• Merhaba, Kadınlar Kulübü'ne ÜCRETSİZ üye olarak yorumlar ile katkıda bulunabilir veya aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

2 temmuz...

melekyavrum

kızıma kavustum cok şükür
Kayıtlı Üye
28 Temmuz 2012
4.612
222
123
Antalya
[video=youtube;gj4-QqAwSfQ]http://www.youtube.com/watch?v=gj4-QqAwSfQ[/video]




Can Dündar ın da belgesine basladığı gibi, bazı kara günler vardır ki keske hiç yasanmasaydı hersey bambaska olurdu

2temmuz 1993 yasanmasaydı belki 37 canımız aydınımız hala aramızda olucaktı
2 temmuz 2012 yasanmasaydı da benim melek kızım şimdi kucağımda olucaktı

ben 2 temmuzları yüreğimde tarifsiz bir acıyla yasıyacağım her sene...

Allahım bu karanlık günleri bir daha yasatmasın tek duam temennim bu

Sizlerden ricam bu canlarımız için bir fatiha okumanız...
Mekanları cennet olsun insallah
 
Gidenlere allah rahmet eylesin.Sivas katliamı bu ülkenin alnında kara bir leke olarak kalacak malesef.Sadece sivas değil daha niceleri de...
Başın sağolsun canım:43:Allah yoldaki evladına uzun ömür versin ondan yana yüzünü güldürsün.
 
Gidenlere allah rahmet eylesin.Sivas katliamı bu ülkenin alnında kara bir leke olarak kalacak malesef.Sadece sivas değil daha niceleri de...
Başın sağolsun canım:43:Allah yoldaki evladına uzun ömür versin ondan yana yüzünü güldürsün.

aynen sivas maraş çorum menemen ve daha niceleri

ayrıca sağol canım insallah kucaklamak nasip olur bu sefer
 
:43::43::43::43:
Basin sagolsun melekyavrum.

Belgeselleri izliyorum bugün. Aslinda hemen her sene izliyorum, her seferinde agliyorum. Benim gözyaslarim daha o öfkeli kalabaligin sloganlarina basladiklari anda basliyor her sene...

Bu da bir baska belgesel:

[video=youtube;KNN9bz9Mt5A]http://www.youtube.com/watch?v=KNN9bz9Mt5A[/video]
 
Melekyavrum başın sağolsun arkadaşım.

2 Temmuz 1993'de Sivas'ta yaşanan bu olaylar Türkiye tarihine kara bir leke olarak geçmiştir. Allah hayatını kaybeden aydınlarımızın mekanını cennet etsin.
Ayrıca bu olaya karışan şeytanların avukatlarıda ne hikmetse "AK" lanmışlardır.

Eki Görüntüle 746804

Fazlada yoruma gerek yok sanırım....
 
"Alevi değilsin ki sana ne oluyor dedi!! İnsan değilsin ki sana nasıl anlatayım dedim!!SivasKatliamınıUnutmaUnutturma
 
Melekyavrum başın sağolsun:43::43::43:

Ateşi bulanlar utandılar.. Ateş utandı.. Yakanlar ve yaktıranlar utanmadı insanlıklarından. SivasKatliamınıUnutmaUnutturma
 
Unutmadik. Unutmayacagiz. Unutturmayacagiz...

35 canimizin yandigi yetmedi senelerce orda bir Kebap Salonu isletilmesi ayri bi utanc...

Mekanlari Cennet olsun.

Melekyavrum basin saolsun allah birdaha evlat acisi göstermesin...
 
Son düzenleme:
Yarın 2 Temmuz. Sivas'ta şöyle bir söylenti dolaşıyor "canlı bomba ihbarı varmış ama bulamamışlar, Sivas'a giren bütün arabaları arıyorlarmış". Biz yarın sokağa çıkmayacağız diğer tüm 2 Temmuzlarda olduğu gibi.
 
