Uzun süredir forumu takip ediyorum. Kadınlar kulübü fikir almak için başvurduğum sitelerden birisi oldu. Ben de bir katkıda bulunmak istiyorum.
35 yaşındayım, 10 yıldan uzun süredir devlet sektöründe çalışıyorum. Insan döngüsünün çok olduğu ve zaman zaman projelerle yurt dışına çıkma fırsatı bulduğum güzel bir iş. Farklı insanlar sosyal yaşamı, fikirleri ve gözlemleri de zenginleştiriyor. Kendimde bir değişiklik yaptığımda sonuçlarıyla ilgili farklı kaynaklardan geri dönüş alabiliyorum.
Sanırım 2003-2004 yılında rinoplasti ameliyatı oldum. Güzelleşmek için. Babam hekim olduğu için doktorumu kendisi buldu. Ben özel bir araştırmaya girmemiştim.
Babam ogünki ameliyat teknikleri, hasta memnuniyeti ve hekim arkadaşlarının yorumlarına dayanarak belirlemişti doktorumu. Bugün ikinci plastik müdahelesini(göğüs implant) geçirmiş ve üzerine kozmetik uygulam almış birisi olarak ameliyat tekniğinin es geçilmemesi gerektiğini söylüyorum. Doktorunuzda kullandığı yöntemi konuşun. Örneğin bana uygulanan yöntemin bugün geçerliliğini azaldı. Burun kemiğimi kırarak ve iki çatı kemiği arasına sanırım parça yerleştirerek biçimlendirme yapmıştı doktor. Üç aşa beş yukarı böyleydi sanırım. Bugün yöntem başka.
Hekimle yapılan ilk görüşme ikinci önemli şey. Iki tarafın da birbirini net olarak ifade etmesi, yöntemi ve sınırları iyice görüşmesi gerekiyor. Siz doktora bir "model" tarif edeceksiniz, doktor sizi dinleyecek kendisi bir öneri sunacak ancak bu öneri sizi istediğiniz modele götürmeyebilir çünkü her yüzün oranları sınırları var. Doktorunuz iyi bir hekimse bu sınırları net biçimde çizer ve ikna olmazsanız başka doktora yönlendirir. Aksini yapan hekimden kaçın! Örneğin doktorum bana ne istediğimi sorduğunda o günki ameliyatlarda gördüğüm yüzün ortasında kuçuçuk kalan ve ucu kalkık köprüsü yanaklara yaklaşmış tiplerden istemediğimi ancak burnumun ucunun kalkık olmasını istediğimi ve köprünün orantılı durmasını arzuladığımı söyledim. Doktorum beni iyice inceledikten sonra burnumu istediğim ölçüde kaldıramayacağını çünkü dudak ve burun arası mesafemin açılarak oranı bozacağını eğer bunu istiyorsam dudaklarımı kalınlaştırması gerektiğini ya da birden fazla operasyonla aşama aşama istediğim noktaya ulaşabileceğimi söyledi. Dudaklarımı müdahale istemediğim için çok dik burundan vaz geçtim. Burnumu peş peşe operasyona sokmak gibi bir niyetim de yoktu. Burnumu daraltamayacağını çünkü nazal sistemin buna uygun olmadığını yani nefes alamayacağımı söyledi bundan da vaz geçtim. Köprüyü istediğim gibi düzleştirebileceğini ve burunun bitim noktasını geriye çekerken burun ucuna törpü ile inceltme uygulayacağını böylece kalkık görüntüye kavuşacağımı belirtti. "Diğer beklentilerin konusunda kararlı isen seni başak doktora yönlendireceğim, farklı bir bakış açısına ihtiyacın olabilir" dedi. Sevgili arkadaşlar doktorun bu yaklaşımı çok önemlidir. Aramızdaki güven dürüstlüğe bağlıdır.
Ameliyatım JF Kenedy hastanesinde oldu. Hekimler çeşitli hastanelerde operasyon yapabiliyor. Bahçelievlerdeydi o hastane, hala orada mı bilmiyorum. Bakım hizmeti çok iyiydi.
Ameliyatım, burnumun yapısı ve ameliyatın tekniği yüzünden yaklaşık 4 saat dürdü. Yani sanırım öyleydi net hatırlayamıyorum normalden uzun sürdüğünü anımsıyorum. Çıktığımda çok fena narkoz etkisi yaşadım bir de yutkunma sorunu çünkü solunum için bir şey takıyorlar ağızdan. Tüm gece kustum. Eşliksiz banyoya gidemedim. Babacığım sağolsun baktı bana. Yani size bakacak birisine ihtiyacınız olabilir. Özellikle narkoz etkisini ağır geçiriyorsanız.
Ertesi gün yastaneden çıktım. Yüzüm resmen Aslan suratı gibiydi. Sokakta herkes hayretle bakıyor insana:) kocaman bir atele burnunuzda ve şiş....Neyse acısı ağrısı diye korkmayın. Tanımlamak gerekirse yüzünüzün ortasında küt bir ağrı, zonklama gibi, acısız ağrı....
15 gün içerisinde bu morluklar ve göze oturan kızarıklık geçiyor. Benim ameliyatımda burnuma tampon takılmıştı, bugünlerde takılmıyor sanırım, bu tampon 15 güm sonra galiba çıkarıldı. Çeke çeke alıyorlar, dertsiz bir işlem korkmayın. Üstelik benim dikişlerim sağ burun deliğimin içinde idi hiç sorun olmadı.
Devam eden günlerde atele masaj yapmanız gerek. Yani burun çatısını sıkıştırıyorsunuz ki bu kırıp şekillendirip bir araya getirdikleri kemikler açma yapmasın. Sonra bu ateli çıkardılar, alçımıydı acaba yapısını unuttum ama çıkardıktan sonra yanımda doktora yardım eden hemşirenin yüzündeki gülümseme güzeldi. Arkadaşlar burun ve çevresinde oluşan ödemden dolayı burnunuz sağa ya da sola kaymış çıkabilir ya da sonra kayabilir. Normalmiş bu durum, ödem geçtikçe burun düzeliyor. Ben tabi bu kayma olmasın diye hep düm düz yattım. Başımı sağa sola çevirmedim uyurken. Sonra plastik miydi bir tıbbı malzemeden atel veriyor bu sabit olamayan atele masaj yapmaya ya da düm düz aklınıza geldikçe atel masajı yapmaya devam ediyorsunuz.
Sonuç; burnumun his duygusu özellikle ucunda sanırım tam olarak bir senede geri döndü, ucu yuvarlak ve muntazam, köprüsü son derece orantılı oturdu. Köprü alçağında burnum da incelmiş. Ancak sağ delik biraz daraldı o zaman doktorun neden daraltama yapmak istemediğini anladım! Köprüde çok hafif açma oldu ancak onu da ellemeniz gerek anlaşılması için. Ben yaptırdığım ameliyatı unuttum. Doktorum da herkes yaptırdığı estetiği unutmak ister demişti :) ben söylemediğim sürece kimse anlamıyor. Oysa bir çok burun cerrahiden sonra ben düzeltildim diye bağırır.
Sonuç; ameliyatların endikasyonları olabilir. Örneğin nefes alma güçlüğü ya da kemiklerin ciddi biçimde açılması, burun ucunun yeterince kanlanmadığı için düşmesi birer endikasyondur. Örneğin Michael Jacson o kadar ameliyat oldu ki burun ucu zarar gördü bundan. Burnunuzu iyi bir hekime yaptırın bir daha müdahele ettirmeyin ve sınırları zorlamayın.
Hekimim Hakan GÜNEY. O zamanlar Onep de çalışıyordu.
Ps: Burnumu yaptırdıktan sonra kesinlikle kendimi daha güzel hissetmeye başladım. Hiçbir kültürden ya da en yakınımdaki meslektaşlarımdan kimse müdahale edildiğini anlayamiyor. Doktoruma yaklaşımından dolayı çok teşekkür ederim. Sorularınız varsa yanıtlamaktan memnuniyet duyarım.
35 yaşındayım, 10 yıldan uzun süredir devlet sektöründe çalışıyorum. Insan döngüsünün çok olduğu ve zaman zaman projelerle yurt dışına çıkma fırsatı bulduğum güzel bir iş. Farklı insanlar sosyal yaşamı, fikirleri ve gözlemleri de zenginleştiriyor. Kendimde bir değişiklik yaptığımda sonuçlarıyla ilgili farklı kaynaklardan geri dönüş alabiliyorum.
Sanırım 2003-2004 yılında rinoplasti ameliyatı oldum. Güzelleşmek için. Babam hekim olduğu için doktorumu kendisi buldu. Ben özel bir araştırmaya girmemiştim.
Babam ogünki ameliyat teknikleri, hasta memnuniyeti ve hekim arkadaşlarının yorumlarına dayanarak belirlemişti doktorumu. Bugün ikinci plastik müdahelesini(göğüs implant) geçirmiş ve üzerine kozmetik uygulam almış birisi olarak ameliyat tekniğinin es geçilmemesi gerektiğini söylüyorum. Doktorunuzda kullandığı yöntemi konuşun. Örneğin bana uygulanan yöntemin bugün geçerliliğini azaldı. Burun kemiğimi kırarak ve iki çatı kemiği arasına sanırım parça yerleştirerek biçimlendirme yapmıştı doktor. Üç aşa beş yukarı böyleydi sanırım. Bugün yöntem başka.
Hekimle yapılan ilk görüşme ikinci önemli şey. Iki tarafın da birbirini net olarak ifade etmesi, yöntemi ve sınırları iyice görüşmesi gerekiyor. Siz doktora bir "model" tarif edeceksiniz, doktor sizi dinleyecek kendisi bir öneri sunacak ancak bu öneri sizi istediğiniz modele götürmeyebilir çünkü her yüzün oranları sınırları var. Doktorunuz iyi bir hekimse bu sınırları net biçimde çizer ve ikna olmazsanız başka doktora yönlendirir. Aksini yapan hekimden kaçın! Örneğin doktorum bana ne istediğimi sorduğunda o günki ameliyatlarda gördüğüm yüzün ortasında kuçuçuk kalan ve ucu kalkık köprüsü yanaklara yaklaşmış tiplerden istemediğimi ancak burnumun ucunun kalkık olmasını istediğimi ve köprünün orantılı durmasını arzuladığımı söyledim. Doktorum beni iyice inceledikten sonra burnumu istediğim ölçüde kaldıramayacağını çünkü dudak ve burun arası mesafemin açılarak oranı bozacağını eğer bunu istiyorsam dudaklarımı kalınlaştırması gerektiğini ya da birden fazla operasyonla aşama aşama istediğim noktaya ulaşabileceğimi söyledi. Dudaklarımı müdahale istemediğim için çok dik burundan vaz geçtim. Burnumu peş peşe operasyona sokmak gibi bir niyetim de yoktu. Burnumu daraltamayacağını çünkü nazal sistemin buna uygun olmadığını yani nefes alamayacağımı söyledi bundan da vaz geçtim. Köprüyü istediğim gibi düzleştirebileceğini ve burunun bitim noktasını geriye çekerken burun ucuna törpü ile inceltme uygulayacağını böylece kalkık görüntüye kavuşacağımı belirtti. "Diğer beklentilerin konusunda kararlı isen seni başak doktora yönlendireceğim, farklı bir bakış açısına ihtiyacın olabilir" dedi. Sevgili arkadaşlar doktorun bu yaklaşımı çok önemlidir. Aramızdaki güven dürüstlüğe bağlıdır.
Ameliyatım JF Kenedy hastanesinde oldu. Hekimler çeşitli hastanelerde operasyon yapabiliyor. Bahçelievlerdeydi o hastane, hala orada mı bilmiyorum. Bakım hizmeti çok iyiydi.
