- Konu Sahibi ProfDrBulentTiras
İlerleyen anne yaşı, düşük yumurta rezervleri ve doğal yoldan oluşan veya erken gelen menopoz döneminden dolayı hamile kalmakta sıkıntı yaşayan kadınlar için yumurtalık yenilenmesindeki ilerlemeler umutların tekrar yeşermesine yardımcı oluyorlar.
Üreme sağlığı konusuyla ilgili olan bilimadamları, uzun süredir kadınların yumurtalıklarında belli bir miktarda yumurta ile doğduklarını ve yaşamları boyunca bu yumurtaların adedinde ve kalitelerinde düşüş olduğunu biliyorlar. Ancak Harvard Üniversitesi bilimadamları, yumurtalık kök hücrelerinden yetişkin yumurta hücreleri üretmeyi başaran fareler üzerindeki gözlemleri neticesinde bu konudaki görüşlerini biraz değiştirmiş durumdalar. İzole büyüme faktörü taşıyan trombositlerin doğrudan yumurtalıklara enjekte edilmeleri oosit üretiminin yeniden tetiklenmesini sağlayabiliyor.
Yaraların üzerinde biriken kalın sarı maddeyi biliyor musunuz? Bu pıhtılaşmış kan, akyuvarlar, trombositler ve büyüme faktörlerinden oluşan bir karışımdır ve enfeksiyonlarla savaşır, kanamayı durdurur, zamanla yeni deri, kan hücreleri, sinirler ve bağ dokular yaratır. Bu doğal süreç doktorlar tarafından yıllardır spordaki yaralanma vakalarında iyileşmeyi hızlandırmak için kullanılıyor ve cilde uygulanan graftların da sebebi.
Yumurtalık yenilenmesi düşük yumurta rezervlerine sahip menopoz veya perimenopoz dönemindeki kadınlar ile Anti-Mullerian hormon düzeylerine sahip olanlar ile erken yumurtalık iflasına sahip olan kadınlar için ideal. Yenilenme prosedürlerinin ardından 1-3 ay boyunca yumurtalık fonksiyonları ile birlikte AMH, FSH, LH ve Estradiol düzeylerinin kontrolü vasıtasıyla sürecin gidişatı kontrol ediliyor AMH düzeyleri yükselip de FSH, LH ve Estradiol düzeyleri düştüğü zaman, bu yumurtalık yenilenmesinin işe yaradığına dair pozitif bir işaret olur. Ancak doku dönüşümlerinin vakit almasından dolayı büyüme faktörlerinin etki göstermesinin 3-6 ay alabileceği unutulmamalı.
Yüzyılımızın en büyük değişimlerinden bir tanesi kadınların gebe kalma yaşlarının eskisine göre daha ileriye çekilmesi oldu. Dolayısıyla pek çok kadın hamile kalmasının mümkün olmadığını daha ileri yaşlarda keşfediyor ve bu keşif zamanı geldiğinde zaman ciddi bir problem haline geliyor. Çünkü kadınların en doğurgan oldukları zaman 20’li yaşlarıdır ve özellikle 35 yaşın ardından doğurganlık oldukça hızlı bir şekilde düşmeye başlar.
Yani doğurganlık problemleri keşfedildiği zaman, hızlıca tedavi edilmeleri gerekir. Tüp bebek tedavisi pek çok hasta için iyi bir ilk seçenektir. Eğer hastanın kendi yumurtalarını kullanmak kolaysa, yumurtalıklar uyarılırlar ve çok sayıda yumurta elde edilir, bu yumurtalar spermler ile döllenirler ve ardından döllenmiş embriyolar rahme aktarılırlar.
Ancak bazı kadınlarda yumurta rezervleri yeterli değildir veya varolan yumurtalar ile ilgili problemler olabilirler. Bu durumda tüp bebek tedavisinin başarı iltimali düşer veya hiç yapılamayabilir.
