ne yazık ki önümüzdeki sınavlara kaldı umutlarımız..Bu sınava Yüksek Lisans Doktora şimdide Doçentlik için 2000 yılından bu yana 2 yılda bir ortalama giriyorum gördüğüm en saçma ve ağır sınavdı saçma sapan sorular onca yabancı makale yazdık çizdik az çok sözlü sunum yaptık, bir ara ne oluyor İngiliz Dili Edebiyatındanmı doçent olacağım? diye düşünmedim değil...Kapıdaki aramalar, yok anahtar almam yok küpe varmı? ayrı bir sinir. Neyse içimi döktüm rahatladım... Arada bu tip sınavlar insana ayar veriyor ne oldum dememeli bu yaştan sonra kaderde ingilizceyi bir daha oturup tekrar etmekte varmış artık önümüzdeki sınavlara bakacağız...
Süre çok kısa geldi bana . Çok vaktimi aldı sorular .
Beklediğimden kötüydü. Çalışmamıştım gerçi ama yine geçen senelerde olduğu gibi bir şeyler yapabilirim diye ummuştum .
süre konusunu söylemeye gerek kalmadı artık, herkes muzdarip ne yazık ki
ben 70 i geçmek istiyordum.ama geçer miyim bilmiyorum.çok umudum yok 70 alabileceğime ama sınavlar açıklanana kadar yine ümit edicemzaman yetmeyince en son bıraktığım 2 paragrafı tam okumadan kafama göre işaretledim.karışık çözdüm sınavı oradan oraya atladım.paragraf tamamlama sorularını falan da çok hızlı yaptım açıkçası en sona bıraktıklarımı o kadar hızlı yaptım ki naptım bilmiyorumama 80 ini de yaptımsen kaç almak istiyordun?
bende karışık çözdüm sınavı, en sona paragrafları bıraktım ve cevap şıklarını görünce inme indi resmen..80soruyu bi şekilde yetiştirip yaptım ama umutlarım çok kırık.. 55 i geçmem şu aşamada yetiyor ama tabi ben biraz daha yüksek hedefliyordum
Kabus gibiydi. Süre bana da yetmedi. İngilizce kısmı kolaydı, sonuçta ben o paragraflarda geçen ve anlatılmak istenen konuları anlayamamış kimse olduğunu sanmıyorum. Ama işte sorun zaten bu, ingilizce kısmı sınavın %20si falandı sanırım. Sınavın kalanı "Soruyu hazırlayanın aklındaki düşünceyi anlayıp onun cevap olarak kabul ettiği şıkkı tahmin etmece" idi.
Soru şu mesela.
"Çarşıya gidip kendime beyaz elbise aldım. Buna göre aşağıdakilerin hangisi doğrudur?
a) Elbisemde kırmızı fiyonk vardır.
b) Çarşıda indirim vardır.
c) Yakında gideceğim özel bir doğum günü kutlaması vardır.
d) Etek giymeyi pek sevmem.
e) Maaşıma zam aldım."
İyi de o cümleden bu 5 şıktaki cevap da çıkarılabilir ya da çıkarılamaz. Nasıl sorulardı onlar öyle? Almanların başına gelenler, yok antibiyotik, yok tarih kitapları üzerinden empoze edilen ideoloji... Saçma saçma sorular. Benim İngilizcemi bunlarla mı ölçecekler bunlar? Sor, kelime sor, dil bilgisi sor, çeviri sor, hepsini yaparım. Ama "Acaba ne sormuş, neyi istemiş diye tahmin etmece" istemeyin benden. Bu şekilde ne kadar İngilizce bildiğimi ölçemezsiniz ki?
Silgi güzeldi ama bak.
"Emeğiniz emanetimizdir" yazmışlar bir de. Haftalardır aylardır ders çalışıyorum, emeğimi sana emanet edince ne olduğunu gördüm sevgili Ösym. Soruları içerden ona buna ver, dışarıdan da bana hırsız kopyacı muamelesi yap. Evimin anahtarını yutacaktım sınava girmek için.
bende silgi güzeldi dedim çıkar çıkmaz arkadaşlara :)) sorulara gelince benim favorim ; küçük ayakkabıları deniyorlarmış ayakkabılar zarar görüyormuş, satıcı sinirleniyormuş arkadaşıda gülüyormuş gibi bişey vardı pek hatırlayamadım şimdi gerçi..hey yarabbim buldukları konuya bak dedim yani sınavda :)) ama emeğimiz emanetinidir kısmına gelince çöpümü bile emanet etmem onlara..... ben aynen sizin gibi evin anahtarını ne yapacağım diye düşünüp durdum..bir arkadaşım arkadaşım ayakkabısına koydu bende su saatinin içinde bulunduğu dolaba koyup çıktım..neyse ki gelince koyduğum yerde bulabildim :)
Son düzenleme: