Özgüvensizlik ve sosyal ilişkilerde zayıflık

phalange

Yeni Üye
Kayıtlı Üye
9 Ocak 2022
13
13
32
Herkese merhaba. 30 yaşındayım ve bir kamu hastanesinde diş hekimi olarak görev yapıyorum. Bekarım, üniversiteyi de ailemin yanında okudum. Ailem genel olarak aşırı korumacı bi aile modelindeydi, hem bu yüzden hem de sanırım çocukken sessiz sakin olmak çok makbul olduğundan çok mülayim, sessiz biri olarak büyüdüm. Herhalde birinin benden bahsetmesini isteseniz seçeceği kelime "mülayim" olur.

Üniversiteye kadar nedense biraz daha dışa dönüktüm ancak üniversite sonrasında biraz daha çekingen birine dönüştüm. Şimdiye kadar idari bir kurumda çalıştım dolayısıyla da üniversite stajım sonrası hastalarla pek bir araya gelmemiştim. Küçük bir ilçe olduğundan açıkçası pek insan da görmedim. (4 yıl süresince) Hastaneye geçişim 5 ay önce oldu ve aslında kendi yaptığım işlerden de gayet tatmin oluyor ve kendimi yeterli hissediyorum. Yaptığım işlere gerçekten güveniyorum, vicdanımla hareket ediyorum. Ancak hastalarla iletişim konusunda sanırım bu güveni veremiyorum ki bir hasta hastanenin yorumlarına "konuşurken neredeyse titrediğimi, güven vermediğimi" yazmış. Bu yorum beni gerçekten çok üzdü, kötü hissettirdi ve düşünmeye itti.

Titremek ifadesi elbette ki abartılı, her gün ortalama yirmi hastayla karşılaşıyorum günü böyle geçirmem hem imkansız hem de bunun için bir sebep yok. Bu ifade abartılı olsa da karşı tarafa ver(eme)diğim izlenimle ilgili kendimi geliştirmem gerekiyor.

İş konusunda olmasa da sosyal ilişkilerimde kendimi özgüvensiz hissediyorum. Bunu birkaç ay önce hissetmeye başlamıştım. Aileme danışmadan bir karar almakta, onlarla taslak oluşturmadan bi konuşma yapmakta bile zorlanıyorum. Bazen düğünü olan arkadaşlarıma bakıp "vay be, ben böylesi bi kalabalığı idare edemem helal olsun" diye içimden geçiriyorum. Biri bana fikrimi sorduğunda takdir toplayan cevaplar veriyorum ancak süren bir konuşmanın ortasına kendim pek katılamıyorum. Açıkçası bunda ses tonumun da pay sahibi olduğunu düşünüyorum ama sesim düşük olduğu için mi ben böyle oldum yoksa ben böyle olduğum için mi sesim düşük bilemiyorum.

Bu konuda kendimi geliştirmek istiyorum. Bunun için uygulamamı önereceğiniz bireysel yöntemler var mı ya da sizce nasıl bi yol izlemeliyim? Ne düşünmeli, düşünce yapımı nasıl değiştirmeliyim? Psikolog-drama kursu-diksiyon kursu gibi destekler işe yarar mı, ya da adını bilmediğim kurslar... ne önerirsiniz?
 
Teşekkür ederim 🙏🏼 İnternette biraz araştırınca benim de aklıma bu yöntemler gelmişti ama acaba hangisi daha gereklidir hangi sırayla yapmam gerekir emin olamamıştım.
 
Herkese merhaba. 30 yaşındayım ve bir kamu hastanesinde diş hekimi olarak görev yapıyorum. Bekarım, üniversiteyi de ailemin yanında okudum. Ailem genel olarak aşırı korumacı bi aile modelindeydi, hem bu yüzden hem de sanırım çocukken sessiz sakin olmak çok makbul olduğundan çok mülayim, sessiz biri olarak büyüdüm. Herhalde birinin benden bahsetmesini isteseniz seçeceği kelime "mülayim" olur.

Üniversiteye kadar nedense biraz daha dışa dönüktüm ancak üniversite sonrasında biraz daha çekingen birine dönüştüm. Şimdiye kadar idari bir kurumda çalıştım dolayısıyla da üniversite stajım sonrası hastalarla pek bir araya gelmemiştim. Küçük bir ilçe olduğundan açıkçası pek insan da görmedim. (4 yıl süresince) Hastaneye geçişim 5 ay önce oldu ve aslında kendi yaptığım işlerden de gayet tatmin oluyor ve kendimi yeterli hissediyorum. Yaptığım işlere gerçekten güveniyorum, vicdanımla hareket ediyorum. Ancak hastalarla iletişim konusunda sanırım bu güveni veremiyorum ki bir hasta hastanenin yorumlarına "konuşurken neredeyse titrediğimi, güven vermediğimi" yazmış. Bu yorum beni gerçekten çok üzdü, kötü hissettirdi ve düşünmeye itti.

Titremek ifadesi elbette ki abartılı, her gün ortalama yirmi hastayla karşılaşıyorum günü böyle geçirmem hem imkansız hem de bunun için bir sebep yok. Bu ifade abartılı olsa da karşı tarafa ver(eme)diğim izlenimle ilgili kendimi geliştirmem gerekiyor.

İş konusunda olmasa da sosyal ilişkilerimde kendimi özgüvensiz hissediyorum. Bunu birkaç ay önce hissetmeye başlamıştım. Aileme danışmadan bir karar almakta, onlarla taslak oluşturmadan bi konuşma yapmakta bile zorlanıyorum. Bazen düğünü olan arkadaşlarıma bakıp "vay be, ben böylesi bi kalabalığı idare edemem helal olsun" diye içimden geçiriyorum. Biri bana fikrimi sorduğunda takdir toplayan cevaplar veriyorum ancak süren bir konuşmanın ortasına kendim pek katılamıyorum. Açıkçası bunda ses tonumun da pay sahibi olduğunu düşünüyorum ama sesim düşük olduğu için mi ben böyle oldum yoksa ben böyle olduğum için mi sesim düşük bilemiyorum.

Bu konuda kendimi geliştirmek istiyorum. Bunun için uygulamamı önereceğiniz bireysel yöntemler var mı ya da sizce nasıl bi yol izlemeliyim? Ne düşünmeli, düşünce yapımı nasıl değiştirmeliyim? Psikolog-drama kursu-diksiyon kursu gibi destekler işe yarar mı, ya da adını bilmediğim kurslar... ne önerirsiniz?
Kesinlikle kurslar işe yarar çünkü orada arkadaşlıklar kuruluyor kaçırılmayacak fırsat..kendinizi güvendiğiniz konularda konuşarak asabilirsiniz ancak.. sürekli kendinizi fikriniz olduğunuz konularda konuşmaya zorlayın..bir cümle de olsa bunu yapın daha sonra buna alisacaksiniz
 
Kesinlikle kurslar işe yarar çünkü orada arkadaşlıklar kuruluyor kaçırılmayacak fırsat..kendinizi güvendiğiniz konularda konuşarak asabilirsiniz ancak.. sürekli kendinizi fikriniz olduğunuz konularda konuşmaya zorlayın..bir cümle de olsa bunu yapın daha sonra buna alisacaksiniz
teşekkür ederim haklısınız kursların bir de arkadaşlık kurma imkanı boyutu var :) dediğinizi uygulamaya çalışacağım 🙏🏼
 
Herkese merhaba. 30 yaşındayım ve bir kamu hastanesinde diş hekimi olarak görev yapıyorum. Bekarım, üniversiteyi de ailemin yanında okudum. Ailem genel olarak aşırı korumacı bi aile modelindeydi, hem bu yüzden hem de sanırım çocukken sessiz sakin olmak çok makbul olduğundan çok mülayim, sessiz biri olarak büyüdüm. Herhalde birinin benden bahsetmesini isteseniz seçeceği kelime "mülayim" olur.

