- 3 Aralık 2006
- 3.073
- 132
- 63
Henüz 36 yaşımı sürmekteyken aklıma bile getirmeye korktuğum şey başıma geldi:BEN HAMİLEYDİM!.....
İlk büyük şoktan sonra ağlamaya başlamıştım.
-Nasıl olur diyordum kendi kendime.Ben iki tane büyüttüm.Bu faslı kapatmıştım.Allahım niye ben!....
Ben bu çocuğu nasıl büyütecektim,Nasıl tekrar gecelerce uykusuz kalacaktım.Bir sürü nasılla başlayan sorular beynimde geçiş merasimi yapıyordu.
Daha sonra mecburen kabullendim onu.Çünkü yapacak başka şey yoktu.
Hamileliğim çok hoş geçmiyordu.Kan uyuşmazlığım vardı ve aylarca tahlillerle doktorlar arasında sıkışıp kaldım.
En sonunda yedi aylık olunca doktorum bir gariplik olduğunu söyledi.Benden görüntüleme merkezine gitmemi oradan gelecek sonuca göre birşey olup olmadığı kanaatine varacaktı!..
-Allahım niye ben dedim yine!...Bencilce bir davranış şekli olduğunu bile bile!..
-O gece hayatımın en kapkaranlık gecesiydi.Sabaha kadar uyumadan ağlamıştım.Ya bebeğim özürlüyse!..Ya onu almak isterlerse,ne yapacaktım.O canlı kıpır kıpır oynuyordu hiçbirşeyden habersiz!..
Allahım düşünemiyordum bile parça parça da alabilirlerdi,İğneyle öldürüp alabilirlerdi.
-Peki dedim kendi kendime,bu çocuk özürlü dahi olsa acı çekmeyecek miydi,
yavrumun canına mı kastedecektim:
Bu zor kararı ben mi verecektim.
-Ya özürlüyse,onu dünyaya getirmek bir hata mı olacaktı?
Huzursuzluğum kalbimi acıtıyordu.
Peki sonuç ne? Ne yapmalıydım?
Kararımı verdim.Zaten başka türlüsü mümkün değildi.Bu çocuk özürlü bile olsa ,onun yaşam hakkını elinde almaya asla ama asla yetkili değildim.Onu ben yaratmamıştım.Nasıl ki beklemediğim bir anda geldi,bunda da bir hayır vardır dedim.
Ertesi gün görüntüleme merkezine gittiğimizde bacaklarım tutmuyordu.Ve doktora sadece şunu diyebildim.
-Doktor bey sizden ricam şu ki,lütfen kötü bir durum varsa bunu ben çıktıktan sonra eşime söyleyin,çünkü artık kaldıramayacak durumdayım.
Bu söz üzerine doktorun yüzündeki her ifadeyi büyük bir kuşku ile inceliyordum.
Ve sonunda yüzü güldü
-Korkacak birşey yok kızınız son derece sağlıklı!......
Allahım bana başka ne verse beni bu kadar mutlu edemezdi!...
Şükrettim defalarca.Evimin bir tanecik kızı şimdi 10 yaşında.
Dünyada onun kadar tatlı bir kız çocuğu yok benim için.
Bunu niye yazdım!...
Okuyun ve doktorlara güvenin.Asla doktorun her sözünün altında kötü birşey armayın.İşte böyle unutamadığınız bir acıyı hatırlayınca bile kendinizi kötü hissediyorsunuz.
İlk büyük şoktan sonra ağlamaya başlamıştım.
-Nasıl olur diyordum kendi kendime.Ben iki tane büyüttüm.Bu faslı kapatmıştım.Allahım niye ben!....
Ben bu çocuğu nasıl büyütecektim,Nasıl tekrar gecelerce uykusuz kalacaktım.Bir sürü nasılla başlayan sorular beynimde geçiş merasimi yapıyordu.
Daha sonra mecburen kabullendim onu.Çünkü yapacak başka şey yoktu.
Hamileliğim çok hoş geçmiyordu.Kan uyuşmazlığım vardı ve aylarca tahlillerle doktorlar arasında sıkışıp kaldım.
En sonunda yedi aylık olunca doktorum bir gariplik olduğunu söyledi.Benden görüntüleme merkezine gitmemi oradan gelecek sonuca göre birşey olup olmadığı kanaatine varacaktı!..
-Allahım niye ben dedim yine!...Bencilce bir davranış şekli olduğunu bile bile!..
-O gece hayatımın en kapkaranlık gecesiydi.Sabaha kadar uyumadan ağlamıştım.Ya bebeğim özürlüyse!..Ya onu almak isterlerse,ne yapacaktım.O canlı kıpır kıpır oynuyordu hiçbirşeyden habersiz!..
Allahım düşünemiyordum bile parça parça da alabilirlerdi,İğneyle öldürüp alabilirlerdi.
-Peki dedim kendi kendime,bu çocuk özürlü dahi olsa acı çekmeyecek miydi,
yavrumun canına mı kastedecektim:
Bu zor kararı ben mi verecektim.
-Ya özürlüyse,onu dünyaya getirmek bir hata mı olacaktı?
Huzursuzluğum kalbimi acıtıyordu.
Peki sonuç ne? Ne yapmalıydım?
Kararımı verdim.Zaten başka türlüsü mümkün değildi.Bu çocuk özürlü bile olsa ,onun yaşam hakkını elinde almaya asla ama asla yetkili değildim.Onu ben yaratmamıştım.Nasıl ki beklemediğim bir anda geldi,bunda da bir hayır vardır dedim.
Ertesi gün görüntüleme merkezine gittiğimizde bacaklarım tutmuyordu.Ve doktora sadece şunu diyebildim.
-Doktor bey sizden ricam şu ki,lütfen kötü bir durum varsa bunu ben çıktıktan sonra eşime söyleyin,çünkü artık kaldıramayacak durumdayım.
Bu söz üzerine doktorun yüzündeki her ifadeyi büyük bir kuşku ile inceliyordum.
Ve sonunda yüzü güldü
-Korkacak birşey yok kızınız son derece sağlıklı!......
Allahım bana başka ne verse beni bu kadar mutlu edemezdi!...
Şükrettim defalarca.Evimin bir tanecik kızı şimdi 10 yaşında.
Dünyada onun kadar tatlı bir kız çocuğu yok benim için.
Bunu niye yazdım!...
Okuyun ve doktorlara güvenin.Asla doktorun her sözünün altında kötü birşey armayın.İşte böyle unutamadığınız bir acıyı hatırlayınca bile kendinizi kötü hissediyorsunuz.