- 19 Mart 2020
- 116
- 137
- 42
- Konu Sahibi Beybilibili
- #101
Boşuna üzmeyin kendinizi. Bu kadar zaman unutması imkansız. Belli ki es geçiyor. İnatlaşmış sizinle. Bunun haricinde bir sıkıntınız yoksa takılmayın bunlara.Böyle tiplerden o kadar çok ki.
Follow along with the video below to see how to install our site as a web app on your home screen.
Not: This feature may not be available in some browsers.
Şöyle açıklama yapayım kendimden örnek vereyim hatta eşimin doğum günü 21i mi 22si mi hala unutuyorum. Allahtan önem vermiyor o da. Doğum günü kutlamak bana gerçekten saçma geliyor anca birinin beni doğum günüme gel diye çağırması veya bunun şunun doğum günü demesi lazım. Anne-babamınkini hayatta unutmam ama yılların alışkanlığı diye herhalde. Anlatmak istediğimde buydu. Zaten istesem de unutamıyorum o güne illa bir program yapılıp bana haber veriliyor. Kıyas konusuna gelince annenin yeri ayrı eşin yeri ayrı. Kişinin kendini herhangi biriyle kıyaslaması yanlış. Doğum günlerinde annene hediye alıp bana almıyorsun üzerinden bana değer vermiyor genellemesi doğru gelmedi bana. Burda nice eşlerin değer vermediği konular okuduk, hediye almak üzerinden böyle bir ithamı ağır buldum.
Çoğu erkek tatava yapıyor.++++++
Adam öküz+++ , öküz advanced
Yani hediye vermediğin birinin (o birisi de karısı) önünde gidip başka birine hediye alıyorsun. Eee ehani doğumgünlerine önem vermiyordun kardeşim??
Çoğu erkek tatava yapıyor.
Adı ben kapitalist günlere inanmıyorum bilmem ne diye bir laf çıkardılar çoğu odun peşinden gidiyor.
Hayatları giydikleri yedikleri çalışma şekilleri her şey kapitalizm sevgililer günü kutlamayınca sosyalist oldular.
Ayrıca doğum günü kapitalist bir günde değil bir ömür birlikte yaşayacağım dediğin kadının kutlama günü
Aynı örnek aklıma geldi.Yalan dolan tabi kolpaaaaaaa kendilerine iphone , ipad , Playstation alırken kapitalizm nerde yalancı herifler
Aynı şekilde düşünüyoruzİsteyince doğumgünü hatırlayan ve hediye alabilen birisi eşiniz. Bilinçli bir şekilde yok sayma durumu var. Hediye alıcam denmez gidip alınır kırılan kalp kazanılır. Sinirlendim
Sana saat hediyesi alayimmi. Sana hediye saati alayimmi.. hic bir sekilde hediye ve alayimmi kelimesi ayni cumlede olmuyor malesef. Anneye bottan sonra pisman oldu anladi boyle davraniyor. Kirildigini anlamis olmasi guzel. Bunda sonra unutmaz ama tadi kaciyor erkek milleti isteMerhaba hanımlar,
Öncelikle biraz uzatmış olabilirim vakit ayırıp okuyan herkese şimdiden teşekkür ederim.
Eşimle üniversitede tanıştık 8 yıldır birlikteyiz. 3 yıl flört 2 yıl nişanlı kalma ve 3 yıldır da evliyiz. Bu 8 yıl boyunca hiç bir özel günümü kutlamadı. Buna doğum günleri de dahil. Doğum günüm için konuşuyorum İlk yıl bilmiyordum dedi. 2. Yıl unuttu 3. Yıl yine unuttu. 4. Yıl SMS ile geçiştirdi. Şimdi sen ne yaptın diye soranlar olacaktır. İlk 2 yılda harçlıklarımdan biriktirdiklerimle mutlu edecek ihtiyacı olan hediyeler aldım. Yanında olamadığım dönemlerde bulunduğu şehirdeki pastanelerle görüşüp gece tam 12 de evine pastalar gönderdim. Bunlar bahse konu olacak seyler değil ama aynı şeyi o bana yapsaydı gece 12 de kapıma pasta gelseydi mutlu olurdum sanırım.
Neyse yıllar böyle geçti evlendik aynı şekilde devam etti herşey. Hal böyle olunca ben de sürpriz yapmayı vs bıraktım. Evlilik yıldönümümüzü unuttu yine doğum günümü unuttu. Sonraki yıl hep özel günlere iş seyahatleri denk geldi nedense. Hep bozuldum bu duruma ilk zamanlar belli etmesem de son zamanlarda bozulduğumu belli ettim. Fakat o zaman da bana “ özel günleri aklımda tutamıyorum. Ben böyle seyleri önemsemiyorum “ dedi. Ama her yıl annesini babasını kardeşini akrabasını doğum günlerinde aradı. Şimdi bir kısım da diyecek ki o zaman sen de önceden haber ver:) inanın onu da yaptım doğum yapmadan önce. Doğum için senden bir hediye istiyorum ilerde kızıma/gelinime her neyse hatıra kalmasını istiyorum dedim. Fakat bırakın hediyeyi yoldan çiçek bile koparıp getirmedi. Parası yoktur diyenler olacaktır. Fakat öyle bir durum söz konusu değildi. Hatta her ay birikim yapıyorduk kazancımızın bi kısmını.
şimdi ben düne kadar artık bu mevzuları kendi içimde kapatmıştım. Fakaaat dün akşam geldi ayın 29 unda annemin doğum günü, yarın gidip ona bot alalım olur mu dedi. Önce tamam dedim. Sonra dayanamayıp “sen doğum günlerinde hediye mi alıyordun” diyiverdim. O da geveledi” yok onun için değil alalım yarın verelim farketmez bekletmenin anlamı yok “ gibi şeyler söyledi. İçten içe yine üzüldüm.
bu duruma aşırı takmış durumdayım. Kendimi değersiz hissediyorum. İşin özü hediye/hediyeleşmek falan değil. Hatırlanmak istiyorum. Evet böyle seyler bunun ispatı değil fakat ne çıkar yani karşıdakini mutlu etse böyle şeylerle? Sizler ne düşünüyorsunuz?
güncelleme: bir kaç kişiye de yorumlarda yazmıştım fakat güncellemek istedim konumu takip edenler için. Dün hava alalım bahanesiyle dışarıya çıkalım dedi ve çıktık. O araya sıkıştırıp hediyeyi aldı ve Doğum gününü beklemeden verdi. Ben bozulduğumu belli ettiğim için özellikle beklemeden verdi. Akşam eve geldiğimizde de “sana Saat almak istiyorum, şöyle yaparsın böyle yaparsın “ şeklinde gevelemeye başladı. Ben de o saatleri beğenmiyorum dedim. “O zaman sana şunu alayım bunu alayım “ dedi. Gerek yok diyip diğer söylediklerine cevap bile vermedim. Affetsin nick ini hatırlamadığım bir kullanıcı telafi etmesine bile izin vermemişsiniz demişti. İzin vermedim çünkü almak isteyen insan sormaz tıpkı annesine yaptığı gibi alır gelir. Eğer soruyorsa alayım mı yapayım mı alacağım ama ile başlayan cümleler kuruyorsa bana göre karşılık olarak “gerek yok teşekkür ederim “ i bekliyordur...
Hep aynıymış bu adam .Keşke evlenmeseydınız.Merhaba hanımlar,
Öncelikle biraz uzatmış olabilirim vakit ayırıp okuyan herkese şimdiden teşekkür ederim.
Eşimle üniversitede tanıştık 8 yıldır birlikteyiz. 3 yıl flört 2 yıl nişanlı kalma ve 3 yıldır da evliyiz. Bu 8 yıl boyunca hiç bir özel günümü kutlamadı. Buna doğum günleri de dahil. Doğum günüm için konuşuyorum İlk yıl bilmiyordum dedi. 2. Yıl unuttu 3. Yıl yine unuttu. 4. Yıl SMS ile geçiştirdi. Şimdi sen ne yaptın diye soranlar olacaktır. İlk 2 yılda harçlıklarımdan biriktirdiklerimle mutlu edecek ihtiyacı olan hediyeler aldım. Yanında olamadığım dönemlerde bulunduğu şehirdeki pastanelerle görüşüp gece tam 12 de evine pastalar gönderdim. Bunlar bahse konu olacak seyler değil ama aynı şeyi o bana yapsaydı gece 12 de kapıma pasta gelseydi mutlu olurdum sanırım.
Neyse yıllar böyle geçti evlendik aynı şekilde devam etti herşey. Hal böyle olunca ben de sürpriz yapmayı vs bıraktım. Evlilik yıldönümümüzü unuttu yine doğum günümü unuttu. Sonraki yıl hep özel günlere iş seyahatleri denk geldi nedense. Hep bozuldum bu duruma ilk zamanlar belli etmesem de son zamanlarda bozulduğumu belli ettim. Fakat o zaman da bana “ özel günleri aklımda tutamıyorum. Ben böyle seyleri önemsemiyorum “ dedi. Ama her yıl annesini babasını kardeşini akrabasını doğum günlerinde aradı. Şimdi bir kısım da diyecek ki o zaman sen de önceden haber ver:) inanın onu da yaptım doğum yapmadan önce. Doğum için senden bir hediye istiyorum ilerde kızıma/gelinime her neyse hatıra kalmasını istiyorum dedim. Fakat bırakın hediyeyi yoldan çiçek bile koparıp getirmedi. Parası yoktur diyenler olacaktır. Fakat öyle bir durum söz konusu değildi. Hatta her ay birikim yapıyorduk kazancımızın bi kısmını.
