kullanıldığımı hissediyorum; yakın arkadaş mevzusu

Koltukta çamurlu ayakkabı ile zıplamasına iyi dayanmışsınız. Ben çamurla paspasa basılmasına sinir oluyorum. Herkesle özelinizi paylaşamıyor olabilirsiniz ama burada konu açarsınız en kötü ihtimalle, dertlerinizi burada paylaşırsınız. Belli yaştan sonra zaten özel hayatınızı gerçekteki kimseye anlatmamak daha iyi. Çok çıkmazda kalırsanız burası var. Arkadaşınız kullanıyor sizi maalesef derdiniz tasanız da pek umrunda değil bence. Arayıp sormayın görüşmeyin. İlla arkadaş istiyorsanız burada aynı şehirde olanların konuşup buluştuğu bir konu vardı oradan faydalanabilirsiniz. Spor salonunda kadınların grup olarak yaptığı sporlara yazılabilirsiniz oradan da arkadaş edinirsiniz. İnsan her yaşta arkadaş edinebilir, ben biraz soğuk biri olmama rağmen her ortamda konuşup sohbet edilecek insanlarla tanışıyorum. Samimiyeti ilerletsem zamanla dost bile olabilirim. Kendinizi bu kişiye şartlamayın dünyada çok iyi insanlar dostlar var hâlâ
 
Valla bu tipler bir de ben bonkörüm diye söylerler. Sık görüşmeyin. Arabasız gidin. Tüm bunları çok yaşadım. Hayır demeyi öğrenin. Gittiğiniz yerde kendi hesabınızı ödeyin. Ayrı ödeyeceğiz diye söyleyin. Çocuğuna kadar siz ödemeyin. Bunlar varyemez sorsan çok bonkörler. Hayır demeyi öğrenmezseniz daha çok kullanır sizi. Maalesef kullanıyor.
 
Olabilir, belki de benim çok daha eskiden gelen dostluklarım olduğu için ihtiyaç hissetmiyorumdur. Ama genel izlenimim belli bir yaştan sonra kurulan arkadaşlıklarda sonrasında sorunlar yaşanıldığı. Belki de siz şanslısınızdır ☺️ Benim de çok sevdiğim arkadaşlarım var ama hiç kimse diğer iki arkadaşım gibi ailemden olamıyor. Küçüklükten beraber büyümüş olduğunuz, kendinizi birlikte keşfettiğiniz kişiler olsaydı hep hayatınızda demek istediğime hak verebilirdiniz ☺️
Işte bunun doğru insanlara denk gelmeyle ilgisi var; kimi çok küçükken kimi ise yetişkin iken bulabiliyor 😌 Herkesin şansı, nasibi çok farklı oluyor. Yani belli bi yaştan sonra kurulan dostluklar, arkadaşlıklar sağlam olmaz diye bi kaide yok 😊
Ha, küçücükken arkadaş olup birlikte büyümenin, hâlâ anlaşmaya devam edebilmenin tadı ayrı olur, buna katılıyorum, bunu ben de direkt kız kardeşimle yaşıyorum, elbette ki bambaşka bi his, daim olsun ❤️
 
Koltukta çamurlu ayakkabı ile zıplamasına iyi dayanmışsınız. Ben çamurla paspasa basılmasına sinir oluyorum. Herkesle özelinizi paylaşamıyor olabilirsiniz ama burada konu açarsınız en kötü ihtimalle, dertlerinizi burada paylaşırsınız. Belli yaştan sonra zaten özel hayatınızı gerçekteki kimseye anlatmamak daha iyi. Çok çıkmazda kalırsanız burası var. Arkadaşınız kullanıyor sizi maalesef derdiniz tasanız da pek umrunda değil bence. Arayıp sormayın görüşmeyin. İlla arkadaş istiyorsanız burada aynı şehirde olanların konuşup buluştuğu bir konu vardı oradan faydalanabilirsiniz. Spor salonunda kadınların grup olarak yaptığı sporlara yazılabilirsiniz oradan da arkadaş edinirsiniz. İnsan her yaşta arkadaş edinebilir, ben biraz soğuk biri olmama rağmen her ortamda konuşup sohbet edilecek insanlarla tanışıyorum. Samimiyeti ilerletsem zamanla dost bile olabilirim. Kendinizi bu kişiye şartlamayın dünyada çok iyi insanlar dostlar var hâlâ
+1
Bence de özelini paylaşmaman çok daha iyi olur, ne gereği var ki?
 
Benim de başıma gelmişti geçmişte seneler önce. sizi kullanamayacağınızı anladığı an zaten arkadaşlık biter. siz karar vereceksiniz…
 
Ben ondan çok size şaşırdım nasıl bu kdr sessiz kalabiliyorsunuz kadın gayet açık, siz tepkisizlikle kabullenmiş oluyorsunuz içinden gülüyordur ben sinir oldum yaptıklarına
Yurtta bir arkadaşımı başka hiç problem olmamasına ragmen sildim ve tektek anlattım mosmor olmuştu bana nasilsin demeyen insan birsey istemeye gelmesin ben ztn istersem sadaka veririm demiştim annem doğal bal yolluyordu bu kase ile gelmeye başladı. Bi gun odasinda bal bitti hasta, bilerek arkadasina soyle gelirken getirsin dedim ben enayimiyim marketten bal alayim dedi kapıdan içeri isteyerek girmişti bir daha da kimseye öyle yapamaz
 
Özgüven değil belki ama çok zor arkadaşlık bağı kurabilen biriyim, baska yakın arkadaşımın da olmaması etken olabilir kestirip atamamamda.
Böyle arkadaşlık bağı kuracaginiza hiç kurmayın ,kaz gibi yolunuyorsunuz hâlâ zor arkadaş edinirim diyorsunuz .Siz müsade etmiş, çizgiyi aşmasına siz izin vermişsiniz.Kaba tabirle kocanizin didinip uğraştığı alın teri döktüğü parayı bu çakala bir güzel yediriyorsunuz,Adama günah.......
 
Mesela nasil bunu bu kadar gec algilayabiliyorsunuz.merak ediyorum.normalde tanimadigim birine bu kadar samimi bir soru sormakla ugrasmamda. Ayni olay annemdede var. Dinimizdede var bikiyorsunuz degilmi fazlasi israfa giriyor. Eve lazim olan camiye haram derler. Annemle babamin millete yaptığıyla toplansaydi o harcamalar uc evimiz olirdu.yani oylede buyuk enayilikler yapiyorlar kusura bakmayin artik bu cumle onlari bildiginiz anlatiyor.bakin etraf akilli insanlarla cakallarla dolmus. Ayni seyi eski komsum iki senedir israrla arayip yazligimiza gelmek istyor cokta severim kendisini. 4 cocugi ve esiyle.gecen sene geldiler bu senede aradi israrla gelecegiz dedi tabiki dedim kapimiz sonuna kadar acik. Yine aradi teyitledi.esi buyuk bir is almis. İyi ya en azindan doya doya cocuklara harcama yaparsin dedim.istediklerini al gozleri kalmasin dedim.boule gevis gevis getire getire canim ben yatirimci bir insanim oyle kolay parayi car cur etmem dedi. İcime oturdu. Kenarda bildigin belki 5 kilo altini vardir benim bir ceyregim yok.milletin evinde robotlar airfeyler dysonlar halay cekiyor bizde ailecek milleti doyuralim gezdirelim onlari cebinde parasi kalsin. Simdi tatili kendi icimde iptal ettim ne zaman soyleyecegim biliyomusun hazirligini yaptigi hafta. Ders olsun.o gelmesin bende yatirim yapayim
Komşunuzun cevabı gibi bir sözü eniştem demişti. İki aile üst üste hep bir yerlere giderdik. Evler yakın da değil üstelik. Köprüden geçerken bile köprü parasıni ödemeye bile yeltenmezdi. Parası da vardı aslında. Bir gün akraba ortamında neden araba almıyorsun diye sordular. Araba enayiliktir dedi :))))
Yıllar sonra oğlu için araba aldılar. Bizi bırak eve bırakmayı bir kez metrobüse kadar için bindik. Önde kendisi ve arkadaşı. Arkada ben annnem teyzem ve kızı. O kadar kalabalık bile değil. Uf puff arabanın altı yere değiyor falan yaptı. Bir kez de gecenin 12 sinde annemi otoban kenarına bırakmışlar. Ordan sonra annemin daha ne kadar yolu var. Bari otobüs durağına bırakın. Anneme kızmıştım hatta ya hiç binmeseydin ya sen de onlar gibi arsız olsaydın diye. Teyzem bizim onun yol giderlerini karsilamamiza öyle alışmıştı ki eve metroyla döneceği zaman bile turnike başına öylece beklerdi mecbur biz Akbil başardık.
 
