Adı..:Babaanne
Yetmiş sekiz yaşında, tonton bir
babaannem var. Ne kadar modern olsa da gelişmiş
teknolojiye ayak uydurmakta epey zorlanıyor. Buna en güzel
örnek evimi aradığında telesekretere bıraktığı not.
- 'Babaannesi aradı dersiniz.'
Fıkra Gibi Adı..
rinter
Sene 1992, üniversite yılları.
Anneannemin hac parasıyla zar zor bir bilgisayar
kapatmışız Ama printer'a para kalmamış. Akşam
vakti printer'i olan bir arkadaşa gidip aleti ödünç
aldım, eve dönüp proje çıktısı
alacağım.Ankara'da her kış olduğu gibi yerler yine
buz. Kayıp düşer de alete bir zarar veririm korkusuyla
bir taksiye bindim. Daha iki dakka olmadan polis çevirdi,
taksici kenara çekti, sonra arabadan indi, kimliğini
gösterdi. Ben kucağımdaki cihazın inmemek için uygun
bir bahane olduğu düşüncesiyle elde kimlik arabada
bekledim. Polis abi geldi, kapıyı açtı, ve aramızda
şöyle bir diyalog geçti:
- O ne Len ööle?
- Printer (yanindaki öteki polise dönerek) Ecnebi oğlum bu.
Sonra gülümseyerek kapıyı kapattı. Güle güle manasına ikisi birden el salladılar,
tekrar yola koyulduk. 500 metre kadar gittikten sonra
söför gene kenara çekti, çünkü gülmekten arabayı
kullanamıyordu.
Yetmiş sekiz yaşında, tonton bir
babaannem var. Ne kadar modern olsa da gelişmiş
teknolojiye ayak uydurmakta epey zorlanıyor. Buna en güzel
örnek evimi aradığında telesekretere bıraktığı not.
- 'Babaannesi aradı dersiniz.'
Fıkra Gibi Adı..
![Stick Out Tongue :P :P](/styles/default/xenforo/icons/kk/xenforo-smilies-kk21.gif)
Sene 1992, üniversite yılları.
Anneannemin hac parasıyla zar zor bir bilgisayar
kapatmışız Ama printer'a para kalmamış. Akşam
vakti printer'i olan bir arkadaşa gidip aleti ödünç
aldım, eve dönüp proje çıktısı
alacağım.Ankara'da her kış olduğu gibi yerler yine
buz. Kayıp düşer de alete bir zarar veririm korkusuyla
bir taksiye bindim. Daha iki dakka olmadan polis çevirdi,
taksici kenara çekti, sonra arabadan indi, kimliğini
gösterdi. Ben kucağımdaki cihazın inmemek için uygun
bir bahane olduğu düşüncesiyle elde kimlik arabada
bekledim. Polis abi geldi, kapıyı açtı, ve aramızda
şöyle bir diyalog geçti:
- O ne Len ööle?
- Printer (yanindaki öteki polise dönerek) Ecnebi oğlum bu.
Sonra gülümseyerek kapıyı kapattı. Güle güle manasına ikisi birden el salladılar,
tekrar yola koyulduk. 500 metre kadar gittikten sonra
söför gene kenara çekti, çünkü gülmekten arabayı
kullanamıyordu.
Son düzenleyen: Moderatör: