Ne olur bir fikir verin :(kendimi yalnız hissediyorum

Gerçekten evleneceğin insan olduğuna emin misin? Acele bir karar vermemişsindir umarım.Her sabah yanında uyanmayı hayal ettiğin,aynı evde yaşamayı iple çektiğin insan mı nişanlın?Hayatın sorumluluklarını birlikte sırtlayacağın,ondan çocuk yapmak isteyeceğin,gururla işte benim eşim diyeceğin insan olmalı.Gözlerini kapatıp sakin kafayla bu sorulara cevap ara lütfen.İşin evlilik stresi,düğün telaşı,başka bir hayat kurma vs yönleri var tabi ama öncelikle yazdığım şeyleri düşünmelisin bence.Ben evli değilim ama bunlar benim kendime sorduğum şeyler,sanada tavsiye ederim.
 
sana tavsiyem iyi düşün, emin ol. Bir anlık olabilir bu soğuma hissin. Eğer okumak istersen şu yazı da belki kendini bulabilirsin;
Uzun zamanın ardından eve erken gelmiştim. Evde vakit geçirmeyi özlemişim. Oysaki hiç umursamazdım böyle şeyleri. Ilk yaptığım şey bilgisayarı açmak olmuştu, her zamanki gibi. Oysa bilgisayara değildi ki benim hasretim.

Sofra kurup annemin hazırladığı şeyleri yemeyeli çok olmuş, yiğenimi doya doya sevemeyeli ve ablamla kavga etmeyeli.

Ben güçlü bir insanım, belli etmem duygularımı karşımdakine ya, atarım içime hep, işte…

Çay keyfi yaparken babam geldi. Bir sure havadan sudan bahsettikten sonra ‘ben şimdi kurban mı keseyim, ne edeyim’ dedi anneme, ben hemen atladım gülümseyerek ‘ne oldu ki baba’ !? hiç beklemediğim bir cevabın ardından, buruk bir gülümseme daha yaşadım…

‘ee kızım eve erken gelmiş, bir de soruyorsun. Özlüyoruz seni’

Yine belli etmedim ama, yutkunmakta zorlandım oysa ‘baba’ …bilmiyorsun ki.

Henüz 10 aylık olan yiğenimi kokladım, mis gibi… yürümeye başlamış bile ve bir tane de diş çıkarıyor. Bense bunları tam anlamıyla onunla paylaşamamıştım. Yarım bir sevgi vermiştim ona, içimde sevgi seli beslerken oysa. Prenses diye severdim ve her prenses diyişimde gülümserdi bana, şimdi ise sadece bakıyor, gülümsemeyişi dokunuyor kanıma.
‘Seni seviyorum ben Piiyeeensseesss…’

Balkona çıkmayı, annemle şakalaşmayı, mahalledekileri izleyimeyi bile…
‘Iımmm oohhh’ nefes aldığımı hissettim uzun zaman sonra. Babam sofrayı kaldırmamı ve bulaşıkları yıkamamı söyledi, annemle, O ise kuru çamaşırları toplayıp, yenilerini asıcaklarmış… ‘yaaaa off dedim babama,gülümseyerek ekledim; şunun şurasında azıcık eğleniyoruz yaa‘
…iki dakika sonra baktım ki sofrayı kaldırmış babam, ben annemlerle muhabbete dalmışken. Mutfağa gidip bulaşıkları yıkadım ‘evimde bulaşık yıkamayı bile özlemişim’
……………………………………………………………………………………………………

Müzik açtım son ses… bağıra bağıra şarkılar söyledim… şarkıların sözleriyle kendimi anlatabiliyordum sadece… bilgisayarın başına oturdum, içeriden herkes beni çağırırken yanlarına… gitmedim… alışmalıydım…

Ablam yanıma geldi bir sure sonra ve şöyle dedi, yüzünde masum ve üzgün bir ifadeyle;

- hiç evi özlemiyor musun? Şeyy yani muhabbetti, bizi…
öylece kaldım, şaşırdım once…
- özlüyorum tabi özlemem mi, ama çalışıyorum genelde o yüzden böyle oluyor.
- Ama çalışmasan bu kadar geçe kadar, sonra eve gelip direk yatıyorsun yada şimdiki gibi bilgisayar başındasın….
Kısa bir sessizliğin ardından; gözlü dolarak devam etti sözlerine;
- şunun şurasında birşey kalmadı… evleneceksin… o zaman çok özliyeceksin ve şu zamanlarını böyle geçirdiğin için pişmanlık duyacaksın.
- Evet dedim, birşey kalmadı… ;(
Gitti sonra odamdan…
…………………………………………………………………………………………………..

Ben çok zayıf bir kızdım, hiç kilo alamıyordum. Annen veya babam bana her gece yatmadan ballı süt veya pekmezli su verirlerdi, kilo almam için. Işe yaramıştı da. Ama artık vermiyorlar. Biraz once kendim almaya gittim sütümü, çok acıdı canım.

