini öğretmek de önemlidir. Kendisi için çok özel bir oyuncağı paylaşmak zorunda değildir. Yetişkin olarak hepimizin, başkalarıyla paylaşmak istemediğimiz, bizim için özel olan eşyalarımız vardır. Çocuklar için de durum aynıdır. Bu yüzden bu durum çocuğa anlatılabilir ve paylaşmayı kabul ettiği oyuncaklarla, paylaşmak istemediği oyuncaklar ayrı kutulara yerleştirilebilir. Eve misafir geldiğinde veya oyun parkına giderken, diğer çocuklarla yaşanacak sorunu baştan önlemek için çocuk, paylaşmayı kabul ettiği kutudan oyuncaklar seçebilir.

ALINTI
 
güzel paylaşımlar için teşekkür ederim arkadaşlar.benimde kızımla yaşadığım büyük problemlerdendi.öğrenmiş olmam iyi oldu en azından seçtiğimiz bazı şeyleri paylaşması gerktiği fikri çok güzel.
 
merhaba arkadaslar benimde son 3 ayim kabus gibi,kizim aslinda cok yaramaz degildi güzel anlasirdi arkadaslariyla takii 3 yasina basana kadar marttan beri herkesle kavga ediyor,anlasamiyor bir türlü arkadaslariyla.ne yapicami sasirdim taniyamiyorum kizimi cok zor durumda kaliyorum ne yapicam bilmiyorum
 
aynen benim oğlum da 3 yaşında, inanılmaz bir inat,uyumsuzluk, uyarmama ve tamam yapmıycam diye söz vermesine rağmen 3 dakika sonra aynı hareketlere devam etmesi, çıldırmak üzereyim
arkadaşlarını ve küçük bebekleri itip kakıyor, kızınca ısırıyor vuruyor
balkondan ve camdan aşağı birşeyler atıyor devamlı, gittiğimiz yerlerde bile
eve misafir geldiğinde iki sohbet ettirmiyor ellerinden bardaklarını alıyor,dikkat çekmek için yerlere su döküyor,oyuncaklarını atıp kırıyor
odaya kapatma cezası veriyorum çıkmak için özür diliyor bir daha yapmayacağım anne diye söz vererek
ama her gün aynı şeyleri baştan yaşıyoruz bıktım artık
artık sabahları uyanmak bile istemiyorum bakalım bugün neler yaşatıcak bana bu çocuk diye
nolur bu konuda ne yapabiliriz bilen deneyen yaşayan varsa tavsiyelerinizi bekliyorum
 
Back