Bu ara popüler şeyler var ya. Alma verme dengesi diyorlar. Almadan vermek Allah'a mahsustur diye. Gerçekten hep veren taraf olunca insanlar sizi bir şey vermeye layık da görmüyor. Böyle kullanan bir arkadaş değildi ama bir arkadaşım vardı. Ekstra fedakar olurdum onun için. Ama o da bana tam tersi oranda cimri olurdu. Yani illa maddi cimrilik değil. İlgi cimriligi de vs. Ama çevresine veya başka insanlara yaptiklarini görünce ben kendimi geri çektim. Duydumki bana kırılmış da biraz..ben kendimi birden çektim diye alınmış.. hatta 3. Göz bir arkadasim dedi ki sen bir insanı tutup göklere çıkarıyorsun çok değer veriyorsun..çok üstte tuttuğun için bıraktığın zaman da düşüş sert oluyor. Konuş istersen alınmış falan dedi. Dedim esas ben kırgınım o kadar zor zamanım oldu bir kez bile aramadi en basiti mesela. Ama hep benim arayıp sormama alışkın olduğu için artık benim aramama bozulabiliyor mesela.
 
Merhaba.. 3 yıldır tanışık olduğum ve son 2 yıldır en yakın arkadaşım konumunda olan cok sevdiğim, değer verdiğim bir arkadaşım var. Mevzunun anlaşılması adına, kendisi evli bir kızı var 2 yıldır da çalışmıyor. Gelirleri gayet güzel eşinin kredi kartı daima elindedir vs.
Benim bir arabam bir evim var, evliyim evimden gelen kira ile şuan geçime katkı bulunuyorum borçlarımız var. Yani durumumuz şuan çok iyi değil.
Kendisinin aracı yok araçları genelde eşinde oluyor kendisi kullanmıyor aracı. Bir plan yaptıgımızda genelde ben gidip alıyorum, geri bırakıyorum olağan şeyler evlerimiz yakın oldugu için sıkıntı yok. Fakat canımı sıkan mevzu görümcesine, kv gider; beni de çağırır (kalkmasına yakın) tabi saatlerdir orda oldugundan haberim olmayarak giderim neyse dönüşte bırakırım vs. Ama bu defalarca olduğundan olayı artık kendisini bıraktırmak için otobusle donmemek için beni çağırdığını anladım zamanla.
Artık bahane bulup gitmemeye çalışıyorum.
Bunun dışında dışarıya bir kafeye gideriz, "çıkmışken" postaneye uğramam lazım çarşıda şunu alıp geleyim der en az 20 dk uzaklıktaki yere gidip-götürürüm hayır diyemediğim için. Kimi zaman uzun mesafe yaparız, hiç bir zaman ya benzinin bi kısmını ben ödeyeyim vs. demez. Ben de ima dahi edemiyorum işte.
Dışarıda bir şey yiyeceğimiz zaman çoğunda ben ısmarlıyorum (sürekli para yok, şöyle yok böyle yok, üstüne yeni bir şey alınca özenen tavırlarından dolayı) gerçekten olmadığını düşünüp ısmarlıyorum yemekleri çocuğunun ki dahil.
Ya da bazen tam hesap ödeyeceğiz kasaya gidince, çocuğun üstünü giydirmek için baya oyalanıp kasaya öyle geliyor ve ben ödemiş bulunuyorum. "Yaaa x ya niye ödüyosun ben öderdim" der güler geçerim. Bir sonraki buluşmamızda 2 kahve söyleriz, bunu da ben ısmarlayayım demez hemen benım 1 latte vardı der. Ben de artık dolayısıyla ısmarlamıyorum kendi hesabımı ödüyorum. Sürekli yok yok derken, evine pahalı elektronik ev aletleri aldığını, altın yapmak için kuyumcuya her ay gittiğini görünce şok geçiriyorum. Evime çoğu gelişinde ya bir montumu, ya bir t shirtümü çok beğenir hediye ederim. Kızı evimi dağıtır altüst eder, yastıklar hep yerlerde sürünür asla "yapma kızım" demez susarım. Kızı çamurlu botlarıyla arabamın bütün koltuklarına basar zıplar "dur" demez ayıp olmasın alınmasın diye ben de diyemem. Uzun oldu bu durumlar beni aşırı rahatsız ediyor özellikle benimle buluşmak ister gibi yapıp arabayla gelince işlerini her defasında hallettirmesi. Onun dışında sohbeti muhabbeti beni çok çeken güzel anlaştığım bir insan ve tüm özelimi anlatabildiğim tek kişi. Acaba bu bi tür hastalık mı? Varken sürekli yok demek, bedavacılık gibi huylar, para biriktiriyor desem, üstü başı hep yenidir trendyoldan her gün evine kargo gelir. Ben kullanılıyor muyum gerçekten, arkadaşımı kaybetmeden nasıl bir sınır çizebilirim sizce fikirlerinize ihtiyacım var.
Hangi arkadaş pardon da hem de dibine kadar kullanılıyorsunuz

Üzgünüm suç sizin değil iyi niyetinizi suistimal eden yaratıklarda

Ağzının payını verir bir daha da o köylü kurnazlığı yapan insanla yüz göz olmazdım
 
