ne yapacağımı bilmiyorum

Bence de olgunlasmalisiniz. Ozellikle sen.
Sanirim iyi kotu herseyden sorun cikarma huyun var, adam ne yapsa suc olmus, ne dese kavga cikmis, laf yemis.

Birincisi, hala oldum hala oldum diye adamin burnundan getirmissin. Isinden niye izin alsin ki didisinin didisinin cocugu oldu diye? Senin cok yakin akraban olabilir, ama demek ki esin onlar icin isinden izin alacak durumda degilmis. Illa ki bu adam ziyaretine gidecek, niye hemen hastaneye kossun ki, firsatini bulunca zaten gelirdi. Bir de senin kizkardesin olsa ne yapardin demissin, kendi kardesine tabii ki kosar. Sacma bir kiyaslama olmus.

Is yerinde sorun cikinca babani ve esini niye cagirdin, orayi hic anlamadim. Kendi sorununu kendin cozemiyor musun? Bana cok garip geldi. Baba ya da es, baskasinin is yerinde nasil sorun cozebilir, dusunuyorum ama aklima birsey gelmiyor. :44:

Bir de grip olunca, adamin yardimina bile laf sokmussun. Bu kadar fesat dusunmemek lazim yani. Tesekkur edecegine, onu 40 kat yabanci da yapar zaten diye burun kivirmak nankorluk. Sarilmasini istiyorsan bile bunu soylemenin daha guzel yollari da var.

Velhasili, sen cok beklentili birisin belli. Beklentilerin karsilanmayinca kontrolu de kaybedenlerdensin hem de. Kocana ufacik bir sebepten bela okuduguna gore... Bu beklentiler sadece sana ve yakinlarina zarar verir. Esinle aran sogumus bile. Ayrica dun bela okudugun adamdan bugun gelip sarilmasini bekleme. Bela okumak, hakaret isitmek gercekten cok asagilayici seyler. Bana senin sebeplerin gibi sebeplerden bela okusa biri, babamin oglu da olsa sogurum. Degil ki ayni yataga girmek isteyeyim. Insanlar senin oyuncagin degil, gel deyince gelsin, git deyince gitsin, dedigini yapmazsa say saydir... Dunya sadece senin etrafinda donmuyor. Kendine ceki duzen vermen lazim.

çok gerçekci yazmışssınız teşekkürler.
ben kendimi çok iyi tanımıyorum ama galiba tespitleriniz doğru hakkımdaki.
sadece iş yerine gel demedim ben eşime o kendi geldi. çünkü çalıştığım ortamdaki kişi bana ağza alınmayacak ciddi küfürleretti. geldi adamla ve müdürüyle konuştu. "iş neyse de hakaret olursa beni de karşınıza alırsınız" dedi.
adam özür dilemedi.
babama da anlatmıştım olayı. babam biraz yetkili biri. adamın telefonunu bulup konuşmuş. gelmedi yani iş yerime. tenezzül etmez böyle şeylere. adamla konuşmuş. adam ikna olmuş. geldi özür diledi. müdür bile tebrik etti böyle bir adam haksız olduğunu kabul etti özür diledi, babana selamımı söyle diye.

ben baba eş kıyası yapmıyorum. eşiminburaya gelmesi beni savunmak istemesi çok kıymetli. ama babam çözdü işi. eşime de sen beceremedin demedim. sağolasın dedim. ama napim babama ara adamı demedim ki dedim. ona rağmen alınganlık gösterdi.
 
Valla benide öyle eşim kolay kolay ağlatamaz ya bazen boşluğuma geliyor hani bazen ağlamam gerken yerde taş kesiliyorum bazen orta şiddetli bişeyde ağlarım ama gizli
gösteremem ben çok utanırım
burcumdan mı bilmiyorum yengecim çünkü ya da biraz rahat büyüdüm ondan mı biraz hassasım. değişemiyorum.
 
canım son ikisini hiç belirtmedim ki.
ona yardım ettiği için teşekkür ettim, gerek yoktu demedim.
başına gelirse ben de aynısını yapıcam demedim.

yanlış anlaşıldım tarafınızdan sanırım.

Yani tam olarak benim yazdığım cümlelerle değilse bile hep o tarz cümleler kuruyorsunuz. Zor bir insansınız sanırım
 
çok gerçekci yazmışssınız teşekkürler.
ben kendimi çok iyi tanımıyorum ama galiba tespitleriniz doğru hakkımdaki.
sadece iş yerine gel demedim ben eşime o kendi geldi. çünkü çalıştığım ortamdaki kişi bana ağza alınmayacak ciddi küfürleretti. geldi adamla ve müdürüyle konuştu. "iş neyse de hakaret olursa beni de karşınıza alırsınız" dedi.
adam özür dilemedi.
babama da anlatmıştım olayı. babam biraz yetkili biri. adamın telefonunu bulup konuşmuş. gelmedi yani iş yerime. tenezzül etmez böyle şeylere. adamla konuşmuş. adam ikna olmuş. geldi özür diledi. müdür bile tebrik etti böyle bir adam haksız olduğunu kabul etti özür diledi, babana selamımı söyle diye.

ben baba eş kıyası yapmıyorum. eşiminburaya gelmesi beni savunmak istemesi çok kıymetli. ama babam çözdü işi. eşime de sen beceremedin demedim. sağolasın dedim. ama napim babama ara adamı demedim ki dedim. ona rağmen alınganlık gösterdi.

sen resmen eşini babana ezdirmişsin bide yaptığın çok tehlikeli orda bi kavga çıksa biri birini yaralasa nolucak yani ben şahsen lisede bıraktım şikayet işlerini, müdürde malmış babanı tebrik edeceğine işyerine sahip çıksın işyerinde bi adam bi bayana küfrediyo müdür değil bayan çalışanın babası duruma el koyuya sen nerde çalışıyosun böyle, eşinede bak babam halletti gibilerinden konuşunca adam kopmuş, canım sen bu evlilikten beklediğini bulamamışsın flörtünüz kısa olmuş belli ki ne hayata bakışınız ne de huylarınız benziyo, ya sen eşine uyacaksın herşeyden sızlanmıcaksın ya da babana eşinide şikayet et belki işe yarar
 
burcumdan mı bilmiyorum yengecim çünkü ya da biraz rahat büyüdüm ondan mı biraz hassasım. değişemiyorum.

Ay bacımmm :) benim eski kocam yengecti diyorum :) gerci şimdikide balık
bir hassastan ayrılıp öbür hassas ve alıngana doğru yol almışım
bende akrep burcuyum genişimdir :27:
 
sen eşine kızınca,babam seni parmağının ucuyla ezer,diyen birisin.eşini sürekli babanla kıyaslıyorsun,çok fazla beklentin var.lütfen biraz büyü:34:
 
günaydın arkadaşlar.
kafam çok karışık olduğu için bana bir yol göstermeniz dileğiyle yazıyorum.
eşimle aramızdaki sorunu çözemiyoruz.
çünkü yaşımız kemale erdiği halde çocuk gibi davranıyoruz.
birimizden biri olgun olsa sorun yaşanmaz.

son olayı anlatayım:

eşim bundan 8 ay önce dayı oldu.
o gün işten izin alıp beraber hastaneye gittik.
gayet keyifli bir gündü.

