E
EU1
Ziyaretçi
- Konu Sahibi EU1
- #1
“Çocuğunuzun derisinde döküntü, yüksek ateşi veya faranjiti mi var? Ya da daha kötüsü karaciğerinde büyüme..? İnsandan insana yakın temasla geçen ve bu yüzden de halk arasında Öpücük Hastalığı olarak da bilinen Enfeksiyoz mononükleozu VKV Amerikan Hastanesi’nden Dr. Ayla Kamburoğlu Göksel anlatıyor...”
Halk arasında Öpücük Hastalığı olarak da bilinen Enfeksiyoz mononükleozun tipik özellikleri ateş, farenjit, kan tablosunda değişiklikler, lenf bezlerinde, karaciğer ve dalakta büyümedir. Bazen döküntü de klinik tabloya eşlik edebilir. Özellikle ampisilin türü antibiyotik tedavisi alan hasta çocuklarda bu döküntünün görülme sıklığı daha fazladır. Hastalığın çok nadir görülen komplikasyonları arasında merkezi sinir sistemi enfeksiyonları (aseptik menenjit, ensefalit), kan tablosunda ciddi değişiklikler ve kalp kasının etkilenmesi (miyokardit) sayılabilir. Hastalık farklı şiddette ortaya çıkabilir. Hiç fark edilmeyecek kadar hafif olabileceği gibi, çok ağır da seyredebilir. Hastalık, yenidoğan ve süt çocuklarında genellikle fark edilemeyecek kadar hafif geçer.
Epstein-Barr virüsünün tek kaynağı insandır. Enfeksiyoz mononükleozun bulaşması çocuklar arasında veya çocuk ile erişkin arasında yakın temas olması ile gerçekleşir. Bu nedenle klinik tablo Öpücük Hastalığı olarak da isimlendirilir. Bu virüs nadiren kan ürünlerinin verilmesi yoluyla da bulaşabilir. Enfeksiyoz mononükleoz okul çağı çocukları arasında sıklıkla rastlanabilir. Yılın her mevsiminde aynı oranda görülebilir. Hastalığın kuluçka dönemi 30 – 50 gün arasında değişir.
Hastalığın tanısı Epstein – Barr virüsüne özgü bazı kan tetkikleri ile olur. Enfeksiyöz mononüleozun spesifik bir tedavisi yoktur. Hastalıktan şüphelenildiğinde çocuklara ampisilin veya amoksisilin türünde antibiyotikler verilmekten özellikle kaçınılmalıdır. Böyle bir durumda çocukların büyük bir kısmında alerjik olmayan kırmızı renkli döküntü ortaya çıkabilir.
Enfeksiyöz mononükleozun çok ağır ve komplikasyonlu seyrettiği hallerde kortizon tedavisinden yarar görülebilir. Hastalık bulguları tamamen ortadan kalkana kadar ve büyümüş dalak küçülene kadar çocukların özellikle yakın temastan ve yakın temas gerektiren spor dallarından kaçınmaları önerilir. Bağışıklık sisteminde bozukluk bulunan çocuklarda Epstein – Barr virüsü etkisiyle lenfatik sistemin veya kan hücrelerinin farklı yapılanmasına bağlı değişik hastalıklar görülebilir
Halk arasında Öpücük Hastalığı olarak da bilinen Enfeksiyoz mononükleozun tipik özellikleri ateş, farenjit, kan tablosunda değişiklikler, lenf bezlerinde, karaciğer ve dalakta büyümedir. Bazen döküntü de klinik tabloya eşlik edebilir. Özellikle ampisilin türü antibiyotik tedavisi alan hasta çocuklarda bu döküntünün görülme sıklığı daha fazladır. Hastalığın çok nadir görülen komplikasyonları arasında merkezi sinir sistemi enfeksiyonları (aseptik menenjit, ensefalit), kan tablosunda ciddi değişiklikler ve kalp kasının etkilenmesi (miyokardit) sayılabilir. Hastalık farklı şiddette ortaya çıkabilir. Hiç fark edilmeyecek kadar hafif olabileceği gibi, çok ağır da seyredebilir. Hastalık, yenidoğan ve süt çocuklarında genellikle fark edilemeyecek kadar hafif geçer.
Epstein-Barr virüsünün tek kaynağı insandır. Enfeksiyoz mononükleozun bulaşması çocuklar arasında veya çocuk ile erişkin arasında yakın temas olması ile gerçekleşir. Bu nedenle klinik tablo Öpücük Hastalığı olarak da isimlendirilir. Bu virüs nadiren kan ürünlerinin verilmesi yoluyla da bulaşabilir. Enfeksiyoz mononükleoz okul çağı çocukları arasında sıklıkla rastlanabilir. Yılın her mevsiminde aynı oranda görülebilir. Hastalığın kuluçka dönemi 30 – 50 gün arasında değişir.
Hastalığın tanısı Epstein – Barr virüsüne özgü bazı kan tetkikleri ile olur. Enfeksiyöz mononüleozun spesifik bir tedavisi yoktur. Hastalıktan şüphelenildiğinde çocuklara ampisilin veya amoksisilin türünde antibiyotikler verilmekten özellikle kaçınılmalıdır. Böyle bir durumda çocukların büyük bir kısmında alerjik olmayan kırmızı renkli döküntü ortaya çıkabilir.
Enfeksiyöz mononükleozun çok ağır ve komplikasyonlu seyrettiği hallerde kortizon tedavisinden yarar görülebilir. Hastalık bulguları tamamen ortadan kalkana kadar ve büyümüş dalak küçülene kadar çocukların özellikle yakın temastan ve yakın temas gerektiren spor dallarından kaçınmaları önerilir. Bağışıklık sisteminde bozukluk bulunan çocuklarda Epstein – Barr virüsü etkisiyle lenfatik sistemin veya kan hücrelerinin farklı yapılanmasına bağlı değişik hastalıklar görülebilir