Kandırıla kandırıla paranoyak olduk benim kocam kimyager, yanımda oturuyor aynen yazıyorum - Ammonium Lauryl Ether Sulfate - ALES besin maddeleri üreten fabrikalarda susuz temizleyici olarak kullanılabilen zararsız bir yüzey aktifmiş. Özellikle süt, yoğurt vb. fabrikalarda bakteri üremesini önlemek açısından su kullanmaksızın boruları bu malzeme ile temizliyorlarmış, üretilen besin maddesinin içerisinde hepimiz çok az bu maddeden yemekte veya içmekteymişiz. Yani öyle korkacak birşey yokmuş. Korkulması gereken SLS ve SLES denenlermiş, birçok kzmetik üreticisi artık SLS ve SLES kullanmaktan vazgeçmiş.
Bilginize sunarım
Organicum ürünleri çok kaliteli ürünlerdir, yeni nesil bebekler, çocuklar ve büyükler için kokusuz güneş losyonları ve meşhur sertifikalı organik bronzlaşma yağını tavsiye ederim.
Geçen sene çantamı mahvetmişti bu sene çok güzel yeni bir şişeye koymuşlar.
xxxxxx
DOĞRU GÜNEŞ KORUYUCU LOSYON SEÇİMİ Cilde ve yüze uygulanan ilk güneş koruyucu losyonlar 1964 yılında güneş altında uzun saatler operasyon yapan ABD askeri personelini güneş yanıklarına karşı korumak için formüle edildi.
Günümüzde foto yaşlanmanın önüne geçmekten, cilt kanseri riskini en aza indirmeye kadar birçok değişik amaç için yaygınlaşarak kullanılmaktalar.
Bir güneşten koruyucu dermakozmetik losyonun koruma derecesi SPF (Sun Protection Factor) olarak sınıflandırılır, Colipa – European Cosmetics Association standartlarına göre test edilerek onaylanması gerekir.
2003 yılında Colipa, Japonya ve Güney Afrika birlikte SPF test yöntemini geliştirmişler, 2006 yılında ise ABD nin katılımıyla son haline getirmişlerdir.
GÜNEŞ KORUYUCU BİR ÜRÜNÜN COLIPA STANDARTLARINA GÖRE TEST EDİLMİŞ OLMASI ÇOK ÖNEMLİDİR Sertifikalı ve yetkili laboratuvarlarda bu testlerden geçirilmemiş ve raporu olmayan ürünler kullanmak sakıncalı olup güneş kanseri riskini arttıran faktörlerin başındadır.
Güneş yanıklarını önlemede güneş koruyucu losyonların etkisi yaygın olarak bilinmekte ve kabul görmektedir ancak bu ürünlerin kullanımı ile hassas ve açık renkli cilde sahip olanların güneşte kalma sürelerini uzattıkları ve bronzlaşma derecelerini arttırdıkları da bir gerçektir.
Uzmanların güneşte kalma sürelerinin kısıtlı olması yönündeki tavsiyelerine uyulmamakta, ozon tabakasının da incelmesi ile tüm dünyada ne yazık ki her yıl cilt kanseri vakaları sayıca artmaktadır.
UVA ve UVB tipi güneş radyasyonu kanser riski taşımakta olup her iki ışını da sınırlayan, filtre eden ve
suya dayanıklı bileşenler içeren ürünlerin kullanımı son yıllarda önem kazanmıştır.
BUNLARI ALIŞKANLIK HALİNE GETİRİN – SPF 25 ve üzeri güneş koruyucular kullanmadan güneşe kesinlikle çıkmamak
– Koruyucu şapka ve uzun kollu giysilerle korunmak, plajda ve havuz kenarında mümkün olduğu kadar şemsiye ve gölge altında zaman geçirmek
– Öğlen saatlerinde denizde uzun süre kalmamak, suya dayanıklı güneş koruyucu losyonlar kullanmak, özellikle bebek ve çocukları dikkatle korumaya almak, havuz ve deniz saatlerini zararlı radyasyonun daha az olduğu saatlere denk getirmek
– İlerde karşılaşılabilecek katarakt riskini azaltmak için UV koruyucu özellikli güneş gözlükleri takmak
– Plaj voleybolu, futbolu türünden aktiviteleri saat 15:00 ten sonra gerçekleştirmek
– Güneşlendikten sonra onarıcı ve nemlendirici güneş sonrası losyonlar kullanarak cildi bir sonraki güne hazırlamak
Geniş spektrumlu UVA/UVB güneş koruyucu yüz ve vücut losyonu kullanın
Güneş koruyucu losyonunuzu sık sık yeniden sürün, gölgede güneşten daha çok zaman geçirin
Bebek ve çocukların güneş saatlerini dikkatli planlayın, havuz ve deniz aktivitelerinde mutlaka suya dayanıklı SPF25 veya SPF50+ koruyucu losyon kullanın
Solunum yolu ve göz tahrişlerine neden olan aerosol ve pudra türü güneş ürünlerinden kaçının
Erkekler dikkat: Hanımların %78 i güneş koruyucu losyonlar kullanırken erkeklerin sadece %34 ü güneş koruyucular sürüyor
Güneşin zararlı ultraviyole radyasyonuna erkeklerde en az hanımlar kadar maruz kalırlar, güneş koruyucu sürmeden güneşe çıkmamak gerekiyor.