Merhaba.. 3 yıldır tanışık olduğum ve son 2 yıldır en yakın arkadaşım konumunda olan cok sevdiğim, değer verdiğim bir arkadaşım var. Mevzunun anlaşılması adına, kendisi evli bir kızı var 2 yıldır da çalışmıyor. Gelirleri gayet güzel eşinin kredi kartı daima elindedir vs.
Benim bir arabam bir evim var, evliyim evimden gelen kira ile şuan geçime katkı bulunuyorum borçlarımız var. Yani durumumuz şuan çok iyi değil.
Kendisinin aracı yok araçları genelde eşinde oluyor kendisi kullanmıyor aracı. Bir plan yaptıgımızda genelde ben gidip alıyorum, geri bırakıyorum olağan şeyler evlerimiz yakın oldugu için sıkıntı yok. Fakat canımı sıkan mevzu görümcesine, kv gider; beni de çağırır (kalkmasına yakın) tabi saatlerdir orda oldugundan haberim olmayarak giderim neyse dönüşte bırakırım vs. Ama bu defalarca olduğundan olayı artık kendisini bıraktırmak için otobusle donmemek için beni çağırdığını anladım zamanla.
Artık bahane bulup gitmemeye çalışıyorum.
Bunun dışında dışarıya bir kafeye gideriz, "çıkmışken" postaneye uğramam lazım çarşıda şunu alıp geleyim der en az 20 dk uzaklıktaki yere gidip-götürürüm hayır diyemediğim için. Kimi zaman uzun mesafe yaparız, hiç bir zaman ya benzinin bi kısmını ben ödeyeyim vs. demez. Ben de ima dahi edemiyorum işte.
Dışarıda bir şey yiyeceğimiz zaman çoğunda ben ısmarlıyorum (sürekli para yok, şöyle yok böyle yok, üstüne yeni bir şey alınca özenen tavırlarından dolayı) gerçekten olmadığını düşünüp ısmarlıyorum yemekleri çocuğunun ki dahil.
Ya da bazen tam hesap ödeyeceğiz kasaya gidince, çocuğun üstünü giydirmek için baya oyalanıp kasaya öyle geliyor ve ben ödemiş bulunuyorum. "Yaaa x ya niye ödüyosun ben öderdim" der güler geçerim. Bir sonraki buluşmamızda 2 kahve söyleriz, bunu da ben ısmarlayayım demez hemen benım 1 latte vardı der. Ben de artık dolayısıyla ısmarlamıyorum kendi hesabımı ödüyorum. Sürekli yok yok derken, evine pahalı elektronik ev aletleri aldığını, altın yapmak için kuyumcuya her ay gittiğini görünce şok geçiriyorum. Evime çoğu gelişinde ya bir montumu, ya bir t shirtümü çok beğenir hediye ederim. Kızı evimi dağıtır altüst eder, yastıklar hep yerlerde sürünür asla "yapma kızım" demez susarım. Kızı çamurlu botlarıyla arabamın bütün koltuklarına basar zıplar "dur" demez ayıp olmasın alınmasın diye ben de diyemem. Uzun oldu bu durumlar beni aşırı rahatsız ediyor özellikle benimle buluşmak ister gibi yapıp arabayla gelince işlerini her defasında hallettirmesi. Onun dışında sohbeti muhabbeti beni çok çeken güzel anlaştığım bir insan ve tüm özelimi anlatabildiğim tek kişi. Acaba bu bi tür hastalık mı? Varken sürekli yok demek, bedavacılık gibi huylar, para biriktiriyor desem, üstü başı hep yenidir trendyoldan her gün evine kargo gelir. Ben kullanılıyor muyum gerçekten, arkadaşımı kaybetmeden nasıl bir sınır çizebilirim sizce fikirlerinize ihtiyacım var.
Benim iş yerinden bir kız vardı 1 kere bir şey ısmarlamadı arkadaş grubunda, benim dikkatimi çekti hep biz ısmarlıyoruz enayiyyiz ya 😂 neyse ben bunq laf sokmaya başladım
Kız aşırı cimriydi görüşmeyi kestim ıyy ama ben onu hiç sevmem cimri insan sevmiyorum
Arkadaşınızı seviyormuşsunuz ama ben , beni kullanan insanları fark edince soğuyorum
Dayanamaz net bir şekilde arkadaşlığımı sonlandırırdım
 
Ay bu kadın iyi gün dostu bile değil bildiğin asalak senin arabandan cebinden kıyafetlerinden dahi aşıran bi asalak.Asla arkadaş kategorisinde değil benim gözümde asla
 
Arabasiz gidin buluşmalara hayatınızdan çıkarmak istemiyorsanız. Ve maddi olarak sikişik olduğunuzu kart limitinizi doldurdugunuzu söyleyin. Sadece cay kahve için. Deneyin bir müddet. Bende çok zor arkadaş edinirim. Bir kaç arkadaşım var onlarda çocukluktan. Sonradan tabii ki arkadaşlarım oldu ama çok yüzeysel bilemiyorum neden. Belli bir yaştan sonra zaten insanlara açilmak zor geliyor. Yanliz şunu söyleyeyim bırakın üç seneliği 20 senelik arkadaşla bile buluşunca herkes kendi hesabını öder öyle kalkarız. Çok açik ve net kullanılıyorsunuz. Ama yine de bir deneyin içinizde kalmaz.
 
