Türkiyedeki tüp bebek tedavisi mağdurlari

kacak9

Aktif Üye
Kayıtlı Üye
28 Ağustos 2008
4
2
TÜRKİYE’ DE Kİ YENİ SAĞLIK SORUNLARINDAN BİRİSİDE TÜP BEBEK

EŞİMLE BAŞIMIZDAN GEÇEN TÜP BEBEK HİKAYEMİZ O YAZMIŞ BENDE AKTARIYORUM BURAYA ,

Başımdan geçen tüp bebek tedavisi macerası.

Geçen hafta evlilik yıl dönümümüzdü ve dördüncü yılımızı bitirdik. Nice mutlu ve güzel yıllara. Allah herkesin yuvasını her daim mutlu kılsın. Aile ki toplukları , bir milleti oluşturan en önemli unsur. Ama biliyoruz ki aile ; anne,baba ve çocuklardan oluşmakta. İşte biz de bir anne baba olarak çocuklarımız olsun istedik. Baktık zaman geçti olmayınca eşim ve ben muayene olmaya karar verdik. Eşimde herhangi bir şey çıkmadı. Sıra geldi bana;

Bende dışkapı ssk hastanesinde üroloji servisinden randevu aldım. Sıra bana geldiğinde içerideki doktora şikayetimi ilettim. Muayene olmadan daha bana bizim hocamız var , hem de hastanemizin üroloji bölüm şefi dedi. Onun muayenesine git. Kızılaydaki muayenesine gittim. Orada muayene oldum ve bana sol varikosel ameliyatı olmam gerektiğini söyledi. Bu arada doktoromuzun adı (H.E) muayene ücreti de 100 ytl. Ameliyatımı oldum. Ameliyat olduktan sonraki 5.ay da eşim doğal yollarla hamile kaldı. Ama daha sonra bunun bir boş gebelik olduğunu öğrendik. Bu boş gebeliğin neden kaynaklandığı hakkında herhangi bir araştırma yapılmıyor.

Daha sonra eş dost tavsiyesi üzerine çok iyi denilen Zekai Tahir Burak hastanesine gittik. Orada da aynı durumla karşılaştık. Gene özel doktor. Devlet o kadar güzel odalar o kadar iyi çalışma ortamı hazırlamışlar ki ; saat 14:00 kadar orada çalışıp , o saatten sonrada özel muayenelerine giden doktorlardan biri M.D yönlendirildik. Kızılayda özel muayenesi olan bu doktor 170 ytl muayene parası aldı. Testler istedi. Testleri çalıştığı hastanede yani devletin hastanesinden yaptırarak kendisine getirmemizi istedi. Testlerimizi yaptırdık. İkimizde sorun yoktu. Zaten raporumuzda açıklanamayan kısmı işaretli idi. Tekrar randevumuzu aldık. Önce aşılama olması gerekir dedi. 3 aşılama oldu. 3’üde doktorun özel muayenesinde. 500 ytl den 1500 ytl aşılama parası verdik. Ve üçünde de olmadı. Sonra tüp bebek raporu alındı. 3 defada aşılama denediğimiz için. Tüp bebeğide benim bağlantılı olduğum özel bir hastane var dedi orda yaparız ama 1200 ytl ücret ödersiniz dedi doktor M.D . Bizde artık bütçemiz uygun olmadığından kaderimize,şansımıza teslim olarak hastanede diğer imkanı olmayan hastalar gibi yaptırmaya karar verdik. İlaçlarımızı aldık. Onları kullandık. Ve transferimiz yapıldı. 3 adet en iyi kalitede olduğunu söyledikleri embriyo transfer ettiler. 14.gün gebelik testine gittik. Kan pozitif çıktı. Çok ama çok sevindik. 3 gün sonra tekrar teste gittik ama bu sefer kan değeri düşüktü. 10 gün boyunca 3 er gün arayla testlere gittik. En sonunda düşük olduğunu söylediler. Peki araştırmayacak mısınız bu düşüğün sebebini dediğimizde ‘‘2.denemede böyle bir şey olursa araştırılır denildi.’’ Zaten yeni çıkan yasa ile 3’den 2’ye indirildi hakkımız.

