Pnmokok as gerekten gerekli mi?

yelisss

Guru
Kayıtlı Üye
5 Şubat 2009
560
4
318
47
Diğer
Hanımlar 4 yaşında bir oğlum var.doktoru pnömokok aşısını mutlaka yaptırmamız gerktiğini söyledi.biraz araştırdım DR.Güçlü Ilgız'ın dediğine göre:
ABD’ndeki uygulamalarda; epileptik nöbet geçirme (sara), yüksek ateş, aşırı sinirlilik gibi yan etkilerinin olduğu bildirilmiş. Aşı, ABD’nde 2000 yılında kullanım izni almış ve aşı sonrası 79 çocuğun öldüğü, toplam 3243 çocukta yan etki ortaya çıkmış.
ve
Bilimsel geçerliliği henüz kanıtlanmamış olan pnömokok aşısının Türkiye gibi henüz kalkınmasını sağlayamamış ülkelerin insanlarını kobay olarak kullanarak etkinliğini kanıtlama zihniyetini kınıyorum. diyor yazısında.

sizce ne yapmalıyım.?
 
ben yapılmasından yanayım ve kızıma da yaptırdım ,bu tarz haberler birçok şey için yazılıyor zaten..öyle bir durum söz konusu olsa türkiyede ve diğer ülkelerde yapılmazdı ..
 
haklısın ama öyle bir zamanda yaşıyoruz ki insanlar para için herşeyi yapıyorlar.o kafamı biraz karıştırıyo.yorumun için teşekkürler.:1hug:
 
arkadaşlar sağlık bakanlığı uyumuyordur emin olun
böyle kobay olarak kullanılmasına müsade edilmez göz kapalı..
sağlık ocakları 2009 doğumlu bebklere ücretsiz yapıyorlar bildiğim
ben yaptrdım
bunun dışında özel rota aşısınıda yaptrdım
 

canım bu yazıyı ben de okudum ama dr. U araştırdım ve güvenilir bulmadım ve yazı zaten çok provokatif bence. Ayrıca bu adamdan baska da bununla ilgili yazı yazan yok. Ben yaptırdım bu asıyı ve yaptırılmasından yanayım çünkü bu bir kar zarar dengesidir. Asının ufak tefek yan etkilerinin yanında ası yaptırılmadıgı zaman cocugunuzun görecegi zararlar çok daha fazla ve ölümcüldür. Bugün bizlerin kullandıgı ilaçların prospektüslerini açıp okuyun yan etkilerinde yok yoktur ve ölüme kadar giden sonuclar da bildirilmiştir ama biz bu ilaçları güvenle kullanıyoruz. Burada ası yüzünden bahsedilen ölüm vakaları vs. De altta baska bir saglık problemi yatan vakalardır.
 
bende gerekli diye düşünüyorum ayrıca pnömokok tek hastalık değil 5 hastalık için ayrıca bukadar önemli bi aşı olmasaydı devlet zorunlu aşı kategorisine almazdı zannetmiyorumki bukadar bebeği kobay olarak kullanamazlar ayrıca yaklaşık 2 senedir pnömokok aşısı gündemde çok şükür hiçbir yanetkisi olan haberlere raslamadık rabbimde yaşatmasın
 
Bence bunlar söylentiden ibaret. Bu doktorun söylediği bana biraz provakatif gibi geldi. Bir ara da çocukların çok sevdiği, severek yediği danino yoğurtlara ''içinde çocukların zekalarını olumsuz yönde etkileyen bir madde var ve yurt dışından Türkiye'ye satılıyor Türk ırkının zekası olumsuz yönde etkilensin diye'' aptal bir söylenti çıkmıştı. Ben inanmıyorum böyle söylentilere..
 
ya bende ilk ası cıktığında doktora danısmadım ama sağlıkcı arkadaslara sordum yaptıran varmı diye tam olarak güvenilirliği olmadığı için yaptıran olmamıs onlardada bende yaptırmadım o yüzden
 
bnm kızım 2,5 yaşındayken zatüre geçirdi. tekrar 6 yaşındayken geçirdi 8 gün hastanede kaldık zatüreye bağlı sağ akciğerinde daralma oldu ve bu daralma balon şişirterek açıldı bunun sonucunda dr.umuz pnömokok aşısını mutlaka yaptırmamız gerektiğini söledi bizde yaptırdık hiç bi sorunda yaşamadık bnce bu aşının mutlaka yapılması lazım
 
