- 4 Mart 2011
- 201
- 6
Bu aralar ne kadar da kötü bir dönemden geçiyorum… Eşimle ilgili yaşadığım sorunları atlatmaya çalışırken abimin bize ettikleri beni bunalıma sürükledi.
Yanlış anlaşılmalara sebep olmak istemiyorum, yazacaklarım uzayabilir, şimdiden kusura bakmayın ve okuyanların gözlerine sağlık.
98 senesinde annesiz kaldık. Ben 11, abim 18, ablam da 19 yaşındaydı. Babam bizi kendi başına okuttu, büyüttü bakım verdi, Allah razı olsun. Ama yapı olarak otoriter bir babadır kendisi. Bu annem varken de öleydi, vefat ettikten sonra da öle oldu. Babam mizac olarak serttir, disiplini sever, dediğim dediktir. Ben babamı böle kabul ettim ve sevdim.
Abim ilk önce sehir dısında bir üniversiteyi, cok yüksek bir puanla kazandı ve gitti. Artık abimle sadece tatillerde görüşebiliyorduk. Zaten abimle ilişkilerimizde her zaman bir sınır vardı. Bize özel hiçbir şeyini anlatmazdı, sadece günlük konulardan konuşurduk, bize karşı her zaman soğuk olmuştur. Biz ona karşı öyle davranmadık ama, yemek yeneceği zaman cağırırdık gelmezdi, tv izlerken hiç yanımıza gelmezdi, onun dünyası odasındaki bilgisayar ve arkadaşlarıydı. Başımızda babamdan başka bir büyük olmadığı için de belki de biz de bu durumu görmezden geldik ve geçiştirdik, düzeltmek için bir çaba sarf etmedik.
Her neyse abim sehir dışında 2 sene okudu. 3. senesinin başında tam biz okula gidecek diye hazırlık yaparken abim birdenbire ortadan kayboldu. Hem de babamın arabası ve evdeki birikmiş parayla birlikte… yani abim evden kaçtı. Babamlar abimi 2 hafta aradılar, bulamadılar. 2 hafta sonunda abim bir akrabamızın evine gitmiş. Okulda 2 sene üst üste sınıfta kalmış ve böle durumlarda okul otomatik olarak öğrencinin kaydını siliyormuş. Tabi bizim bu durumdan haberimiz yok, abim bize hep okul çok iyi gidiyor diyor. Bu durumdan korktuğu içinde abim kaçmış. Neyse bizim akrabamız aracılık yaptı, abimi babamla görüştürdü, babam abimi affetti sen yeter ki evine gel tekrar okursun, her şeye yeniden başlarız dedi, abim de döndü.
Ertesi sene abim bu sefer bizim yaşadığımız şehirde başka bir üni kazandı ve diğer bölüme göre bu bölüm daha fazla sevdiği ve ilgi duyduğu bir alandı. ancak abimin okulu uzadıkça uzadı…. İnanın kızlar tam sene veremeyeceğim ama abim okula başlayalı da en az 6 7 sene olmuştur. Abim 2. kazandığı okula giderken ben üniversite bitirdim ve şuan 2 yıllık öğretmenim siz hesap edin artık. Buarada ablam evlendi, ben de geçen sene evlendim. Babamla abim yaşamaya başladılar. Ama ben babamlara çok yakın oturuyorum, sık sık yanlarındayım ve ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorum.
Biz abimin bu sene şubat ayında mezun olmasını bekliyorduk; çünkü öyle söylemişti. Bize şubatta mezun oldum, çıkış belgemin hazırlanmasını bekliyorum, askere gidicem dedi ve martın sonuna kadar oyaladı. Ve mart sonunda yine aynı şeyi yaptı… evdeki paraları ve arabayı alarak kaçtı…
Yaklaşık bir ay ondan haber alamadık. Bir gece abimden msj geldi ‘Müsaitseniz bu gece sizde kalabilir miyim?’ diye soruyordu. Hemen tabi bekliyoruz diye mesaj gönderdim ve geldi. O gece hiç konuşmadık, rahatlamasını istedim. Ertesi günlerde konuşmaya çabaladık ama o cevap vermedi. Günlük konularda yine çok güzel konuşuyordu, neden gittiği konusu açılmadığı sürece keyfi çok yerindeydi.