ben de pazartesi günü hala oldum. eşime günler öncesinden pazartesi doğum olduğunu söyledim.
o da yoğunum dedi.
babam işleri dolayısıyla şehir dışında. doğuma gelecekti ama son anda gelemedi.
"senin baban gelemiyor bana niye gel diyorsun" dedi.
ben de "ben ona bişey diyemem o bana hesap vermek zorunda değil. sen benim eşimsin benim bu güzel günümde en azından 1 saat yalnız bırakmazsın" dedim.
sinirlendi bir sürü laflar. "nah gelirim artık"dedi.
bu tartışma pazartesi sabahı yaşandı.
moralim düştü.
işlerim aşırı yoğun.
sürekli işimle ilgili birileriyle görüşmek zorundayım. ağlamamak için kendimi zor tuttum.
öğlende hastaneye gidip yeğenimi gördüm. onu görüncü mutlu oldum. resmini çektim.
sonra hastaneden döndüm yine işe. kendi kendime yeğenimin resmini paylaşabileceğim benim mutluluğumu paylaşabileceğim biri olmadığını farkettim. çok canım sıkıldı.
o kadar iş yoğunluğumun arasında eşimi aradım. "peki kız kardeşin doğum yapsaydı" dedim. "o zaman izin alıp giderdim" dedi. o zaman anladım farkımızı. çok üzüldüm."ben bugün hala oldum ama burnumdan getirdin" dedim. bir yandan da telefonda ağlıyorum ve iş amaçlı görüşeceğim insanları da bekletiyorum. "ben bişey yapmadım hepsi senin suçun" dedi. ben de maalesef "bana bunları yaşattın ya allah belanı versin" dedim telefonu kapadım.
ama canım hala çok sıkkındı.
bir yandan ilk defa yeğenim olmuş.
bir yandan iş yoğunluğum
bir yandan da eşimin bu tavrı.

baya ağır sözlerle dolu bir mesaj attım. bu noktada hata yaptım belki de. ama sinirlerim yıpranmıştı artık.

akşam yine hastaneye gittim.
o da geldi. beni aldı. yolda konuştuk. "hala oldum ama hiç bişey anlamadım en mutlu günümü mahfettin" dedim. "ben yine bişey yapmadım sen yaptın" dedi. ben de: "ben haksız da olsam bugüm de alttan alıp ertesi günü bana kızsaydın keşke. bugünümü mahfetmeseydin keşke" dedim.
baya sinirlendim arabada. ağladım. sızladım. canım sıkıldı. o gayet rahat konuşuyor.

sonra çarşamba günü iş yerinde bir sıkıntı oldu. yine eşimi aradım. ve sonra babamı aradım. eşim iş yerine geldi. sorunu çözmeye çalıştı sağolsun. çözemedi. ama yine de ondan özür diledim. "tamam" dedi. işine gitti. sonra babam aradı. bir iki telefon görüşmesiyle işi halletti.
beddualarım için özür diledim mesajla. kusura bakma hem hala olmamın hem iş stresimin hem de sabah bağırmanın sonucu olarak hassastım patladım dedim.
o da tamam dedi yine. seni seviyorum dedi. barıştık.

akşam babamlara gittik. babam işi nasıl hallettiğini anlattı.

çıktık. "bundan sonra başın derde girerse beni arama babanı ara" dedi.

ben de "sen uğraştın sağol ama babam ne yapsın o da halletmeye çalıştı hamdolsun halletti." her baba böyle yapmaz mı?

gece yattık. bu arkasını dönüp yatıyor pazartesinden beri. ben yine sarıldım. uyudum. normal de o sarılırdı pazartesinden önce tabi.

her neyse.

sabah kalktık.

herkes işe.

akşam mesaiye kaldım.bana mesaja atmış geç gelicem diye. ben de grip oldum dün. sağolsun benimle mesaiye kalan arkadaşlar gittisaat 8 gibi eve geçtim. annemler yakın oturuyor anneme grip olduğumu söyleyince dayanamayıp geldi. sonra sağolsun biraz işimi yaptı. gitti. abim de dayanamadı bana bakmaya geldi. biz abimle otururken eşim geldi. abimi yolcu ettik. sonra yattık. yine arkasını dönüp yattı. ben oralı olmadım ama boğaz ağrısı ve burnumu silmekten uyuyamıyorum. işimle ilgili stres rüyama giriyor. gece on kere kalktım. neyse sağolsun eşim kalktı çay gibi bişey yaptı. ilaç verdi. biraz iyileştim.

sabah beni işe bırakırken "allah razı olsun kalktın gece, sağolsın." dedim. "ama ben çaydan çok bana sarılmanı tercih ederdim." dedim. "elin kırk kat yabancısı bana çay hazırlıyor, senin farkında bana sarılmak olsaydı" dedim. "pazartesi olanları unutamıyorum" dedi. "özür diledim sana sarıldım" dedim. "daha ne yapsam" dedim. "iyileşene kadar iki gün ben annemlerde kalayım, sen de kafanı dinle, sonra ne yapacağımıza bakarız" dedim. "senin başka bir çözümün varsa açığım" dedim.

