Necip Fazıl Kısakürek Siirleri

Utansın / Necip Fazıl Kısakürek

Tohum saç, bitmezse toprak utansın!
Hedefe varmayan mızrak utansın!

Hey gidi küheylan, koşmana bak sen!
Çatlarsan, doğuran kısrak utansın!

Eski çınar şimdi noel ağacı;
Dallarda iğreti yaprak utansın!

Ustada kalırsa bu öksüz yapı,
Onu sürdürmeyen çırak utansın!

Ölümden ilerde varış dediğin,
Geride ne varsa, bırak utansın!

Ey binbir tanede solmayan tek renk,
Bayraklaşmıyorsan bayrak utansın!
 
Hokkabaz / Necip Fazıl Kısakürek

Marifetli hokkabaz, başını kaldır da bak!
Gökte bir oynayan var, yıldızlarla kaydırak...




Mimari / Necip Fazıl Kısakürek

Fikret nasıl kurulmuş, içiçe bu iklimler?
Nasıl kaynaştırılmış, sesler, renkler, hacimler?




Merdiven / Necip Fazıl Kısakürek

Diyorlar bana: Kalsın şiir de sözde yerde!
Sen araştır, göklere çıkan merdiven nerde?
 
Zehirle Pişmiş Aş / Necip Fazıl Kısakürek

'Zehirle pişmiş aşı yemeye kimler gelir?'
Dilsizce, yalnız Allah demeye kimler gelir?




Yakınlık / Necip Fazıl Kısakürek

İnsan, yaklaştığınca yaklaştığından ayrı;
Belli ki; yakınımız yoktur Allah'tan gayrı...





Allah ve İnsan / Necip Fazıl Kısakürek

Seni aramam için beni uzağa attın!
Alemi benim, beni kendin için yarattın!
 
İlmihal / Necip Fazıl Kısakürek

Yandı kitap dağlarım, ne garip bir hal oldu!
Sonunda bana kalan, yalnız ilmihal oldu!




Lugat / Necip Fazıl Kısakürek

Tutuşturanlar, lugat kitabını elime,
Bilsin: Allah'tan başka bilmiyorum kelime





Öpmek / Necip Fazıl Kısakürek

Ellerime uzanan dudakları tepeyim;
Allah diyen, gel, seni ayağından öpeyim!
 
Güzel / Necip Fazıl Kısakürek

Güzel Allah'ım, senden ne gelecekse gelsin;
Sen ki, rahmetinle de kahrınla da güzelsin...





Yakınlık / Necip Fazıl Kısakürek

Neye yaklaşsam, sonu uzaklık ve kırgınlık;
Anla ki, yok Allah'tan başkasıyla yakınlık...





Kudret / Necip Fazıl Kısakürek

Kudret O'nun; gayrında ne mecal var, ne tüvan;
Alim ilmine yansın, pazısına pehlivan...
 
İste / Necip Fazıl Kısakürek

Verirler 'ben acizim, kudret senin' dedikçe
Verenin şanı büyük, sen iste istedikçe!




Yakın / Necip Fazıl Kısakürek

Yakın O'dur, gerisi birbirine en uzak;
Her şey rakip ismiyle O'nun kurduğu tuzak...





Hey / Necip Fazıl Kısakürek

Neye baksam aynı şey, neyi görsem aynı şey...
Olan sensin, hey gidi Hakikat Sultanı hey!
 
Yük / Necip Fazıl Kısakürek

Bu yük senden Allah'ım, çekeceğim, naçarım!
Senden sana sığınır, senden sana kaçarım!




Günah / Necip Fazıl Kısakürek

Sana şah damarından daha da yakın Allah;
Günah mı dedin; ondan uzağa düşmek günah...





Emanet / Necip Fazıl Kısakürek

Bir anlık emanetle ne türlü övünelim;
Gel, rahmet kapısında ağlayıp dövüşelim!...
 
Rahmet / Necip Fazıl Kısakürek

Yaradan, rahmetini kahrından üstün saydı;
Ne olurdu halimiz, gözyaşı olmasaydı?





Anlamak / Necip Fazıl Kısakürek

Anlamak yok çoçuğum, anlar gibi olmak var;
Akıl için son tavır, saçlarını yolmak var...





Mürşid / Necip Fazıl Kısakürek

Bana, yakan gözlerle, bir kerecik baktınız;
Ruhuma, büyük temel çivisi çaktınız!
 