Aslında mesele ne vermek ne ısmarlamak ne de hep verici olmak, insana bir motivasyon lazım ille bir karşılık bekliyor insan, hep veren taraf olunca insanlar bir şey vermeye de layık da görmüyor motivasyonun düşüyor herşey daha beter oluyor
 
Kisa sureli bir arkadaslik icin degmez yinede gorusurseniz kizini uyarabilirsiniz yapma etme falan gibi biyere gitmek isterse benzin az goturmez diyebilirsin var falan derse baska isimiz var dersin benzin al derse alamam param kalmadi dersin biseyini begenince hediye etme ne munasebet? Bu sekilde arkadasliga devam ediyorsa edin ama etmezse silin gitsin bir sekilde yeni arkadas edinirsiniz ya kendinizi kullandiracaginiza gorusmeyin daha iyi
 
Benim bu tariflere çok uyan bir arkadaşım vardı, artık hayatımda değil. Kullanılıyorsunuz ve inanın bilerek yapıyorlar. Bir kahveyi ödetmeyi kar sayar böylesi.
 
Merhaba.. 3 yıldır tanışık olduğum ve son 2 yıldır en yakın arkadaşım konumunda olan cok sevdiğim, değer verdiğim bir arkadaşım var. Mevzunun anlaşılması adına, kendisi evli bir kızı var 2 yıldır da çalışmıyor. Gelirleri gayet güzel eşinin kredi kartı daima elindedir vs.
Benim bir arabam bir evim var, evliyim evimden gelen kira ile şuan geçime katkı bulunuyorum borçlarımız var. Yani durumumuz şuan çok iyi değil.
Kendisinin aracı yok araçları genelde eşinde oluyor kendisi kullanmıyor aracı. Bir plan yaptıgımızda genelde ben gidip alıyorum, geri bırakıyorum olağan şeyler evlerimiz yakın oldugu için sıkıntı yok. Fakat canımı sıkan mevzu görümcesine, kv gider; beni de çağırır (kalkmasına yakın) tabi saatlerdir orda oldugundan haberim olmayarak giderim neyse dönüşte bırakırım vs. Ama bu defalarca olduğundan olayı artık kendisini bıraktırmak için otobusle donmemek için beni çağırdığını anladım zamanla.
Artık bahane bulup gitmemeye çalışıyorum.
Bunun dışında dışarıya bir kafeye gideriz, "çıkmışken" postaneye uğramam lazım çarşıda şunu alıp geleyim der en az 20 dk uzaklıktaki yere gidip-götürürüm hayır diyemediğim için. Kimi zaman uzun mesafe yaparız, hiç bir zaman ya benzinin bi kısmını ben ödeyeyim vs. demez. Ben de ima dahi edemiyorum işte.
Dışarıda bir şey yiyeceğimiz zaman çoğunda ben ısmarlıyorum (sürekli para yok, şöyle yok böyle yok, üstüne yeni bir şey alınca özenen tavırlarından dolayı) gerçekten olmadığını düşünüp ısmarlıyorum yemekleri çocuğunun ki dahil.