Üniversiteye kadar nedense biraz daha dışa dönüktüm ancak üniversite sonrasında biraz daha çekingen birine dönüştüm. Şimdiye kadar idari bir kurumda çalıştım dolayısıyla da üniversite stajım sonrası hastalarla pek bir araya gelmemiştim. Küçük bir ilçe olduğundan açıkçası pek insan da görmedim. (4 yıl süresince) Hastaneye geçişim 5 ay önce oldu ve aslında kendi yaptığım işlerden de gayet tatmin oluyor ve kendimi yeterli hissediyorum. Yaptığım işlere gerçekten güveniyorum, vicdanımla hareket ediyorum. Ancak hastalarla iletişim konusunda sanırım bu güveni veremiyorum ki bir hasta hastanenin yorumlarına "konuşurken neredeyse titrediğimi, güven vermediğimi" yazmış. Bu yorum beni gerçekten çok üzdü, kötü hissettirdi ve düşünmeye itti.

Titremek ifadesi elbette ki abartılı, her gün ortalama yirmi hastayla karşılaşıyorum günü böyle geçirmem hem imkansız hem de bunun için bir sebep yok. Bu ifade abartılı olsa da karşı tarafa ver(eme)diğim izlenimle ilgili kendimi geliştirmem gerekiyor.

İş konusunda olmasa da sosyal ilişkilerimde kendimi özgüvensiz hissediyorum. Bunu birkaç ay önce hissetmeye başlamıştım. Aileme danışmadan bir karar almakta, onlarla taslak oluşturmadan bi konuşma yapmakta bile zorlanıyorum. Bazen düğünü olan arkadaşlarıma bakıp "vay be, ben böylesi bi kalabalığı idare edemem helal olsun" diye içimden geçiriyorum. Biri bana fikrimi sorduğunda takdir toplayan cevaplar veriyorum ancak süren bir konuşmanın ortasına kendim pek katılamıyorum. Açıkçası bunda ses tonumun da pay sahibi olduğunu düşünüyorum ama sesim düşük olduğu için mi ben böyle oldum yoksa ben böyle olduğum için mi sesim düşük bilemiyorum.

Bu konuda kendimi geliştirmek istiyorum. Bunun için uygulamamı önereceğiniz bireysel yöntemler var mı ya da sizce nasıl bi yol izlemeliyim? Ne düşünmeli, düşünce yapımı nasıl değiştirmeliyim? Psikolog-drama kursu-diksiyon kursu gibi destekler işe yarar mı, ya da adını bilmediğim kurslar... ne önerirsiniz?
Diksiyon dersi almanizi oneririm. Iyi bir devlet tiyatrosu sanatcisi bulabilirseniz ondan alin. Diksiyon duzelince, nefes ve sesi dogru kullanmayi ogrenince cok fark edecek, emin olun. Diyaframi dogru kullninca durusunuz bile duzelir. Isadamlari, doktorlar, avukatlar, siyasetciler en cok diksiyon dersi alanlar.
 
Herkese merhaba. 30 yaşındayım ve bir kamu hastanesinde diş hekimi olarak görev yapıyorum. Bekarım, üniversiteyi de ailemin yanında okudum. Ailem genel olarak aşırı korumacı bi aile modelindeydi, hem bu yüzden hem de sanırım çocukken sessiz sakin olmak çok makbul olduğundan çok mülayim, sessiz biri olarak büyüdüm. Herhalde birinin benden bahsetmesini isteseniz seçeceği kelime "mülayim" olur.

Üniversiteye kadar nedense biraz daha dışa dönüktüm ancak üniversite sonrasında biraz daha çekingen birine dönüştüm. Şimdiye kadar idari bir kurumda çalıştım dolayısıyla da üniversite stajım sonrası hastalarla pek bir araya gelmemiştim. Küçük bir ilçe olduğundan açıkçası pek insan da görmedim. (4 yıl süresince) Hastaneye geçişim 5 ay önce oldu ve aslında kendi yaptığım işlerden de gayet tatmin oluyor ve kendimi yeterli hissediyorum. Yaptığım işlere gerçekten güveniyorum, vicdanımla hareket ediyorum. Ancak hastalarla iletişim konusunda sanırım bu güveni veremiyorum ki bir hasta hastanenin yorumlarına "konuşurken neredeyse titrediğimi, güven vermediğimi" yazmış. Bu yorum beni gerçekten çok üzdü, kötü hissettirdi ve düşünmeye itti.

Titremek ifadesi elbette ki abartılı, her gün ortalama yirmi hastayla karşılaşıyorum günü böyle geçirmem hem imkansız hem de bunun için bir sebep yok. Bu ifade abartılı olsa da karşı tarafa ver(eme)diğim izlenimle ilgili kendimi geliştirmem gerekiyor.