Sevgili yeliss ben aşıların mutlaka yaptırılması hatta ayı değil günü gününe takip edilmesi gerektiğini düşünenlerden idim. Fakat detaylı bir araştırma yapınca aşılar hakkında inanlımaz şeyler öğrendim. burada çok fazla yazıp kimsenin kafasını karıştırmak istemiyorum. Ancak ülkemizde kullanılan bir cins aşının içinde olması gereknden daha fazla civa olduğu bunun çocuklarda otizm belirtisine sebep olduğuna dair yazılar var.

Ben doktorumuza sordum kesinlikle ben pnömokok yapmıyorum dedi. Rota virüsü ve çiçek aşısıda yapmmadığını söuledi. Bizim özel durumumuz olduğundan çicek yapıldı.aancak diğerlerri yapılmadı.

Doktorumuzun adı sabiha paktuna keskin nette yazılarıda var. Bir tanesini link vermek yasak olduğu için kopyalayacağım. Siz yinede araştırmacılara kulak verin derim ben.Bizim sağlık bakanlığı uyuyormu demiş bir arkadaş .Bizim sağlık bakanlığı değil bir çok bakanlığımızı uyuyor. Calpol adlı ateş düşürüücü ingilterede yasaklanmış bizde de 1 yıl sonra hastahanelere fax çemişler bu ilaç kullanılmasın diye ama hala eczanelerde satılıyor. soruyorsunuz bizim haberimiz yok diyorlar. Buna benzer ne saçmalıklar oluyor bu ülkede.




Geçmiş olsun.
 
Aşı kurbanları

Aşı şişelerine bakteri üremesin diye konulan cıva maddesi bağışıklık sistemi zayıf pek çok çocukta otizme neden oldu.

Sapasağlam doğdular.... Aileleri bütün aşılarını ihmal etmeden yaptırdı... Ama aşılardan sonra bir anda konuşamamaya, bildiklerini unutmaya, sinir krizi geçirmeye başladılar... Teşhis aileleri yıktı: Otizm... Yapılan tahlillerde ağır metal zehirlenmesi saptandı...

BıR YAŞINA KADAR ALTI KEZ CIVA ALIYOR
Profesör Sabiha Paktuna Keskin, aşıdaki cıvanın bu acı sonuca yol açtığını söylüyor: "Aşı şişelerine konan thimerosal adlı cıva içeren madde çocuklar için büyük tehlike. Çünkü çocuk bir yaşına gelene kadar 3 kez Hepatit B, 3 kez karma aşı oluyor..."

ABD'DE YASAK... ÇARESı ŞıŞE YERıNE TEK DOZ AŞI
"Yani çocuğa altı kez bu madde enjekte ediliyor. Bağışıklık sistemi zayıf olanlar cıvayı vücuttan atamıyor, otizm oluşuyor..." ABD ve bazı Avrupa ülkeleri şişeden yapılan aşıları yasakladı. Çocukları korumanın tek çaresi var: Tek doz aşı.

Kurşunlu benzin gibi kaldırılsın
Aşızede çocukların aileleri destek zinciri oluşturmuş. Aileler "Kurşunlu benzin nasıl kaldırıldıysa cıvalı aşılar da kaldırılsın" diyor. Pınar Kahraman Küçükaras'ın oğlu Ömer'in otizm belirtisi bir yaşında menenjit aşısından sonra ortaya çıkmış... Nöropsikiyatr Prof. Sabiha Paktuna Keskin otistik çocukların sevgilisi...



Aşı gerekli ama içeriğine dikkat

Karma ve Hepatit B aşısındaki 'thimerosal' metal zehirlenmesine yol açarak çocuklarda otizme neden oluyor.

