SEVGİ
Bazen bir şarkıya dalar hüzünleniriz. Bazen eski bir anıya..
Bazen tatlı bir gülümseme gelir aklımıza bazen tatlı bir buse...
Hepsinde sevginin izleri vardır, geçmişte kalan ama hala yaşanan...
Şimdi herşeyi bir kenara bırakın! Ve geçmişte kalan tatlı bir anınızı
düşünün. Düşünün hadi.. Tamam.. Şimdi o anınıza geri dönün
ve yine aynı şeyleri yaşamaya çalışın.. Mutlu oluyorsunuz, değil mi?
İşte bunun sebebi, içinizdeki o sevgi pınarıdır. Bazen geçmişte yaşanan
acı olaylar gelir aklımıza. Düşünürüz! Acı ile dolar yüreğimiz.
Ama yine de mutlu olmaya çalışırız. Çünkü yüreğimizde hala sevgi
kıpırtıları vardır. İşte, bu sevgi yener geçmişte yaşadığımız acı izleri.
Çoğu zaman haksızlıklarla karşılaşırız, kötülüklerle, yalanlarla, acılarla..
Ve bir an içimizdeki o sevgi bile zaptedemez bizi. Karşılık vermek
isteriz yapılan haksızlığa, kötülüğe. Bu dünyada,arkamızdan övgüyle
söz edilecek bir olay varsa, o da sevgi adına yaptığımız bir olay olacaktır.
Çünkü herşey bu dünyada kalır. Hiç kimse çok sevdiği bir
şeyi beraberinde götüremez. Ancak, yaptığı ve yapacağı kalıcı şeyler,
ona çok şey kazandırır. Sevgi adına yapılan kalıcı şeyler ne olabilir?
Bu soruya aslında bir çok cevap verilebilir. İnsanları sevmek,onlarla
iyi geçinmek, sevgiye inanarak yaşamak bile, sevgi adına yapılmış
kalıcı şeylerdir. Tabi sevgiyi, sadece hissetmek yerine, bunu uygulamaya
geçirmek daha kalıcı olur.Sevgiyi uygulamaya geçirmek, sevgiyi
hissederek yaşamaktır. Sevgiyi yoğun olarak yaşayan biri, zaten sevgi
adına iyi birşeyler yapıyor demektir. Elimizden geldiğince sevgiyi doya
doya yaşayalım! Sevgiyi yaşadıkça, yaşam daha da renklenir. Kişinin mutlu
olabileceği bir kozu olur elinde. Sevgi bir umuttur, sevgi mutluluktur...
Sevgiyi ifade etmek çok basittir. Annemize sarılmak bile
bir sevgidir... Sıcak bir gülümseme, bir sevgi ifadesidir.
Bunları yapmak çok mu zor? Sevgiye inanan için hiç te zor değil.
Sevgide ayıp olmaz. Bırakın çıksın içinizdeki duygular.
Göstersin kendini insanlara. Onlar da mutlu olsun, sizin mutlu olduğunuz
gibi. Unutmayın ki; Sevgi öğrenilmez.. Sevgi öğretilmez... O, zaten
insanın içinde var olan bir duygudur. Ama o duyguların dışa
vurulabilmesi için yardımcı olunur. O duyguların herkese aşılanması için...
Bazen bir çocuk görürüz.. Yapayanlız, soğukta, aç ve çaresiz...
Hüzünleniriz, gitmek isteriz yanına, kucaklamak, okşamak gelir içimizden
çocuğu. Yardım etmek isteriz ona. Kimsesizdir, sevgiye muhtaçtır diye..
Ama çoğu zaman gidemeyiz yanına. Birşey engeller bizi. İçimizde ona karşı
yoğun duygular hissederiz ama bunu harekete geçiremeyiz. Sanki
"mutlaka başka biri yardım eder" düşüncesine kapılırız. Ama o an
düşünemeyiz, o "başka biri" nin biz olmamız gerektiğini. Sevgiyi
uygulamaya geçirmek , "başka biri" nin yapacağı şeyi, bizim yapmamızdır.
Sevgi, bu şekilde aşılanır.. Sevgi ancak o "başka biri" nin yapacağı
şeyi, kendimizin yapmasıyla gerçekleşir, "başka biri" ni beklemeyin...
Çünkü "başka biri "de, "bir başka biri" ni bekleyecektir..
Ve o çocuk, hep "birilerinin" sevgisine hasret yaşamaya mahkum
olacaktır.. Sevginizi göstermek için geç kalmayın...
Unutmayın !
Sevgi öğrenilmez... Sevgi öğretilmez...
Sevginizi paylaşın... Herkes ortak olsun sevginize...
Sevgi paylaşılınca kutsallaşır...