İş konusunda olmasa da sosyal ilişkilerimde kendimi özgüvensiz hissediyorum. Bunu birkaç ay önce hissetmeye başlamıştım. Aileme danışmadan bir karar almakta, onlarla taslak oluşturmadan bi konuşma yapmakta bile zorlanıyorum. Bazen düğünü olan arkadaşlarıma bakıp "vay be, ben böylesi bi kalabalığı idare edemem helal olsun" diye içimden geçiriyorum. Biri bana fikrimi sorduğunda takdir toplayan cevaplar veriyorum ancak süren bir konuşmanın ortasına kendim pek katılamıyorum. Açıkçası bunda ses tonumun da pay sahibi olduğunu düşünüyorum ama sesim düşük olduğu için mi ben böyle oldum yoksa ben böyle olduğum için mi sesim düşük bilemiyorum.

Bu konuda kendimi geliştirmek istiyorum. Bunun için uygulamamı önereceğiniz bireysel yöntemler var mı ya da sizce nasıl bi yol izlemeliyim? Ne düşünmeli, düşünce yapımı nasıl değiştirmeliyim? Psikolog-drama kursu-diksiyon kursu gibi destekler işe yarar mı, ya da adını bilmediğim kurslar... ne önerirsiniz?
Drama kursu diyecektim siz dediniz. Mutlaka katılın.
Birde çok düşünmeyin. Ben şunu farkettim kimse düşünmüyor. Harika cevap vermek zorunda değilsiniz.
 
Diksiyon dersi almanizi oneririm. Iyi bir devlet tiyatrosu sanatcisi bulabilirseniz ondan alin. Diksiyon duzelince, nefes ve sesi dogru kullanmayi ogrenince cok fark edecek, emin olun. Diyaframi dogru kullninca durusunuz bile duzelir. Isadamlari, doktorlar, avukatlar, siyasetciler en cok diksiyon dersi alanlar.
Teşekkür ederim diksiyona öncelik vereceğim sanırım. Sesimi doğru kullanamıyorum.

Drama kursu diyecektim siz dediniz. Mutlaka katılın.
Birde çok düşünmeyin. Ben şunu farkettim kimse düşünmüyor. Harika cevap vermek zorunda değilsiniz.
Aslında çok haklısınız. Kimlerin ne rahatlıkla konuştuğuna bakınca kendi temkinime ben de kızıyorum.
 
Herkese merhaba. 30 yaşındayım ve bir kamu hastanesinde diş hekimi olarak görev yapıyorum. Bekarım, üniversiteyi de ailemin yanında okudum. Ailem genel olarak aşırı korumacı bi aile modelindeydi, hem bu yüzden hem de sanırım çocukken sessiz sakin olmak çok makbul olduğundan çok mülayim, sessiz biri olarak büyüdüm. Herhalde birinin benden bahsetmesini isteseniz seçeceği kelime "mülayim" olur.

Üniversiteye kadar nedense biraz daha dışa dönüktüm ancak üniversite sonrasında biraz daha çekingen birine dönüştüm. Şimdiye kadar idari bir kurumda çalıştım dolayısıyla da üniversite stajım sonrası hastalarla pek bir araya gelmemiştim. Küçük bir ilçe olduğundan açıkçası pek insan da görmedim. (4 yıl süresince) Hastaneye geçişim 5 ay önce oldu ve aslında kendi yaptığım işlerden de gayet tatmin oluyor ve kendimi yeterli hissediyorum. Yaptığım işlere gerçekten güveniyorum, vicdanımla hareket ediyorum. Ancak hastalarla iletişim konusunda sanırım bu güveni veremiyorum ki bir hasta hastanenin yorumlarına "konuşurken neredeyse titrediğimi, güven vermediğimi" yazmış. Bu yorum beni gerçekten çok üzdü, kötü hissettirdi ve düşünmeye itti.

Titremek ifadesi elbette ki abartılı, her gün ortalama yirmi hastayla karşılaşıyorum günü böyle geçirmem hem imkansız hem de bunun için bir sebep yok. Bu ifade abartılı olsa da karşı tarafa ver(eme)diğim izlenimle ilgili kendimi geliştirmem gerekiyor.