Dolayısıyla yumurtalık yenileme işlemi ile kadınların yumurtalıklarında yeniden yumurta hücrelerinin üretimi sağlanır ve bunun sonucunda tüp bebek tedavisinde kullanılabilecek yeterli yumurta rezervlerine erişmek mümkün olabilir. Bu tedavi yöntemi henüz pek yaygın olmasa da gelecekte yumurta rezervi sorunları yaşayan kadınlar için tüp bebek tedavisini daha başarılı hale getirme potansiyeline sahip.
İlk araştırmalar sırasında uygulanan laparoskopik yöntemlerin aksine kliniklerde tüp bebek tedavisi sırasında yumurtaların toplanmasında kullanılan yöntem kullanılıyor. Böylece daha güvenli, daha az müdahale gerektiren ve iyileşme süreci daha hızlı olan bir tedavi elde ediliyor. İdeal sonuçlara göre hastalık, enfeksiyon veya kimyasal maddeler olmadan kendi yetişkin yumurtalarınızı kullanarak hamilelik elde etme fırsatına sahip oluyorsunuz.
Prosedürler sırasında tüp bebek tedavisi yumurta toplama sürecindeki riskler geçerli. Yani ağrı, ateş veya iç kanama olabilir ve bunlar nadiren de olsa hastaneye yatmanızı gerektirebilirler.
Kan alındıktan ve plazma sıvısı elde edildikten sonra trombosit zengini olan ve büyüme faktörleri barındıran bu plazma, hastanın yumurtalıklarına enjekte ediliyor. Bu plazma büyüme faktörlerinin yanında oosit üretim merkezlerine kök hücreleri kendine çeken doğal kimyasalların da aktarılmasını sağlıyor. Adet görmesi sona ermiş kadınlarda herhangi bir zamanda uygulanabiliyor.
Bu aşama bir saatten az sürüyor. Sonraki ve son aşamada, damardan verilen bir anesteziğin etkisi altında 10 dakika harcayacaksınız ve böylece büyüme faktörleri cerrahi olmayan yöntemler ile direkt olarak yumurtalıklara enjekte edilecekler. İşlem sırasında genelde ultrason kullanılarak vajinadan giriş yapılıyor.
Sonrasında eve gönderilmeden önce bir saat kadar uyuyorsunuz.
Kullanılan anestezi maddelerinden dolayı hastaların operasyondan önce en az sekiz saat boyunca bir şey yiyip içmemeleri isteniyor. Tüp bebek tedavisinde de kullanılan bu yaygın ve basit yöntemde doktorun yanında bir anestezi uzmanı da bulunuyor. Yıllardır uygulanan yumurta toplama sürecine benzer bir yöntem olduğu için riskler pek fazla değil ve operasyon konusunda deneyimli uzmanların bulunması da kolay. Bu nedenle operasyondan önce endişelere sahip olmanız yersiz olacaktır.
Yumurtalık Yenilenmesi Nedir?
Üreme sağlığı konusuyla ilgili olan bilimadamları, uzun süredir kadınların yumurtalıklarında belli bir miktarda yumurta ile doğduklarını ve yaşamları boyunca bu yumurtaların adedinde ve kalitelerinde düşüş olduğunu biliyorlar. Ancak Harvard Üniversitesi bilimadamları, yumurtalık kök hücrelerinden yetişkin yumurta hücreleri üretmeyi başaran fareler üzerindeki gözlemleri neticesinde bu konudaki görüşlerini biraz değiştirmiş durumdalar. İzole büyüme faktörü taşıyan trombositlerin doğrudan yumurtalıklara enjekte edilmeleri oosit üretiminin yeniden tetiklenmesini sağlayabiliyor.
Yumurtalık Yenilenmesi Tedavisi Kısırlığa Nasıl Yardımcı Oluyor?