Bu arada babam okuluna gidip abimin durumunu sordu, tabiki de yine mezun olamamıştı. Sınavını geçmesi gereken tek dersi ve projesi varmış. Bu tek ders de 2. dönemin dersiymiş, yani istese de şubatta mezun olamazmış, proje de sene başından seçilip hazırlanıyormuş, tabi bizimki onu da seçmemiş. Yani bütün bir sene ben şubatta mezun olacağım diye bizi uyutmuş.
Sonra bir gün eşim neden böyle oldu diye konuyu açtı ve abim konuşmaya başladı. Ben o evde yaşamak istemiyorum, babam çekilmez bir insan, huysuz ihtiyarın teki, onunla yaşanmıyor, o evde huzursuzum, parasızım dedi. Benim tabi başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Çekinip yine gider diye fazla ağır konuşamadım. Abi babam bunca sene bize baktı, emek verdi, yicek verdi. Yaşlanınca karşılığı bu mu olmalı dedim. Babam zaten mizac olarak sert bir insan ve onu öyle kabul etmemiz lazım dedim. Ben o eve bbir daha geri dönmem dedi. Peki ne yapacaksın diye sordum, bilmiyorum dedi. Ne elinde diploması var ne iş tecrübesi ne de askerlik yapmış ve bu adam 31 yaşında… ne yapabilrdi ki? Sen dedim bunlardan şikayetçisin ama şimdiye kadar çözüm üretmek için hiçbir şey yapmamışsın dedim. Babam yine de snn evine dönmeni istiyor tek ders için geleceğini yakmasın, bitirsin okulunu diyor dedim. Ben o eve dönmem de dönmem diyor bu. Ayda insana150 lira para mı verilir sadaka gibi, bana 150 lira veriyor ama kendisine yeni araba almak istiyordu, araba almaya parası var ama diyo bakarmısınız yaa. Ben de sen o 150 lirayı verdiğine şükret, babam snn geçimini sağlamak zorunda değil, adam bunca sene tek başına çalışmış tabiki de araba alacak, sana ne bana ne? Ne isterse onu alır helali hoş olsun dedim.
Bunları konuştuğumuzun ertesi günü abim ablama gitti. Ablam o uyurken cüzdanına bakmış 5 lirası varmış, bütün parayı bir ayda bitirmiş yani (5 bin küsur lira). Abimin yine kaçmayacağını bilsem ben ona öyle güzel bir konuşurdum kii… madem o evde huzurun yok ne diye bizi babamı bunca sene oyaladın, adamcağız oğlum mezun olacak diye bekliyordu, hazırdan para yemek kolay tabii.. babamın vermek zorunda olmadığı 150 lirayı beğenmiyorsan girip bir işe çalışsaydın derdim. Son sene bütün sene yattı, tek dersi olduğu için okula gitmedi, kaç ay evde geçirdi, iş beğenip çalışmadı da.. şimdi de o evde parasızım huzursuzum diyor. Ne bekliyor gökten para yağmasını mı? Parasızsan huzursuzsan adamın arabasını paralarını çalıp kaçman mı gerekiyodu, bi de hala babamı beğenmiyo. Beğenmediğin adamın malına neden tenezzül ediyosun??? 30 yaşında adam, elinde sağlam bir mesleği olsaydı kendi geçimini kendi sağlayabilseydi kimse onu babamın dizinin dibinde otur diye zorlayamazdı ki… madem evden memnun değilsin girseydin bi işe çıksaydın ayrı eve… onun yaptığı sırf şikayet sırf bahane. Bunların hiçbirini şuan ona söylemedim ama elbet birgün söylicem. Ki eminim abimin parası 2 gün sonra bitseydi 2 gün sonra bana sizde kalabilirmiyim diye mesaj atacaktı. Bizi özlediğinden ya da pişman olduğundan değil, parası bittiğinden geri döndü.
1 haftadır da bir arkadaşında kalıyor. Ben de bilerek bizde kal demiyorum, burnu sürtsün diye. Babacığım da abimin onunla ilgili söylediklerinden habersiz, niye çağırmıyorsun, elalemde kalıyor çocuk sen kardeşisin sende kalsın diyor. Ona da anlatamıyorum üzülmesin diye, sonuçta abimin evine dönmesi lazım. Bir ömür boyu milletin evinde kalamaz. Ama ikna edemiyoruz.
