- 10 Ağustos 2009
- 26.130
- 18.283
- 823
Soru işaretlerini çoğaltan bir
hastalık
NPGRUP – 08 MAYIS 2014
POSTED IN: ÇOCUK - AILE İLETIŞIMI,
ÇOCUKLUK DEPRESYONU, ÇOCUKTA
DAVRANIŞ SORUNLARI, DIKKAT
EKSIKLIĞI HIPERAKTIVITE
BOZUKLUĞU (DEHB)
, ERIŞKIN PSIKIYATRISI
Milyonlarca çocuğa dikkat eksikliği
ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB)
teşhisinin konduğu bir çağdayız ve
bu sorunun üstüne ilaçlarla çok
fazla gidildiği yönünde kaygılar var.
Şimdi bu da yetmezmiş gibi akıl
sağlığı alanındaki bazı isimler, yeni
bir rahatsızlığı belirlediklerini ileri
sürüyor. Dikkat bozukluğu için
tedavi gören küçüklerin saflarını
fazlasıyla kalabalıklaştıracak olan
bu soruna ağır bilişsel tempo
deniyor ve belirleyici özelliklerinin
uyuşukluk, hayallere dalma ve
yavaş bir zihinsel işleyiş olduğu
ifade ediliyor. Konunun daha fa z la
araştırılmasını isteyen uzmanlar,
ağır bilişsel temponun meşru bir
bozukluk olarak tanınmaya
(dolayısıyla ilaç tedavisi için aday
olmaya) yaklaştığını belirtiyor.
Anormal Çocuk Psikolojisi Dergisi,
Ocak sayısının 136 sayfasını bu
hastalığı açıklayan yazılara
ayırırken, ilgili sayının ana yazısı,
“bu dergide yer almakla”
bozukluğun varlığına dair
kuşkunun kalmadığını
savunuyordu.
Güney Carolina Tıp
Üniversitesi’nden psikolog Russell
Barkley araştırma yazıları ve
derslerinde, ağır bilişsel temponun
“çağın yeni dikkat bozukluğu”
olduğunu iddia ediyor. California
Üniversitesi’nden Keith McBurnett
de, “Hayallere dalmak gibi
şeylerden söz etmeye başlayınca
bazıları, çocuklarının da böyle
hallere çok düştüğünü ve kendi
tecrübelerinden de bunu bildiklerini
belirtiyorlar. Yani konudan aslında
haberleri var” diyor.
ÇOCUKLARINIZDA BU BELİRTİLERE
DİKKAT!
Fakat gerek Dr. McBurnett gerek de
başka bazı uzmanlar, bu
bozukluğun değil bilimsel
geçerliliği, belirtileri üstünde bile
bir fikir birliği olmadığını aktarıyor.
Onlara göre yeni kavramın çok
daha yoğun bir bilimsel süzgeçten
geçirilmesi gerekiyor; aksi halde
çocuklar yersiz teşhis ve ilaç
alımlarına maruz kalabilir (DEHB ile
ilgili olarak bu sorunlar zaten
yaşanıyor).
Duke Üniversitesi’nden Dr. Allen
Frances’in sözleriyle, “Yeni bir
merakın evrimine şahit oluyoruz;
DEHB 15 yıldır nasıl moda bir teşhis
haline geldiyse, burada da bir
yenisinin ba şlangıc ını görüyoruz .
Milyonlarca çocuk üstünde toplu bir
sağlık deneyi bu.” Ağır bilişsel
tempo kavramı ya da SCT
1980’lerden beri araştırılsa da,
Amerikan Psikiyatri Derneği’nce
kullanılan Zihinsel Bozukluk Teşhis
ve İstatistik Elkitabı’nda yer
almıyor. California Üniversitesi’nden
Steve S. Lee, psikoloji dergisinin
ağır bilişsel tempodaki ısrarından
rahatsız olduğunu dile getiriyor.
Ona göre küçüklerin genelgeçer
davranışları için bile birçok çocuk
zaten DEHB kapsamına alınıyor; ya
da yetersiz uyku, farklı öğrenme
bozuklukları ya da başka
sorunlardan dolayı çocuklara DEHB
teşhisi konuyor.
DEHB teşhisi konan çocukların üçte
iki kadarı her gün Adderall veya
Concerta gibi ilaçları alıyor. Bu
ilaçlar dürtüsellik veya dikkatsizliği
çoğunlukla yatıştırsa bile
uykusuzluk ve iştahsızlık; ayrıca
gençler ve yetişkinlerde de taciz
veya bağımlılık riski taşıyor.
Dr. Lee’nin sözleriyle, “Bilim insanı
olan yanım bilgiyi kovalamamız
gerektiğini söylüyor ama öbür
yandan da biliyoruz ki, daha
konunun gerçekliği bile
anlaşılmadan aileler çocuklarında
böyle bir sorun olduğunu
söylemeye, doktorlar da teşhis
koyup ilaç yazmaya başlayacaklar.
DEHB bir kamu sağlığı sorunu ve
toplumsal bir mesele haline geldiği
için SCT’ye ihtiyatla yaklaşmalıyız.
