Popüler Konu Verimli Rutin

Günaydınlar :

Bütçe
:

Bu aralar giyim ihtiyaçlarımın bi kısmını karşıladığım için kredi kartım bihayli yüksek ödemeye sahip. Halbuki aylık 2-3 bin tl öderken aylık taksitlerim 3 katına çıktı. Arabanın giderleri, kurban bayramı, tatili düşününce artık hiçbir alışveriş yapmayıp kartıma ekstra bir yük yüklememeliyim. Haliyle diğer maaşımla da tatilimi tamamlayabileyim . Dur sahıhuban dur :) alışveriş değil kitaba gömül :)

Kişisel Gelişim:

Hedef koyduğum okuma, hatim, hadis ve ezber ödevlerimde emin adımlarla ilerliyorum evelallah :)
Bu sabah sahilde yürüyüp ardından çalışmalarımı tamamladım . Hayat boyu öğrenme' kıstasını benimsediğim için yanaklarımı sıkıyor , başımı okşuyorum. Aferin sana kendinde emeğin çok.

İnsan en çok kendine acımasız. kendini unutuyor. teşekkürü takdiri en çok kendi hak ederken , en çok kendini ihmal ediyor. Etmeyelim lütfen. elimizi tutup tebrik edelim. Vallahi çok azmediyoruz. yaşamak için , insan gibi yaşamak için... Dönüp yaşamımıza bi bakalım , her gün nelerle uğraşıyor çaba gösteriyoruz. takdir edelim... sevelim ... Bir başkasından beklemeyelim teşekkürü, sevgiyi... Ben seviyorum kendimi' koca dünya sevmese ne yazar. Ayaklarım yere sağlam bassın, bazen uçsun.. Ben kendimi biliyorum, el bilmesin...
 
Mümkün Olduğunca İyi Annelik

Geçen gün Ela ile ilgili davranış değişikliğimden ve sonuçlarından bahsetmiştim. Bugün 4. gün ve sabah bütün işlerini benim müdahalem olmadan hallediyor. Bütün yıl bu mesele ile uğraşıp, okulların kapanmasına 2 hafta kala aksiyon alıyor olmak ta enteresan oldu gerçekten

Sabah rutini dışında bir konumuz daha vardı. 11 Haziran'da piyano gösterisi olacak. Büyük bir salonda tek başına performans sergileyecek. Epeydir konser parçalarına bir gün çalışıyorsa iki gün çalışmıyor. Her gün sabah rutini meselesinde olduğu gibi sürekli piyano çalışmasını hatırlatıyor ve söyleniyorum ancak ben söylenmeden asla çalışmıyor.

Bu konuya ilişkin son bir konuşma yapmaya karar verdim. Salı günü okuldan gelince kendime bir kahve ona da çay hazırladım. Kendisi ile konser hakkında konuşmak istediğim bir konu olduğunu belirttikten sonra şunları söyledim:

"Oraya çıkıp, şahane bir performans sergilemenin bir bedeli var. Çalışmayıp sahnede rezil olmanın da bir bedeli var. Hangi bedeli ödemeyi istediğine sen karar vereceksin. Seni çalışmaya zorlayamam ya da o sahneye çıkıp senin yerine çalamam. Bu işte yalnızsın ve ne yaşamak istediğini kendin belirleyeceksin." Sonuç olarak iki gündür eve gelir gelmez piyano çalışan bir çocuk ve 2 aylık yıpranma sonucunda nasıl iletişim kurması gerektiğini öğrenmiş bir ben

Sabah kendi yolculuğum üstünde düşündüm biraz. Babamın benim için yaptığı en iyi şeyin, beni tek başıma İstanbul'a gönderip, sadece yurt parasını ödeyeceğini, geri kalan her şey için çalışmak zorunda olduğumu söylemesi olduğunu fark ettim. Lise bitene kadar Eskişehir'de yaşamış olan, içe dönük bir kızdım. Üniversite tercihleri döneminde Eskişehir tercihi yapmama müsaade etmedi ve İstanbul'u yazmam konusunda ısrar etti. Ardından da beni kabuğumdan çıkıp, hayatla mücadele etmek zorunda bıraktı. Çok zor zamanlarım oldu ama üstesinden geldim. Bugün sahip olduğum her şeyin sadece kendi emeğim olduğunu bilmek benim için çok kıymetli.