Peygamber / Necip Fazıl Kısakürek

Sende insan ve toplum, sende temel ve bina;
Ne getirdin, götürdün, bildirdinse amenna!...




O Diyorsa / Necip Fazıl Kısakürek

Gözüm, aklım, fikrim var deme hepsini öldür!
Sana çöl gibi gelen, O göl diyorsa göldür!




Rütbe / Necip Fazıl Kısakürek

Düşünün, ben ne büyük rütbeye tutkuluyum!
Çünkü O'nun kulunun kölesinin kuluyum!
 
Kara Tahta / Necip Fazıl Kısakürek

Dünyayı yererken de yine onunla ilgim;
Nefse el süremiyor kara tahtada silgim..




Hep O / Necip Fazıl Kısakürek

Hep nefs çıkar karşıma, ölüp ölüp dirilsem;
İnsandan kaçmak kolay; kendimden kaçabilsem...





Sofra / Necip Fazıl Kısakürek

Doymayan nefs, gözünü kara toprak doyursun!
Soframıza açlığı besleyenler buyursun!
 
Hayret / Necip Fazıl Kısakürek

Şeh-i Ekber'e göre en üstün makam, hayret;
Ben de şaşkınlardanım, Rabbim sonumu hayr et!...




Divane / Necip Fazıl Kısakürek

Düşün o divaneyi 'her şey içimde' diyen;
Ateş denilse yanan, su denilse eriyen...





Şair / Necip Fazıl Kısakürek

Ben şairim, Gaibi kurcalayan çilingir;
Canlı cenazelerin başında Münker-Nekir..
 
İnsan ve Allah / Necip Fazıl Kısakürek

İnsan... İplikte büklüm, suda bir anlık suret...
Allah... Olmanın ona mahsus olduğu kudret...




Baş / Necip Fazıl Kısakürek

Eklense de başıma dünyada kaç baş varsa,
Başım, onların hepsi için secdeye varsa...




Mutlu / Necip Fazıl Kısakürek

Mutlu adam, dünyayı bir acı gurbet bilen;
Öz vatan pınarından, ölümü şerbet bilen..
 
Levha / Necip Fazıl Kısakürek

Mezarlarda susarken dilsizler, dudaksızlar,
Üstlerinde ot biter, kuş öter, arı vızlar...




Uçanlar / Necip Fazıl Kısakürek

Uçanlar, iç fezada mesafeyi yenesi;
Sayıları yakacak kadar ışık senesi...





Oyuncak / Necip Fazıl Kısakürek

Ben bir atım, iradem, elinde binicimin;
Bir çocuk oyuncağı, ucunda bir sicimin...
 
Kamış / Necip Fazıl Kısakürek

Ben o kutsi nefesin üflediği kamışım;
Ses onun, ben imzamı atmışım, atmamışım...




Esfel-i Safilin / Necip Fazıl Kısakürek

Bir bak, zaman ve mekan, nasıl kuşatılmışız;
Belli ki, en tepeden en dibe atılmışız...




Dipsiz Kuyu / Necip Fazıl Kısakürek

Ağzıma soğuk kurtlar dolacak, gözüme kum;
Dipsiz kuyu, sürdükçe zaman, sürecek uykum.
..
 
Yokluk / Necip Fazıl Kısakürek

Yokluk, o donduran buz, o söndüren karanlık;
Büsbütün bilgisizlik ve tam bir unutkanlık...




Geçer Akça / Necip Fazıl Kısakürek

Hasis sarraf, kendine bir başka kese diktir!
Mezarda geçer akça neyse, onu biriktir!




Nasıl / Necip Fazıl Kısakürek

Başım çığlıklı çoçuk, onu nasıl avutsam?
Ne yapsam da ölümü bir saatcik unutsam?..



Hasret / Necip Fazıl Kısakürek

Ölecek miyim, tam da söyleyecek çağımda
Söylenmedik cümlenin hasreti dudağımda...



Zafer Arabası / Necip Fazıl Kısakürek

Sultan olmak dilersen, tacı, sorgucu unut!
Zafer araban senin, gıcırtılı bir tabut!
 
Gittiler / Necip Fazıl Kısakürek

Dostlarım ev eşyamdı, bir bir gitti, diyorum,
Artık boş odalarda ölümü bekliyorum.




Tebessüm / Necip Fazıl Kısakürek

Bu dünyada renk, nakış, lezzet, ne varsa küsüm;
Gözümde son marifet, Azraile tebessüm...