Aradan 3 ay geçtikten sonra internette bir sitede bir tüp bebek kampanyası gördüm. Anket dolduran ve çekilişe katılan herkese ücretsiz tüp bebek tedavisi diye. Gene zaman zaman tüp bebek merkezlerinin bu tedaviyi sadece devlet alınan ücretle karşıladıklarını okudum. Ve bu yazıyı okuduktan sonra şansımı denemek namına Centrum Tüp Bebek merkezine durumumu anlatan bir yazıyı ilgili kuruma fax çektim. Faxı çektiğimin günün akşamı beni tüp bebek merkezinin genel koordinatörü Ö.A bizi arayarak faxınız bize ulaştı , hocamız sizle görüşmek istiyor dedi. Bana telefonda randevu alarak gelmemiz halinde bize ne gerekiyorsa yardımcı olacaklarını söylediler. Doktor R.P bize randevu verdi bizde gittik. Bazı testler gerekiyor denildi. Ve bunlar için de 120 ytl ücret istenildi. Bu tüp bebek merkezi dahil tüm , tüm bebek merkezlerinin internet sitelerinde ilk muayene ve testler ücretsiz denilir. Ama burası bizden bu ücreti isteyince bizde 60 ytl verebileceğimizi söyledik kabul ettiler. Bize daha sonra testlerin sonu şu gün çıkar ve o gün gelin değerlendirmenizi yapalım dediler. O gün geldi gittik. İnternet sitelerinde bu tedavinin masrafı ile ilgili olarak tüm tedavi masrafları + 3000 üniteye kadar ilaç masrafı ile birlikte 3950 ytl fiyat yazmışlar. Biz zaten emekli sandığından 1250 Ytl devlet yardımı alıyoruz. İlaçlarımızın da gene %80 lik kısmını devlet ödemekte. Kalan %20 kısımda tarafımızca maaşımızdan kesilmekte. Bu hesaplara rağmen merkez bize 3750 ytl – 1250 ytl devlet ödüyor , geriye 2500 ytl ödemeniz gerekiyor denildi. Bende bizim durumumuz zaten maddi olarak şu an uygun değil. Ve size biz bir fax çektik ve ona istinaden çağırdınız. Bunun neresinde nasıl yardım edeceksiniz deyince de ‘‘tüp bebek merkezinin sahibi bana – işte genel koordinatörümüz Ö. Bey yanlış anlamış kusura bakmayın diye alaycı bir uslüple bizi manevi olarak mağdur ettiler. Tamam o ücretle illaki yapmaları beklenemez istenemezde. Sonuçta bu da bir ticaret. Ama ben açık açık belirtmeme rağmen bizi önce tamam denilip çağrılıp, sonrada yanlış anlaşıldık cevabını çok ciddiyetsiz ve saygısızca buldum. Yazdığım yazıda çok açık ifadelerle kullandığım Türkçe ile taraflarına şu an durumumun müsait olmadığını , tüp bebek merkezlerinin zaman zaman kampanya namında sadece devletten alınan ücretle bu tedaviyi karşıladıklarını ve bende eğer tüp merkezinizinde böyle bir kampanya yada imkan varsa yararlanmak istiyorum diye bir yazı yazarak fax çektim. Sonrası anlattığım gibi.

Şimdi suç kimde ?

Biranda sayıları yüzleri geçen özel tüp merkezlerinde mi ?

Bu tedaviyi sağlıklıca tüp bebek merkezlerindeki gibi yapamayan devletin sağlık kuruluşları mı ?

En az üç çocuk diyen devlet büyükleri mi ?

Tüp bebek tedavisindeki 3 deneme hakkını 2 ye indirilmesi için yapılan oylamada kalkan eller mi ?

Gününün yarısını hastanede diğer yarısını özel muayenesinde geçiren gelen hastasına özel kartını veren doktorların çalışmasına göz yumanlarda mı ?

Ya da en son olarak ;

Bir çocuk özlemi ile yanıp tutuşan elindeki avucundaki bu iş için harcayan , yeri gelip hastanede hastabakıcısından-doktoruna kadar herkesten fırça yiyen, yeri gelip onca emeğini hatta yeni doğmuş bebeğini karton kutuda geri iade alan anne-baba olma hayelleri özlemi çekenlerde mi ?


Her şey Allah’tan. Buna kesinlikle bir diyeceğimiz yok. Rabbim isterse ne tür olumsuzluklarda olsa olsun, oldurur. Ben sadece benim gibi bu olumsuzlukları yaşayan sayısı milyonlara varan ,tüm üzülen ama bir gün inanıyorum ki ; sevinecek olan mağdurların adına canım acıyarak ama ümidimi bir nokta dahi olsun azalmaksın yazdım size. Umarım sizde bu yazımı ve yazdıklarımı dikkate alırsınız .

Saygılarımla .




NOT: BU YAZI : C.BAŞKANLIĞI-BAŞBAKANLIK-SAĞLIK BAKANLIĞI-KADINDAN SORUMLU DEVLET BAKANI NİMET ÇUBUKCU-HABER7.COM-MEMURLAR NET-ŞİKAYETİM VAR .COM-HÜRRİYET ANKARA ' YA GÖNDERİLMİŞTİR.
 
çok haklısınız.Devlet gerçekten haksızlık yapıyor bence;tedavisi masraflı olan hastalara bakacağina kendisine fazla yük getirmeyen hastalara bakıyor.
Her insan gibi bizimde en doğal hakkımız olan çocuk tedavasinde bize yardımcı olması gereken yerde olan hakları kısması hiç doğru olamaz.Ben 34 yaşindayım ve sigorta primmi 900 olmadiği için devletin imkanlarından yararlanamıyorum.Kredi çekerek tüp bebek yapıyorum sosyal devlet anlayışı bu mu oluyor anlamıyorum.
 
bence yazınızı birde posta yolu ile dilekçe şeklınde gönderin.kurumlara bağlı hastanelerde çalışanlar, doktorların özel muayenelerine gidin gibi teklifler yapması ayrıca yasaktır.bunu belırtmeden geçemeyeceğim.yeter demek lazım bu laçkalaşmış hizmet veren insanlara:KK20:
 