Ebeveyn gözüyle bakınca aslında ne kadar zor bir davranış biçimi. Geride durmak, karışmamak, çocuğunu o zorluğun içinden çıkarmamak, deneyimlemesine izin vermek ne kadar zor ama bir o kadar da çocuğu geliştiren şeyler. Bundan sonrasında bana yapılan kadar sert bir tutumum olmasa da büyük kızımın hayatına müdahalemi sınırlandırmaya ve davranışlarının sonuçlarını deneyimlemesine fırsat vermeye gayret edeceğim.

İş hayatında bir insanın sorumlulukları ile yetkisini orantılı bir şekilde arttırdığımızda çalışandan verim alabiliyoruz. Çocuklar büyürken sorumluluklarını arttırmak ile birlikte, kendi hayatları hakkında daha fazla söz sahibi olmalarını da sağlamak gerektiğini fark ettim.
 
Para Yönetimi

Bu ay bütçe yönetimi ile ilgili yeni bir yöntem denemeye karar verdim. Dün maaşım yatınca aylık harcamalar için belirlediğim tutarı başka bir hesabıma gönderdim. Telefonuma "Giderim Var" diye bir uygulama indirdim. Dünden beri de yaptığım tüm harcamaları girmeye başladım. Aylık harcamalar için ayırdığım paranın yetip yetmediğini ve kategorilere göre dağılımını görmek istiyorum.

Bu yıl hedefim borçları düzenli ödeyerek, yıl sonuna sağ selamet ulaşabilmek. Zira hepimizin bildiği üzere okullara %400 oranında zam geldi ancak bizim maaşlarımız %37 arttı. Bir de acil durum parası olarak fiziki gram altın biriktirmek istiyorum. Sene başında he ray 5 gram almayı planlamıştım. Ancak fiyatlar çok arttığı için bu aydan itibaren aylık 2,5 gr ile yoluma devam edeceğim.

Acil durum parasının benim için kapsamı, evdeki bir elektronik eşyanın bozulması durumunda tamir veya yenileme ihtiyacı, bir de dişçi masrafı. Çünkü çalıştığım şirket üstünden özel sağlık sigortamız var. İşyerinin kapanması durumunda da alacağım 12 yıllık tazminat var. Dolayısıyla 50 gram gibi bir birikim yeterli olacaktır diye düşünüyorum. Şu an 20 gramdayım.

Önümüzdeki yıl, yurtdışı gezileri için para biriktirmek istiyorum. Kredi ödemelerinden bıkmıştım. Ancak şu anki ekonomik gidişatta beyaz yakanın kredi çekip yatırım yapmaktan başka şansı kalmadı. Bu nedenle mevcut kredileri bitirip, yatırım amaçlı kredi çekerek yoluma devam edeceğim.
 
Prokrastineyşın: Başlanıp bitirilmesi gereken işleri inatla erteleme, savsaklama ve oturup çalışmak yerine ıvır zıvır şeylerle oyalanma alışkanlığıyla mücadele kılavuzu

1-Savsaklama nedir ve neden önemlidir?

Tam olarak şu an gerçekleşen ve seçimlerimizi etkilemekte olan şey nedir?
Şu an için en önemli şey nedir?
Hedeflerimiz, sorumluluklarımız, görevlerimiz ve arzularımız göz önüne alındığında yapabileceğimiz en akıllıca şey nedir?

Diğer erteleme biçimlerinin aksine savsaklama, hemen şimdi harekete geçebileceğimizi bilmemize rağmen, yapılması gereken bir işle kasıtlı olarak ilgilenmemektir. Kendi gönülsüzlüğümüz dışında bizi vaktinde harekete geçmekten alıkoyacak hiçbir şey yoktur ortada. Savsaklama davranışının kafa karıştırıcı tarafı da budur. Harekete geçmeye neden gönülsüzüzdür? Neden kendi kendimizin en azılı düşmanı haline geliriz?