Ameliyatım, burnumun yapısı ve ameliyatın tekniği yüzünden yaklaşık 4 saat dürdü. Yani sanırım öyleydi net hatırlayamıyorum normalden uzun sürdüğünü anımsıyorum. Çıktığımda çok fena narkoz etkisi yaşadım bir de yutkunma sorunu çünkü solunum için bir şey takıyorlar ağızdan. Tüm gece kustum. Eşliksiz banyoya gidemedim. Babacığım sağolsun baktı bana. Yani size bakacak birisine ihtiyacınız olabilir. Özellikle narkoz etkisini ağır geçiriyorsanız.
Ertesi gün yastaneden çıktım. Yüzüm resmen Aslan suratı gibiydi. Sokakta herkes hayretle bakıyor insana:) kocaman bir atele burnunuzda ve şiş....Neyse acısı ağrısı diye korkmayın. Tanımlamak gerekirse yüzünüzün ortasında küt bir ağrı, zonklama gibi, acısız ağrı....
15 gün içerisinde bu morluklar ve göze oturan kızarıklık geçiyor. Benim ameliyatımda burnuma tampon takılmıştı, bugünlerde takılmıyor sanırım, bu tampon 15 güm sonra galiba çıkarıldı. Çeke çeke alıyorlar, dertsiz bir işlem korkmayın. Üstelik benim dikişlerim sağ burun deliğimin içinde idi hiç sorun olmadı.
Devam eden günlerde atele masaj yapmanız gerek. Yani burun çatısını sıkıştırıyorsunuz ki bu kırıp şekillendirip bir araya getirdikleri kemikler açma yapmasın. Sonra bu ateli çıkardılar, alçımıydı acaba yapısını unuttum ama çıkardıktan sonra yanımda doktora yardım eden hemşirenin yüzündeki gülümseme güzeldi. Arkadaşlar burun ve çevresinde oluşan ödemden dolayı burnunuz sağa ya da sola kaymış çıkabilir ya da sonra kayabilir. Normalmiş bu durum, ödem geçtikçe burun düzeliyor. Ben tabi bu kayma olmasın diye hep düm düz yattım. Başımı sağa sola çevirmedim uyurken. Sonra plastik miydi bir tıbbı malzemeden atel veriyor bu sabit olamayan atele masaj yapmaya ya da düm düz aklınıza geldikçe atel masajı yapmaya devam ediyorsunuz.
Sonuç; burnumun his duygusu özellikle ucunda sanırım tam olarak bir senede geri döndü, ucu yuvarlak ve muntazam, köprüsü son derece orantılı oturdu. Köprü alçağında burnum da incelmiş. Ancak sağ delik biraz daraldı o zaman doktorun neden daraltama yapmak istemediğini anladım! Köprüde çok hafif açma oldu ancak onu da ellemeniz gerek anlaşılması için. Ben yaptırdığım ameliyatı unuttum. Doktorum da herkes yaptırdığı estetiği unutmak ister demişti :) ben söylemediğim sürece kimse anlamıyor. Oysa bir çok burun cerrahiden sonra ben düzeltildim diye bağırır.
Sonuç; ameliyatların endikasyonları olabilir. Örneğin nefes alma güçlüğü ya da kemiklerin ciddi biçimde açılması, burun ucunun yeterince kanlanmadığı için düşmesi birer endikasyondur. Örneğin Michael Jacson o kadar ameliyat oldu ki burun ucu zarar gördü bundan. Burnunuzu iyi bir hekime yaptırın bir daha müdahele ettirmeyin ve sınırları zorlamayın.
Hekimim Hakan GÜNEY. O zamanlar Onep de çalışıyordu.
Ps: Burnumu yaptırdıktan sonra kesinlikle kendimi daha güzel hissetmeye başladım. Hiçbir kültürden ya da en yakınımdaki meslektaşlarımdan kimse müdahale edildiğini anlayamiyor. Doktoruma yaklaşımından dolayı çok teşekkür ederim. Sorularınız varsa yanıtlamaktan memnuniyet duyarım.
Son düzenleme: