canim, bunyeden bunyeye degisiyordur belki ama bende en etkilisi HURMA oldu. onerilenlerin hepsi mutlaka artiriyor ve ben de hepsini denedim ama en cabuk ve en cok artiran hurma oldu. birkac saat icinde etki ettigini gordum.
ve hurmanin anne uzerindeki etkisi hakkinda detayli bilgi aktariyorum asagiya:
Bilinen en eski bitki çeşitlerinden biri olan hurma, günümüzde lezzetinin yanı
sıra besleyici özelliği nedeniyle de tercih edilen bir besindir. Her geçen gün
keşfedilen faydaları hurmayı, hem gıda hem de ilaç olarak kullanılan bir besin
haline getirmiştir. Hurmanın sahip olduğu bu özelliklere Meryem Suresi'nde
dikkat çekilmiştir"Derken doğum sancısı onu bir hurma dalına sürükledi. Dedi ki:
"Keşke bundan önce ölseydim de, hafızalardan silinip unutuluverseydim." Altından
(bir ses) ona seslendi: "Hüzne kapılma, Rabbin senin alt (yan)ında bir ark
kılmıştır." Hurma dalını kendine doğru salla, üzerine henüz oluşmuş-taze hurma
dökülüversin." Artık, ye, iç, gözün aydın olsun." (Meryem Suresi 23-26. Ayetler)
Allah'ın, Hz. Meryem'e "hurma yemesini" bildirmesinin pek çok hikmeti vardır.
Allah'ın Hz. Meryem'in doğumunu kolaylaştırmak için sunduğu nimetlerden biri
olan hurmanın, özellikle hamile ve doğum yapan kadınlar için önemi ve faydaları,
bugün bilimsel olarak da bilinmektedir. Hurma içerdiği %60-65 oran ile en çok
şeker içeren meyvelerden biridir. Doktorlar, hamile kadınlara doğum yaptıkları
gün meyve şekeri içeren yiyecekler verilmesi gerektiğini belirtmektedirler.
Bunun amacı, annenin zayıf düşen vücuduna enerji ve canlılık kazandırmak, aynı
zamanda da yeni doğan bebeğe gerekli olan sütün oluşabilmesi için, süt
hormonlarını harekete geçirmek ve anne sütünü çoğaltmaktır.
Ayrıca doğum sırasında meydana gelen kan kaybı, vücut şekerinin düşmesine sebep
olur. Hurma vücuda tekrar şeker girişinin sağlanması açısından önemlidir ve
tansiyon düşmesini de engeller. Kalori değerinin çok yüksek olması sebebiyle
hastalıktan güçsüz düşmüş ya da yorgun olan kimseler için özellikle çok
faydalıdır.
Bu bilgiler, Allah'ın Hz. Meryem'e, hem kendisine enerji ve canlılık verecek hem
de bebeğin tek gıdası olan sütün meydana gelmesini sağlayacak "hurma"dan
yemesini bildirmesindeki hikmetleri ortaya koymaktadır. Örneğin hurma insan
vücudunun sağlıklı ve zinde kalabilmesi için hayati önem taşıyan 10'dan fazla
element içermektedir. Bu nedenle günümüzde bilim adamları, insanın sadece hurma
ve suyla yıllarca yaşayabileceğini belirtmektedirler. Bu konuda tanınmış
uzmanlardan biri olan V. H. W. Dowson ise, bir hurma ve bir bardak sütün bir
insanın günlük besin ihtiyacını karşılamaya yeteceğini söylemektedir.
Hurmada bulunan oksitosin maddesi de, modern tıpta doğumu kolaylaştırıcı bir
ilaç olarak kullanılmaktadır. Oksitosin, doğumu kolaylaştırıcı etkisi nedeniyle
pek çok kaynakta "rapid birth" yani "hızlı doğum" ifadesiyle tanımlanmaktadır.
