- 21 Haziran 2018
- 181
- 184
- 18
Aşağıdaki videoyu izleyerek sitemizi ana ekranınıza web uygulaması olarak nasıl kuracağınızı öğrenebilirsiniz.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda mevcut olmayabilir.
Yorumlarını begenirdim seni daha cok sevdim, resim yaptığını bilmiyordum. Bende isterim görmek.Müsait olduğum fırsatta elimden geldiğince yazmaya çalışayım kızlar, şimdi pek müsait değilim uzun uzun yazmaya.
Ama konu sahibi, şöyle diyeyim, en resim yapamayan bile belli bir eğitim sürecinden sonra geliştire geliştire yağlı boya yapar. Güzel de yapar yani. Ha yeteneğe el yatkınlığına göre de farkını ortaya koyarsın.
Bir de çeşit çeşit bu resim yapma işleri, nasıl rahat ve kolay gelecekse oradan devam edersin, misal kimisi baka baka daha rahat yapar, sıfırdan kafada canlandırma zor gelir. Önce bir başka resmi taklitle başlar, sonra 2-3 farklı resmi birleştirerek yeni resimler çıkarmayı çözer, sonra hoşuna giden bi şeyin fotoğrafını çeker ona baka baka aynısını çıkarır derken ilerler gider, otomatiklesir. Kimisi de baka baka yapamaz, sıkıntı basar (Mesela ben) illa bi şeyi kafasına göre oynar değiştirir ya da bakmaz hayalden sallar çizer gider. Ama bunların hep tekniği var, fırça yönleri var, basit bir halk eğitim kursunda bir sene kara kalem alsan, o fırça atışları kavraman sağlam olur. İkinci sene de baştan 1-2 ay kara kalem hatırlatıverir, devamında boyayı kullanmaya geçersin mis gibi.. Zaten resim dediğin kara kaleminden yağlı boyasına her dalında aynı bilgiyi ister: Doğadaki her şey geometrik bir şekle benzer (Mesela üzüm küredir, yapraklar üçgene benzer, evler dikdörtgen prizmadır vs vs) bu geometrik şekillere boyut kazandırmak için kalem yönü önemlidir bunu öğrenirsin, buna ilaveten göz uzaktakini küçük, yanındakini büyük görür cisimler uzakta küçülür, kaçış noktaları ufuk çizgisi derken perspektifi kaparsın tamam buradan boyutu halledersin.
Işık gölge de bildin mi buradan da derinlik.
Tamam resim bunlar üzerine, göz üzerine kurulu bir şey, elinden önce gözüne güven, bir süre sonra varsa o yetenek çıkar da ortaya, baktığın yeri "Buradan resim çıkarır mıyım, ya şu caddede perspektif çalışayım" filan diye görmeye başlarsın.
Bir tutam da sabır kattın mı (Çünkü bitiversin diye acele eder sıkılırsan yetenekten çalarsın, bozulur resim), ağır ağır, gün gün, hafta hafta gelip gidip bakıp ekleye ekleye, canın o an neresini istiyorsa o zaman dokunarak, sıkılınca resim değiştirerek ya da bırakarak, uzun soluklu çok güzel şeyler çıkarırsın istedikten sonra.
Müsait olunca, eğitime ilk başladığımda yaptıklarımdan birini paylaşayım, bi de kendi kendime 3-4 ayda yaptığım birini, yani eğitim kadar sabır ve tutku işi olduğunu fark edersin. Yeteneği sabırla işlersin, bu motton olsun bu işte :)
Çok teşekkür ederim etiketlediğin için canımVisenyaa bu konuda sana yardımcı olabilir konu sahibi :)
Çok teşekkür ederim.Başlarsam takıldığım yerleri sorarım çok incesiniz.Gelişim çok önemli bir süreç. Fakat bundan önce ilk olarak gerçekten bunu isteyip, istemeyeceğiniz. Belki resim çok eğlenceli gelebilir fakat oldukça zor bir alan iyi düşünmeniz gerekecek bunun için. Bu konuda “Sabır” en önemli kavram, sabır yoksa olmaz. Öğrencilerime öğretirken çok sert oluyorum.
Yalan yok sert oluyorum, hem gazlanmalarını sağlıyorum hemde sabırlı olmalarını.