Bana bir yol gösterin kızlar ne olur aslında kendim için değil babam için istiyorum bu yardımı adamcağız perişan oldu. Konuşmak bir care değil, çünkü çok denedik. Gitmem diyor başka bir şey demiyor. Ve o gitmeden önce de babamla aralarında hiçbir husumet yaşanmamış, neden böyle yaptı hala anlayamıyoruz…
Yanlış anlaşılmalara sebep olmak istemiyorum, yazacaklarım uzayabilir, şimdiden kusura bakmayın ve okuyanların gözlerine sağlık.
98 senesinde annesiz kaldık. Ben 11, abim 18, ablam da 19 yaşındaydı. Babam bizi kendi başına okuttu, büyüttü bakım verdi, Allah razı olsun. Ama yapı olarak otoriter bir babadır kendisi. Bu annem varken de öleydi, vefat ettikten sonra da öle oldu. Babam mizac olarak serttir, disiplini sever, dediğim dediktir. Ben babamı böle kabul ettim ve sevdim.
Abim ilk önce sehir dısında bir üniversiteyi, cok yüksek bir puanla kazandı ve gitti. Artık abimle sadece tatillerde görüşebiliyorduk. Zaten abimle ilişkilerimizde her zaman bir sınır vardı. Bize özel hiçbir şeyini anlatmazdı, sadece günlük konulardan konuşurduk, bize karşı her zaman soğuk olmuştur. Biz ona karşı öyle davranmadık ama, yemek yeneceği zaman cağırırdık gelmezdi, tv izlerken hiç yanımıza gelmezdi, onun dünyası odasındaki bilgisayar ve arkadaşlarıydı. Başımızda babamdan başka bir büyük olmadığı için de belki de biz de bu durumu görmezden geldik ve geçiştirdik, düzeltmek için bir çaba sarf etmedik.
Her neyse abim sehir dışında 2 sene okudu. 3. senesinin başında tam biz okula gidecek diye hazırlık yaparken abim birdenbire ortadan kayboldu. Hem de babamın arabası ve evdeki birikmiş parayla birlikte… yani abim evden kaçtı. Babamlar abimi 2 hafta aradılar, bulamadılar. 2 hafta sonunda abim bir akrabamızın evine gitmiş. Okulda 2 sene üst üste sınıfta kalmış ve böle durumlarda okul otomatik olarak öğrencinin kaydını siliyormuş. Tabi bizim bu durumdan haberimiz yok, abim bize hep okul çok iyi gidiyor diyor. Bu durumdan korktuğu içinde abim kaçmış. Neyse bizim akrabamız aracılık yaptı, abimi babamla görüştürdü, babam abimi affetti sen yeter ki evine gel tekrar okursun, her şeye yeniden başlarız dedi, abim de döndü.
Ertesi sene abim bu sefer bizim yaşadığımız şehirde başka bir üni kazandı ve diğer bölüme göre bu bölüm daha fazla sevdiği ve ilgi duyduğu bir alandı. ancak abimin okulu uzadıkça uzadı…. İnanın kızlar tam sene veremeyeceğim ama abim okula başlayalı da en az 6 7 sene olmuştur. Abim 2. kazandığı okula giderken ben üniversite bitirdim ve şuan 2 yıllık öğretmenim siz hesap edin artık. Buarada ablam evlendi, ben de geçen sene evlendim. Babamla abim yaşamaya başladılar. Ama ben babamlara çok yakın oturuyorum, sık sık yanlarındayım ve ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorum.
Biz abimin bu sene şubat ayında mezun olmasını bekliyorduk; çünkü öyle söylemişti. Bize şubatta mezun oldum, çıkış belgemin hazırlanmasını bekliyorum, askere gidicem dedi ve martın sonuna kadar oyaladı. Ve mart sonunda yine aynı şeyi yaptı… evdeki paraları ve arabayı alarak kaçtı…
Yaklaşık bir ay ondan haber alamadık. Bir gece abimden msj geldi ‘Müsaitseniz bu gece sizde kalabilir miyim?’ diye soruyordu. Hemen tabi bekliyoruz diye mesaj gönderdim ve geldi. O gece hiç konuşmadık, rahatlamasını istedim. Ertesi günlerde konuşmaya çabaladık ama o cevap vermedi. Günlük konularda yine çok güzel konuşuyordu, neden gittiği konusu açılmadığı sürece keyfi çok yerindeydi.
Bu arada babam okuluna gidip abimin durumunu sordu, tabiki de yine mezun olamamıştı. Sınavını geçmesi gereken tek dersi ve projesi varmış. Bu tek ders de 2. dönemin dersiymiş, yani istese de şubatta mezun olamazmış, proje de sene başından seçilip hazırlanıyormuş, tabi bizimki onu da seçmemiş. Yani bütün bir sene ben şubatta mezun olacağım diye bizi uyutmuş.
