2015 yılında cinayet işlenmeyen tek il

Chess

Nirvana
Kayıtlı Üye
14 Ağustos 2009
53.296
42.837
Umut Vakfı, Türkiye'nin "Bireysel silahlı Şiddet Haritası 2015"i yayımladı. Rapora göre Türkiye'de günde 5 kişi cinayete kurban giderken, en sakin kent Bayburt oldu. 63 bin nüfuslu Bayburt'ta 2015 yılında cinayet olayı yaşanmadı.
Sitene Ekle
turkiye-de-gecen-yil-gunde-5-kisi-cinayete-kurban-gitti-6559914.Jpeg

Umut Vakfı tarafından yapılan açıklamada, bireysel silahlanmaya karşı mücadele veren vakfın, Türkiye'deki silahlı şiddetin (işlenen cinayetlerin) haritasını çıkarabilmek amacıyla yaptığı detaylı araştırmayla, Türkiye'nin en ücra köşesindeki yerel gazeteler dahil tüm gazeteleri gün gün tarayarak, 2015'in bilançosunu ortaya çıkardığı vurgulandı.

"HER GÜN EN AZ 5 KİŞİ CİNAYETE KURBAN GİDİYOR"

Raporda yer alan bazı belirlemeler şöyle:

-2015 yılında Türkiye'de 2 bin 175 silahlı olay basına yansıdı. Bu olaylarda toplam 1.951 kişi öldü, bir kısmı ağır 1.286 kişi de yaralandı. Ağır yaralıların daha sonra ne kadarının öldüğünü maalesef bilinmiyor… Bu tabloya göre de, 2015 yılında Türkiye'de günde en az 5 kişi öldü… Hemen her gün, bazı günler ise her an gündemin değiştiği ülkemizde, basına yansıyan olayların birkaç katı kadar olayın yaşanmış olduğu da olası…

-Ateşli ve kesici silahlarla işlenen olayların yüzde 71'i tüfek, tabanca, beylik silahı gibi ateşli silahlarla, yüzde 29'u ise kesici ve delici aletlerle gerçekleştirildi. Yüzde 71'lik kapsama giren silahlı olayların ise yüzde 39'u (857) tüfeklerle, yüzde 28'i (605) tabancalarla, yüzde 4'ü de (87) beylik silahlarıyla yaşandı. Beylik silahlarıyla yaşanan olayların büyük çoğunluğunu polis ve asker intiharları oluşturuyor…

-Cinayetin, şiddetin haritasına bölgelere göre baktığımızda, Marmara bölgesinde 225 olaylaİstanbul birinci sırada bulunuyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2015 Yılı İllerde Yaşam Endeksi verilerine göre de, insanların yüzde 45,1'inin kendisini “güvende hissetmediği" İstanbul'u, 97 olayla Bursa, 89 olayla Kocaeli ve 54 olayla Sakarya izliyor.

-En sakin kent Bayburt... Cinayet haritasında yer almayan tek il 63 bin nüfuslu Bayburt… Yani en “sakin-mutlu-insanlarının birbirine hoşgörüyle yaklaştığı" kent… Bu sakin kenti, birer olay, birer ölüyle Karabük ve Çankırı, bir olay iki ölüyle Kilis, ikişer olay ikişer ölüyle Tunceli veGümüşhane¸ iki olay üç ölüyle Ardahan, üç olay üç ölüyle Erzincan izliyor…

"TÜRKİYE, 178 ÜLKE ARASINDA 14. SIRADA"

-Bireysel silahlanmadaki artış bakımından 178 ülke arasında 14. ülke durumunda olan Türkiye'de silahlı olayların savcılıklara, mahkemelere, adli tıp kurumlarına yansıması ise korkunç boyutlarda… 2015'in resmi verileri henüz hazır değil, savcılıklara gelen toplam dosya sayısı 2014 yılında, 2005'e göre yüzde 61,9 artışla toplam 7 milyona yükselmiş bulunuyor.

-6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar Hakkındaki Kanun ile ilgili olarak mahkemelere gelen dosya sayısı ise 65 bin 883…

-Adli Tıp Kurumu şubelerine intikal eden yaralama sayısı, 16 bin 872'si kesici, delici aletlerle, 6 bin 168'i ateşli silahlarla olmak üzere toplam 23 bin 40…
http://www.milliyet.com.tr/turkiye-de-gecen-yil-gunde-5-kisi-gundem-2185940/
 
Benim bildiğim 3 yıl önce bir cinayet oldu. Traktörü adamın üzerine sürüp ezmişti galiba. Köy iki büyük aileden oluşuyor ve sürekli kavga ediyor bu iki çılgın aile. Şimdi birinin mensupları gelemiyor Bayburta yasakladılar.
 
Ay aylardır sinemaya gitmiyorum zaten. Sanırım en son hobbite gitmiştim. Çok önemli değil yani. Gidiyom ben bayburta.
Tamam o halde bana da tandır ekmeği bi de civil peynir gönderiver :KK45:

Bizim telefon bile çekmeyen (sadece bizim evde çekiyor yukarda olduğu için) ultra organik köyümüz de var. Anahtar verem mi :))
 
Tamam o halde bana da tandır ekmeği bi de civil peynir gönderiver :KK45:

Bizim telefon bile çekmeyen (sadece bizim evde çekiyor yukarda olduğu için) ultra organik köyümüz de var. Anahtar verem mi :))

Telefon çekmeyen yere gitmek için geçen sene 4 güne 1300 lera para ödedik la biz. Ver adresi anahtarı da kargoyla yolla çabuk.
 
Bu arada bir kaç yıl öncesine kadar Bayburt un köylerinde evler kilitli olmazdı. Anahtar diye bir şey yoktu yani, sadece kapının kendiliğinden açılmasını engelleyecek askılar vardı. İçeri seslenip girebilirdiniz yani her eve.

Şimdi şimdi evler kilitlenir oldu.
 
Telefon çekmeyen yere gitmek için geçen sene 4 güne 1300 lera para ödedik la biz. Ver adresi anahtarı da kargoyla yolla çabuk.
Enemmm o parayla iki ay takılırsınız orda. Tamam gönderiyim.

Bu arada Bayburt cidden minnak bi yer. Tanıyor herkes birbirini. Geçen bahar cenazeye gittik kardeşimin eşi ile, merkezin girişinde durdurdu bi amca siz kime geldiniz diye :KK70:

Seni de tutarlarsa şaşırma.
 
Enemmm o parayla iki ay takılırsınız orda. Tamam gönderiyim.

Bu arada Bayburt cidden minnak bi yer. Tanıyor herkes birbirini. Geçen bahar cenazeye gittik kardeşimin eşi ile, merkezin girişinde durdurdu bi amca siz kime geldiniz diye :KK70:

Seni de tutarlarsa şaşırma.

Benim hiç köyüm olmadı. Çocukken yaz tatillerinde köye giden arkadaşlarımı çok kıskanırdım. O yüzden sanırım nerde köy var medeniyet yok, telefon televizyon vs yok oralara gitmeyi çok seviyorum. Hatta bi dönem bizimkiler sırf benim ısrarlarım yüzünden bir yaz boyunca bir köy evi kiralamıştı sökede. Ama istediğim gibi değildi. Betonarme evler, tepelerinde çanak antenler. Öyle köy mü olur.
 
Benim hiç köyüm olmadı. Çocukken yaz tatillerinde köye giden arkadaşlarımı çok kıskanırdım. O yüzden sanırım nerde köy var medeniyet yok, telefon televizyon vs yok oralara gitmeyi çok seviyorum. Hatta bi dönem bizimkiler sırf benim ısrarlarım yüzünden bir yaz boyunca bir köy evi kiralamıştı sökede. Ama istediğim gibi değildi. Betonarme evler, tepelerinde çanak antenler. Öyle köy mü olur.
Ben bütün çocukluğumu köyde geçirdim nerdeyse. Babaannem alır götürürdü, istanbulun yazı neye benzer 14 yaşında öğrendim. Dedemin atı vardı yengemin erkek kardeşiyle atı kaçırır gezerdik :)) şimdi izin vermiyor ata binmeme :KK12:

Ama ergen yıllarımda ağlayarak gitmeye başladım malum telefon demek iletişim demek. Sadece camın önünde çekiyordu telefon ilaç kutularını çeken yerlere yapıştırıp mesaj atmaya çalışıyordum :KK53: Sevgilimle konuşmak için her gün dağ tepesine çıkardım akla bak. Şimdi sinyal arttı da evde çekiyor hiç değilse.

Bizim köyde evler kerpiç, bi bizimki betonarme yapılmış. Senlikmiş tam, gelirsen oralara haber et.
 