Cin aliden yağlı boya seviyesine gelinir mi? Gelinir neden gelinmesi. Öğrenmek, istemek gerek. Vakit ise size bağlı.. sizin isteğinize, tutkunuza, arzunuza. O an resimi yaparken hissettiğiniz duygulara, boyaların, tuvalin içinde kayboluşunuza bağlı. Bunu siz keşfedeceksiniz siz hissedeceksiniz o zaman anlayabilirsiniz. Anlayamaz, hissedemez olursanız o zaman pes edebilirsiniz sıkılmaktan.
Yeni başlayanlar için yağlı boya değil, akrilik öneriyorum. Akrilik boyayı su ile inceltebilirsiniz. Kendinizi keşfetmek için ilk olarak bunu yapabilirsiniz. Akrilik boya seti alın, küçük bir tuval yanına bir su. Tuvali boyamaya başlayın. Boyaları sıkın fırça ile tuvale sürün. Rastgele sürün “şunu mu yapayım, bunu mu yapayım” diye düşünmeyin. Rastgele atın fırçanızı. Bunu yaparken hisleriniz önemli.. akrilik hızlı kurur. İşinizi bitirince tuvalinizi asabilirsiniz. O attığınız fırça darbeleri, karıştırdığınız her boya ruh halinizi anlatır özeldir. İsteğiniz artarsa eğer gerek empresyonist ressamları gibi boyanızı, fırçanızı alıp açık havada gördüklerinizi boyayabilirsiniz.. gerek ekspresyonist ressamları gibi objelerin, nesnelerin, insanların sizde bıraktığı ruh halinizi anlatan bir şeyler aktarabilirsiniz.. gerek kubist akımı gibi geometrik, asimetrik, simetrik yapılar çizerek tarzınızı koyabilirsiniz. Binbir çeşit akım vardır. Tarzınızı anlamanız ve kendinizi keşfetmek için herşeyi deneyeceksiniz.
Sergilere katılmanızı önerebilirim, sergileri gezmek gelişmenizi sağlar, resimleri izlerken tabloların sizde bıraktığı etkiyi hissedebilirsiniz.
Ama şimdilik yeni başlayacağınız için birşeylere bakarak yapmanız sizin açınızdan kolaylık olur. İlerleyen zamanlarda zaten içinizdekileri çizmek isteyeceksiniz.
Reprodüksiyon yapabilirsiniz. En sevdiğiniz bir ressamın bir eserini yapmakla başlayabilirsiniz. Oran-Orantı, perspektif, çizgi değeri ve çizginin kalitesi, koyuluk-açıklık ilişkisi, gölgelendirmeler için kurslarda Temel Sanat eğitimi veriliyor.
Evet yapabilirsiniz... insanın istedikten sonra yapamayacağı birşey yok.
Sorularınız olursa daima burdayım.
Evet galiba okuldaki kurstan başlasam daha iyi olucak.Hem kendimi tartar ölçerim.İlgimin gidişatına göre gerek olursa artık başka kurslara bakarım.Bence de benim için güzel bir meditasyon olucak aynı zamanda.Teşekkürler yorumunuz için.Bunun icin özel ders almaniza gerek yok, eğer okul bünyesinde bir kurs varsa oradan baslayın, size bir süre ölcülendirme, 3 boyut görme ve ışık gölgelendirme de yardimcı olur.
Bu süreçte tavsiyem karakalem çalısman, daha sonrasında tek bir objeyi yağli boya kağıtlarında çalışabilirsin.
Okuma yazma ogrenmek gibi karakalem ilk aşaması, tuvale geçmeden daha basit karmaşik olmayan bir resmin çizimini kopyalayarak renklendirme yapabilirsin, yağli boya kağıdı tuvale göre daha az emek ister.
Ozelden de yazabilirsin ilk calismalarim kimbilir nerede bulursam yollarım.
Bu bir aşk, emek sevgi ister ihmal edersen soğursun elin gitmez.
Bazen ara verince bana da oluyor hepsi biyerde kaliyor.
Planli olursan emek verirsen cok kisa surede yagli boya tuvale gecebilirsin.
Sevindim ilgilenmene bence resim mükemmel bir meditasyon.
Yeterli :) Teşekkür ederim yorumunuz için.Sanırım ana fikir istemek ve sabretmek.Küçükken keşfetmiştim yeteneğimi hocalarım da farkındaydı ama dediğiniz gibi yanlış kararlar yanlış yönlendirilme vs. bende o alana yönelemedim. Çok isterdim.
Sürekli video izlerdim hala izlerim. Üniv. okurken gençlik merkezine gitmiştim. Hiç eğitim almamıştım hoca inanmamıştı eğitimsiz olduğuma o alanda.
Tabiki istek var içinizde ama yeteneğinizin de olması lazım. Kolay değil sabırla yapmanız lazım. Tohumu toprağa atınca direk mahsul alamayız sulamamız beklememiz sabretmemiz lazım. Onun gibi düşünün. On gün gidip Bob Ross gibi olmayı beklemeyin :)
İzleyin dikkatinizi ona verin. Kendinize güvenin.
Yeterli oldu mu cevabım bilmiyorum ama :)
Yardımcı oldu bu yorum az çok soru işaretleri için.Teşekkür ederim yorumunuza.Sanırım yeterince istemek,emek ve sabır bu iş özetle.Müsait olduğum fırsatta elimden geldiğince yazmaya çalışayım kızlar, şimdi pek müsait değilim uzun uzun yazmaya.
Ama konu sahibi, şöyle diyeyim, en resim yapamayan bile belli bir eğitim sürecinden sonra geliştire geliştire yağlı boya yapar. Güzel de yapar yani. Ha yeteneğe el yatkınlığına göre de farkını ortaya koyarsın.
Bir de çeşit çeşit bu resim yapma işleri, nasıl rahat ve kolay gelecekse oradan devam edersin, misal kimisi baka baka daha rahat yapar, sıfırdan kafada canlandırma zor gelir. Önce bir başka resmi taklitle başlar, sonra 2-3 farklı resmi birleştirerek yeni resimler çıkarmayı çözer, sonra hoşuna giden bi şeyin fotoğrafını çeker ona baka baka aynısını çıkarır derken ilerler gider, otomatiklesir. Kimisi de baka baka yapamaz, sıkıntı basar (Mesela ben) illa bi şeyi kafasına göre oynar değiştirir ya da bakmaz hayalden sallar çizer gider. Ama bunların hep tekniği var, fırça yönleri var, basit bir halk eğitim kursunda bir sene kara kalem alsan, o fırça atışları kavraman sağlam olur. İkinci sene de baştan 1-2 ay kara kalem hatırlatıverir, devamında boyayı kullanmaya geçersin mis gibi.. Zaten resim dediğin kara kaleminden yağlı boyasına her dalında aynı bilgiyi ister: Doğadaki her şey geometrik bir şekle benzer (Mesela üzüm küredir, yapraklar üçgene benzer, evler dikdörtgen prizmadır vs vs) bu geometrik şekillere boyut kazandırmak için kalem yönü önemlidir bunu öğrenirsin, buna ilaveten göz uzaktakini küçük, yanındakini büyük görür cisimler uzakta küçülür, kaçış noktaları ufuk çizgisi derken perspektifi kaparsın tamam buradan boyutu halledersin.
Işık gölge de bildin mi buradan da derinlik.
Tamam resim bunlar üzerine, göz üzerine kurulu bir şey, elinden önce gözüne güven, bir süre sonra varsa o yetenek çıkar da ortaya, baktığın yeri "Buradan resim çıkarır mıyım, ya şu caddede perspektif çalışayım" filan diye görmeye başlarsın.
Bir tutam da sabır kattın mı (Çünkü bitiversin diye acele eder sıkılırsan yetenekten çalarsın, bozulur resim), ağır ağır, gün gün, hafta hafta gelip gidip bakıp ekleye ekleye, canın o an neresini istiyorsa o zaman dokunarak, sıkılınca resim değiştirerek ya da bırakarak, uzun soluklu çok güzel şeyler çıkarırsın istedikten sonra.
Müsait olunca, eğitime ilk başladığımda yaptıklarımdan birini paylaşayım, bi de kendi kendime 3-4 ayda yaptığım birini, yani eğitim kadar sabır ve tutku işi olduğunu fark edersin. Yeteneği sabırla işlersin, bu motton olsun bu işte :)
Rica ederim bana çok yardımınız dokınmuştuÇok teşekkür ederim etiketlediğin için canım![]()
Baska bir bölüm okuduğum için, resimle yoğun olarak ilgilenmem mümkün olmadı. Is evlilik sonrasında hobi olarak devam ediyor, profesyonel değilim. Uzun yillardir yapiyorum, ne kadar basarılı tartısılır tabi ben yaptiklarımı seviyor ve beğeniyorum beni mutlu ediyor.Evet galiba okuldaki kurstan başlasam daha iyi olucak.Hem kendimi tartar ölçerim.İlgimin gidişatına göre gerek olursa artık başka kurslara bakarım.Bence de benim için güzel bir meditasyon olucak aynı zamanda.Teşekkürler yorumunuz için.
Çok merak ettim :)
Yardımcı oldu bu yorum az çok soru işaretleri için.Teşekkür ederim yorumunuza.Sanırım yeterince istemek,emek ve sabır bu iş özetle.
Yorumlarını begenirdim seni daha cok sevdim, resim yaptığını bilmiyordum. Bende isterim görmek.
Ya ne kadar güzel çalışmalar, ne kadar güzel hayal gücü bayıldım. Hep böyle sergi mi açsak nedir? En azından terapi niyetine üyeler izlesin geçsinŞimdi eve geldim boşa çıktım, yorgunluk çayımı demledim rahatça yazabilirim
Benim resim işi, kara sevda gibi bir şey olduğu için; bir türlü ne o benim peşimi bıraktı, ne ben onun peşini bıraktım.
Eğer heves-istek varsa, biraz da okul zamanlarında yaptığın resimler hani "Fena değil ya" dedirtiyorsa; sen fark edemesen de illa fark ettiriliyor sana. Beni ortaokulda hocam fark etti, normal derslerde kitapların altındaki minik boşluklara, küçük çöp adamlar çizerdim; sayfaları hızlıca kenarından bırakıp tutunca hareket ederdi resim. :))
İlkokuldayken, etütlere kalır Tudem testleri çözdürürdü öğretmenimiz, ben ise rakam ve harflere kaş göz kol bacak yapmış, iki rakip çete haline getirmiş, onların dövüşünü çizmeye çalışırdım. Benim kendimi bildim bileli vardı yani. Ama klasik "Hobi olarak yaparsın" kalıbınca baskılandım. Bizim ülke, en baba sanatçıları barındırdığı halde kıymetleri bilinmeyen, sanata değer verilmeyen bi tuhaf ülke zaten, oralara hiç girmeyeyim. :))
Klasik "Aç kalırsın, saygın meslek sayılmaz, herkesin yapabileceği bir şey, tamam yetenekli olabilirsin ama sen gibi çok var" denile denile yolundan caydırılmış, çok alakasız okullarda resime küsmüş sayısal bir alandan mezun olmuş ve unutmaya itmiştim.
Uzun süre inkar ettim "Ben güzel çizemem ki yav" diye basite indirgedim. Son resmi, o uzun inkardan önce lise sonda yaptım ve bıraktım.
O resim şu, sıfır eğitim, bakarak da değil, kafadan atmasyon (Umarım ifşa olmam):
Eki Görüntüle 2178577
Bu resmin 16-17 yaşlarında eğitimsiz birinin elinden çıktığına kolay kolay kimseyi inandıramadım tabi , geçen seneki kurs hocam bilir bi. Bir bir hatalarını saymıştı sağ olsun, ama o bile "Şaka yapmıyorsun değil mi?" demişti. (Resimleri küçültüp kesip koyuyorum, yükleme yapmıyor, bi de imzalarım var iyice ifşa olmiyim)
Sonra 6 sene hiçbir şartta kalem oynatmadım resme dair.
Ardından bi hastalık dönemim oldu, o ara zorla doktorumun bastırması ile resme başladım "Terapi gibi yap" diye diye. Ama o kadar ara vermiş, o kadar paslanmış bitmişim ki, çizemedim. Değil cin Ali, 62den tavşanı bile bk gibi yaptım yani öyle bir süreç. El kapanmış, körelmiş. Ama üzerine gittikçe açılıyor. Vaktinde benden kötü çizen bi arkadaş vardı, kurs alıp Güzel Sanatlara girdi ve şu an beni öttürür diyeyim sen anla; çize çize, pratik yapa yapa eli o kadar serbestleşmiş ki... Yetenek dediğin şey biri için 10 sene olan şeyi senin 5 senede yapabilmen olabilir belki; demek istediğim sabırla, üzerine düşerek, o tutkuyla yaptıkça, yapılıyor, başta dediğim gibi "Herkes eğitimini aldıktan sonra çok da güzel yapar, yeteneği de sabırla işlersin" olayı.
Bu yukarıdakini yapmak kimse için zor değil.
Eğitimsizken, kendi kendimi açmak için tekrar denemelere başladım tabi; biraz da "Ne kadarını kaybetmişim, ne kadarım kalmış" diye boya ile denemek istedim; kafadan atmasyon, elime en kolay geldiği haliyle şöyle bi şey çıktı:
Eki Görüntüle 2178579
Gölgeler komple hatalı, ürkek bi boyama.
Bittikten sonra oturdum izledim, resmin en keyifli kısmı bu, yaptığın şey bitince, karşısına bi sandalye koyarsın uzağa az; alırsın eline kahveni bakarsın bi "Bitti mi?" diye.
Neyse, yine bi ara verdim resme... Baktım kopamıyorum, yok; mesleğimi filan sildim attım "Sıfırdan başlıyorum, geç kalsam da, bi sergi açmadan geberip gitmeyeceğim" dedim öyle kendi kendime. Başladım eğitimlere kurslara falan fıstık... :))
Bu da kurs içinde yaptıklarımdan; yine kafadan sallamasyon bi şey:
Eki Görüntüle 2178580
Hata dediğim bazı şeyler ne kadar uğraşsam da değişmiyor, sanırım o da üslup oluyor artık. Bile bile resmi bozmayı da seviyorum. Bunlar yolun başındakilere örnekler; üzerine biraz düşünce hemen fark ediyor ve böyle karışık gibi görünse de, gittikçe kolaylaşıyor.
Bu da birkaç ay, elimde süründürdüğüm bi şey; olmadı, hayır şurası sıradan oldu diye diye suratındaki tüm oranları bozdum, fırça izi doldurdum bile bile. Yüzü bozuk mesela bu resmin; ama sorun değil türü kaldırıyor (Figürlü soyutmuş benim tarzım hocamın dediğine göre):
Eki Görüntüle 2178582
Yani... Bak uğraşınca, isteyince; ister cin Ali çizebil sadece, ya da vaktinde çizmiş on sene kalem oynatmamış ol, yine de oluyor. Sevdiğin tarzı belirleyince de oturuyor, oradan gidiyorsun yani.
Konuna da mini sergi açtım ama kusuruma bakma artık![]()
Ya çok güzeller,çok çok güzeller bayıldım.Ne kusuru hep atın hatta :)Şimdi eve geldim boşa çıktım, yorgunluk çayımı demledim rahatça yazabilirim
Benim resim işi, kara sevda gibi bir şey olduğu için; bir türlü ne o benim peşimi bıraktı, ne ben onun peşini bıraktım.
Eğer heves-istek varsa, biraz da okul zamanlarında yaptığın resimler hani "Fena değil ya" dedirtiyorsa; sen fark edemesen de illa fark ettiriliyor sana. Beni ortaokulda hocam fark etti, normal derslerde kitapların altındaki minik boşluklara, küçük çöp adamlar çizerdim; sayfaları hızlıca kenarından bırakıp tutunca hareket ederdi resim. :))
İlkokuldayken, etütlere kalır Tudem testleri çözdürürdü öğretmenimiz, ben ise rakam ve harflere kaş göz kol bacak yapmış, iki rakip çete haline getirmiş, onların dövüşünü çizmeye çalışırdım. Benim kendimi bildim bileli vardı yani. Ama klasik "Hobi olarak yaparsın" kalıbınca baskılandım. Bizim ülke, en baba sanatçıları barındırdığı halde kıymetleri bilinmeyen, sanata değer verilmeyen bi tuhaf ülke zaten, oralara hiç girmeyeyim. :))
Klasik "Aç kalırsın, saygın meslek sayılmaz, herkesin yapabileceği bir şey, tamam yetenekli olabilirsin ama sen gibi çok var" denile denile yolundan caydırılmış, çok alakasız okullarda resime küsmüş sayısal bir alandan mezun olmuş ve unutmaya itmiştim.
Uzun süre inkar ettim "Ben güzel çizemem ki yav" diye basite indirgedim. Son resmi, o uzun inkardan önce lise sonda yaptım ve bıraktım.
O resim şu, sıfır eğitim, bakarak da değil, kafadan atmasyon (Umarım ifşa olmam):
Eki Görüntüle 2178577
Bu resmin 16-17 yaşlarında eğitimsiz birinin elinden çıktığına kolay kolay kimseyi inandıramadım tabi , geçen seneki kurs hocam bilir bi. Bir bir hatalarını saymıştı sağ olsun, ama o bile "Şaka yapmıyorsun değil mi?" demişti. (Resimleri küçültüp kesip koyuyorum, yükleme yapmıyor, bi de imzalarım var iyice ifşa olmiyim)
Sonra 6 sene hiçbir şartta kalem oynatmadım resme dair.