"olur öyle yapalım" dedi.
beni işe bıraktı.

canım çok sıkkın buraya yazayım dedim. inşallah hayırlı bir sonuç elde ederiz.
önceki konumdan da bilenler bilir.bir küs bir barışığız severken çok seviyoruz. kavga ederken çok kavga ediyoruz kırıcı oluyoruz.
siyasi görüşlerimiz bu aralar farklı.

abim ikiniz de olgunlaşmanız lazım dedi.

ben yuvamı yıkmak istemiyorum ama bana sürekli trip atıp küsen 5 gün ayrı yatan (daha önce oldu) ya da arkasını dönüp yatan birisiyle çok zorlanıyorum.

dün gece hastalıktan kıvrıla kıvrıla uyudum keşke dedim bana en azından sevgisini sıcaklığını gösteren bir kocam olsa. ama yok. kendimi onun yanında rahat hissetmiyorum.

dini siyasi görüşümü açık paylaşamıoyorum. kavga ediyoruz. kavga edince tripleşiyoruz.

yarın doğum günü, inanın doğum gününü kutlamak içimden gelmiyor. ne yapsam bilmiyorum.

bir fikri olan varsa kısa da olsa yazsın lütfen.herkesin ve özellikle tecrübeli kardeşlerim ve ablalarımın fikrini merak ediyorum.




Canım ne kadarlık evlisiniz bilmiyorum ama gerçekten ikinizde çocukluk etmişsiniz.Erkekler zaten doğaları gereği çocuk gibidir.Evliliklerde maalesef biz bayanlara biraz daha çok iş düşüyor,daha çok alttan almamız gerekiyor.Yuvayı dişi kuş yapar.Kusura bakma ama sende konuyu fazla uzatmışsın.Tartışmalar olduğu zaman her iki tarafta siniri geçene kadar sessiz kalmalı bence.Sıcağı sıcağına söylenen sözler tamiri olmayan yaralar açabiliyor maalesef.Ayrıca her ikinizinde işyerindeki sorunları evinize taşımamanızı tavsiye ederim.Umarım evliliğiniz için,ikiniz içinde doğru olan kararı verirsiniz.Hakkınızda hayırlısı neyse o olsun...
 
Bu yazdıklarınızdan anladığım kadarıyla eşinizi kendi kendinize itmişsiniz..
Haklı olduğunuz bir konuda tartışıp sonrada özür dilemek kadar itici bir şey yok bu hayatta kaldıki hala olduğunuz anda eşinizin sizin yanında bulunması lazımdı ama siz eşiniz oralı olmazken defalarca aramış , mesaj atmış haklıyken haksız durumuna kendi kendinizi düşürmüşsünüz bir de özür dilemişsiniz. O size sarılmıyorsa sizde ona sarılmayın siz tepknizi koyamıyor sonrada kalbinizi kırdırtana kadar uğraşıyorsunuz :19:
 
Son düzenleme:
bir konuda eşiniz haklı siz kendi kendinize yapıyorsunuz.

evet ikinizde yoğunmuşsunuz bunu sürekli vurgulamanız gerekmez çünkü herkes yoğun çalışıyor genelde ne olursa olsun beraber gitseydiniz hastahaneye.

ayrıca adama Allah belanı versin deyip ertesi gün Allah razı olsun dersen ironik absürt olur.Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Saygı nerde kaldı? Bence ilişkilerde sevgiden önce saygı gelir siz onu alaşağı etmişsiniz.