Başın sağolsun, inşallah ilerde bebeğinle bu acını hiç hatırlamayacak kadaar mutlu olursun.
Ne kadar iyi yüreklisin.

muhlis akarsu - 45 yaşında, sanatçı
muhibe akarsu - 45 yaşında, muhlis akarsu'nun eşi
gülender akça - 25 yaşında
metin altıok - 53 yaşında, şair, yazar, felsefeci
mehmet atay - 25 yaşında, gazeteci, fotoğraf sanatçısı
sehergül ateş - 30 yaşında
behçet sefa aysan - 44 yaşında, şair
erdal ayrancı - 35 yaşında
asım bezirci - 66 yaşında araştırmacı, yazar
belkıs çakır - 18 yaşında
serpil canik - 19 yaşında
muammer çiçek - 26 yaşında, aktör
nesimi çimen - 62 yaşında, şair, sanatçı
carina cuanna thuijs - 23 yaşında, hollandalı gazeteci
serkan doğan - 19 yaşında
hasret gültekin - 22 yaşında şair, sanatçı
murat gündüz - 22 yaşında
gülsüm karababa -22 yaşında
uğur kaynar - 37 yaşında, şair
emin buğdaycı -18 yaşında şair.
asaf koçak - 35 yaşında, karikatürist
koray kaya - 12 yaşında
menekşe kaya - 15 yaşında
handan metin - 20 yaşında
sait metin - 23 yaşında
huriye özkan - 22 yaşında
yeşim özkan - 20 yaşında
ahmet öztürk - 21 yaşında
ahmet özyurt - 21 yaşında
nurcan şahin - 18 yaşında
özlem şahin - 17 yaşında
asuman sivri - 16 yaşında
yasemin sivri - 19 yaşında
edibe sulari - 40 yaşında, sanatçı
inci türk - 22 yaşında
kenan yılmaz - 21 yaşında

bunlar da birilerinin evladıydı. ah be söylenecek çok şey var da.
 
[video=youtube;gj4-QqAwSfQ]http://www.youtube.com/watch?v=gj4-QqAwSfQ[/video]




Can Dündar ın da belgesine basladığı gibi, bazı kara günler vardır ki keske hiç yasanmasaydı hersey bambaska olurdu

2temmuz 1993 yasanmasaydı belki 37 canımız aydınımız hala aramızda olucaktı
2 temmuz 2012 yasanmasaydı da benim melek kızım şimdi kucağımda olucaktı

ben 2 temmuzları yüreğimde tarifsiz bir acıyla yasıyacağım her sene...

Allahım bu karanlık günleri bir daha yasatmasın tek duam temennim bu

Sizlerden ricam bu canlarımız için bir fatiha okumanız...
Mekanları cennet olsun insallah

37 tane aydın insanımız canını verdi ruhları şad mekanları cennet olsun..
Unutmadık unutmayacağız :72::72:
Bu ülkede din istsmarı adı altında yakılan canların hesaplarını vicdanları nasıl hesap verecek acaba..

Başın sağolsun melekyavrum :48:rabbim tekrar o güel duyguyu yaşatır sana kucağına alırsın bebeğini :48:
 
Tüm aydınları rahmetle anıyoruz...
Ben de o zamana ait gazete başlıkları paylaşmak istedim.
266

324

sivas9_1.jpg

sivas1_0.jpg
 
Öncelikle yavrun icin basin sagolsun,allah baska aci göstermesin.karnindakinide saglikla kucagina almayi nasip etsin...


melekyavrum,ben bu günle ilgili bir konu acacaktim,senin konunu görünce sevindim.en azindan unutmayalarin oldugunu bilmek güzel..


bu katliami kinamak icin kürt,türk,alevi veya sünni olmak gerekmiyor.insan olmak yeterli...


buda bir annenin ogluna mektubu....




HASRET GÜLTEKİN'İN ANNESİNİN OĞLUNA YAZDIĞI ACI DOLU MEKTUP
Sevgili Oğul !

Gazeteciler randevu isteyince önce korktum ;
ola ki senden ‘rahmetli’ diye söz ederler.

