E
EU1
Ziyaretçi
- Konu Sahibi EU1
- #1
Gece YAGMUR ve Melek
--------------------------------------------------------------------------------
mevsimlerden sonbahardı
vakitlerden bir ikindi çağı
güneş ihtiyardı belliydi
başı elleri arasında
elleri camlarda
ayaklarımda ateş halkalar taşıdım
insanlar kahkahalarda saklıyordu yüreklerini
merhamet dileniyordu şehirler
mezat mezat satılan bendim
bendim yitik sevdalara tutsak
bir büyük insanlık
devretmedi kimse bana
isyana sebepti yaşadıklarım
hayatı dişleri arasında öğrendim
bir ömür boyu biriktirdiğim hülyalarım
kızgın sözlerle dağlandım
demir törpülerle törpülendi gençliğim
sonra anlamsız sözcükler
birbiri ardınca geldi
aşkı ve ölümü yedeğinde
karıştırmadan taşıyan adamdır yüreğim
hep birileri adına öbürleridir
ama ben
hayatın yılgınlık olmadığı zamanlarda
kendi adıma isyan ettim
kaldırımlara
ve geceyi körelten sokak lambalarına
herkes adına
hesap sordum kendimden
bir yığın cinayet yükü
durmadan parçalanan omuzlarımda
vuran da bendim vurulan da
gecelerimi karartan sen
girme sakın
gündüz düşlerime
elini yüreğimden çekmeden önce
bir daha bak şu denize
dua et benim için
içimde dinlenmeye muhtaç
ne çok nağme var
şarkılara sığınmak kifayetsiz
her yağmur damlasıyla birlikte
iniyor bir melek
saçının her bir teline
sonra her yağmur damlası
ince kanatlarıyla
değiyor yüzüme
önce ellerimi tut
bak hala
yağmur yağıyor meleklerle kol kola
bir çift göz bırak bana
ilk kez bir meczubun
ay tefsirini dinledim
ben sana hiç yalan söylemedim(!)
hem gözlerinden
hakikat gizlensin istemezdim
sondan bir öncesi;
sen
yağmur
ve melek
bir sonrası;
artık hiç yorulmayacağım
--------------------------------------------------------------------------------
mevsimlerden sonbahardı
vakitlerden bir ikindi çağı
güneş ihtiyardı belliydi
başı elleri arasında
elleri camlarda
ayaklarımda ateş halkalar taşıdım
insanlar kahkahalarda saklıyordu yüreklerini
merhamet dileniyordu şehirler
mezat mezat satılan bendim
bendim yitik sevdalara tutsak
bir büyük insanlık
devretmedi kimse bana
isyana sebepti yaşadıklarım
hayatı dişleri arasında öğrendim
bir ömür boyu biriktirdiğim hülyalarım
kızgın sözlerle dağlandım
demir törpülerle törpülendi gençliğim
sonra anlamsız sözcükler
birbiri ardınca geldi
aşkı ve ölümü yedeğinde
karıştırmadan taşıyan adamdır yüreğim
hep birileri adına öbürleridir
ama ben
hayatın yılgınlık olmadığı zamanlarda
kendi adıma isyan ettim
kaldırımlara
ve geceyi körelten sokak lambalarına
herkes adına
hesap sordum kendimden
bir yığın cinayet yükü
durmadan parçalanan omuzlarımda
vuran da bendim vurulan da
gecelerimi karartan sen
girme sakın
gündüz düşlerime
elini yüreğimden çekmeden önce
bir daha bak şu denize
dua et benim için
içimde dinlenmeye muhtaç
ne çok nağme var
şarkılara sığınmak kifayetsiz
her yağmur damlasıyla birlikte
iniyor bir melek
saçının her bir teline
sonra her yağmur damlası
ince kanatlarıyla
değiyor yüzüme
önce ellerimi tut
bak hala
yağmur yağıyor meleklerle kol kola
bir çift göz bırak bana
ilk kez bir meczubun
ay tefsirini dinledim
ben sana hiç yalan söylemedim(!)
hem gözlerinden
hakikat gizlensin istemezdim
sondan bir öncesi;
sen
yağmur
ve melek
bir sonrası;
artık hiç yorulmayacağım