İş konusunda olmasa da sosyal ilişkilerimde kendimi özgüvensiz hissediyorum. Bunu birkaç ay önce hissetmeye başlamıştım. Aileme danışmadan bir karar almakta, onlarla taslak oluşturmadan bi konuşma yapmakta bile zorlanıyorum. Bazen düğünü olan arkadaşlarıma bakıp "vay be, ben böylesi bi kalabalığı idare edemem helal olsun" diye içimden geçiriyorum. Biri bana fikrimi sorduğunda takdir toplayan cevaplar veriyorum ancak süren bir konuşmanın ortasına kendim pek katılamıyorum. Açıkçası bunda ses tonumun da pay sahibi olduğunu düşünüyorum ama sesim düşük olduğu için mi ben böyle oldum yoksa ben böyle olduğum için mi sesim düşük bilemiyorum.

Bu konuda kendimi geliştirmek istiyorum. Bunun için uygulamamı önereceğiniz bireysel yöntemler var mı ya da sizce nasıl bi yol izlemeliyim? Ne düşünmeli, düşünce yapımı nasıl değiştirmeliyim? Psikolog-drama kursu-diksiyon kursu gibi destekler işe yarar mı, ya da adını bilmediğim kurslar... ne önerirsiniz?
Oyumu drama kursundan yana kullaniyorum, drama derslerinin icerigiyle birlikte cogu insan iliskileriyle ilgili yerlerden mezun, meslege atilan kisiler bundan fayda gordugunu soyluyor eminim size de fayda saglayacaktir.
 
Fazla düşünmemek kesinlikle. Saçmalayabiliyorsunuz, ah onu neden dedim diyorsunuz, kendimi iyi ifade edemedim de deseniz zamanla bu saydığım olumsuz özellikler azalıyor ve temkinli olmadan rahat, doğru konuşmaya başlıyorsunuz. Ama başta çok hata yapmanız gerekiyor.
 
Herkese merhaba. 30 yaşındayım ve bir kamu hastanesinde diş hekimi olarak görev yapıyorum. Bekarım, üniversiteyi de ailemin yanında okudum. Ailem genel olarak aşırı korumacı bi aile modelindeydi, hem bu yüzden hem de sanırım çocukken sessiz sakin olmak çok makbul olduğundan çok mülayim, sessiz biri olarak büyüdüm. Herhalde birinin benden bahsetmesini isteseniz seçeceği kelime "mülayim" olur.

Üniversiteye kadar nedense biraz daha dışa dönüktüm ancak üniversite sonrasında biraz daha çekingen birine dönüştüm. Şimdiye kadar idari bir kurumda çalıştım dolayısıyla da üniversite stajım sonrası hastalarla pek bir araya gelmemiştim. Küçük bir ilçe olduğundan açıkçası pek insan da görmedim. (4 yıl süresince) Hastaneye geçişim 5 ay önce oldu ve aslında kendi yaptığım işlerden de gayet tatmin oluyor ve kendimi yeterli hissediyorum. Yaptığım işlere gerçekten güveniyorum, vicdanımla hareket ediyorum. Ancak hastalarla iletişim konusunda sanırım bu güveni veremiyorum ki bir hasta hastanenin yorumlarına "konuşurken neredeyse titrediğimi, güven vermediğimi" yazmış. Bu yorum beni gerçekten çok üzdü, kötü hissettirdi ve düşünmeye itti.

Titremek ifadesi elbette ki abartılı, her gün ortalama yirmi hastayla karşılaşıyorum günü böyle geçirmem hem imkansız hem de bunun için bir sebep yok. Bu ifade abartılı olsa da karşı tarafa ver(eme)diğim izlenimle ilgili kendimi geliştirmem gerekiyor.

