düğünümün böyle olmasını bizden kimse istemezdi, evet. ama çekirdek ailem, babam annem ve halam Allah razı olsun çok anlayışlıydılar. eşimle 10 yıldır yani liseden beri birlikte olduğumuz, onu bildikleri ve sevdikleri için ses çıkarmadılar, sadece bazen iğnelemeler oldu küçük.
ben lisede dini görüşümü değiştirdim ve ibadet etmeye başladım, dine göre hayatımı şekillendirmem gerektiğini kabul ettim. bundaki en büyük etken, mükemmel ahlakı olan bir din kültürü öğretmenim olması ve sınıftaki benzer birkaç kız arkadaşımdı. onların hayat tarzı o kadar hoşuma gitti ki bunun doğru olduğuna iman ettim. örtünme kararını da lisede almıştım. lisedeyken ben eşimin dindar, abdestli namazlı olduğunu sonradan fark etmiştim. yani onun bir zorlaması, itmesi olmadı ama iyi denk geldi
sevdiğim erkek ve ailesi benim yeni hayat görüşümdendi çünkü.
aslında erkek tarafı çok çok muhafazakar ve dindar. eşim en küçük çocukları ve önceki iki çocuklarının düğününde kadın-erkek bile ayrı oturmuş düşünün. ama bizim düğünümüzde sağolsunlar esneye bildikleri kadar esnediler. hatta kayın annem ve babam normalde tokalaşmamalarına rağmen sırf ailemin gönlü kırılmasın, üzülmesinler diye misafirlerimizin, benim akrabalarımın hep ellerini sıkmışlar. kaynanam, bir gün bile pardesüsüz dışarı çıkmamasına rağmen düğünümde pardesü değil iki parçalı bir kıyafet giyindi. Allah razı olsun. sonra bizim düğün karışık oldu, herkes ailesiyle oturdu. bence de iyisi bu zaten. müzik olarak hep ilahi olmadı, nikahtan önce klasik müzik vardı, nikahtan sonra Kur'an dua oldu, sonra 4 ilahi çaldı, ondan sonra hep türk sanat müziği oldu. bir ara veysel çelikdemir kum sanatı gösterisi sundu. onu da ben iki tarafın beğeneceği ortak bir gösteri olduğu için düşündüm. çünkü semazen olsa erkek tarafına, dansöz olsa bizim tarafa hitap edecek
zaten sonra takı ve pasta merasimi oldu, o sırada da benim seçtiğim türk enstrümental dizi müzikleri filan çaldı. ikinci bahar müzikleri mesela. düğünün en sonunda sadece samimi akrabalar kalınca babamlar kızımızı bir oynamadan gelin mi edeceğiz dedikleri için oyun havası çaldık 3-5 tane. en sonunda da halam ilk dansınız olsun diyince eşimle bir dans ettik.
bence çok güzel, iki tarafı da memnun eden bir düğünüm oldu. içkisiz olmasına bile inanamazken bu kadar dini olması hem eşimi hem beni çok şaşırttı. biz lisedeyken düğün bile yapmamayı düşünüyorduk aile farkından dolayı.
gel gelelim, bütün bu ortayı bulma girişimlerimize rağmen, benim sülalemden oldukça büyük bir grup, Kur'an ve duadan sonra ilahi çalarken düğünü terk ettiler...düğün gecesinde ve sabahında o kadar üzüldüm ki buna. ben ki babam üzülmesin, akrabalarına karşı "kızını dincilere verdin" diye boynu bükülmesin diye düğün programım için o kadar uğraştım, dünürleri o kadar esnediler, taviz verdiler, yine de yaranamadık...
Rabbim şifasından şifa versin inş. 
Ama ben kulak arkasından olan başları sevmiyorum, boynu apaçık bırakıyor ve bence insanın yüzüne pek yakışmıyor...o yüzden böyle bir çözüm buldum. aslında biraz da pelerinli gelinliklerin başından esinlendim. daha ince bir kumaştan ve daha kısa olarak da uygulanabilir. birçok geline çok yakışacağını düşünüyorum bu tarzın...