Alışkanlıkları değiştirmek kolay değil. Bunu başarmak için özgül değişim stratejileri eşliğinde bilinçli bir çaba sarf etmemiz gerekiyor. Alışageldiğimiz tepkilerin dışına çıkarak farklı bir biçimde davranmak için önkararlar almalıyız.
Harekete geçmeye niyetlendiğimiz her defasında gerçekten harekete geçebilmek, muhtemel dikkat dağıtıcıların etkilerini azaltmak ve davranışlarımızı değiştirme yönünde çabalarken karşılaşacağımız aksilikler ve hayal kırıklıklarıyla daha etkili bir biçimde başa çıkabilmek için bu yolları kullanmalıyız.

Savsaklamaya teşne olduğunuz bütün o görevleri, projeleri, faaliyetleri veya "şeyleri" listeleyin. Bunları savsakladığınız anları düşününce aklınıza gelen hisleri ve düşünceleri her birinin karşısına not düşün. Bunun üzerinde çok düşünmenize gerek yok. Örneğin yapılması gereken bir işi tamamlamak için ne yapmanız gerektiğinden emin olamayışınız da olabilir bu.
 
ben tam da buyum, gerçekten yapabilecek zamanım olduğunda da hep birazdan deyip öteleyip boşa zaman geçiriyorum, zaten iki çocuklu çalışan kadın olmak yeteri kadar yorucuyken boş işlerle uğraşarak bu durumu daha da zırlaştırıyorum. Bugün yapmam gereken işler duruken neleri yaptıüımın farkına varıcam: genelde alışveriş sitelerinde geziniyorum bu da aşırı zaman alıyor. Veya whatsapptaki sayısız grup sohbetlerimi okuyorum. veya youtube saçma videolar izliyorum. bazen youtubedan faydalı bir video açtığımda bile bir yandan telefondan alışveriş sitesi geziniyorum veya whatsapp gruplarımı okuyorum ve tabi ki sonuçta sadece dinlemiş oluyorum. ne anlatıldı diye soran olsa iki kelime edemem, zira aynı arka fon şarkıları gibi çalmış geçmişim bunu. Aynı şey kitap okuduğum zamanlar için de geçerli, 2 sayfa oku-eline telefon al şeklinde olduğu için kitaba da tam kanalize olamıyorum.
Bugünkü mottom: Elindeki telefonu sakince kenara bırak!!
ah o telefon bütün kötülüklerin anası
Çok değil 30dk makale okuma, 30dk kitap okuma, 30 dk tülay kök dinleme yapıcam bu hafta, az olsun ama verimli olsun tek hedefim bu :)
 
Savsaklamanın tanımı direk benim sanırım:)
1 aydan fazladır yazlık kıyafetleri çıkarıp kışlıkları kaldıracagım. Çocugumun dolabını boşaltıp küçüklmüşleri kaldırıp düzenleyeceğim.. İyi olanları dolap uygulamasına yükleyip satmayı planlıyorum
Ama yok yapmıyorum,kafamda ise yapılacaklar hiç susmuyor.
Enteresan bir durum. Bu erteleme olayını aşmam gerekiyor.
Gerçekten iyi taktik ve motivasyona ihtiyac var
 
Prokrastineyşın: Başlanıp bitirilmesi gereken işleri inatla erteleme, savsaklama ve oturup çalışmak yerine ıvır zıvır şeylerle oyalanma alışkanlığıyla mücadele kılavuzu
2-Savsaklama bize nelere mal oluyor?