Meğer bugün Anneler Günü’ymüş. Hani , hep ünlü bir işadamının, ya da milletin anasını ağlatan bir politikacının annesini seçerler ya , bu kez yarışın kulvarını değiştirmişler. Bu yıl Sivas’ta yobazların yaktığı tüm çocukların analarını seçmişler “Yılın Annesi” .

Hasret’im biliyor musun? Sana sormadan bunları anlattım diye bana kızmadın ya? En sevdiğin arkadaşlarından Kadir’le Ali Rıza çok ısrar ettiler. Dayanamadım konuştum.

Bak Oğul! Sana sormadan bir iş daha yaptım. 2 Temmuz’dan bu yana açamadığım odana da girmelerine izin verdim. Ben bakamadım sırtımı döndüm , kardeşin Güler’le Kadir gezdirdiler odanı. Biliyorum sen odana el sürülmesine hatta toplanmasına bile kızardın. Ben görmedim, ama el sürmediler hiçbir şeyine. Kitaplarına ve resimlerine bakmışlar sadece, rahat ol. Fotoğrafta çektiler Hasret’im. Sen gittin gideli üzerimden çıkarmadığım siyah elbiselerimle ‘iyi çıkmam’ dediysem de dinlemediler. Bana kır çiçekleri getirmişler Anneler Günü diye. Sivas’ta senin yanında olan, hani mızıka çalıp eğlendirdiğin çocuklar var ya, onların anaları adına da kabul ettim. Serkan Doğan’ın, Huriye’nin ,Yeşim’in, Muammer’in, ınci’nin, şu ufak oğlanın adı neydi? 11 yaşındaydı hani. Hah hatırladım Koray işte. Onun da anasıyım ben bugün. Hepsinin anasıyım. Madımak Otel’inde kim varsa Asaf’ın , Nesim’inin, Muhlis’le Leyla’nın , adını hatırlayamadığım diğerlerinin. Sen kızmazsın biliyorum oğul. Paylaşmayı seversin. Ana Sevgisinide paylaşırsın.

Hasret yavrum , Anneler Günü’nü kutlamazdık değil mi biz? Yanlış hatırlamıyorum, kutlamazdık. Geçen yıl hariç, oda yine senin muzurluğundan. A oğul, a çocuk, bana çamaşır makinesı alacaksın diye, çok kızdığın Parti’nin gecesine çıkmaya değer miydi? Baban ayın başında nasılsa alacaktı. Eskisini de tamir ettirirdik ne olacak. Bir süre daha idare ederdik. Kim bilir sana nasıl zul gelmiştir o gece çalıp söylemek. Anneler Günü’nü bahane edip o parayla çamaşır makinesi almanız için Güler’e gizlice vermişsin parayı.

Canım oğlum,

Senin gibi şelpeyle güzel bağlama çalan biri hala çıkmadı. Sen ‘Rüzgarın Kanatları’na’ binip gittikten sonra türkülerin dilden dile dolaştı. Bütün sanatçılar senin türkülerini okuyor. Ama çok bozuluyorum biliyor musun? Birçoğu bu türkülerin sana ait olduğunu söylemiyor. Bazı büyük bağlama ustaları da senin müziklerini alıp kendileri bulmuş gibi çalıyorlar. Deli Derviş’i senin gibi çalan yok hala. Sivas’a gitmeden önce ‘Enel Hak’ adında yeni çalışmalar yapıyordun. Yarım kaldı diye üzülme. Arkadaşların o kaseti bıraktığın kadarıyla seni sevenlere ulaştıracaklar. Senin şair yönünü bilmeyenler de yakından tanıyacaklar. Çünkü arkadaşların senin adını sonsuza dek taşıyacak bir kültür merkezi kuruyor. Sinema , Tiyatro, Müzik, Edebiyat ve Folklor alanında araştırmalar ve çalışmalar yapacaklar. şiirlerini de bir kitapta topluyorlar.

Haberin var mı bilmem ? Ankara DGM de görülen Sivas Davası’nı basına kapattılar. ıyice unutturmak istiyorlar herhalde. Başkalarının hafızasından silebilirler Madımak Oteli’nde olanları. Peki ya benim yüreğimden, ya diğer çocukların analarının yüreğinden nasıl söküp atacaklar? Gazeteye niye konuştum biliyor musun? Mahkeme o kara yobazlara ne ceza verir bilmem, halkın vicdanında bir kez daha mahkum olsunlar istedim. şimdilik Hoşçakal yavrum.


Annen Hacer Gültekin.




ALINTIDIR
 
Son düzenleme:
bu günü yasatanların aklanması hiç sasırtıcı değil arkadasım
3.köprüye isim yokmus gibi baska padişah yokmus gibi yavuzun adının konması gibi hic sasırmadım aksine cok beklediğim seylerdi

pegasus bu konuyu ben acmalıydım canım 2 temmuz benim için bir baska cünkü artık,bilerek konuyu dün actım o yüzden

kızlar iyi dilekleriniz için cok sağolun
 
bu günü yasatanların aklanması hiç sasırtıcı değil arkadasım
3.köprüye isim yokmus gibi baska padişah yokmus gibi yavuzun adının konması gibi hic sasırmadım aksine cok beklediğim seylerdi

pegasus bu konuyu ben acmalıydım canım 2 temmuz benim için bir baska cünkü artık,bilerek konuyu dün actım o yüzden

kızlar iyi dilekleriniz için cok sağolun
ne iyi yapmissinda acmissin konuyu.

benim insanim dedigi insanlarin yaralarina tuz basmaktir 3.köprüye yavuz ismini vermek.onlari tekrar tekrar öldürmektir.

sivas katliamindaki 8 avukatin akp den milletvekili olmasi cogu seyi anlatiyor aslinda...
bir insan bir insana nasil kiyar,nasil yakar..
nasil kendilerine insan derler daha..
nasil cocuklarinin yüzlerine bakarlar..
acaba vicdanlari sizliyormudur,babasiz dogan cocuklari görünce..11 yasinda katlettikleri yavruyu hatirlayinca..
acaba vicdanlari varmidir bunlari yapanlarin...
 
Son düzenleme:
ne iyi yapmissinda acmissin konuyu.

benim insanim dedigi insanlarin yaralarina tuz basmaktir 3.köprüye yavuz ismini vermek.onlari tekrar tekrar öldürmektir.

sivas katliamindaki 8 avukatin akp den milletvekili olmasi cogu seyi anlatiyor aslinda...
bir insan bir insana nasil kiyar,nasil yakar..
nasil kendilerine insan derler daha..
nasil cocuklarinin yüzlerine bakarlar..
acaba vicdanlari sizliyormudur,babasiz dogan cocuklari görünce..11 yasinda katlettikleri yavruyu hatirlayinca..
acaba vicdanlari varmidir bunlari yapanlarin...

maraşta hamile kadınların karınlarından bıcakla bebekleri cıkaranlarda olmayan vicdan hep aynı zihniyet
 
samimi gerçek bir müslüman olarak düşüncem kimse ama kimsenin bu düşmanım da olsa diri diri yanmasını istemem. eğer orada olsaydım insanları korumak için neyim var neyim yok ortaya koyardım buna emin olun.
orada bişeylere gözyumma var, orada provakasyon var begeselde konuşan biri askerin kasti olarak geç geldiğini söylüyor,konuşmacılardan biri alevlerden dolayı 3-5 dakika içerisinde seslerin kesildiğini söylüyo!


Murat Alan'ın haberi

37 kişinin öldüğü Sivas olayları sonrasında Ankara GATA'dan alelacele bir ekip Sivas'a götürüldü... Otelin içinden açılan ateşle enselerinden vurulan insanların vücutlarındaki kurşunlar, Galip Deniz isimli astsubay tarafından çıkarıldı ve yaralar dikildi... Numune Hastanesi'ne gelen Erdal İnönü, Başhekim'e; 'Hepsi yandı diye rapor yazın' talimatı verdi... Başhekim direndi, istifa etti."