Ya da bazen tam hesap ödeyeceğiz kasaya gidince, çocuğun üstünü giydirmek için baya oyalanıp kasaya öyle geliyor ve ben ödemiş bulunuyorum. "Yaaa x ya niye ödüyosun ben öderdim" der güler geçerim. Bir sonraki buluşmamızda 2 kahve söyleriz, bunu da ben ısmarlayayım demez hemen benım 1 latte vardı der. Ben de artık dolayısıyla ısmarlamıyorum kendi hesabımı ödüyorum. Sürekli yok yok derken, evine pahalı elektronik ev aletleri aldığını, altın yapmak için kuyumcuya her ay gittiğini görünce şok geçiriyorum. Evime çoğu gelişinde ya bir montumu, ya bir t shirtümü çok beğenir hediye ederim. Kızı evimi dağıtır altüst eder, yastıklar hep yerlerde sürünür asla "yapma kızım" demez susarım. Kızı çamurlu botlarıyla arabamın bütün koltuklarına basar zıplar "dur" demez ayıp olmasın alınmasın diye ben de diyemem. Uzun oldu bu durumlar beni aşırı rahatsız ediyor özellikle benimle buluşmak ister gibi yapıp arabayla gelince işlerini her defasında hallettirmesi. Onun dışında sohbeti muhabbeti beni çok çeken güzel anlaştığım bir insan ve tüm özelimi anlatabildiğim tek kişi. Acaba bu bi tür hastalık mı? Varken sürekli yok demek, bedavacılık gibi huylar, para biriktiriyor desem, üstü başı hep yenidir trendyoldan her gün evine kargo gelir. Ben kullanılıyor muyum gerçekten, arkadaşımı kaybetmeden nasıl bir sınır çizebilirim sizce fikirlerinize ihtiyacım var.
Kesinlikle kullanılıyorsunuz. Arkadşaım, bana bir kere ısmarlasa bir. Dahakine o kasaya mutlka önce ben giderim. İsteyen kesinlikle öder. Size zerre acımıyoe. Hayat bu kadar pahalıyken başkası, üzerinden kara geçme çalışmak çok, kırıcı. Kendinize değer verin ve uzak durun. Böyle tiplere ciddi, uyuz oluyoeum. Çok vericiyimdir çwvremde bilirle rbeni ama böyle tiplerden çok ciddi rahstsız oluyorum. Hadi be sende diyin içinden. Arkadaşlık, dostluk böyle birşey değil. Maddi, durumu, iyi olmayan arkadaşımla kaç yıldır nereye gitsek elini cebine attırmam herzaman eşit olmak zorunda değil durumlar. (yani bir bem bir o ödesin durumu herzaman olmayabilir) ama fırsatçılık, yapana da izin vermem, uzaklaşırım. Kendinize değer verin ve size haletmediğiniz şekilde davranılmasına izin vermeyin
 