Frene basmakta yarar var.”
www.e-psikiyatri.com/soru-isaretlerini-cogaltan-bir-hastalik-50097
hastalık
NPGRUP – 08 MAYIS 2014
POSTED IN: ÇOCUK - AILE İLETIŞIMI,
ÇOCUKLUK DEPRESYONU, ÇOCUKTA
DAVRANIŞ SORUNLARI, DIKKAT
EKSIKLIĞI HIPERAKTIVITE
BOZUKLUĞU (DEHB)
, ERIŞKIN PSIKIYATRISI
Milyonlarca çocuğa dikkat eksikliği
ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB)
teşhisinin konduğu bir çağdayız ve
bu sorunun üstüne ilaçlarla çok
fazla gidildiği yönünde kaygılar var.
Şimdi bu da yetmezmiş gibi akıl
sağlığı alanındaki bazı isimler, yeni
bir rahatsızlığı belirlediklerini ileri
sürüyor. Dikkat bozukluğu için
tedavi gören küçüklerin saflarını
fazlasıyla kalabalıklaştıracak olan
bu soruna ağır bilişsel tempo
deniyor ve belirleyici özelliklerinin
uyuşukluk, hayallere dalma ve
yavaş bir zihinsel işleyiş olduğu
ifade ediliyor. Konunun daha fa z la
araştırılmasını isteyen uzmanlar,
ağır bilişsel temponun meşru bir
bozukluk olarak tanınmaya
(dolayısıyla ilaç tedavisi için aday
olmaya) yaklaştığını belirtiyor.
Anormal Çocuk Psikolojisi Dergisi,
Ocak sayısının 136 sayfasını bu
hastalığı açıklayan yazılara
ayırırken, ilgili sayının ana yazısı,
“bu dergide yer almakla”
bozukluğun varlığına dair
kuşkunun kalmadığını
savunuyordu.
Güney Carolina Tıp
Üniversitesi’nden psikolog Russell
Barkley araştırma yazıları ve
derslerinde, ağır bilişsel temponun
“çağın yeni dikkat bozukluğu”
olduğunu iddia ediyor. California
Üniversitesi’nden Keith McBurnett
de, “Hayallere dalmak gibi
şeylerden söz etmeye başlayınca
bazıları, çocuklarının da böyle
hallere çok düştüğünü ve kendi
tecrübelerinden de bunu bildiklerini
belirtiyorlar. Yani konudan aslında
haberleri var” diyor.
ÇOCUKLARINIZDA BU BELİRTİLERE
DİKKAT!
Fakat gerek Dr. McBurnett gerek de
başka bazı uzmanlar, bu
bozukluğun değil bilimsel
geçerliliği, belirtileri üstünde bile
bir fikir birliği olmadığını aktarıyor.
Onlara göre yeni kavramın çok
daha yoğun bir bilimsel süzgeçten
geçirilmesi gerekiyor; aksi halde
çocuklar yersiz teşhis ve ilaç
alımlarına maruz kalabilir (DEHB ile
ilgili olarak bu sorunlar zaten
yaşanıyor).
Duke Üniversitesi’nden Dr. Allen
Frances’in sözleriyle, “Yeni bir
merakın evrimine şahit oluyoruz;
DEHB 15 yıldır nasıl moda bir teşhis
haline geldiyse, burada da bir
yenisinin ba şlangıc ını görüyoruz .
Milyonlarca çocuk üstünde toplu bir
sağlık deneyi bu.” Ağır bilişsel
tempo kavramı ya da SCT
1980’lerden beri araştırılsa da,
Amerikan Psikiyatri Derneği’nce
kullanılan Zihinsel Bozukluk Teşhis
ve İstatistik Elkitabı’nda yer
almıyor. California Üniversitesi’nden
Steve S. Lee, psikoloji dergisinin
ağır bilişsel tempodaki ısrarından
rahatsız olduğunu dile getiriyor.
Ona göre küçüklerin genelgeçer
davranışları için bile birçok çocuk
zaten DEHB kapsamına alınıyor; ya
da yetersiz uyku, farklı öğrenme
bozuklukları ya da başka
sorunlardan dolayı çocuklara DEHB
teşhisi konuyor.
DEHB teşhisi konan çocukların üçte
iki kadarı her gün Adderall veya
Concerta gibi ilaçları alıyor. Bu
ilaçlar dürtüsellik veya dikkatsizliği
çoğunlukla yatıştırsa bile
uykusuzluk ve iştahsızlık; ayrıca
gençler ve yetişkinlerde de taciz
veya bağımlılık riski taşıyor.
Dr. Lee’nin sözleriyle, “Bilim insanı
olan yanım bilgiyi kovalamamız
gerektiğini söylüyor ama öbür
yandan da biliyoruz ki, daha
konunun gerçekliği bile
anlaşılmadan aileler çocuklarında
böyle bir sorun olduğunu
söylemeye, doktorlar da teşhis
koyup ilaç yazmaya başlayacaklar.
DEHB bir kamu sağlığı sorunu ve
toplumsal bir mesele haline geldiği
için SCT’ye ihtiyatla yaklaşmalıyız.
Frene basmakta yarar var.”
www.e-psikiyatri.com/soru-isaretlerini-cogaltan-bir-hastalik-50097