Doğum sonrasında ise anne sütünü artırıcı etkisiyle bilinmektedir. Oksitosin
esasen beyinde salgılanan doğum sancılarını başlatan bir hormondur. Doğum öncesi
vücudun tüm hazırlıkları bu hormon sayesinde başlar. Hormonun etkisi ana rahmini
oluşturan kaslarda ve anne sütünün salgılanmasını sağlayan kas yapısındaki
hücrelerde görülür. Doğum esnasında ana rahminin etkili olarak kasılması doğumun
gerçekleşebilmesi için son derece önemlidir. Oksitosin de, rahmi oluşturan
kasların çok güçlü bir şekilde kasılmasını sağlar. Ayrıca oksitosin yeni doğmuş
olan bebeğin beslenmesi için anne sütünün salgılanmasını başlatır. Hurmanın tek
başına bu
özelliği -oksitosin içermesi- bile Kuran'ın Allah'ın vahyi olduğunun önemli
delillerinden biridir. Hurmanın tıbbi olarak faydalarının tespit edilmesi ancak
yakın tarihlerde mümkün olmuştur. Halbuki Kuran'da 1400 sene evvel Allah'ın Hz.
Meryem'e hamilelik döneminde hurma ile beslenmesini vahyettiği bildirilmektedir.
Ayrıca hurmada insan vücuduna bol miktarda hareket ve ısı enerjisi kazandıran,
vücutta parçalanıp kullanılması kolay olan bir şeker türü bulunmaktadır. Üstelik
bu şeker kan şekerini hızla yükselten glikoz değil, meyve şekeri fruktozdur.
Özellikle şeker hastalarında kan şekerinin hızla yükselmesi, pek çok organı
olumsuz olarak etkiler, ancak en çok hasar gören organ ve sistemler göz,
böbrekler, kalp-damar sistemi ve sinir sistemidir. Gözde görme kaybına kadar
varan rahatsızlıklar, kalp krizi, böbrek yetmezliği gibi pek çok ciddi
hastalığın en önemli nedenlerinden biri kan şekeri yüksekliğidir.
Hurma içerik olarak çok çeşitli vitamin ve minerale sahiptir. Lif, yağ ve
proteinler açısından da çok zengindir. Hurmada sodyum, potasyum, kalsiyum,
magnezyum, demir, kükürt, fosfor ve klor da bulunmaktadır. Hurma ayrıca A
vitamini, betakaroten, B1, B2, B3 ve B6 vitaminlerini de içerir. Hurmada bulunan
vitamin ve minerallerin, normal insan vücudunda ve hamilelik zamanlarındaki
faydalarından bazılarını ise şöyle sıralayabiliriz:
Hurmanın besleyici oranının gücü, içerdiği uygun mineral dengesinden
kaynaklanmaktadır. Hurmada, hamilelikte kadınların alması gereken bir B vitamini
olan folik asit de bulunmaktadır. Folik asit (B9), vücutta yeni kan hücresi
yapımında, vücudun yapı taşı olan amino asitlerin yapımında ve hücrelerin
yenilenmesinde önemli görevler üstlenen bir vitamindir. Bu yüzden hamilelikte
folik asit ihtiyacı belirgin şekilde artar ve günlük ihtiyaç iki katına çıkar.
Folik asit seviyesi yetersiz olduğunda yapısal olarak normalden büyük, ancak
işlevleri düşük alyuvar hücreleri meydana gelir ve kansızlık belirtileri ortaya
çıkar. Özellikle hücre bölünmesinde ve hücrenin genetik yapısının oluşmasında
önemli rol oynayan folik asit, hamilelik sırasında gereksinimi iki katına çıkan
tek maddedir. Hurma da, folik asit açısından çok zengin bir besin türüdür.
Öte yandan hamilelikte meydana gelen uzun süreli bulantı ve fiziksel tepkimeler
nedeniyle potasyum eksikliği açığa çıkar ve bu durumda da potasyum takviyesi
yapılması gerekir. Hurmada bol miktarda bulunan potasyum bu açıdan büyük önem
taşıdığı gibi, vücuttaki su dengesinin korunmasında da son derece etkilidir.
Ayrıca potasyum beyne oksijen gitmesine de yardımcı olarak berrak düşünebilmeyi
sağlar. Bununla beraber vücut sıvıları için uygun alkalik özelliği sağlar.
Zehirli vücut atıklarını dışarı atması için böbrekleri uyarır. Yüksek kan
basıncını düşürmeye yardım eder ve sağlıklı deri oluşumunu sağlar.