Akit'in ulaştığı şok bir tanık, 'ense dikme' ve 'otopsi raporu operasyonu'na ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu. 19 yıl sonra provokasyonun ardındaki sır perdesini aralayan Ö.D. "Bu işin arkasında derin devlete çalışan askerler vardı. Sivas Asker Hastanesi'nde görevli Galip Deniz isimli astsubay, otelden çıkan cesetlerde bulunan kurşunları çıkartıp yaraları dikti. 'Enselerini ben diktim' diye konuşuyordu. Numune Hastanesi Başhekiminin imzalamak istemediği 'hepsi yandı' raporunu da bunlar hazırlayıp onaylattı. Otel içinden ateş açıldığını, içeridekilerin yine içerideki provokatörler tarafından vurulduğunu gizlemeye çalışıyorlardı" şeklinde konuştu.

19 YILLIK KUMPAS DEŞİFRE OLUYOR

Madımak Oteli'nde ölen kişilerden bazılarının otel içerisindeki provokatörler tarafından enselerinden vurularak öldürüldüğü, bu durumun ortaya çıkmaması için yapılan gizli operasyonda cesetlerin enselerindeki mermi çekirdiklerinin çıkartılıp 'hepsi yandı' şeklinde rapor hazırlandığı iddia edilmişti. O dönem yaşananlara ilişkin Akit'e konuşan şok bir tanık, Müslümanların üzerine yıkılmaya çalışılan iğrenç operasyonu deşifre edecek önemli bilgiler verdi. İsminin, baş harfleriyle kodlanmasını isteyen, Sivas'ta bulunan ailesinin, anlatacaklarından zarar görmesinden çekinen Ö.D., yaklaşık 10 yıldır İngiltere'de yaşadığını, Sivas davasından ömür boyu hapis cezası alan Bülent Düvenci'nin eşi Buket Düvenci'nin gazetemizde çıkan açıklamaları sonrası aramaya karar verdiğini belirtti. Düvenci'nin aktardığı Numune Hastanesi'nde yaşanan olaylar ve cesetlerdeki kurşunların çıkartılıp enselerinin dikilmesi iddialarının birebir gerçek olduğunu aktaran Ö.D. olayların arkasında askerler olduğunu söyledi.

Korkunç tezgahta görev alan askerlerden bazılarının isimlerini dahi veren Ö.D. şöyle konuştu: "Sivas olayları sonrası gözaltına alındım. Suçsuz olduğumu, olay yerinde olmadığımı somut delillerle kanıtlayınca tahliye oldum ve daha sonra 1995'in son günlerinde askere gittim. Askerliğimi tamamlamama kısa bir süre kala, 1997'nin 5. ayında rahatsızlanıp askeri hastaneye kaldırıldım. Sivas Asker Hastanesi'nde kaldığım 15 günde öyle bir olaya şahit oldum ki ucundan tutulsa Sivas olayları deşifre edilir. Tedavi gördüğüm hastaneye dosyam gelmiş. Kayıtlarımda hakkımda açılan soruşturmalar da görüldüğü için mimlendim. Yatış aldıktan birkaç gün sonra hastane laboratuvarının başında bulunan bir astsubay tanışmak istedi. Galip Deniz isimli bu astsubayla sık sık sohbet eder olduk. Bir gece alkollü bir şekilde yanıma geldi.

Sivas olaylarından bahsetti. 'Sen de bu olaylarda tutuklanmışsın, dosyanda 'sakıncalı' yazıyor. Neden söylemedin şimdiye kadar bana' dedi. 'Ben suçsuzum komutanım, hiçbir şey yapmadım. Sivaslılara komplo kuruldu' deyince ağlamaya başladı. 'Ne oldu komutanım' diye sordum, 'vicdan azabı duyuyorum. Böyle ölürsem gözüm açık gider' deyip Sivas olaylarında kendisinin de görev aldığını tüm detaylarıyla anlattı."