Ardından bi hastalık dönemim oldu, o ara zorla doktorumun bastırması ile resme başladım "Terapi gibi yap" diye diye. Ama o kadar ara vermiş, o kadar paslanmış bitmişim ki, çizemedim. Değil cin Ali, 62den tavşanı bile bk gibi yaptım yani öyle bir süreç. El kapanmış, körelmiş. Ama üzerine gittikçe açılıyor. Vaktinde benden kötü çizen bi arkadaş vardı, kurs alıp Güzel Sanatlara girdi ve şu an beni öttürür diyeyim sen anla; çize çize, pratik yapa yapa eli o kadar serbestleşmiş ki... Yetenek dediğin şey biri için 10 sene olan şeyi senin 5 senede yapabilmen olabilir belki; demek istediğim sabırla, üzerine düşerek, o tutkuyla yaptıkça, yapılıyor, başta dediğim gibi "Herkes eğitimini aldıktan sonra çok da güzel yapar, yeteneği de sabırla işlersin" olayı.
Bu yukarıdakini yapmak kimse için zor değil.
Eğitimsizken, kendi kendimi açmak için tekrar denemelere başladım tabi; biraz da "Ne kadarını kaybetmişim, ne kadarım kalmış" diye boya ile denemek istedim; kafadan atmasyon, elime en kolay geldiği haliyle şöyle bi şey çıktı:
Eki Görüntüle 2178579
Gölgeler komple hatalı, ürkek bi boyama.
Bittikten sonra oturdum izledim, resmin en keyifli kısmı bu, yaptığın şey bitince, karşısına bi sandalye koyarsın uzağa az; alırsın eline kahveni bakarsın bi "Bitti mi?" diye.
Neyse, yine bi ara verdim resme... Baktım kopamıyorum, yok; mesleğimi filan sildim attım "Sıfırdan başlıyorum, geç kalsam da, bi sergi açmadan geberip gitmeyeceğim" dedim öyle kendi kendime. Başladım eğitimlere kurslara falan fıstık... :))
Bu da kurs içinde yaptıklarımdan; yine kafadan sallamasyon bi şey:
Eki Görüntüle 2178580
Hata dediğim bazı şeyler ne kadar uğraşsam da değişmiyor, sanırım o da üslup oluyor artık. Bile bile resmi bozmayı da seviyorum. Bunlar yolun başındakilere örnekler; üzerine biraz düşünce hemen fark ediyor ve böyle karışık gibi görünse de, gittikçe kolaylaşıyor.
Bu da birkaç ay, elimde süründürdüğüm bi şey; olmadı, hayır şurası sıradan oldu diye diye suratındaki tüm oranları bozdum, fırça izi doldurdum bile bile. Yüzü bozuk mesela bu resmin; ama sorun değil türü kaldırıyor (Figürlü soyutmuş benim tarzım hocamın dediğine göre):
Eki Görüntüle 2178582
Yani... Bak uğraşınca, isteyince; ister cin Ali çizebil sadece, ya da vaktinde çizmiş on sene kalem oynatmamış ol, yine de oluyor. Sevdiğin tarzı belirleyince de oturuyor, oradan gidiyorsun yani.
Konuna da mini sergi açtım ama kusuruma bakma artık![]()
İnanmıyorum ya çok güzeller,resim değilde gerçek gibiler.Değil istek kazandırma ben de doping yaptınızEki Görüntüle 2178589 Eki Görüntüle 2178590 Eki Görüntüle 2178591 Eki Görüntüle 2178592 Eki Görüntüle 2178593 Eki Görüntüle 2178594 Eki Görüntüle 2178595 Bunlarda benden olsun, umarım güzel bir istek kazandırırız konu sahibi size![]()
Ya ne kadar güzel çalışmalar, ne kadar güzel hayal gücü bayıldım. Hep böyle sergi mi açsak nedir? En azından terapi niyetine üyeler izlesin geçsin![]()
Kimisi bakarak yaptığım, kimisi hayalden kimisi de fotoğrafını çekip yaptığım. Seçim sizin. :)İnanmıyorum ya çok güzeller,resim değilde gerçek gibiler.Değil istek kazandırma ben de doping yaptınız![]()