Hurmada bulunan kalsiyum ve fosfat ise, iskelet oluşumu ve vücudun kemik
yapısının dengelenmesi için çok önemli elementlerdir. Hurma, içerdiği bol fosfor
ve kalsiyum ile kemik zayıflığına karşı bünyeyi korur ve bu hastalıkların
azaltılmasına yardım eder.
Bilim adamları hurmanın stres ve gerginliği giderici etkisine de dikkat
çekmektedirler. Berkeley Üniversitesi uzmanlarının yaptığı araştırmalar,
sinirleri güçlendiren B6 vitamininin ve kasların çalışmasında önemli rol oynayan
magnezyum mineralinin hurmada yüksek miktarda bulunduğunu ortaya koymuştur.
Hurma ayrıca içerdiği magnezyum ile, böbrekler için de son derece önemlidir. Bir
insan günde 2-3 tane hurma yiyerek vücudunun magnezyum ihtiyacını
karşılayabilir.
İçerdiği B1 vitamini ile sinir sisteminin sağlıklı olmasını kolaylaştırır.
Vücuttaki karbonhidratların enerjiye çevrilmesine, protein ve yağların vücudun
diğer ihtiyaçları için kullanılmasına yardımcı olur. B2vitaminiyle de, vücudun
enerji sağlaması ve hücrelerin yenilenmesi için protein, karbonhidrat ve
yağların yakılmasına yardımcı olur.
Hamilelikte A vitaminine olan ihtiyaç da artar. Hurma, içindeki A vitamini
sayesinde, görme gücünü ve vücut direncini artırır, kemik ve dişlerin
güçlenmesini sağlar. Hurma, betakaroten açısından da son derece zengindir.
Betakarotenin hücrelere saldıran molekülleri kontrol altına alarak, kanseri
önleyici özelliği vardır.
Ayrıca diğer meyveler genellikle protein açısından yetersizdir, ancak hurma
protein de içermektedir. Bu özelliği sayesinde vücudun hastalıklara ve
enfeksiyonlara karşı korunmasını sağlar, hücreleri yeniler ve vücut sıvısını
dengeler. Örneğin et de faydalı bir gıdadır ancak özellikle hamilelik döneminde
taze bir meyve olan hurma kadar fayda vermeyebilir. Hatta böyle bir dönemde etin
fazla tüketilmesi vücutta zehirlenmeye neden olabilir. Hazmı kolay olan, hafif
sebze, meyve türü yiyeceklerin tercihi daha uygun bir seçimdir.
Hurmanın içerdiği demir, kırmızı kan hücrelerinde bulunan hemoglobin sentezini
kontrol eder ve bu da hamilelikte kansızlığın engellenmesini ve bebeğin gelişimi
için hayati önem taşıyan kandaki alyuvarlar dengesinin uygun hale gelmesini
sağlar. Bilindiği gibi alyuvarlar kanda oksijen ve karbondioksiti taşıyarak
hücrelerin canlılığını sürdürmesinde rol oynarlar. Çok fazla demir içermesi
sebebiyle, bir insan günde 15 tane hurma yiyerek vücudunun demir ihtiyacını
karşılayabilir ve demir eksikliğinden kaynaklanan rahatsızlıklardan korunmuş
olur.
Hurma ile ilgili tüm bu bilgiler, Allah'ın sonsuz ilmini ve insanlara olan
rahmetini ortaya koymaktadır. Görüldüğü gibi modern tıbbın ancak günümüzde
tespit edebildiği hurmanın - özellikle de hamilelik döneminde ki - faydalarına
Kuran'da 14 asır önce işaret edilmiştir.
"O, gökten su indirendir. Bununla herşeyin bitkisini bitirdik, ondan bir
yeşillik çıkardık, ondan birbiri üstüne bindirilmiş taneler türetiyoruz. Ve
hurma ağacının tomurcuğundan da yere sarkmış salkımlar, -birbirine benzeyen ve
benzemeyen- üzümlerden, zeytinden ve nardan bahçeler (kılıyoruz.) Meyvesine,
ürün verdiğinde ve olgunluğa eriştiğinde bir bakıverin. Şüphesiz inanacak bir
topluluk için bunda gerçekten ayetler vardır." (Enam Suresi 99. Ayet)