Harvard araştırmacıları farelerde yumurtalık kök hücrelerinin yetişkin oosit hücrelerine dönüşümünü gösterdiler ve bu da insanların yumurtalıklarındaki benzer hücrelerin de sağlıklı yumurtalara dönüşebilecekleri düşüncesini doğurdu. Büyüme faktörleri tarafından aktif hale getirildikleri zaman vücut iç ve dış yaralanmalar konusunda alarma geçiyorlar ve bunun sonucunda insan bedenindeki her hücreye dönüşebilen kök hücreler, dönüşümlerine başlıyorlar. Aslında bu mucizevi bileşenleri daha önce farkına varmadan görmüş de olabilirsiniz.Yaraların üzerinde biriken kalın sarı maddeyi biliyor musunuz? Bu pıhtılaşmış kan, akyuvarlar, trombositler ve büyüme faktörlerinden oluşan bir karışımdır ve enfeksiyonlarla savaşır, kanamayı durdurur, zamanla yeni deri, kan hücreleri, sinirler ve bağ dokular yaratır. Bu doğal süreç doktorlar tarafından yıllardır spordaki yaralanma vakalarında iyileşmeyi hızlandırmak için kullanılıyor ve cilde uygulanan graftların da sebebi.
Kimler İçin Uygun?
Yumurtalık yenilenmesi düşük yumurta rezervlerine sahip menopoz veya perimenopoz dönemindeki kadınlar ile Anti-Mullerian hormon düzeylerine sahip olanlar ile erken yumurtalık iflasına sahip olan kadınlar için ideal. Yenilenme prosedürlerinin ardından 1-3 ay boyunca yumurtalık fonksiyonları ile birlikte AMH, FSH, LH ve Estradiol düzeylerinin kontrolü vasıtasıyla sürecin gidişatı kontrol ediliyor AMH düzeyleri yükselip de FSH, LH ve Estradiol düzeyleri düştüğü zaman, bu yumurtalık yenilenmesinin işe yaradığına dair pozitif bir işaret olur. Ancak doku dönüşümlerinin vakit almasından dolayı büyüme faktörlerinin etki göstermesinin 3-6 ay alabileceği unutulmamalı.
Gelecek İçin Bir Umut
Yumurtalık yenilenmesi henüz gelişiminin erken aşamalarında olsa da, başarıyla uygulanan vakalar mevcut. Hamileliği mümkün kılmak için varolan ve yeni teknolojilerin kullanımı ile birlikte araştırma ile geliştirme faaliyetleri devam ediyorlar. Kısırlık günümüzde geçmişte hiç olmadığı kadar tedavi edilebilir durumda. Bu sayede kısırlık sebeplerine sahip olan 50 yaşının altındaki bireylerin hepsine sunulacak olan gerekçi tedavi imkanlarının oluşması devam ediyor.
Yumurtalık yenilenmesinin yanında oosit vitrifikasyonu adı verilen ve yumurtaların yaşlanma süreçlerini yavaşlatan yeni çalışmalar da yapılıyor. Yani artık kadınlar daha uzun süre doğurgan olacaklar ve azalan doğurganlık korkusu veya daha düşük kaliteli yumurtalara dair şikayetler azalacak. Bu ayrıca kanser tedavisi görmüş olan kadınlar için de iyi bir seçenek çünkü artık onların da doğurganlıklarını korumalarına imkan olacak.
Kısırlık tedavisine dair ilerleyen bu çalışmalar, tüp bebek tedavisi gibi diğer tedavi yöntemleri ile birleştirildikleri zaman doğurganlığı elde etme ve hamile kalma konusunda umutlar da artıyorlar. Dolayısıyla tüm tedavi yöntemleri birbirlerini destekleyici bir şekilde hastalara umut oluyorlar.
Yumurtalık Yenileme Neden Gerekli?
Yüzyılımızın en büyük değişimlerinden bir tanesi kadınların gebe kalma yaşlarının eskisine göre daha ileriye çekilmesi oldu. Dolayısıyla pek çok kadın hamile kalmasının mümkün olmadığını daha ileri yaşlarda keşfediyor ve bu keşif zamanı geldiğinde zaman ciddi bir problem haline geliyor. Çünkü kadınların en doğurgan oldukları zaman 20’li yaşlarıdır ve özellikle 35 yaşın ardından doğurganlık oldukça hızlı bir şekilde düşmeye başlar.
Yani doğurganlık problemleri keşfedildiği zaman, hızlıca tedavi edilmeleri gerekir. Tüp bebek tedavisi pek çok hasta için iyi bir ilk seçenektir. Eğer hastanın kendi yumurtalarını kullanmak kolaysa, yumurtalıklar uyarılırlar ve çok sayıda yumurta elde edilir, bu yumurtalar spermler ile döllenirler ve ardından döllenmiş embriyolar rahme aktarılırlar.
Ancak bazı kadınlarda yumurta rezervleri yeterli değildir veya varolan yumurtalar ile ilgili problemler olabilirler. Bu durumda tüp bebek tedavisinin başarı iltimali düşer veya hiç yapılamayabilir.
Dolayısıyla yumurtalık yenileme işlemi ile kadınların yumurtalıklarında yeniden yumurta hücrelerinin üretimi sağlanır ve bunun sonucunda tüp bebek tedavisinde kullanılabilecek yeterli yumurta rezervlerine erişmek mümkün olabilir. Bu tedavi yöntemi henüz pek yaygın olmasa da gelecekte yumurta rezervi sorunları yaşayan kadınlar için tüp bebek tedavisini daha başarılı hale getirme potansiyeline sahip.
Yumurtalık Yenilemesinin Faydaları
İlk araştırmalar sırasında uygulanan laparoskopik yöntemlerin aksine kliniklerde tüp bebek tedavisi sırasında yumurtaların toplanmasında kullanılan yöntem kullanılıyor. Böylece daha güvenli, daha az müdahale gerektiren ve iyileşme süreci daha hızlı olan bir tedavi elde ediliyor. İdeal sonuçlara göre hastalık, enfeksiyon veya kimyasal maddeler olmadan kendi yetişkin yumurtalarınızı kullanarak hamilelik elde etme fırsatına sahip oluyorsunuz.
Prosedürler sırasında tüp bebek tedavisi yumurta toplama sürecindeki riskler geçerli. Yani ağrı, ateş veya iç kanama olabilir ve bunlar nadiren de olsa hastaneye yatmanızı gerektirebilirler.
Tedavi Sürecinin Uygulanması
Yumurtalık yenilenmesi için tedavi süreci iki adımdan oluşuyor. İlk adımda damarlarınızdan alınan kan santrifüj makinesinde ayrıştırılıyor ve böylece akyuvar ve trombositler ayrılıyorlar.Kan alındıktan ve plazma sıvısı elde edildikten sonra trombosit zengini olan ve büyüme faktörleri barındıran bu plazma, hastanın yumurtalıklarına enjekte ediliyor. Bu plazma büyüme faktörlerinin yanında oosit üretim merkezlerine kök hücreleri kendine çeken doğal kimyasalların da aktarılmasını sağlıyor. Adet görmesi sona ermiş kadınlarda herhangi bir zamanda uygulanabiliyor.
Bu aşama bir saatten az sürüyor. Sonraki ve son aşamada, damardan verilen bir anesteziğin etkisi altında 10 dakika harcayacaksınız ve böylece büyüme faktörleri cerrahi olmayan yöntemler ile direkt olarak yumurtalıklara enjekte edilecekler. İşlem sırasında genelde ultrason kullanılarak vajinadan giriş yapılıyor.
Sonrasında eve gönderilmeden önce bir saat kadar uyuyorsunuz.
Kullanılan anestezi maddelerinden dolayı hastaların operasyondan önce en az sekiz saat boyunca bir şey yiyip içmemeleri isteniyor. Tüp bebek tedavisinde de kullanılan bu yaygın ve basit yöntemde doktorun yanında bir anestezi uzmanı da bulunuyor. Yıllardır uygulanan yumurta toplama sürecine benzer bir yöntem olduğu için riskler pek fazla değil ve operasyon konusunda deneyimli uzmanların bulunması da kolay. Bu nedenle operasyondan önce endişelere sahip olmanız yersiz olacaktır.