Grip olmuşsunuz ama sanki daha ağır bir hastalık gibi bahsetmişsiniz gelip anneniz yardım etmiş. Gece eşin bakmamış vs vs. Sabah adam çay yapmış hem Allah razı olsun deyip hem de yedi kat el de yapar demeniz hiç ama hiç hoş olmamış..Orda ben eşinin yerinde olsam o el gelip yapsın derdim o zaman:ssz:

Ayrıca böyle basit nedenleri niye anne baba ve abiye yansıtıyorsunuz? Birde 2 gün ayrı kalayım annemde diyorsunuz:19:
Bu çok yanlış..

Bir sorun varsa alırsın karşına adamakıllı konuşursun..Siz aba altından sopa gösteriyorsunuz eşinize.
 
1. benim eşimin yeğeni olduğunda o ne kadar karışmamı/ilgilenmemi isterse o kadar ilgilenirim
ama benim yeğenim doğduğunda önce tek giderim yengemle/ kardeşimle dertleşirim işte doğum nasıldı iyimisin sütün geldi mi vs. sonr zaten ikinci gidişimde eşim gelir. bu kadar ısrar etmen hoş olmamış, zaten gönülsüz gelecekse hiç gelmesin.

2. nerede bizim özgür kadınlarımız. işyerinde sorun olunca eş/baba çağrılır mı? ilk defa duydum inanın böyle bir şey. koskocaman kadınsın sen çöz bunu müdürünle beraber. ne biçim iş yeri orası ki babanın telefonuyla özürler dileniyor?

3. hasta oldun (tek hasta sensin/tek yoğun çalışsan sensin sanki) bir tepkin ötekini tutmuyor. bana eşim bela okusa benim bunu hazmetmem aylar alır herhalde, trip atmaktan bahsetmiyorum sevdiğim insandan böyle birşey duymak beni yıkar üstelik böyle dandik bir konuysa.

yani haklı veya haksız çok uçlarda tepki veriyorsunuz, çok yanlış yaşıyorsunuz duygunuzu. yeğenin doğumunu sen kendine zehir ettin inan bana. inanın bu kadar gereksiz ki. lütfen kendinize gelin. psikologa gidin duygularınızı kontrol altına almak için. nazlı /rahat büyütülmenin sonuçları herhalde?
 
Hala olucam demenizden ben burda bunaldim.
hani biraz hayal gucumu zorlasam kocaniz sizin dogumunuza gelmedi sanicam varin siz dusunun. hala olursan ol ne yapsin adam kendisine dokuz dogurtmussun zaten.

bi insanin icinden geliyosa kalkar gelir zaten adama bela okumalara gerek yok. ben esime bela okusam degil aksamina bana sarilmak kirginligindan yuzume bakmaya gerek duymaz. siz irdeleyen babanizin sevkatini kocanizda arayan birisiniz bence. o sizin esiniz babaniz degil. bunun ayrimini yapamiyo olamazsiniz bence. esinizde anlattiginiz kadariyla sizin bu bi gun allah razi olsun yarin allah belani versin dengesizliklerine alismis ki o da icinde yuvarlaniyor bu durumun.

ayrica babam hal etti hamdolsun ne demektir hamdolsunn babam var senin beceremicegin belliydi gibi olmus bence bu benim fikrim siz o niyetle soylememis olabilirsiniz. ama esiniz son derece bunalmis bence banada esim yedi kat el yapar dese git eller yapsin baslarim hastaliginada sanada babanada yeteer be derim heralde.
 
Son düzenleme:
günaydın arkadaşlar.
kafam çok karışık olduğu için bana bir yol göstermeniz dileğiyle yazıyorum.
eşimle aramızdaki sorunu çözemiyoruz.
çünkü yaşımız kemale erdiği halde çocuk gibi davranıyoruz.
birimizden biri olgun olsa sorun yaşanmaz.

son olayı anlatayım:

eşim bundan 8 ay önce dayı oldu.
o gün işten izin alıp beraber hastaneye gittik.
gayet keyifli bir gündü.

ben de pazartesi günü hala oldum. eşime günler öncesinden pazartesi doğum olduğunu söyledim.
o da yoğunum dedi.
babam işleri dolayısıyla şehir dışında. doğuma gelecekti ama son anda gelemedi.
"senin baban gelemiyor bana niye gel diyorsun" dedi.
ben de "ben ona bişey diyemem o bana hesap vermek zorunda değil. sen benim eşimsin benim bu güzel günümde en azından 1 saat yalnız bırakmazsın" dedim.
sinirlendi bir sürü laflar. "nah gelirim artık"dedi.
bu tartışma pazartesi sabahı yaşandı.
moralim düştü.
işlerim aşırı yoğun.
sürekli işimle ilgili birileriyle görüşmek zorundayım. ağlamamak için kendimi zor tuttum.
öğlende hastaneye gidip yeğenimi gördüm. onu görüncü mutlu oldum. resmini çektim.
sonra hastaneden döndüm yine işe. kendi kendime yeğenimin resmini paylaşabileceğim benim mutluluğumu paylaşabileceğim biri olmadığını farkettim. çok canım sıkıldı.
o kadar iş yoğunluğumun arasında eşimi aradım. "peki kız kardeşin doğum yapsaydı" dedim. "o zaman izin alıp giderdim" dedi. o zaman anladım farkımızı. çok üzüldüm."ben bugün hala oldum ama burnumdan getirdin" dedim. bir yandan da telefonda ağlıyorum ve iş amaçlı görüşeceğim insanları da bekletiyorum. "ben bişey yapmadım hepsi senin suçun" dedi. ben de maalesef "bana bunları yaşattın ya allah belanı versin" dedim telefonu kapadım.
ama canım hala çok sıkkındı.
bir yandan ilk defa yeğenim olmuş.
bir yandan iş yoğunluğum
bir yandan da eşimin bu tavrı.

baya ağır sözlerle dolu bir mesaj attım. bu noktada hata yaptım belki de. ama sinirlerim yıpranmıştı artık.

akşam yine hastaneye gittim.
o da geldi. beni aldı. yolda konuştuk. "hala oldum ama hiç bişey anlamadım en mutlu günümü mahfettin" dedim. "ben yine bişey yapmadım sen yaptın" dedi. ben de: "ben haksız da olsam bugüm de alttan alıp ertesi günü bana kızsaydın keşke. bugünümü mahfetmeseydin keşke" dedim.
baya sinirlendim arabada. ağladım. sızladım. canım sıkıldı. o gayet rahat konuşuyor.

sonra çarşamba günü iş yerinde bir sıkıntı oldu. yine eşimi aradım. ve sonra babamı aradım. eşim iş yerine geldi. sorunu çözmeye çalıştı sağolsun. çözemedi. ama yine de ondan özür diledim. "tamam" dedi. işine gitti. sonra babam aradı. bir iki telefon görüşmesiyle işi halletti.
beddualarım için özür diledim mesajla. kusura bakma hem hala olmamın hem iş stresimin hem de sabah bağırmanın sonucu olarak hassastım patladım dedim.
o da tamam dedi yine. seni seviyorum dedi. barıştık.

akşam babamlara gittik. babam işi nasıl hallettiğini anlattı.

çıktık. "bundan sonra başın derde girerse beni arama babanı ara" dedi.

ben de "sen uğraştın sağol ama babam ne yapsın o da halletmeye çalıştı hamdolsun halletti." her baba böyle yapmaz mı?

gece yattık. bu arkasını dönüp yatıyor pazartesinden beri. ben yine sarıldım. uyudum. normal de o sarılırdı pazartesinden önce tabi.

her neyse.

sabah kalktık.

herkes işe.

akşam mesaiye kaldım.bana mesaja atmış geç gelicem diye. ben de grip oldum dün. sağolsun benimle mesaiye kalan arkadaşlar gittisaat 8 gibi eve geçtim. annemler yakın oturuyor anneme grip olduğumu söyleyince dayanamayıp geldi. sonra sağolsun biraz işimi yaptı. gitti. abim de dayanamadı bana bakmaya geldi. biz abimle otururken eşim geldi. abimi yolcu ettik. sonra yattık. yine arkasını dönüp yattı. ben oralı olmadım ama boğaz ağrısı ve burnumu silmekten uyuyamıyorum. işimle ilgili stres rüyama giriyor. gece on kere kalktım. neyse sağolsun eşim kalktı çay gibi bişey yaptı. ilaç verdi. biraz iyileştim.