Savsaklama alışkanlığının insan sağlığını gerçekten de tehlikeye attığını ortaya koyan bu hayli ilgi çekici araştırmaya göre kişinin bir işi savsaklaması bedenini iki yönden olumsuz etkiliyor. Birincisi, savsaklama strese neden oluyor ki bu da bağışıklık sistemini zayıflatarak bireyin sağlığına zarar veriyor. İkincisi de kronik savsaklar, egzersiz yapma, sağlıklı beslenme ve yeterince uyuma gibi sağlığa yararlı davranışları gereksiz yere erteliyorlar. Bu da kişinin sağlığını genel olarak olumsuz yönde etkiliyor, özellikle de uzun vadede. Savsaklama davranışı, iş performansımıza, ruh sağlığımıza ve hatta beden sağlığımıza genellikle zarar verir ve nadiren fayda sağlar.
Aslında filozofların da, psikologların da bıkmadan usanmadan söyledikleri şey aynı: Mutluluk, insanın önüne koyduğu
hedefler uğruna verdiği çabada yatar.
Özel olarak şu veya bu başarıyı elde etmemiz gerekmiyor; bütün mesele, hayatta bize anlamlı gelen bir şeyin peşinden gitmeye, onun için uğraş vermeye kendimizi adamamız.
Hedeflediğimiz şeyleri savsaklarken aslında hayatlarımızı erteliyoruz. Önümüze koyduğumuz hedeflere ulaşmak için kullanabileceğimiz zamanı göz göre göre ziyan ediyoruz. Oysa hayatımızdaki en kısıtlı, en bitimli kaynak zamandır. Yaşayabileceğimiz sınırlı miktarda bir zaman var. O zaman bunu niye ziyan edelim ki? Yapmak istediğimiz veya yapmamız gereken işlerden kaçarak zamanı çarçur etmeye ne gerek var?
Gereksiz yere, bile isteye ertelemeyi bırakmayı öğrendiğimiz andan itibaren, hayatı da dolu dolu yaşamaya başlayacağız.
Başarılı bir değişimin en önemli koşullarından biri, kişinin öncelikle bu değişime yürekten inanması. Değişime gerçekten kıymet vermelisiniz. Dolayısıyla, savsaklama alışkanlığınızın hedeflerinize dört elle sarılmanıza nasıl mani olduğunu gözlemlemenizi istiyorum.
 
ben de aynı durumdayım, yol almak için bir yerden başlamaya ne dersin:) burdan yazdıkça birbirimizi motive edip devam edebiliriz belki. bu döngüyü kırmak çok önemli. bir süre sonra savsaklama alışkanlık oluyor normale dönemiyor insan
 
Düzenli ve Sade Bir Ev

İki çocuğum ve tam zamanlı bir çalışma hayatım var. Ev çocuklardan kaynaklı olarak sürekli dağılıyor ki bu çok normal. Çocuklu ev dağılır zaten. Çocukların evi dağıtmaları ile ilgili bir derdim yok. Derdim evin kısa zamanda toplanabilecek bir düzende olması ve kurduğum düzenin evde yaşayan herkes tarafından sürdürülebilir olması.

Evin annesi olmam nedeniyle, tüm ev içi iş yükünün bana kitlenmesini kesinlikle kabul etmiyorum. Bunu sorgusuz sualsiz kabul eden ve bunları yapıyor olmayı bir başarı duygusu olarak yaşayan hemcinslerimi de anlamakta zorluk çekiyorum. Benim gözümde ev işi yapılması gereken bir angaryadır ve o evdeki işlerden, evde yaşayan herkes sorumludur.

Evin belirli bir temizlik ve düzende tutulması için günlük rutinlerin oldukça kritik olduğunu, evi sürekli temizlemekten ziyade, evi temiz kullanmanın daha önemli olduğunu düşünüyorum. Ev işleri ile ilgili 2 dakika kuralını uyguluyorum. Gözüme ilişen iş 2 dakikada halledilebilecek bir işse hemen yapıp kurtuluyorum. Değilse telefonumdaki uygulamaya giriyorum. Aynı şekilde azalmış veya bitmiş şeyleri hemen uygulamadaki alışveriş listesine giriyorum. Kırılan oyuncak, yırtılan çorap vs. gibi şeyleri gördüğüm gibi atıyorum.

Pazartesi günleri genel temizlik günü. Yardımcı abla geliyor. Evin haftalık siparişleri de pazartesi günü ablaya teslim ediliyor. Böylece hafta sonu bize kalmış oluyor.

Ev düzeni konusunda ailecek sabah ve akşam rutinimiz var.