şimdi ben düne kadar artık bu mevzuları kendi içimde kapatmıştım. Fakaaat dün akşam geldi ayın 29 unda annemin doğum günü, yarın gidip ona bot alalım olur mu dedi. Önce tamam dedim. Sonra dayanamayıp “sen doğum günlerinde hediye mi alıyordun” diyiverdim. O da geveledi” yok onun için değil alalım yarın verelim farketmez bekletmenin anlamı yok “ gibi şeyler söyledi. İçten içe yine üzüldüm.
bu duruma aşırı takmış durumdayım. Kendimi değersiz hissediyorum. İşin özü hediye/hediyeleşmek falan değil. Hatırlanmak istiyorum. Evet böyle seyler bunun ispatı değil fakat ne çıkar yani karşıdakini mutlu etse böyle şeylerle? Sizler ne düşünüyorsunuz?
güncelleme: bir kaç kişiye de yorumlarda yazmıştım fakat güncellemek istedim konumu takip edenler için. Dün hava alalım bahanesiyle dışarıya çıkalım dedi ve çıktık. O araya sıkıştırıp hediyeyi aldı ve Doğum gününü beklemeden verdi. Ben bozulduğumu belli ettiğim için özellikle beklemeden verdi. Akşam eve geldiğimizde de “sana Saat almak istiyorum, şöyle yaparsın böyle yaparsın “ şeklinde gevelemeye başladı. Ben de o saatleri beğenmiyorum dedim. “O zaman sana şunu alayım bunu alayım “ dedi. Gerek yok diyip diğer söylediklerine cevap bile vermedim. Affetsin nick ini hatırlamadığım bir kullanıcı telafi etmesine bile izin vermemişsiniz demişti. İzin vermedim çünkü almak isteyen insan sormaz tıpkı annesine yaptığı gibi alır gelir. Eğer soruyorsa alayım mı yapayım mı alacağım ama ile başlayan cümleler kuruyorsa bana göre karşılık olarak “gerek yok teşekkür ederim “ i bekliyordur...
Icinde ne varsa dok, konus. Senin icinde kalup uzulecegine, o dusunsun. Gorevmis gibi yapmis. Veris sekli bile bos degil. Bu kadar mi xeger veriyormus? O ne kadar deger veriyirsa sen de o kadar deger ver. Ev islerini falan yapma. Eve haftada bir yardimci al, o da odesin. Hicbirsey yapmayan daha kiymetli oluyor. Erkekler para harcadigi kadina deger veriyor ya da deger verdigi kadina para harciyor. Cunku olaya ben bu kadina su kadar yatirim yaptim gozuyle goruyor.Son güncelleme: arkadaşlar yeni konu açmadım tekrar tekrar aynı şeylerden bahsetmemek adına. Bugün evlilik yıldönümümüz. Eşim ben eve gelmek üzereyken acele acele çiçekçiden saksı çiçeği almış. Ben eve geldikten sonra geldi dalga geçerek ( bayramın kutlu olsun gibi saçma bir şey söyleyerek) verdi çiçeği. Kendisi şaka yapmayı sever. Sırf daha önceden açmış olduğum konu sebebiyle böyle birşey yaptı. Ama şöyle birşey var ki Bu beni mutlu etmek yerine daha çok üzdü. Sebebi ise ben daha önceki konuma kadar gerçekten böyle günleri önemsemediğini düşünüp hatırlamadığı için üzülüyordum ancak o olaydan sonra anladım ki önemsenmeyen benmişim. Bu durumu farkettiğimi o da anladı ki bunu gündeme getirmeyeyim diye gidip 10 dakika içinde çiçek alıp geldi.
Şimdi size sorum şu: sabahtan beri neyin var diyip duruyor.Eminim bugün sanki anlamamış gibi darlayacak beni neyin var diye. Bağıra bağıra ağlayıp bana tüm düşündürdüklerini söylemek istiyorum ancak anne babası su an bizde olduğundan yapamıyorum. Biliyorum ki konuşmaya başladığımda da sakin kalamayacağım. Ama bir şekilde de içimi dökmem lazım. Sizce uzatmayıp birşey yokmuş gibi devam mı etmeliyim? Yoksa konuyu deşmeli miyim bunu yaparken de nasıl bir yol izlemeliyim sakin kalmak adına