Ömer, Ata, Selen, Can... Dördü de birbirinden akıllı bebeklerdi...Ancak, 18 aya kadar tamamlanması gereken aşılarla kaderleri değişti. Her bebeğe yapılması gereken Hepatit B ve karma aşılar tamamlandıktan bir ay sonra ise söyledikleri kelimeleri unuttular, ağlama krizlerine girdiler ve suskunlaşıp kendi dünyalarına kapandılar... ABD'ye gönderilen saç örneklerinden yapılan tahlillerin sonucunda ise dördüne de otizm teşhisi konuldu. Ata şu an 6 yaşında... Daha 6 aylıkken kendi resmini gösterip, adını söyleyebilen Ata'nın kaderi de diğerleri gibi 1.5 yaşında değişti. Aşılar yapıldıktan bir ay sonra kendi etrafında dönmeye, seslenildiğinde cevap vermemeye başlayan Ata'ya otizm tanısı kondu.

AMERıKA'DA TEST YAPILDI
Oğluyla birlikte hastalığa karşı mücadele veren Doktor Cem Kınacı, aşılardaki civanın belirlenen sınırdan yüzde 125 kat fazla olduğunu belirtiyor. Ömer 8 yaşında. 1 yaşında yapılan menenjit aşısı ile 2 yaşında yapılan karma aşısının ardından, ağlama krizlerine girmeye başladı. Aşılardaki civanın risk taşıdığı için Amerika'da yasaklandığını söyleyen Ömer'in annesi Pınar Küçükaras, "Risk oranı az bile olsa bu çocuklar için değmez mi? Neden bu maddeyi aşılardan çıkar mıyoruz?"diye isyan etti. Kader arkadaşlarının en küçüğü olan Can henüz 2.5 yaşında. Can'da otizm belirtileri 5 ay önce yapılan çiçek aşısından sonra ortaya çıktı. Anne babası tarafından Prof. Sabiha Paktuna Keskin'e götürülen Can teşhisin ardından uygulanmaya başlanan tedaviyle iyileşmeye başladı. Sinir krizleri azalan ve konuşmaya başlayan Can'da hastalığın belirtilerinin aşıdan sonra çıktığını söyleyen Prof. Keskin, küçük çocuğun aşıdan aldığı civayı vücudundan atamadığını ve bu durumun çocukta otizme ve zihin geriliğine yol açtığını söyledi.

YıNE AĞIR METAL
Selen de 9 yaşında otizm hastası bir çocuk. Avukat anne babanın biricik kızları. O da bir buçuk yaşına kadar yaşıtları gibi konuşup, oyunlar oynuyordu. Ancak aşılarının tamamlanmasının ardından el ve ayakları ile ağzında derin yaralar çıktı. Avukat Ayşegül Demir, Selen'in hastalığının ortaya nasıl çıktığını şöyle anlattı; "Aşıların ardından durgunlaşmaya başladı. Ağzındaki yaralar çok derindi. Beslenemiyordu. Yaralar iyileştikten sonra Selen bir daha hiç konuşmadı.Hemen doktora başvurduk. Genel ilgi eksikliği teşhisi konuldu. Ancak peşini bırakmayarak, konuyu araştırmaya devam ettik. Bir gün bir kitabın arkasında gördüğüm otizm tanımının Selen'in yaşadıklarıyla aynı olduğunu gördüm." Kızlarının saç örneklerini ABD'ye gönderdiklerini kaydeden Ayşegül Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kısa süre sonra 'siz neredesiniz, bir çocukta nasıl bu kadar ağır metal olabilir?'diye soran bir cevap geldi. Selen'deki ağır metal oranları çok yüksek çıkmış. Oradan gelen tavsiye üzerine de Chelation tedavisine başladık. 4 ay sonra yapılan tahlillerde çok önemli düşüşler olduğu görüldü."
 

çok sağol cnm
 
 
oglum bronşit odu kaç defa
aşı yaptırmadık
2008 mayıstan sonra doganalra devlet yapıyor öncesi yok
ne kadar doğruysa bu

ve ben en kısa zamnada yaptırcam

şu var ki bronşit olup da bu aşı yaptıranlar tekrar bronşit oldu lar mı
ben bunu merak ediyorum
 
aşıyı yaptırdım.iyikide yaptırmışım diyorum.faydasını defalarca gördüm.
 
ülkemizde yapılan aşıları diğer ülkelerle karşılaştırmak çok yanlış birçok ülkede adını bile bilmedikleri hastalıklar bizim ülkemizde yaygın olarak görülebiliyor yada tam tersi tabi mesela su çiçeği kaç tane ülkede bi hastalık olarak var bunuda bence düşünün..
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…