Onlar söylemiyorlar ama biliyorum, beni alıştırmaya çalışıyorlar böyle… Yarın birgün ‘el adamı’ yapmazsa zorluk çekmiyeyim diye… ama ben şimdiden zorluk çekiyorum. Ne zormuş kendime süt doldurmak, gece başımı sıvazlayıp ‘haydi kızım kalk, iç sütünü güzelce’ demiyorlar artık. Dokunuyor canıma bu yaralar… Gelecek düşüncesi kaygılandırıyor içimi. Oysa ben hep toz pembe bakmışım hayata diyorum ve ağlıyorum…

Her şey o kadar kolaydı ki bana gore, herşeyi başarırdım. Başardım da hep, ama bunu aşmak çok olacak sanırım. Ellerim titriyor, benedimden kopmuş gibi yüreğim. Kendime itiraf edemiyorum ama KORKUYORUM. Hayat neleri getirecek ve kimleri götürecek bilmiyorum. Hep güzelliklerden bahsetmiştim ben oysa ve hep cıvıl cıvıl görünmüştüm etrafıma. Herkes benim üzülebileceğim ihtimalini göz ardı ederdi çünkü; Pozitifdim… ‘öyle görünürdüm, şuan olduğu gibi…’ Dedim ya güçlüyüm ya hani… İşte böyle başardım kendi kendimi yenmeyi. Yada kendime yanilmeyi…

Pişmanlık demicem, zaten pişmanlıkla tanımlanması yanlış olur bu duyguların…
Ben sanırım henüz büyüyemedim…
Ben sanırım henüz korkularımı yenemedim…
Ben sanırım hep ‘pempe panjurlu ev’ diye hayal ettim, öyle gördüm. Ailemden ayrılmayı hiç düşünmedim… Düşünemedim belki de, öyle bir ihtimal mi vardı ki ? yoktu bana gore…
Ama varmış işte…

Ve ben sanırım henüz hazır değilim …

Içimden onlara sarılıp öpesim geliyor oysa, ama ben yapamam ki ;(
Hem yanlış anşılmaktan korkarım ben, eskisinden farklı bir tavır sergilesem, hemen kaygılanırlar çünkü… Bişey oldu sanıp gözlerine uykular girmez, sürekli kafalarında binbir soru işaretleri oluştururlar çünkü… ‘Kızımız mutsuz mu?’ yoksa diye… ben üzülsünler istemiyorum ama… Güçlü ve Soğuk Kız olmaya devam ediyorum. Dış Dünyamda…

Ben sanırım henüz büyüyemedim…
Ben sanırım henüz korkularımı yenemedim…
Ben sanırım hep ‘pempe panjurlu ev’ diye hayal ettim, öyle gördüm. Ailemden ayrılmayı hiç düşünmedim…
Ve ben sanırım henüz hazır değilim …

Zor olacak ama bunuda aşacağım kendimden eminim…

Chilek
 
bugün ilk tartışmamızı yaptık.bi yerlere gitmemim kısıtladı kıskançlıklar sergilemeye başladı.halbüki ben oturup kalkmayı ii bilen nerelere gidip nerelere gitmeyeceme kendim karar veren bi insandım.özgürce erkek gibi yetiştim.şu yaşıma kadar babam bile karışmadı bana çünkü herkes bana güüvenirdi.nişanlımda güveniyor.ama evli kadın heryere kocası ile gitmek zorundaymış.geçen gün matbaacıya gittik davetiye siparişi vermek için sadece basım kararı almamıştık.dün dedim ona ben gidip basın dicem die cvp vermedi.bugün gittimmm vay anam nası gidersin orda bi sürü erkek varmış tel açamazmıymışım.ben napıyomuşum.artık tek başıma hareket etmemliymişim.kötü bişey yapmadımki((sora araddı gönlümü almak için seni seviyorumlar falan ama ben kırıldım bi kere.evlilik ne zormuş.ben herşeyi tozpembe görmüşüm demekki(((
 
Bende de var aynı sendrom, erkek arkadaşımı çok özlüyorum, yanımda olsun istiyorum ama sözlenelim dediğinde ( yani iş ciddiye bindiğinde ) soğuyorum, erteliyorum.benneyaptımki
 
senin kadar o da sitresli..
evlilik oncesi bisi olmasini istemiyo demek ki..
bi de karisi olcaksin cok gergindir o da.. anlayisli ol canim..
kafanin karisikligini belirlemeye calis once.
seni etkileyenleri..
diyebilcegim sadece bunlar acikcasi..
 
bilinçaltı meselesi olabilir evlilikten korkuyomusun veya çevrende mutsuz olan varmı
 
cnm yaşadıkların çok normal duygular eğer evleneceğin kişiden eminsen sorun yok eğer diilsen bu anormal önceki konularıma bakarsan daha belirsiz duygular yaşadığımı anlarsın e vlenince de ilk zamanlar sürdü şimdi herşey mükemmel diil ama belirsizlikten daha ii
 
Ah canım seni çok iyi anlıyorum ...
Evlilik öncesi bu tarz duygular yaşanıyor ,hele hele tarih alındıktan sonra... Eşyalar da alındı , hayatın tümden değişecek ,kendi evin , kendi ailen olacak...Yeni bi konuma geçmek insanı strese sokar...
Artı ; şimdi herşeyiniz yolunda gidiyor ve çevrende seni çekemeyen insanlar size nazar ediyor olabilir...Biz evlenmeden önce nişanlımla(şimdiki kocişim:) her türlü şeyimizi yoluna koyuyorduk , hiç pürüz yaşanmıyordu , komşulara anlatıyorduk , pat arkasından biz kavga ediyorduk , ikimiz de sebepsiz yere çatacak yer arıyorduk... Ben nazar duası okuyunca da esneye esneye gözümden yaşlar geliyordu...
Sana tavsiyem; gerginliğinle başa çıkmaya çalış ve bol bol dua oku... Nazardan ölen insanlar var ya hiç de küçümsenecek bir şey değil ...
Mutluluklar...
 
Bu siteyi kullanmak için çerezler gereklidir. Siteyi kullanmaya devam etmek için onları kabul etmelisiniz. Daha Fazlasını Öğren.…