O Dem / Necip Fazıl Kısakürek

O dem çocuklar gibi sevinçten zıplar mısın?
Toprağın altındaki saklambaçta var mısın?



Kapı / Necip Fazıl Kısakürek

Kapı kapı bu yolun son kapısı ölümse;
Her kapıda ağlayıp o kapıda gülümse!




Güzel Şey / Necip Fazıl Kısakürek

Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber...
Hiç güzel olmasaydı ölür müydü Peygamber?..
 
Nur Şehri / Necip Fazıl Kısakürek

Şehirlerde tabanım değil yüreğim yanık:
Nur şehrine gidelim, yürü çilekeş çarık!





Şehrin Kalbi / Necip Fazıl Kısakürek

Nur yolunu tıkıyor yüzbir katlı gökdelen.
Bir küçük iğne yok mu, şehrin kalbini delen?




Madde ve Ruh / Necip Fazıl Kısakürek

Ne versa nakış nakış, tabiatta, maddede,
Gözlerimdeki nurun aksi, beyaz perdede...
 
Su I / Necip Fazıl Kısakürek

Bir hamam ki, arınma gayesinden şaheser;
Arınmışları yeri, Cennette nurlu kevser.



Su II / Necip Fazıl Kısakürek

Kainatta ne varsa suda yaşadı önce;
Üstümüzden su geçer doğunca ve ölünce.




Su III / Necip Fazıl Kısakürek

İnsanlar habersizken yolların verasından,
Gökle toprak arası su şaşmaz mecrasından.



Su IV / Necip Fazıl Kısakürek

Su kesiksiz hareket, zikir, ahenk, şırıltı;
Akmayan kokar diye esrarlı bir mırıltı.



Su V / Necip Fazıl Kısakürek

Kah susar, kah çırpınır, kah ürperir, kah çağlar;
Su, eşyayı kemiren küfe ve pasa ağlar.



Su VI / Necip Fazıl Kısakürek

Su bir şekil üstü ruh, kalıplarda gizlenen;
Yerde kire battı mı, bulutta temizlenen...



Su VII / Necip Fazıl Kısakürek

Bu dünya insanlığa manevi hamam olsa;
Her rengiyle insanlık tek renkte tamam olsa...




Su VIII / Necip Fazıl Kısakürek

Su duadır, yakarış, ayna, berraklık, saffet;
Onu madeni gökte altınlar gibi sarfet!
 
1000 Yıl Sonra Tarih

Bin sene evvel, iğne uciyle delindi zar;
Resûlden haber geldi, mezarsız öldü Sezar!..

1947

Necip Fazıl Kısakürek



1400

1400'e bir yıl var, yaklaştı zamanımız;
Bu asırda gelir mi dersin kahramanımız?..

1978

Necip Fazıl Kısakürek


40 Derece

Dizilirler ayakta,
Anne, baba ve kardeş.
Hayal, uzak, uzakta,
Eder fillerle güreş.

Başından kayar yastık,
Nura döner karanlık;
Sırlar çözülür artık,
Kırka çıkınca ateş...

1931

Necip Fazıl Kısakürek
 
Aç Kapıyı

Aç kapıyı, haber var,
Ötenin ötesinden!
Dudaklarda şarkılar,
Kurtuluş bestesinden.

Biz geldik, bilen bilsin!
Gönül gönül girilsin,
İnsanlar devşirilsin,
Sonsuzluk destesinden...

1949

Necip Fazıl Kısakürek


Açıklarda

Bir ağızdan çalınan düdükler, kalın kalın,
Boşlukta tos vuracak nokta arayan çığlık.
Koşup, yılanlar gibi üzerinden suların,
Arıyor teknemizi oturacak bir sığlık.

Omuz omza şahlanan dalgalar, büyük büyük,
Bir ses işitip ürkmüş, sürülerle canavar.
Gözlerinde kıvılcım, ağızlarında köpük,
Birbirinin üstünden atlayıp geliyorlar.

Gittikçe boşluklara düşmekteyiz enginde;
Arkadaki sahilse, fosfor bir iz halinde,
Her ân bir parça daha uzaklaşıyor bizden.

Deniz, bu yerde ölüm korkusu kadar derin;
Kocaman bir kuş gibi geliyor peşimizden,
Ruhu, bu kapkaranlık suda can verenlerin...

1926

Necip Fazıl Kısakürek
 
X