Ben şu açıdan bakıyorum olaya ; bence siz insanlara bir şeyler vererek kendinizi kabul ettirmeye çalışıyorsunuz neden oluyor bu çünkü yalnız kalmaktan korkuyor olabilirsiniz, bu yüzden yanımdan ayrılmasın diye yedireyim içireyim moduna girip görev edinmişsiniz kendinize aslında bunu o arkadaşınız olmasa da başka birine de yapabilirsiniz eş olsun aile olsun, bence kendi içinizde halletmelisiniz bu konuyu . Siz birilerine bir şey vermeden de sizin yanınızda olmalı sizi gerçekten seven insanlar, siz kendinizden ödün vermeden de sizi sevmeliler saymalılar. Bebim yaşadığım şehirde hiç kimsem yok be arkadaş ne aile..sizin yavrunuz olacak ne güzel yoldaş arkadaş olur size boşverin kan emicileri kendinize hobilerinize vakit ayırın yalan ilişkilerdense haklı yalnızlık huzur verir
 
Merhaba.. 3 yıldır tanışık olduğum ve son 2 yıldır en yakın arkadaşım konumunda olan cok sevdiğim, değer verdiğim bir arkadaşım var. Mevzunun anlaşılması adına, kendisi evli bir kızı var 2 yıldır da çalışmıyor. Gelirleri gayet güzel eşinin kredi kartı daima elindedir vs.
Benim bir arabam bir evim var, evliyim evimden gelen kira ile şuan geçime katkı bulunuyorum borçlarımız var. Yani durumumuz şuan çok iyi değil.
Kendisinin aracı yok araçları genelde eşinde oluyor kendisi kullanmıyor aracı. Bir plan yaptıgımızda genelde ben gidip alıyorum, geri bırakıyorum olağan şeyler evlerimiz yakın oldugu için sıkıntı yok. Fakat canımı sıkan mevzu görümcesine, kv gider; beni de çağırır (kalkmasına yakın) tabi saatlerdir orda oldugundan haberim olmayarak giderim neyse dönüşte bırakırım vs. Ama bu defalarca olduğundan olayı artık kendisini bıraktırmak için otobusle donmemek için beni çağırdığını anladım zamanla.
Artık bahane bulup gitmemeye çalışıyorum.
Bunun dışında dışarıya bir kafeye gideriz, "çıkmışken" postaneye uğramam lazım çarşıda şunu alıp geleyim der en az 20 dk uzaklıktaki yere gidip-götürürüm hayır diyemediğim için. Kimi zaman uzun mesafe yaparız, hiç bir zaman ya benzinin bi kısmını ben ödeyeyim vs. demez. Ben de ima dahi edemiyorum işte.
Dışarıda bir şey yiyeceğimiz zaman çoğunda ben ısmarlıyorum (sürekli para yok, şöyle yok böyle yok, üstüne yeni bir şey alınca özenen tavırlarından dolayı) gerçekten olmadığını düşünüp ısmarlıyorum yemekleri çocuğunun ki dahil.
Ya da bazen tam hesap ödeyeceğiz kasaya gidince, çocuğun üstünü giydirmek için baya oyalanıp kasaya öyle geliyor ve ben ödemiş bulunuyorum. "Yaaa x ya niye ödüyosun ben öderdim" der güler geçerim. Bir sonraki buluşmamızda 2 kahve söyleriz, bunu da ben ısmarlayayım demez hemen benım 1 latte vardı der. Ben de artık dolayısıyla ısmarlamıyorum kendi hesabımı ödüyorum. Sürekli yok yok derken, evine pahalı elektronik ev aletleri aldığını, altın yapmak için kuyumcuya her ay gittiğini görünce şok geçiriyorum. Evime çoğu gelişinde ya bir montumu, ya bir t shirtümü çok beğenir hediye ederim. Kızı evimi dağıtır altüst eder, yastıklar hep yerlerde sürünür asla "yapma kızım" demez susarım. Kızı çamurlu botlarıyla arabamın bütün koltuklarına basar zıplar "dur" demez ayıp olmasın alınmasın diye ben de diyemem. Uzun oldu bu durumlar beni aşırı rahatsız ediyor özellikle benimle buluşmak ister gibi yapıp arabayla gelince işlerini her defasında hallettirmesi. Onun dışında sohbeti muhabbeti beni çok çeken güzel anlaştığım bir insan ve tüm özelimi anlatabildiğim tek kişi. Acaba bu bi tür hastalık mı? Varken sürekli yok demek, bedavacılık gibi huylar, para biriktiriyor desem, üstü başı hep yenidir trendyoldan her gün evine kargo gelir. Ben kullanılıyor muyum gerçekten, arkadaşımı kaybetmeden nasıl bir sınır çizebilirim sizce fikirlerinize ihtiyacım var.
Hemen kurtulun bu kişiden resmen sizin üzerinizde yaşıyor. Arkadaşlık böyle birşey değil. Yanlış anlamayın sizi nerdeyse ikinci kocası gibi bellemis. Bazen bizde arkadaşlarımızla birbirimize ismarlariz ama bu şekilde değil
 
Afedersiniz ama enayi yerine koyuluyorsunuz arkadaşlık bu değil! Kocası ne güne duruyor? Kadın toplu taşımaya binmemeyi bile kendine kar sayıyor nasıl olsa x beni bırakır nasıl olsa x hesabımı öder diyor.

Siz tek taraflı arkadaşlık yaşıyorsunuz bir süre o arkadaşının hesabını ödeme alman usülü yap gideceği yere bırakma işlerim var de bak sana nasıl mesafe koyuyor.
 
X