İş konusunda olmasa da sosyal ilişkilerimde kendimi özgüvensiz hissediyorum. Bunu birkaç ay önce hissetmeye başlamıştım. Aileme danışmadan bir karar almakta, onlarla taslak oluşturmadan bi konuşma yapmakta bile zorlanıyorum. Bazen düğünü olan arkadaşlarıma bakıp "vay be, ben böylesi bi kalabalığı idare edemem helal olsun" diye içimden geçiriyorum. Biri bana fikrimi sorduğunda takdir toplayan cevaplar veriyorum ancak süren bir konuşmanın ortasına kendim pek katılamıyorum. Açıkçası bunda ses tonumun da pay sahibi olduğunu düşünüyorum ama sesim düşük olduğu için mi ben böyle oldum yoksa ben böyle olduğum için mi sesim düşük bilemiyorum.

Bu konuda kendimi geliştirmek istiyorum. Bunun için uygulamamı önereceğiniz bireysel yöntemler var mı ya da sizce nasıl bi yol izlemeliyim? Ne düşünmeli, düşünce yapımı nasıl değiştirmeliyim? Psikolog-drama kursu-diksiyon kursu gibi destekler işe yarar mı, ya da adını bilmediğim kurslar... ne önerirsiniz?
ben bu durumun büyük bir yüzdesinin karakterinizle alakası olduğunu düşünüyorum. yani aile baskıcı bile olsa senin karakterinde dışa dönüklük varsa fırsatını bulduğu yerde o içindeki var olan potansiyel gün yüzüne çıkıyor.
yani tabi ki karakter değişir mi dersen biraz zor olsa da değişebilir.
ayrıca sen okumuş ve birçok ortama girip çıkmışsın. buna rağmen bu durum değişmediyse belki de çok zorlamaman gerekiyor. kendini ezdirmediğin sürece aşırı dışa dönüklükte hoş olmayabiliyor.
olay özgüvensizlikse tabi ki çözümü vardır. ama mülayim kelimesini söylediğini için ben çok da kötü bir şey olduğunu düşünmüyorum mülayimliğin. özgüvensizlikten ileri gelen mülayimlikse o zaman zaten çözülmesi gerekir. bunun için de uzmana gitmen gerekebilir. hatta bazı ilaçlarla bile özgüveninin yerine gelmesini sağlayabiliyorlar. özgüvenin artınca zaten ilişkilerinde beraberinde düzelir diye düşünüyorum.
tabiki bunları kendim son derece özgüvenli ve süper ilişkiler kuran biri olarak yazmıyorum :) ama en azından olması gereken bu. özgüven bizim gibi ortadoğu ülkelerinde insana değer verilmemesinin doğal bir sonucu olarak otomatik olarak ortaya çıkıyor zaten. ailen değer verse özgüven eksikliği yaşayan bir öğretmenin seni yerin dibine batırabiliyor.
 
Bu çekingenlik çocukluktan başlıyor ben kursa gittim ama yenemedim olmuyor. Psikolojik yardım şart. Düşünme yapımız değişmeli. Kendinden emin olmayı öğrenmemiz lazım önce. Doğuştan olmayan bu özelliği kazanmalıyız bir şekilde. İş hayatımda ben de zorlanıyorum hem de çok.
 
ilginiz varsa theta healing yaptırabilirsiniz.
ben 2 kez yaptırdım ve kendimi yaralı hissettiğim bazı konularda kök nedenleri bulup üzerine gitmeme yardımcı oldu.
bir de bazı hikaye oluşturma grupları var. o tip yerlerde zaten sırayla söz geliyor ve ekip halinde bir çalışma yapılıyor. kimsenin kimseyi yadırgamadığı, yargılamadığı, amacın zaten eğlenmek olduğu böyle yerler de iyi gelebilir.
 
ilginiz varsa theta healing yaptırabilirsiniz.
ben 2 kez yaptırdım ve kendimi yaralı hissettiğim bazı konularda kök nedenleri bulup üzerine gitmeme yardımcı oldu.
bir de bazı hikaye oluşturma grupları var. o tip yerlerde zaten sırayla söz geliyor ve ekip halinde bir çalışma yapılıyor. kimsenin kimseyi yadırgamadığı, yargılamadığı, amacın zaten eğlenmek olduğu böyle yerler de iyi gelebilir.
Teşekkür ederim Theta Healing duymuştum, yapan bir arkadaşım da var ama bu konularda da etkili olduğunu bilmiyordum, daha çok sağlık alanında gibi bir fikre kapılmışım. Her iki öneriniz için teşekkür ederim araştıracağım 🤩
 
X