Herşey yolunda giderken, hayatımızı darmadağın eden en büyük sıkıntılardan biri ölümün size yada sevdiklerinize yaklaşmasıdır aslında...ben her ikisinide yaşadım, babamın kanser olduğunu öğrendim henüz 19 yaşındaydım 1,5 yıl mücadele edebildi kaybettim...kolum kanadım dünyamdı babam...onun bana kazandırdığı maneviyat verdiği sevgisi ve öğütleri yol haritam oldu.. ve yıllar geçti bir gün aynı kanser türüyle tanıştım, Mide CA evre 4 hemen babam geçti gözlerimden...28 Nisan 2010 yılında ise 33 yaşında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesinde aldığım bu tanıyla büyük bir cerrahi operasyon geçirdim...Ameliyatımı Prof.Sinan Ersin yaptı...Midem komple alındı Patoloji'ye gönderilen parçada en kötü hücre "Taşlı Yüzük" hücreli olduğunu öğrendim...Kemikler, lenf nodları, sol sürrenal böbrek üstü bezimde ve sol akciğerde metastazlarım olduğunu öğrendim....1,5 yıla yakın çok ağır kemoterapi aldım, uzun süre tekerlekli sandalyede kaldım yürüyemedim...
Ölümü nefesimde hissediyordum Allah'a tevekkül ettim, umudumu hiç yitirmedim...tedavi süresinde tanıştığım çok sevdiğim yol arkadaşlarımı kaybettim...Rabbim kimseyi bu ağır hastalıkla sınamasın....bu sürede ne hayallerimden ne de mücadelemden vazgeçtim...bir gün çok sevdiğim birisiyle evlenip anne olacağım derdim....08.03.2015 yılında sevdiğim insanla ne mutlu ki evlendim tek dileğim anne olmaktı, bebeğimi kucağıma alacağım anın hayalini kurdum,beni hayata bağlayacak yaşadığım bu süreci bana unutturucak en büyük umudumdu evlat sahibi olmak ,ama olmadı...bir enkaz daha yaşadım...
kemoterapi öncesi yumurtalarımın toplanıp saklanması gerekirken unutulduğunu öğrendim, yumurta rezervim bütün hormonlarım berbat durumdaydı...kansere yakalandığımı öğrendiğim an kadar canımdan can gitti...bir an önce tüp bebek yaptırıp anne olmanın mücadelesine girdim...kendi hastalığımı unuttum anne olma hayali bile bambaşkaydı....düğünümzden ayırdığımız parayı bunun için harcadım...Kanser hastası olduğum için iyi bir merkez olsun diye İzmir İrenbe Tüp Bebek merkezini seçtik...Paketi ayrı para, SGK ile anlaşmalı değil...1,5 yıla yakındır 15.000tl yakın para harcadık 3 embriyo elde edildi ve bize söylenen 7-8ve 5 hücreli çok kaliteli embryolarımızın olduğu ve dondurulduğu..Rahim duvarım inceliği nedeniyle uzun süre transfer gerçekleşmedi, nede olsa elimizde embriolarımız var diye rahat davranıyorduk, heyecanla bir gün embriyolaromın transferini bekliyorduk...doktorum aylarca tedaviden sonra rahim duvarı kalınlaşmadı ama ben uygun görüyorum 16.09.2016 Cuma günü yapalım dedi...İçimde umut kurduğum hayaller ve rahim duvarım çok ince olduğu içinde korkularımda vardı...çok zor elde edilen 3 embriomuza yazık olmasın diye gece gündüz sürekli dua ediyordum...tek umudum beni hayata bağlayan yaşama sebebimdi onlar...transfer günü geldi, bana verilen randevu saati 14.00 iken beni 11 de aradılar, doktorumun merkezden ayrılmak zorunda olduğunu acil gelip transferimş gerçekleştireceklerini söylediler, panik yaptım mesanemin suyla dolu olması gerekiyordu, su içmeye başladım, dualarla gittim tüm sevdiklerim eşim yanımdaydı....transfer odası için hazırlandım kalbim yerinden çıkıcaktı...anne olmama az kalmıştı...yanıma laborant olduğunu söyleyen biri yaklalştı dediki Merve Tıraşçı Demir Dondurulan 3 embriyonuzdan 2 si bozuldu diğer elimizde kalanda hücre kaybına uğradı...neden nasıl olur diye ağlamaya başladım nefesim kesildi...tam transfer anımda böyle bir vicdansızlık olamaz....yazarken dahi ağlıyorum...neymiş ısı kaybına uğramışlar...diğer embriyoda 8 hücreyken 6 hücre olmuş...10 dk.yakın hıçkıra hıçkıra o iğrenç muayane masasında ağladım...tek embrio ve hasarlı nasıl bir hayalim olabilirdi...Doktorum girdi hasta bu şekilde ağlarken nasıl transfer gerçeklştirebilirim dedi, soruyorum sizlere gülmelimiydim....bir de erken çağırmaları yüzünden sonda takıp mesaneme su doldurdular...Psikolojim, hayallerim, umudumu elimden aldılar ve o ana kadar embriyo bozulması diye birşey duymadım bilgilendirilmedim, kahroluyorum! Eğer bozulma ihtimali olduğunu bilseydim tedaviden vazgeçerdim...önce rahim duavarımı kalınlaştırıp ardından sıcak transfer yaptırırdım....
Benim yaşadığım acıların çektiğim sıkıntıların kurduğum hayallerimin umutlarımın ne anlamı vardı ki, ağlaya ağlaya 6,5 mm olan rahim duvarıma hasarlı olan tek embriyoyu koydular...Günahları boynuna bilemiyorum beni erkenden çağırmaları bile yaşadıklarımın bi parçası....belki o bile bozulmuştu...Elinizi vicdanınıza koyun benim yaşam kaynağım olan bu embriyolarımın bir hiçmiş gibi bozulduklarının söylenmesi, yapılan transfer sonunda gebeliğin gerçekleşmediğini öğrenmem...takılan sonda yüzünden sistit olup yerimden kalkmamam gerekirken 5dk.bir lavoboda olmam, açıkcası bütün talihsizlikler beni buldu, paramparça olmam dağılmam hakmıdır bana, ya da benim gibi mücadele eden anne adaylarına!
Yumurtalar toplanması için ayrı, saklanması için ayrı ücret alıyorlar ama transfer günü hazırlarken nedense bozuluyor,hiçbir yaptırım olmadığı için rahatlıklada söylüyorlar, sizde 1,5 yıl boyunca ağlayarak yaptığınız iğnelerle ,kanser hastası olarak kullandığınız ilaçların riskini göze aldığınızla bozuk bir piskolojiyle,umutları yıkılmış halde kalıyorsunuz ...En kötüsüde yumurtalar çok güzel ,embriolarımız çok sağlıklı herşey yolunda biz yaparız, biz ederiz siz merak etmeyin deyip çok güzel bir tablodan sonra malesef elimizden geleni yaptık diyerek herşeyin son bulması,
Şimdi düşünüyorumda ta başından bu yana beni hasta değil müşteri olarak görmüşler bu kadar badireler atlatan mücadele eden acılar çeken bir anne adayına bunlar yaşatılmaz, bu yazıyı yazmamın sebebi bu kadar egosu yüksek kendilerini muhteşem gösteren özel merkezlere devlet büyüklerimizin bir yaptırımı olmalı diye düşünüyorum, ben mağdur oldum, çaresiz kaldım başka anne adaylarının başına gelmesin...
Saygılar....
Merve TIRAŞÇI DEMİR
 
X