CESETLERİN ENSELERİNDEN KURŞUN ÇIKARTILMIŞ

Sivas Askeri Hastanesi'nde görev yapan Astsubay Galip Deniz'in de arasında olduğu bir grup askerin 2 Temmuz 1993 gecesi Ankara'dan Sivas'a getirildiğini aktaran Ö.D. sözlerini şöyle sürdürdü: "Ben teselli ettikçe o daha da rahatlayıp detayları anlatmaya başladı. 2 Temmuz gecesi cesetlerin Numune Hastanesi morguna taşınmaya başladığı sırada Ankara'dan kendisinin de içinde olduğu bir ekibin Sivas'a geldiğini söyledi. Sorunlu cesetlerin Numune Hastanesi'nden alınıp götürüldüğünü belirtti. 'Otelde arkalarından kurşun sıkılarak öldürülen cesetlere otopsiyi biz yaptık. Enselerine yakın bölgede bulunan kurşunu ben çıkartıp diktim' diyordu. Otel içinden ateş açıldığını, içeridekilerin yine içerideki provokatörler tarafından vurulduğunu gizlemeye çalışıyorlardı."

'HEPSİ YANDI' RAPORUNU ONLAR HAZIRLAMIŞ

Ö.D., Galip Deniz'in konuşma sırasında Numune Hastanesi Başhekimine baskı yapıldığını, başhekimin hazırlanan düzmece otopsi raporlarını imzalamak istemediğini söylediğini belirtti. Ö.D. "Cesetler gece yarısı operasyonu ile dikilmesinden sonra tekrar Numune Hastanesi'ne götürülmüş. Başhekim'in istifasına neden olan 'hepsi yandı' raporunu da onlar hazırlamış. 'Raporları biz hazırladık' deyip bunu bilen veya konuşmaya meyilli herkesin başına iş geldiğini söyleyince korkup hiçbir şey anlatamadım. Ta ki Buket Düvenci'nin Akit'teki açıklamalarını okuyuncaya kadar" şeklinde konuştu.

ERDAL İNÖNÜ: "HEPSİ YANDI DİYECEKSİNİZ"

Sivas olayları sonrası ömür boyu hapse mahkûm edilen Bülent Düvenci'nin eşi Buket Düvenci 19 Aralık 2011'de Akit'e konuşmuştu. Dönemin Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü'nün Sivas Numune Hastanesi'ne gelerek hastane raporlarını değiştirdiğini belirten Düvenci "Hastanede olay öncesi ilginç şeyler olmuş, birçok doktor izne veya farklı ilçelere göreve gönderilmiş. Aynı binada oturduğumuz, hastanede çalışan doktor S.K., cesetlerin hastaneye getirildiği sırada birçok sıradışı şeyin yaşandığını söyledi. Doktor S.K.'nın söylediğine göre ilk incelemede cesetlerde birinci derece yanık tespit edilememiş. Bazıları kurşun yaralarına bağlı aşırı kan kaybı, bazılarında ise duman zehirlenmesi sonucu ölüm kayda geçirilecekken, Erdal İnönü hastaneye gelip müdahale etmiş. Başhekimin odasına geçip başhekime 'Hepsi yanarak öldü' diyeceksin demiş ve gitmiş. Doktor raporları bu doğrultuda hazırlanmış" demişti
HABER 7
KIZLAR TÜM KALBİMLE TÜM SAMİMİYETİMLE SÖYLÜYORUM Kİ İNŞAALLAH GERÇEK KATİLLER BULUNSUN VE CEZASINI ÇEKSİN.
 
Son düzenleme:
Bu Ülkede Ölülerin Yakilmasi Yasak,Dirilerin Yakilmasi Yasal...

MERAL OKAY
 
Son düzenleme:
Bir Sivas'lı olarak 20 yıldır adını utançla söylediğim memleketim..20 yıldır her 2 Temmuz'da ateşler basar yüreğimizi..Yengemin akrabası da yanarak ölenlerdendi..
Lanet olsun o güne,lanet olsun eli kanlı yobaz şeytanlara..

Dilerim Allah'tan bu tarihe kazınmış olayı yaşatanlar da eğer o çok inandıkları cehennem varsa ateşinde cayır cayır yansınlar inşallah..
Allah'ın adaleti masum insanlardan yanadır elbet..
 
Back