Sonra bir gün eşim neden böyle oldu diye konuyu açtı ve abim konuşmaya başladı. Ben o evde yaşamak istemiyorum, babam çekilmez bir insan, huysuz ihtiyarın teki, onunla yaşanmıyor, o evde huzursuzum, parasızım dedi. Benim tabi başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Çekinip yine gider diye fazla ağır konuşamadım. Abi babam bunca sene bize baktı, emek verdi, yicek verdi. Yaşlanınca karşılığı bu mu olmalı dedim. Babam zaten mizac olarak sert bir insan ve onu öyle kabul etmemiz lazım dedim. Ben o eve bbir daha geri dönmem dedi. Peki ne yapacaksın diye sordum, bilmiyorum dedi. Ne elinde diploması var ne iş tecrübesi ne de askerlik yapmış ve bu adam 31 yaşında… ne yapabilrdi ki? Sen dedim bunlardan şikayetçisin ama şimdiye kadar çözüm üretmek için hiçbir şey yapmamışsın dedim. Babam yine de snn evine dönmeni istiyor tek ders için geleceğini yakmasın, bitirsin okulunu diyor dedim. Ben o eve dönmem de dönmem diyor bu. Ayda insana150 lira para mı verilir sadaka gibi, bana 150 lira veriyor ama kendisine yeni araba almak istiyordu, araba almaya parası var ama diyo bakarmısınız yaa. Ben de sen o 150 lirayı verdiğine şükret, babam snn geçimini sağlamak zorunda değil, adam bunca sene tek başına çalışmış tabiki de araba alacak, sana ne bana ne? Ne isterse onu alır helali hoş olsun dedim.
Bunları konuştuğumuzun ertesi günü abim ablama gitti. Ablam o uyurken cüzdanına bakmış 5 lirası varmış, bütün parayı bir ayda bitirmiş yani (5 bin küsur lira). Abimin yine kaçmayacağını bilsem ben ona öyle güzel bir konuşurdum kii… madem o evde huzurun yok ne diye bizi babamı bunca sene oyaladın, adamcağız oğlum mezun olacak diye bekliyordu, hazırdan para yemek kolay tabii.. babamın vermek zorunda olmadığı 150 lirayı beğenmiyorsan girip bir işe çalışsaydın derdim. Son sene bütün sene yattı, tek dersi olduğu için okula gitmedi, kaç ay evde geçirdi, iş beğenip çalışmadı da.. şimdi de o evde parasızım huzursuzum diyor. Ne bekliyor gökten para yağmasını mı? Parasızsan huzursuzsan adamın arabasını paralarını çalıp kaçman mı gerekiyodu, bi de hala babamı beğenmiyo. Beğenmediğin adamın malına neden tenezzül ediyosun??? 30 yaşında adam, elinde sağlam bir mesleği olsaydı kendi geçimini kendi sağlayabilseydi kimse onu babamın dizinin dibinde otur diye zorlayamazdı ki… madem evden memnun değilsin girseydin bi işe çıksaydın ayrı eve… onun yaptığı sırf şikayet sırf bahane. Bunların hiçbirini şuan ona söylemedim ama elbet birgün söylicem. Ki eminim abimin parası 2 gün sonra bitseydi 2 gün sonra bana sizde kalabilirmiyim diye mesaj atacaktı. Bizi özlediğinden ya da pişman olduğundan değil, parası bittiğinden geri döndü.
1 haftadır da bir arkadaşında kalıyor. Ben de bilerek bizde kal demiyorum, burnu sürtsün diye. Babacığım da abimin onunla ilgili söylediklerinden habersiz, niye çağırmıyorsun, elalemde kalıyor çocuk sen kardeşisin sende kalsın diyor. Ona da anlatamıyorum üzülmesin diye, sonuçta abimin evine dönmesi lazım. Bir ömür boyu milletin evinde kalamaz. Ama ikna edemiyoruz.
Bana bir yol gösterin kızlar ne olur aslında kendim için değil babam için istiyorum bu yardımı adamcağız perişan oldu. Konuşmak bir care değil, çünkü çok denedik. Gitmem diyor başka bir şey demiyor. Ve o gitmeden önce de babamla aralarında hiçbir husumet yaşanmamış, neden böyle yaptı hala anlayamıyoruz…