sabah beni işe bırakırken "allah razı olsun kalktın gece, sağolsın." dedim. "ama ben çaydan çok bana sarılmanı tercih ederdim." dedim. "elin kırk kat yabancısı bana çay hazırlıyor, senin farkında bana sarılmak olsaydı" dedim. "pazartesi olanları unutamıyorum" dedi. "özür diledim sana sarıldım" dedim. "daha ne yapsam" dedim. "iyileşene kadar iki gün ben annemlerde kalayım, sen de kafanı dinle, sonra ne yapacağımıza bakarız" dedim. "senin başka bir çözümün varsa açığım" dedim.

"olur öyle yapalım" dedi.
beni işe bıraktı.

canım çok sıkkın buraya yazayım dedim. inşallah hayırlı bir sonuç elde ederiz.
önceki konumdan da bilenler bilir.bir küs bir barışığız severken çok seviyoruz. kavga ederken çok kavga ediyoruz kırıcı oluyoruz.
siyasi görüşlerimiz bu aralar farklı.

abim ikiniz de olgunlaşmanız lazım dedi.

ben yuvamı yıkmak istemiyorum ama bana sürekli trip atıp küsen 5 gün ayrı yatan (daha önce oldu) ya da arkasını dönüp yatan birisiyle çok zorlanıyorum.

dün gece hastalıktan kıvrıla kıvrıla uyudum keşke dedim bana en azından sevgisini sıcaklığını gösteren bir kocam olsa. ama yok. kendimi onun yanında rahat hissetmiyorum.

dini siyasi görüşümü açık paylaşamıoyorum. kavga ediyoruz. kavga edince tripleşiyoruz.

yarın doğum günü, inanın doğum gününü kutlamak içimden gelmiyor. ne yapsam bilmiyorum.

bir fikri olan varsa kısa da olsa yazsın lütfen.herkesin ve özellikle tecrübeli kardeşlerim ve ablalarımın fikrini merak ediyorum.






canım nıye özür diledin anlayamadım doğrusu..
onun güzel gününde yanındasında ,o senin güzel gününde değilkiii..onun özür dileyip bi güzellik yapıp gönlünü alması lazımdı diye düşünüyorum.

sana gelelim; adam hastasın diye kalkmıs senınle ılgılenmıs cay yapmıs ilaç vermıs.neden olayı sarılsaydın ılac vermeseydın tarafına çeviriyosunki..ilgilenmiş adam hastasın bı sekılde o küslüğü arada kaynatabilirdin.sen bi kadınsın ve kadınlar işini bilen varlıklar..uzatmamalısın böyle durumlarda.

neden sana trip atıp kavga cıkartıyo biliyomusun,cok üstüne düşüyosun,her yaptıgına sagol yaptın,geldın,ilac verdın sagolasın vs gibi cümleler kurma.tabikide yapıcak !! evlenirken 'iyi günde ,kötü günde ' diyen ben değildim herhalde:26: o senin kocan ve sana bakmakla hükümlü..çok duygusal ve iyimser yaklaşma
 
Son düzenleme:
benim de dikkatimi çeken kendi ailen senin hayatında çok fazla yer alıyor, belki abartıyorlar. grip bana göre adı bile anılmayak bir hastalık, hastalık bile değil. annen dayanamadı geldi diyelim arkasından abinin gelmesi....
sonra şahsen benim eşim kardeşimin eşi doğum yapınca işim var derse anlayışla karşılarım sen çok ama çok abartmışsın..o da inada bindirmiştir bence...
babanın iş olayını halletmesi ilk başta normal geldi bana ama annenlerin grip oldun diye sülale olarak eve gelmesine benzer bir durum olabileceği için ve bunlardan başka mutlak örnekler de olabileceği için eşin bunalmış olabilir. bir de tatlı dille çok fazla boğuyorsun sanki karşındaki insanı. yani bence gerek yok süslemeye söylediklerini...bunun gibi şeylerden dolayı bıkma noktasında diye düşünüyorum eşin için.
 
sürekli surat asmayin
sürekli laf sokmayin
iyi ve yumusak olmaya calisin
ve küs kalmayin
bu sizin elnizde
bir süre sonra oda alisir küs kalmamaya
igneleyici laflar en kötüsü
unutulmuyor
yapmayin
tatli dille söyleyin icinizdekileri
ama o sarilmazsa soz sarilin
o seviyorum demezse siz deyin
ben böyle yaptim ve kazandim
 
kızlar yazdıklarınızı tek tek okudum.

çoğunuz kendi bakış açısına göre gayet mantıklı makul yazmış.
bazı hatalarımı da bana gösterdiniz teşekkürler.

eşimin yarın doğumgünü.
o bana kin tutacak yarın da biliyorum.
siz ne yapsam?
hastayım hediyesini almaya fırsatım olmadı daha işlerden. yarın da yatıcam. ayakta zor duruyorum.
ne önerirsiniz?
 
sipsivri laflarını düzelt, eşine karşı guler yuzlu ol, evinde pasta ile kutlaman yeter.
 
pasta al , güzel bir dvd? izlersiniz. fazla konuşma:) sadece yanında ol
 
mizaç olarak kendi eşimi hatırlattı bana
koca adam oda küser konuşmaz surat asar ve dediğin gibi ayrı yatar yada sırtını dönüp uzaklaşır bana bugüne kadar hiç fiziksel şiddet uygulamamış olsada yaptığı bu duygusal şiddet nedeni ile malesef huzurumuz çok kaçıyor değiştirmeye çok çalıştım ama malesef karakter yapısı bu elimden birşey gelmedi ve en ufak bir konuda aklıma sürekli yaa acaba şimdi yine bozuk atarmı darılır küsermi surat asarmı diye düşünür olmak beni çok yıprattı :( bir zaman sonra dedim ki ben kendim için hiç bir karar alamıyorum sürekli öncelik eşimin ne düşüneceği olmuş ve dankk denen yere geldiğimde 1.5 sene süren bir ayrılık sürecemiz oldu :( yaklaşık 4 aydır yeniden bir düzen kurduk şuana kadar verdiği vaatler tutuluyor görünüyor ama aslına bakarsanız tutulmasada ben artık kafama takmıyorum
 
Bir arkadaş demiş ya sen nazlı o fazlı.Gerçekten ne bu Allah aşkına.Ne kadar büyütüyorsun,ne kadar memnuniyetsizsin,ne kadar kendin gibi kendi düşünce yapın gibi,hissettiklerin gibi olsun istiyorsun karşındaki.Sen başkasın o başka.Karı koca olmak aynı beyinle düşünmek anlamına gelmez.Sen adama kıytırık bir sebep yüzünden bela okuyorsun.Sonra özürdiledim sarılmadı diyorsun.Kusura bakma insan eşine ne olursa olsun bela okumayacak kadar tutabilmeli kendini.Kırgınlık öyle kolay geçmez.Adam kalkmış sana çay yapmış yaptığına yapacağına pişman etmişsin.Bir daha ki sefere emin ol yapmaz.İçinden gelmez.O dayı olmuş sen gitmişsin,sen hala olmuşsun o gelmemiş.Bu mudur mesele.Bu halalık bir gün mü? Ya olabilir o an insan yoğun olur,stresli olur gelemez.Sen çen çen yaparak iyiki de gitmemişim havasına sokmuşsun eşini.Bir süre sonra herşeyde inatlaşacak senle.İşinde bir sıkıntı olsa,grip olsan,hala olsan ...herşeyde resmi bir tören bekliyorsun.Çok abartıyorsun.Bak tatlım buy kadar ben merkezli davranma.Onu da bu kadar hayatının merkezine koyma.Üzülürsün.Bugün kocan seni seviyor.Yarın inat sevgisinin önüne geçer.Eften püften meselelerden kendinize sorun çıkarmayın.
 
Back