Sabah rutinimiz şu şekilde:

Ela
  • Pijamalarını katlayıp çekmeceye kaldırmak
  • Odasını havalandırmak
  • Yatağını toplamak
Eşim
  • Yatak odasını havalandırmak
  • Yatağı toplamak
  • Tüm çöpleri toparlayıp çıkarmak
  • Bulaşık makinesini boşaltmak
Ben
  • Çamaşırları ayarlayıp, makineyi çalıştırmak
  • Robot süpürgeyi temizleyip çalışmaya hazır hale getirmek
  • İpek'i hazırlamak ve odasını toparlamak
  • Tüm evi gezerek evi robota hazır hale getirmek

Akşam Rutinimiz ise şu şekilde:

Ela &İpek
  • Kıyafetlerini kirliye atmak
  • Okul çantasını hazırlamak
  • Odasını toplamak
Eşim
  • Yemek bulaşıklarını makineye koymak
  • Mutfağı toparlamak
Ben
  • Yemek yapmak ve sofrayı hazırlamak
  • Kurutmadan çıkan çamaşırları katlamak ve yerleştirmek
  • Odaları dolaşıp, atılacakları atmak ve eksikleri tespit etmek.
Akşamları kızlar evin nerdeyse her yerini dağıtmış oluyorlar. Bir sepet ile hepsini toparlayıp, odalarına koyuyorum. Sonrasında odalarını toparlamak kendi sorumlulukları. Ben sadece son kontrol için odalarına uğruyorum. Akşam evi hep beraber toparlayıp bir anlamda evi resetlemek, şimdiye kadar edindiğim en faydalı alışkanlık olabilir.
 
Ben düzen konusunda zaman zaman çok dertop gidiyorum. Ama bu uzun ömürlü olmuyor.
Bu konuda eşim ben ve oglum arasında pek de düzen yok.
Oglum 8 yaşında genel olarak oda düzenini toparlamasını kendisi ayarlar.
Eşim bu konuda yardımcı diyemeyeceğim.Ara ara yapılan sofra toparlama,süpürme, iş paylaşımı vs genele yayılmadı (Kesinlikle elecda katılıyorum herkesin sorumlulukları olmalı, bizde sanırım böyle de alışıldı devam ediyor diyelim)
Ama genel olarak iş akışında kendimi yorgun, yükler üzerimde ve iş yaptıgım zamanlar bunu içten içe söylendiğimi farkederken buluyorum. Bu da yıpratıcı oluyor..
Bunu da aslında genel olarak masaya yatırıp, bizimkilerle paylaşıp, bir düzene oturtmalıyız.
 
Kesinlikle burda paylaşımlar ve başlangıçlar bana hem yol gösterici, hemde motive edici oldu.
Sanırım ilk nihai hedefim yazlıkları düzenlemek ve dolabı toparlamak olmalı, peki bunu ne zaman yapmalıyım kısmı sıkıntı :)
 
Bu görev paylaşımını yapmadan önce evde yapılan ne kadar iş varsa hepsini word’de yazıp çıktı almış ve evde bir toplantı düzenlemiştim:)
O liste üzerinden giderek iş bölümünü planlamıştık. İyi bir başlangıç noktası olabilir diye düşünüyorum. Hem de senin aslında onların fark etmediği ne kadar çok işi yürüttüğünü görmüş oluyorlar.
 
Ben senin yerinde olsam her gün 15 dakikamı bu işe ayırırdım. Bu tarz büyük işlerde böl-yönet her zaman işe yarar
 
Evin sabah toplanmış ve akşam geldiğimde hazır halini paylaşıyorum. İşten tükenip yorgun argın eve geldiğimde bu düzen benim enerjimi yükseltiyor.
 

Eklentiler

  • IMG_6336.jpeg
    92,2 KB · Görüntüleme: 218
  • IMG_6335.jpeg
    122,9 KB · Görüntüleme: 220
  • IMG_6334.jpeg
    160,2 KB · Görüntüleme: 216
  • IMG_6333.jpeg
    120,9 KB · Görüntüleme: 215
  • IMG_6327.jpeg
    87,1 KB · Görüntüleme: 213
  • IMG_6328.jpeg
    101 KB · Görüntüleme: 208
  • IMG_6324.jpeg
    119,6 KB · Görüntüleme: 206
  • IMG_6323.jpeg
    144,2 KB · Görüntüleme: 211
  • IMG_6322.jpeg
    126,8 KB · Görüntüleme: 207
  • IMG_6321.jpeg
    134,9 KB · Görüntüleme: 205
  • IMG_6320.jpeg
    148,1 KB · Görüntüleme: 211
  • IMG_6319.jpeg
    129,5 KB · Görüntüleme: 210
Prokrastineyşın: Başlanıp bitirilmesi gereken işleri inatla erteleme, savsaklama ve oturup çalışmak yerine ıvır zıvır şeylerle oyalanma alışkanlığıyla mücadele kılavuzu