Ben bütün çocukluğumu köyde geçirdim nerdeyse. Babaannem alır götürürdü, istanbulun yazı neye benzer 14 yaşında öğrendim. Dedemin atı vardı yengemin erkek kardeşiyle atı kaçırır gezerdik :)) şimdi izin vermiyor ata binmeme :KK12:

Ama ergen yıllarımda ağlayarak gitmeye başladım malum telefon demek iletişim demek. Sadece camın önünde çekiyordu telefon ilaç kutularını çeken yerlere yapıştırıp mesaj atmaya çalışıyordum :KK53: Sevgilimle konuşmak için her gün dağ tepesine çıkardım akla bak. Şimdi sinyal arttı da evde çekiyor hiç değilse.

Bizim köyde evler kerpiç, bi bizimki betonarme yapılmış. Senlikmiş tam, gelirsen oralara haber et.

Doğu karadenize gitmek aklımızda var ama mevsimi netleştiremedik. Herkes yazın gidin diyor, yazın da çok kalabalık oluyor. Bilemedik yani. Gidersek sizin köye bi uğrarız madem.
 
Doğu karadenize gitmek aklımızda var ama mevsimi netleştiremedik. Herkes yazın gidin diyor, yazın da çok kalabalık oluyor. Bilemedik yani. Gidersek sizin köye bi uğrarız madem.
Beklenti düşük olsun ama :) Bizim köye tuzlu su denilen maden suyunu içmeye gelirler genelde. Doktorlar böbrek taşı sorunu olanlara falan öneriyormuş.
Yaz da değil baharda gidin. Yazın kurumuş oluyor her yer.
 
Doğu karadenize gitmek aklımızda var ama mevsimi netleştiremedik. Herkes yazın gidin diyor, yazın da çok kalabalık oluyor. Bilemedik yani. Gidersek sizin köye bi uğrarız madem.

ben eylül başında gittim. çok sıcaklara denk gelmemeyim diye.
eğer mayıs gibi giderseniz rafting için çok iyi olur.
gerçi ben eylülde de rafting yaptım :KK53:
 
Beklenti düşük olsun ama :) Bizim köye tuzlu su denilen maden suyunu içmeye gelirler genelde. Doktorlar böbrek taşı sorunu olanlara falan öneriyormuş.
Yaz da değil baharda gidin. Yazın kurumuş oluyor her yer.

Baharda çok yağmur yağarmış gezemezmişiz diyolla. Bklentimi anlattım işte cicim. Kerpiç evler, köylü amcalar teyzeler, köy kahvaltısı, bol yeşil yeter bana.

ben eylül başında gittim. çok sıcaklara denk gelmemeyim diye.
eğer mayıs gibi giderseniz rafting için çok iyi olur.
gerçi ben eylülde de rafting yaptım :KK53:

Yok öyle rafting falan düşünmüyoruz. Kafa dinleyebileceğimiz ve doğal güzellikleri görebileceğimiz bişey planlıyoruz. Sabahın köründe kalk ordan oraya koştur, bütün aktivitelere katıl gibi bişey düşünmediğimiz için turla gitmeyi de düşünmüyoruz zaten. Trabzona inip ordan bir araç kiralayıp haritayı açıp sakin sakin gezmece, bulduğun yerde konaklamaca falan gibi.
 
Baharda çok yağmur yağarmış gezemezmişiz diyolla. Bklentimi anlattım işte cicim. Kerpiç evler, köylü amcalar teyzeler, köy kahvaltısı, bol yeşil yeter bana.



Yok öyle rafting falan düşünmüyoruz. Kafa dinleyebileceğimiz ve doğal güzellikleri görebileceğimiz bişey planlıyoruz. Sabahın köründe kalk ordan oraya koştur, bütün aktivitelere katıl gibi bişey düşünmediğimiz için turla gitmeyi de düşünmüyoruz zaten. Trabzona inip ordan bir araç kiralayıp haritayı açıp sakin sakin gezmece, bulduğun yerde konaklamaca falan gibi.

ozaman karagöle mutlaka gitmenizi tavsiye ederim..
 
Baharda çok yağmur yağarmış gezemezmişiz diyolla. Bklentimi anlattım işte cicim. Kerpiç evler, köylü amcalar teyzeler, köy kahvaltısı, bol yeşil yeter bana.
Bayburt çok yeşil sayılmaz dağların arkasında kaldığı için. Ondan dediydim :KK53: Yağmur da yağmaz yağmaz sonra bir hafta aralıksız yağar. Denk gelmek gerek.

Şimdiden iyi eğlenceler, bol kafa dinlemeli günler dilerim :KK36:
 
X