Bununla ilgili bir karşı görüşüm var ve külübe üye olan herkezle paylaşmak istiyorum..
Kozmetikle birlikte ifade edilen "nano tehlike” açıklaması bilimsellikten çok uzaktır. Çünkü söz konusu olan “Nano Teknoloji” bilimsel altyapısı olan ve çalışmalarını bu kriterde ölçütlendirebilmiş ve ispatlamış bir teknolojidir. Yani bilimselliğini ispat etmiş bir teknolojiye karşı anti tez geliştirmek veya karşıt olmak sadece bir fikirden öte olmak isteniyorsa, bu görüşün aynı bilimsel esaslar, ölçütlendirmeler, anlamlı karşılaştırmalar vb. kriterler eşliğinde ispatlanmış olması gerekmektedir.Cilt yapımızı azıcık ta olsa bilen hiç kimse benim gibi o yorumda yazılanlara katılamaz. Cildimiz öncelikle özelliği ve güvenliği olan bir bariyer tabakasına sahiptir. Bu tabaka tıbbi olarak epidermis tabakası olarak adlandırılır.Epidermis deri tabakasının hemen altında olup 5 farklı katmanı içerir. Bu tabakanın altında ise Dermis olarak tanımlanan ve cilt yapısının oluşumunda ve yapısında hayati önem taşıyan bölüm yer almaktadır. Her bir tabaka kendi
içinde bir kaç kat halindedir. Ve ancak epidermis ve dermis tabakalarından sonra
vücudumuzun çeşitli organlarını etkileyebilecek kan dokularının bulunduğu tabaka
yer almaktadır. Yani cildimiz koruyan doğal bariyer o kadar güçlü ki.. öylesine nano parçacıklarının emilmesi kolay değildir. Kaldı ki bilimsel olarak cildin derinliklerine, dermis tabakasına bir maddenin emilebilmesi için bu maddenin hücre zarımız/membranımız tarafından tanınmış olması gerektiği ve bunun için bu
maddenin hücresel reseptöre sahip olması gerektiği ispatlanmıştır. Ve bu
özelliğe sadece canlı organizmanın yani insanın hücrelerinde bulunan biyolojik
olarak aktif maddeler sahiptir. Ve bunları cilt hücrelerimize taşıyan da,
hücreler arasında bir iletişim sistemi görevini taşıyan hücre membranlarımızdır.
Bu sistem içerisinde nano ve piko boyutunda olsa dahi hiç bir madde tek başına
hücrelerimize direkt olarak ulaştırılamaz. Cilt yapısı buna müsait değildir. Dediğim gibi reseptörler ancak insan vücudunda var olan bioaktif maddelerde mevcuttur ve sadece onlar hücre düzeyinde çalışabilmektedir. Geri kalan her şey epidermis düzeyinde kalmaktadır.
Bugüne kadar dermis tabakasına kadar inebilen ve nanoteknolojiyi bir bilim
olarak kullanan ve gerçek anlamda nano cilt bakım teknolojisini insanlığı sunan
sadece Amerika'da yerleşik bir firma vardır. Bu firma, aslında kanser tedavisi için
üzerinde araştırmaların sürdürüldüğü bio ve nano teknolojinin bir benzerine
sahiptir. Mühtiş bir teknoloji ve hiç basite alınmaması gerekli. Tıpta, yani
insan sağlığı alanında kullanılan bu nanoteknolojinin vücudumuza zararlı
olduğunu söylemek çok yanlış ve önyargılı bir ifadedir. Bununla birlikte,
bugün nanoteknoloji kullanarak yeni nano parçacıklı ürün üreten pek çok bilinen kozmetik şirketleri (yukarıda bahsettiğim ve nanoteknolojiyi bir bilimsel teknoloji olarak kullanan Amerikan şirket harıç)nanoteknolojiyi bazı kimyasalları nano parçacıklar haline getirmek için ancak kullanmaktadır. Dediğim gibi onların ürünleri maksimum ve lokal olarak ancak epidermis tabakasına işleyebilmektedir. Yani zararı varsa da normal klasik kozmetikler kadar zararı vardır. Daha fazlası söz konusu olamaz.
Dünyada en son ileri teknoloji olarak bilinen nanoteknolojiyi bu kadar basite indirgememek gerekir. Kaldı ki o kadar geniş bir teknoloji ki kendi içinde farklı kullanım şekilleri ve alanlarına ayrılmaktadır. Çok komplike ama yaşamımıza, sağlığımıza büyük yararları olan bir teknoloji.. Görüşlerin lütfen, insan sağlığı söz konusu olduğunda bilimselliği içine alarak sunulmasına dikkat edelim.. Teşekkürler…