3- Savsaklamayla ilgili bilmemiz gereken en önemli şey ne?
savsaklama davranışı, özdüzenleme konusundaki başarısızlığın bir biçimidir.
Başaramadığımız şey, davranışlarımızı kendi hedeflerimize uygun olarak düzenlemektir. Eğer kronik bir biçimde savsakladığınızı keşfettiyseniz, yapmanız gerekenleri bir başka zamana erteleyerek pekala olumsuz hislerden kaçıyor olabileceğinizi de keşfetmişsinizdir. Elbette bu
geçici bir ödüllendirmedir. Görevi yarına bıraktığımız an olumsuz hislerden kurtulup rahatlarız. Ve lisedeki psikoloji dersinden de hatırlayabileceğiniz gibi, ödüllendirilen davranışlar tekrarlanırlar. Kendi savsaklama davranışımızı da işte bu şekilde pekiştirerek başlı başına bir sorun haline getiririz. Diyelim ki yaklaşan bir işle ilgili kendimizi kötü hissediyoruz.
Kirişi kırıp bize kendimizi iyi hissettirecek şeylere dalıp gitmek çok daha cazip görünüyor. Fakat mesele tam da bu: Savsaklama anında yapılması gereken ilk şey, yerinizden kıpırdamadan öylece durmaktır. Eğer size kendinizi iyi hissettirecek bir şeyler yapmak üzere dikkatinizin yönünü değiştirirseniz, geçmiş olsun, kaybettiniz. Hissettiğimiz korku ve hüsran duygularıyla yüzleşmekten kaçınırız. "Bunu şimdi yapmak hiç içimden gelmiyor, en iyisi yarın yapayım," diye kestirip atabiliriz ve muhtemelen ertesi gün elimizi bile sürmeyiz. Bize kendimizi iyi hissettiren şeylerin cazibesine boyun eğerken, "Bunu şimdi yapmak hiç içimden gelmiyor, en iyisi yarın yapayım," diye düşünerek bu tercihimizi duygusal bakımdan meşrulaştırırız. Fakat ne yazık ki bunu yarın da yapmayacağız
 
Günaydınlar ...

Biliyorsunuz 1 aydır glütensiz ve şekersiz beslenmeye başlamıştım. vücudumdaki değişikliği bir de biyolojik açıdan değerlendirmek adına kan tahlili yaptırmıştım. Sonuçlarım çıkmış; vitamin (magnezyum , b12, kalsiyum) değerlerim artmış, insulin direncim ve açlık kan şekerim düşmüş. Genel olarak hamd olsun bi iyileşme durumu söz konusu. Beslenmenin 1 ay içerisinde dahi bu denli değişime sebep olması hem şaşırtıcı hem de rahatlatıcı. Sağlıklı beslenmek, ideal kiloda olup , düzenli egzersiz yapmak insanı hem görünüş olarak hem biyolojik olarak hem de psikolojik olarak olumlu anlamda etkiliyor. Mesela d vitamini ile depresyon ilişkili. Sağlık bir bütün.
Doktoruma muayeneye gittiğimde önce beni bi an tanıyamadı ve 'daha freş göründüğümü ve daha da güzelleştiğimi ' iltifat etti. Sonuçlarla birleştirince mutlandım .
Ev halkı da genel olarak pilavsız ve bol salatalı bir sofraya alıştılar :)


elecda gerçek anlamda evine çok özen gösterdin, mimarla güzel bir çalışma yaptın, zevkli seçimler yaptın, koşturdun çabaladın. ve tüm bu güzellikleri hala koruyor olman gerçekten ' istikrar' istiyor ve sen bunu başarıyorsun . Tebrikler.
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…